ivermektine generique luvox generique colchicine ivermectin generique plaquenil super kamagra suprax symmetrel synthroid bottle synthroid tadacip tadalift tadalis sx tadora tamec tamsunax tarivid tavanic tegretol telfast temovate tenoretic tenormin terbifil tetraseptine thorazine ticlid tildiem timisol timonil timoptic tirosint tofranil top avana topamax toramide torasem torasis torem trandate transannon trecator sc trental trial packs triatec
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » D U A L A R » Sabretmek ve Dua Etmek..

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  
Sabretmek ve Dua Etmek..

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007
En Son On: 17.08.2009 - 13:01
Cinsiyeti: Bayan 


Evlerinizi namaz ile, Kur'an-ı Kerim okuyarak nurlandırınız!" Yâni insanın evinde de yapabileceği ibadetler var, onları yapmalı... Camide cemaatle namaz kılmak sevap, camide namazını kılar, sünneti evinde kılar veyahut camide kılınacak namazaları camide kılar, diğen bazı güzel namazlar var, sevabı çok olduğunu Peygamber SAS Efendimiz bildirmiş, onları da evinde kılar. Evini de kabristan gibi ölüler diyârı gibi yapmaz, ibadetle nurlardırır, dinlendirir, canlandırır, güzelleştirir, zinetlendirir...

Meselâ evde kılınan namazlardan neler var?.. Geceleyin teheccüd namazı var. Teheccüd namazına kalkılır, taheccüd namazı kılınır, ev nurlanır, şenlenir, zinetlenir. Başka ne var?.. Meselâ duhâ namazı var, SAS Efendimiz kılmış. Sabahla öğlenin arası geniş bir zaman; o arada 9'da, 10'da, 11'de, öğlene 40-50 dakika kalıncaya kadarki zamanda iki rekât, dört rekât, oniki rekâta kadar duha namazı kılınabilir. Daha başka kaza namazları kılınır. Sevap olsun diye nafile namazlar kılınabilir, abdest aldığı zaman tecdîd-i vud' namazı kılınır... vs.

Demek ki, evlerimizi böyle namaz kılarak, bir de Kur'an-ı Kerim okuyarak ibadetlerle nurlandıracağız; Kur'an-ı Kerim'e çok çalışmalıyız, okunmasını bilmeliyiz, kıraatini bilmeliyiz. Anlamını bilmeliyiz, tefsirini bilmeliyiz. Ahkâmını bilmeliyiz, ahkâmına uymalıyız. Kur'an-ı Kerim'i öğrenmeliyiz, öğretmeliyiz. Hepimiz Kur'an-ı Kerim öğretmeni, hepimiz Kur'an-ı Kerim öğrencisi olmalıyız.

Çünkü insanlar iki çeşittir: Birisi ilim öğrenen, ötekisi ilim öğreten; gerisinde hayır yoktur! Onun için her ev Kur'an öğretilen, Kur'an öğrenilen yer olmalı... Çocuklarımızı akşam toplayalım: "Bu eliftir, bu bedir, bu cimdir, bu ayındır..." diye harfleri öğretelim! Okumayı öğreterek, bu güzel kitabımızın okunmasından başlayarak, ev halkını anlamına, ahkâmına doğru bilgilendirmeliyiz. Tabii ahkâmını öğrenince de ahkâmına uymalıyız, sevgili kardeşlerim!..

"Mü'minin ne güzel silahıdır, ne kadar hoş bir silahtır, ne kadar mükemmel bir silahtır..." diyor Peygamber Efendimiz. Neymiş o silah, acaba kaç kurşun alırmış, kaç metreye kadar tesirliymiş, nasıl bir silahmış?.. Buyuruyor ki: (Es-sabru ved-duà') "Sabretmek ve dua etmek mü'minin ne kadar güzel silahıdır." diyor Peygamber SAS Efendimiz.


Demek ki, mü'min sabrederse, elinde silah varmış da sanki o silahıyla düşmanına ateş ediyormuş gibi sevapları kazanır ve silahla nasıl zafer kazanıyorsa, düşmanı yeniyorsa sabırla veyahut dua ile de öyle yener. Dua da mü'minin silahıdır, hem de çok kuvvetli bir silahtır. Mü'min çok aciz olabilir, hasta olabilir, zayıf olabilir, güçsüz olabilir; mevkîsiz, makamsız, rütbesiz, değersiz gibi görünen bir insan olabilir. Ama dua çok önemlidir. Dua ettiği zaman, Allah duasını kabul edince, mü'minin yardımına koşar, zâlimi de kahreder.

Dua gelmiş olan şeye de fayda eder, geleceğe de fayda eder. Yâni gelmiş olan belâyı kaldırmağa da yarar, gelecek olan belâyı durdurmaya da yarar. Gelmesin, dursun diye belânın durmasına da yarar. Onun için size iki tane silah öğretmiş oluyoruz.

Niye öğretiyoruz?.. Çünkü müslümanların maalesef düşmanları çok, ülkeleri güzel, geniş, maddî imkânları var, petrolleri var, madenleri var, altınları var, uranyumları var... Gelişmiş ülkeler, gayr-i müslim ülkeler bunları yağmalamak için çareler düşünüyorlar, tuzaklar düşünüyorlar, teşkilâtlar kuruyorlar, oyunlar ediyorlar. Müslümanlara sataşıyorlar, saldırıyorlar, harp çıkartıyorlar, katliam ediyorlar, topluca mezarlara gömüyorlar. Yerlerinden, yurtlarından sürüp çıkarmağa çalışıyorlar, fitne fesat çıkartıyorlar, birbirlerine düşürüyorlar, maalesef birbirleriyle savaştırıyorlar, Afganistan'da olduğu gibi... E o zaman demek ki, bu kadar düşmana karşı da müslümanın şöyle silahı olması lâzım: Birisi sabır, birisi dua...

Peygamber SAS Efendimiz, bir başka hadis-i şerifinde buyurmuş ki:

(En-nasru meas-sabri) "Allah'ın zafer vermesi nusrete mazhar etmesi, insanları gâlip çıkarması sabır iledir." Yâni, "Kul sabrettiği zaman, sabrın sonunda zafere, galebeye, muzafferiyete, nusrete mazhar olur." demektir, bu da bir müjde tabii... Şiddetli zamanlarda sabretmeli, sebat etmeli, Allah'a dayanmalı, "Allah sabredenlerle beraberdir." diye sabretmeli!

(Vel-ferecü meal-kerbi) "Sevinç de gam, keder, üzüntü, sıkıntıyla beraberdir, onunla beraber olur." Yâni insan sıkıntıya tahammül ederse "El-ferecü ba'deş-şiddeh" dendiği gibi bakarsın o sıkıntının arkasından, Allah bir ferahlık, bir rahatlık, bir şenlik, bir hoşluk ihsan eder. Onlar yan yanadır, peş peşedir, birisinin arkasından ötekisi gelecek demektir.

Bu, Elem neşrahleke Sûresi'nin sonunda da tekrar ediliyor:

(Fe inne meal-usri yüsran) "Zorluğun yanında muhakkak ki kolaylık da vardır."

Evet, darda olan müslümanlara müjdeler olsun ki, zorluğun arkasından kolaylık vardır, Allah-u Teàlâ Hazretleri'nin yardımı yakındır! İnşaallah sabrettikleri takdirde, nusrete ve zafere nâil olacaklardır. Duayı unutmasınlar, sabırdan vazgeçmesinler; sabırsızlık gösterip, taşkınlık gösterip, edebe riâyet etmeyip, yakışıksız sözler söyleyerek Allah'ın mükâfâtını ellerinden kaçırmasınlar, yardımını geriye döndürmesinler! Sabr-ı cemîl ile sabretsinler, güzel dualar ile dua etsinler de Allah-u Teàlâ Hazretleri her türlü yardımlara mazhar eylesin...

Dilerim ki, Allah-u Teàlâ Hazretleri sizleri, dünyanın ve ahiretin her türlü hayırlarına erdirsin...

Es-selâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühü!..

25. 07. 1997 – Medine

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN Rh.A
Ekleme Tarihi: 08.03.2008 - 03:34
Bu mesajı bildir   KaLBeNuR üyenin diğer mesajları KaLBeNuR`in Profili KaLBeNuR Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 733 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
jakup (32), muzocel26 (58), salihhazar (55), Beyza (56), cs7014 (50), oezkan (51), kara61 (66), aetkral (51), kubratalp (48), K.GOCERLI (27), cecenmucahidi (33), yaburka (49), violine (44), mavi_ruya (48), mbahaddin (55), Kerim_Bey (36), Süreyya (66), yemenici68 (56), mecid (43), kerime (42), mehmet_eyigör_6.. (28), tokayca (51), hasan5335 (36), volkan33 (54), mgunhan (48), ttufan (42), isvec (65), beyazguel (38), atay (62), sonromeo2 (47), kulibo (38), Zeynepgul (44), nihat 60 (44), g_neferalperen3.. (46), sebiarus (55), hace (41), EsmerKiz-NL (39), n@ksýben (43), pedino (54), hatice 1975 (49), hesbollahi (45), hafýz_ (37), ozel (68), fethic (55), hacimeryem (54), telve (52), Levent75 (49), züleyha hanc&ya.. (47), erciyas tamer (46), m.kýl&ya.. (53)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.53584 saniyede açıldı