kaletra kaletra ivermektin generique luvox generique colchicine 3tc abilify aceon acepril acerpes achromycine aciphex acivir acnecolor acnefuge acticin actigall actisite active pack actonel actoplus met actos acular adalat cc adalat adapress adartrel adcirca addyi adipur advair diskus advair rotahaler aerius aerodiol aggrenox agofenac agoprim agopton agorex airol airomir akneroxid aknex aknin n aknoral albenza
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » Arama Sonuçları

15 Sonuç - Yeni Arama
Sayfa (1): (1)
Ekleyen Mesaj
Konu: Hz. Muhammed (s.a.v ) 'den DUA
Ulema su an offline Ulema  
RE:
15 Mesaj -
Alıntı
Orijınalı osgecik

gülAMİN AMİN AMİN gül

Allah Razı Olsun


Ekleme Tarihi: 22.05.2007 - 18:18
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Tr deki Masonlari anlatan dizi (Yagmurdan sonra direk izle)
Ulema su an offline Ulema  
15 Mesaj -
Kardesim konu ney sen ne diyorsun???

Ayip denen birsey varüzüntülü

ilk önce kendi görüsün olan yazilar ekledin sonra seninle ayni fikirde olmayanlari elestiriyorsun tipki benim rumuzumu elestirdigin gibi:

Alıntı
Orijınalı kemal2358

Ulema kardeşim bayağı iddialı bir isim koymuşsun. Oysa dinimiz tevazu alçak gönüllüğü öne çıkarır. Cahilin susması gerekiyorsa senin cevabının olmaması gerekirdi. Bilen zaten kim cahil kim değil bilir.

Ulema kelime anlamıyla alimin çoğulu yani alimler demek.
Mütevazı bildiğim şeylerin en başında alimlerin peygamber ve hak dostları (evliya) olduğudur.
Ben asla hak dostu sıfatında olan bir zat için haşa eleştiri yazmam. Zaten onlarda alim olmanın gereği, hatasızdırlar.

Bakın aşağıda aslında destek vermediğim halde burda eleştirdiğim kişilerden çok daha Allah'a yakın bir insanın (Haydar Baş) ve çevresinin ülkenin gerçeklerini nasıl verdiğini görün. (Meltem TV televizyonu ve yenimesaj web sitesi)
Benim bu insanın dini bilgisi ve vatana olan sevgisi ve haçlı sömürgecilere karşı hak olanı söylemesinden dolayı bir sempatim var o kadar.
Bana göre bin tane saidi nursi ve fethullah onun yanına yanaşamaz. Ama yinede söylüyorum o dahi benim söylediklerim kadar benim için anlam taşıyor. Mutlaka televizyondan ülke ile ilgili yaptıkları haber programlarını izleyin derim.
Ha onlarda hata yokmu, elbette var ama benim eleştirdiğim kişilerin yanında onların hataları bal börek sayılır.

Yunus Emre "En iyi konuşmak susmaktır" diyor.
Fuzuli ise "Söylesem tesir etmez, söylemesem gönül rahat değil"
Benim burdaki yazılarım Fuzuli misali oluyor galiba.

Gerçek bir müslüman gibi edep dahilinde yazılar yazalım inşaallah.
SELAMETLE ULEMA KARDEŞİM.




Burdaki üyelerin seninle hemfikir olmasinda bir mecburiyet görmüyorum, bizim burdaki amacimiz Islam'in yani Allah'in kanunlarinda hemfikir olmamizdir...
Konuyu acan kardesimizinden de hakkini helal etmesini istiyorum, cünkü onun bu konu baska niyetlerle acti ama nerelere geldi..
HAKKINi HELAL ET KARDESIMKararsiz
Ekleme Tarihi: 22.05.2007 - 18:07
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Tr deki Masonlari anlatan dizi (Yagmurdan sonra direk izle)
Ulema su an offline Ulema  
Cahilin yaninda kitab gibi sessiz ol
15 Mesaj -
"Cahilin yaninda kitab gibi sessiz ol!" demis Mevlana hazretleri...
Bende Kemal kardesimizin ekledigi yazilara karsilik SUSmayi tercih ediyorum...

Umud ediyorum ki, bu susmamda bazi seyleri ifade etmisimdir.


SelametleGüle Güle
Ekleme Tarihi: 21.05.2007 - 14:30
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Tr deki Masonlari anlatan dizi (Yagmurdan sonra direk izle)
Ulema su an offline Ulema  
15 Mesaj -
Yagmurdan sonra dizisi...bize arka sokaklari tanitiyor.. bence bu diziyi herkes izlemesi gerek göz kırpma

"Allah; Islam'a uygun bütün islerimizde bizi basarili eylesin!" (AMIN)
Ekleme Tarihi: 21.05.2007 - 00:21
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Themenicon Tom Cruise müslüman olursa...
Ulema su an offline Ulema  
Themenicon    Tom Cruise müslüman olursa...
15 Mesaj -
..:::TIKLAYIN:::..
Ekleme Tarihi: 21.05.2007 - 00:10
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: bir söz de siz yazın
Ulema su an offline Ulema  
15 Mesaj -
Kimileri geldi neler istediler,
Birakip dünyayi sonra gittiler,
Sen hic gitmeyecek gibisin degil mi?
Inan o gidenlerde senin gibiydiler.

(Yunus Emre)


Bu mesaj 1 kez ve en son Ulema tarafından 17.04.2007 - 09:41 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 17.04.2007 - 09:40
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: geçlik büyük kayıplar içinde
Ulema su an offline Ulema  
Allah uyandirirsa utaniriz
15 Mesaj -
Artik gaflet uykusundan uyanalim...uyuyanlari uyaralim...
Eger Allah uyandirirsa utaniriz!!!


Kur'an ile ahlaklanmanin zamani gelemedi mitelaşlı

Bence denemede fayda var...Kararsiz

Allah sonumuzu hayr etsin!!! AMIIN


Selam ve Dua ile...sıkıntılı


Bu mesaj 1 kez ve en son Ulema tarafından 16.04.2007 - 14:53 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 16.04.2007 - 14:51
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: bir söz de siz yazın
Ulema su an offline Ulema  
15 Mesaj -
Hamd alemlerin Rabbi olan Allah`a mahsustur. Bizler yalnizca Allah´a teslim olur ve yalnizca Allah`tan yardim dileriz.

1.5 milyar deniliyor müslümanim diyenlerin nüfusu, fakat kac kisi oldugu belli oldumu acaba iyyakenagbüdu ve iyya kenastain diyenlerin sayisi. Gereklimi müslümanim diyenlerin bu kadar kalabalik olmasi, yoksa aslinda 1.5 milyar yerine 150 milyon veya 15 milyon olsaydi acaba dahami rahat olurdu, Allah´a teslim olan müslümanlarin dogrulari insanlara götürmesi ? Düsünmemiz gerekiyor.
Bence müslümanim diyenlerin sayisi fazlalastikca, bir o kadarda fazla görüs ve kirlilik ortaya cikiyor.

Mezheplere teslimiyet, tasavvufa teslimiyet, Islam disi sözde islami olan cemaatlere teslimiyet,yeni yeni peygamberler ! üretmek, dini millilestirmek, irkini dinin önüne gecirmek vs.vs. Sorunlarimizdan bir tanesi, müslümanim demek mi yoksa müslüman olmakmi ? Allah`in dini o kadar kolaymi ?

Müslümanlarin, ihlasli, siyaseti bilen, Allah icin yasayan insanlar haline gelmesi gerekiyor. Cemaatleri,liderleri icin degil sadece Allah´in dini icin yasayan insanlar, bireyler olmamiz gerekiyor ki, Allah`ta bize yardim etsin ve basarili olalim.

Misir`da bir avuc, gücü kuvveti olmayan halki, güclü, tertipli ordulari ve yerlesmis bir nizami gücü olan Firavun ve askerlerinden kurtaran Allah, neden bizleri zulüm görmekten kurtarmasin? Bakmamiz gerekiyor, Israilogullari Firavundan, neden ve nasil kurtulabilmistir ? Bu kurtulus biz müslümanim diyenler icin bir metod ve örneklik vermiyormu, yok eger veriyorsa neden bizler kendi yüce kitabimizdan metotlarini hayata geciremiyoruz veya neden bu metotlari anliyamiyoruz ?

Evet bizlerin, Kur-an`la iliskilerimiz, hem zayif hem yüzeysel, hem cemaatsel, hem makamsal, hem de bulundugumuz yeri onaylatan türden iliski oldugu icin,Kur-an bizlere gerekli metodu ve cikis yolunu vermiyor.
Bir baska sorunumuzda,bireysellesmek ve bireysel olarak müslümanligi yasamaya calismak, bütün gurup ve cemaatlerden kendimizi soyutlamaya calismak. Olurmu hic islamin birlik olun mesajini kulak arkasi etmek, olurmu hic islamin siyasi boyutu görmemezlikten gelmek. Islamin siyasi boyutu olmadan, namaz, oruc, hac ile ömrümü tamamlamak hangi kitapta yaziyor veya hangi zihniyetin ürünüdür ? Okullasmamis bir düsüncenin ürünüdür bunlar. Müslümanlarin dünya görüsleri, hareketleri, siyasi boyutlari,zihniyetleri kendini tamamlamazsa veya müslüman düsünce okullasmassa bunlar gibi yarim kalan düsüncelerle müslümanlar ömürlerini tamamlarlar, sonrasi ise Allahu Alem.

Müslümanim diyenler, kendi öz benliklerinde, Allah`a ne kadar teslim olmuslar,Allah`i, Allah`in istedigi gibi ne kadar tanimislar ?
Takvayi, kavram olarak ögrenmisler de, ne kadar takvali olarak yasamaya gayret gösterebilmekteler ?

Müslümanim diyenler yukarda yazildigi gibi önce kendi benliklerinde Allah´a teslim olacaklar, ardindan cevresini kur-an etrafinda kenetlenmeye cagiracaklar.Ne cemaati, kur-an`in önüne gecirecekler, nede kendi nefislerini, cikarlarini kur-an`nin önüne gecirecekler.
Bizler illahaki ikisinden birini yapmak zorundaymisiz gibi, biri olmazsa digerini mutlaka hayatimiza geciriyoruz. Kendimiz ve özellikle cemaatlerin önde gelenleri, öz elestiri yapmiyoruz, yapsak bile ya yeterli yapmiyor yada yanlis bir öz elestiri anlayisimiz var.
Olmaz, öz elestiriyi unutmus, Allah icin öz elestiri yapmayi unutmus topluluklardan bir basari cikmaz, saglikli bir toplum olusmaz, saglikli bir ümmet cikmaz. Inadina hala ben ve benim cemaatimin dedikleri dogru zihniyetiyle hayati yasamaya devam ettikce - ki su an Türkiye`deki müslümanlarin geneli bu durumda-saglikli bir gelecek beklemek, denizde trem bekleyen insanlarin haline benzer.

Ben liderim benim dedigim dogru, benim cemaatim kaliteli, benim cemaatim kalabalik, benim cemaatim dogru,bunlarla nerelere varilabilinir ? Ahirette hesap zamaninda hangi cemaat kurtulusu bu zihniyetlerle saglayabilir ? Bu zihniyetlerle hangi cemaatler kendisi etrafinda ümmeti toplayabilir?
Müslümanlarin ümitlerini, geleceklerini bu kadar harcamaya kimin hakki var, neden Allah`in her an bizi gözetledigini ve Allah`in rizasi haricinde yaptiklarimizdan ve ümmet bilinci haric salt cemaat bilinci ile düsündügümüzde Allah`in bunu bize kesinlikle soracagini düsünmeden yasamak,neden müslümanim diyenlere korku vermiyor ?

Onun icin müslümanlik önce kisinin kendisinde baslamali ve kemale ermeli, bizler müslümanligimizin kemale ermesini beklemeden, kur-ani iyice idrak edip anlamadan cemaatlere teslim olmaya alismisiz, bu yüzden cemaatimiz her zaman dogru yanlissiz geliyor bizlere. Bu yillardir yaptigimiz yanlisi birakmak,sonrada kendimizi yetistirdikten sonra toplumlasmak icin ugrasmak zorundayiz.
Cabamizi, dogru yerde hacamak, gayretimizi hic birakmadan, sanki dünyada tek müslüman biz kalmis gibt düsünüp islamin bize verdigi bu büyük görevi yüklenip tasimamiz gerekmektedir.
Ya Allah`in istedigi gibi yasamali ve düsünmeli yada dünyadaki menfaatlerimiz icin yasamali ve düsünmeliyiz.
Belki kendimiz öz elestiri yapmadan veya öz elestiriyi dogru yapmadan kandirabiliriz ve müslümanlar veya cemaatler arasinda saygin yer edinebiliz, cemaatimiz saygin bir yer edinebilir ama ya AHIRETTE, tabi ya ahirette ne yapacagiz ? Bizim dünyada yapmamiz gereken öz elestiriyi Rabbimiz bizim yerimize bizim icn yaparsa ne yapacagiz ?
Düsünmeyelim degilmi bunlari, neyse bos verip,düzenimizi bozmayalim degilmi?
Tamam o halde bos verdim, karistirmayayim kafanizi, ama su varki yaziliyor bütün yaptiklarimiz, hani zaman asimindan icindekilerin silinmedigi amel defterine yaziliyor hepsi, neyse bos verdim dediginiz gibi, kalin saglicakla.

Selam ve Dua ile...Güle Güle
Ekleme Tarihi: 16.04.2007 - 14:36
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Themenicon Avrupalıdan gerçekler!!!
Ulema su an offline Ulema  
Ayakta kala bilmenin yolu!
15 Mesaj -
Her milletin kendine has, kültürü, örfü, manevi değerleri vardır. Bir milleti ayakta tutan da bu değerlerdir. Bu değerlerini muhafaza edemeyen bir millet, eninde sonunda yok olmaya, tarih sahnesinden çekilmeye mahkumdur. Mesela, Osmânlı Türklerini, Sakarya kenârından, kısa bir zamanda, Viyana kapılarına götüren unsur, Sultân Osmân’ın ve çocuklarının sımsıkı sarıldıkları İslâm dîninin, rûhu ve bedeni tekâmül ettiren ışıklı yolu idi. Biliyorsunuz, onbirinci asırda, Türkler üç büyük dalga hâlinde, üç yöne yayılmışlardı.
Birincisi, Gaznevî hükümdârları emrinde, Kalaç ve diğer Türk boylarının, Hindistan’a olan yayılmalarıdır. Bunlar dînini ve medeniyetini de götürdüler. Bugün Hindistân’da yüz milyonu aşan bir Müslümân topluluğun bulunması, bu yayılma hareketinin bir netîcesidir.
İkincisi, Oğuz Türklerinin, Îrân’dan geçerek, Malazgirt Zaferinden sonra, Bizans elinde bulunan Anadolu’ya yayılmalarıdır. Oğuzlar da, İslâm dîni ile müşerref olarak gelmişti mâlûm. Bugün, aradan asırlar geçtiği hâlde, hâlâ ayaktayız, Anadolu’da oturuyoruz ve dünya siyâsetine karışıyoruz.

Eriyip yok oldular
Üçüncü yayılma hareketi, Karedeniz’in kuzeyinden, Balkanlar’a doğru oldu. İçlerinde bir kısım Oğuzlar da bulunan Peçenek ve Koman Türkleri, Balkan Yarımadası’na yerleşti ama, maalesef ki, bunlar İslâm dîni ile şereflenmeyerek gelmişti. Bunun için, etrâflarını saran Hristiyan devletlerin baskısı ile, kısa zamanda kendilerini unuttular. Eridiler, yok oldular.
Görülüyor ki, Türk devletlerini ve milletlerini, ayakta tutan, yaşatan, büyük ve başlıca kuvvet îmândır, İslâmdır. Adâlet, iyilik ve doğruluktur.
Türklerin bu özelliğini tespit eden başta İngilizler olmak üzere Batılı milletler, 1800’lü yıllardan itibaren onları, kendi değerlerinden uzaklaştırma projeleri hazırladılar. Bu niyetlerini çeşitli vesilelerle dile getirdiler. Bunlardan biri de, Osmanlı devletinde Rus sefîri olarak uzun seneler çalışan İgnatiyef’in mektubudur. Bu mektubu, Sultân İkinci Mahmûd Hân zamanında, Fener Patrikhânesinin kapısında idam edilen, devlete isyan eden, Rum isyânının baş plânlayıcısı, Patrik Gregoryos yazmıştır. Hâlâ bunun asıldığı, idam edildiği kapı, “Kin Kapısı” olarak adlandırılmakta ve kullanılmamaktadır.
Bu mektupta deniyor ki: “Türkleri maddeten ezmek ve yıkmak gayri mümkündür. Çünkü Türkler, Müslüman oldukları için çok sabırlı ve dayanıklı insanlardır. Gâyet mağrûrdurlar ve izzet-i iman sâhibidirler. Bu hasletleri, dinlerine bağlılıklarından, kadere rızâ göstermelerinden, padişâhlarına, devlet adamlarına, kumandanlarına, büyüklerine, olan itâ’at duygularından gelmektedir.
Türkler zekîdirler ve kendilerini müsbet yolda sevk-i idâre edecek liderlere sâhip oldukları müddetçe de çalışkandırlar. Gâyet kanâ’atkârdırlar. Onların bütün meziyetleri, hattâ kahramanlık ve şecâ’at duyguları da ananelerine olan bağlılıklarından, ahlâklarının güzelliğinden gelmektedir.
Türklerde önce itaat duygusunu kırmak ve mânevî bağlarını parçalamak, dînî metânetlerini zaâfa uğratmak, zayıflatmak, icap eder. Önce mâneviyatları sarsılacak. Bunun da en kısa yolu, millî geleneklerine ve mâneviyatlarına uymayan hârici fikirler ve hareketlere alıştırmaktır.
Mâneviyâtları sarsıldığı gün, Türklerin kendilerinden şeklen çok kudretli kalabalık ve zâhiren hâkim kuvvetler önünde zafere götüren asıl kudretleri sarsılacak ve maddî vâsıtaların üstünlüğü ile yıkmak mümkün olabilecektir. Bu sebeple Osmanlı Devletini yıkmak için mücerred olarak harp meydanlarındaki zaferler kâfi değildir. Hattâ sâdece bu yolda yürümek, Türklerin haysiyet ve vakârını tahrîk edeceğinden, manevi bağlarının daha da kuvvetlenmesine sebep olabiliriz. Yapılacak olan, Türklere bir şey hissettirmeden, bünyelerindeki tahrîbatı tamamlamaktır...”

İbret alınacak iki husus
Bu mektup aslında gençlere ders kitaplarında ezberletilecek kadar mühimdir. Mektupta ibret alınacak çok şey varsa da, en önemlisi şu iki husûstur:

1- Türklerin mâneviyatının ve dîninin yıkılması için, Türkleri yabancı fikir ve âdetlere alıştırmak.
2- Türklere hissettirmeden bünyelerindeki tahrîbâtı tamâmlamaktır.


Batı bu arzularına kuvuşmak için 150 yıldır, milletimizi kendi inanç, moda, örf, âdet ve ahlaksızlıklarını taklîde zorlamakta, hatta dayatmaktadır.
Günümüz insanının, yaşayışına, ahlak anlayışına baktığımızda Batı’nın istediği doğrultuda hayli mesafe alındığı açık bir şekilde görülmektedir.
Bizlere medeniyet olarak sunulan bu yaşayış medeniyet değildir. Milletimizin bünyesinde tahrîbât yapmaktır. Batının ilim, fen, teknik ve her sahadaki fennî gelişmelerini almak elbette lâzımdır. Zâten İslâmiyet bunu emreder. Peygamber efendimiz, “İlim Çin’de de olsa gidip alınız” buyurmuştur. Yapmamız gereken, Batı’yı her şeyi ile aynen kopya etmek değil, kendi değerlerimizi muhafaza ederek, Batı’nın bilim ve teknolojisinden istifade etmek olmalıdır. Aksi takdirde, eninde sonunda yok olmaya mahkumuz.
Ekleme Tarihi: 04.04.2007 - 18:16
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Themenicon BÜYÜK BULUŞMA PROGRAMINDAN GELEN ŞİRK KOKULARI
Ulema su an offline Ulema  
15 Mesaj -
Bence bu dizi böyle bir dizi degil sizin tabirinizle hesaba ceken kisi bir adam, beyaz tekkeli, beyaz sakalli. Evet, bu dogru ama gercekten de Büyük Bulusmayi bastan sona kadar baktiysaniz; ölen insan yasli adama soruyor:" Ben simdi cezalandirilacakmiyim??" yasli adam " Orasini ben bilemem ben sadece bir VICDAN AYNASIYIM" diyor.
Yani burda sirk kosulacak birsey yok...
Orasi hesaplasma ani ve sana senin hayatinin bir filmi gösteriliyor....ama bu bebeklikten ölümüne kadar degil sadece hayatindan bir kesit ve bu kesit hakkinda Kur'an'a göre yorum yapiyorlar yani Cehennem ve Cennete gidiyor.
Sizde en iyisi bir bölümünü birde benim dedigim cerceveden izleyin, sonra orda ölen kisi hangi seyleri amel etmis hangi seyleri amel etmemis ve aldiklari karar handi ayette mecvut diye bir arastirin...
Ben böyle yaptim ve ortada sirk görmedim ama yinede herseyin en iyisini Allah bilir...

- Seneryoda yer alan insan suretinde, sakallı, takkeli ve beyaz elbiseli bir erkek olan vatandaş neyi yahut kimi temsil ediyor? Alemlerin yaratıcısına mı? Kiramen katibin meleğini mi?
Cevaplayayim o orda ne bir melegi nede yaraticiyi temsil ediyor sadece bir vicdan aynasi sadece ölen sahisa hayatinin filmini gösteriyor ve Kur'an'dan ayetler alarak o ölen kisinin nerelerde yanlis yaptigini hatirlatiyor...

- islamda ölüm anı, öldükten sonraki hesap çekimi nasıl olacaktır?
Biz gaybi bilemeyiz, Gaybi bilen Allah'dir.
Ve zaten Allah-u Teala'nin Kur'an'da bize bildirdigi gibi dünyada olan nimetlerle orasi kiyaslanamaz yani Büyük Bulusma'da amac elimizde ki nimetlerle orasini hatirlatmak, yani sanki ordaymissin gibi yasatmak..

- Eğer bir melek ise meleklerde cinsiyet var mıydı? Yok melek değilde insanın sağ duyu vs. ise hangi islam kitabında ahiret günü Allahtan başka hesaba çekecek birinden bahsediyor?

Kur'an'da da belirtildigi gibi meleklerin cinsiyeti yoktur elbet. O orda sadece bir sembol ve orda hasa Yaraticinin yerine de gecmis degil...hangi akil bunu yapa bilir...


- Bu seneryoyu hazırlayan kişi bunun olur fetvası nerden ve kimden almıştır? Fetvayı veren kişi hangi ayeti celileye yahut hadisi şerif den bunun delilini bulmuştur?

Bu soruya cevap vermiyecem sadece tekrar bir bölümünü izleyin ve ayetlerle kiyaslayin...

- Büyük buluşma ismi neden seçilmiştir? Mahşer gününden daha büyük bir hesap günü buluşma yeri var mıdır? Varsa nerede ne zaman olmaktadır?

Amaclari zaten orayi insanlara hatirlatmak ve en büyük bulusma yeride de orasidir elbet yani tek büyük bulusma mahser ani dir elbet ama zaten amaclari orayi hatirlatmak neden dizinin adina onu vermesinler...

Bence yararli bir dizi size katilmiyorum...
Ama sunu belirteyim siz ilk önce öbür sehvani ve ******lardan daha asagi yasama bicimini insanlara sunan dizileri bir yok edin sonra sirkli sirksiz kokan dizileri ortadan kaldirmaya bakarsiniz...

Yazdiginiz yazinin alinti oldugunu altinda belirtmissiniz, acaba bu Islam düsmanlarinin bir fitnesi olmamaz mi??
Ekleme Tarihi: 04.04.2007 - 18:13
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Hz. Muhammed bugün yaşasaydı Batılılar gibi giyinmezdi
Ulema su an offline Ulema  
Hz. Muhammed bugün yaşasaydı Batılılar gibi giyinmezdi
15 Mesaj -
...:::TIKLAYIN:::...
Ekleme Tarihi: 04.04.2007 - 18:00
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Akil ve Duygunun Savasi
Ulema su an offline Ulema  
Akil ve Duygunun Savasi
15 Mesaj -

AKIL VE DUYGUNUN SAVAŞI
Buyuk bir savas alanidir insanoglu
Iki buyuk ordunun
Iki buyuk imparatorlugun,
Insanlik tarihi boyunca savastigi bir alan
Insanlik tarihi boyunca insanin kendisi ile yaptigi en buyuk savastir bu
Hep sorulan ve cevaplanamayan sorulardir savas alaninda carpisan
Cevabi aranan:
Savasi kazanan ne kazanacaktir
Ve kimin kazanmasi gerektigidir
Bir yanda akil imparatorlugu
Diger yanda duygu imparatorlugu vardir
Duygu imparatoru savasi kazanmak lazim der.
Insan duygulari ile sever duygu ile guzellik katar yasama
Sevgi ise amactir insan hayatinda
O zaman biz kazanmaliyiz der duygular imparatoru
Atilir hemen akil imparatoru
Insan sevebilmek icin yasamak zorundadir,
Beslenmek, kendini korumak zorundadir
Yasam yoksa nasil olur sevgi,
Nerde olusur sevgi yasam yoksa
Bizim varligimizdir insana nasil beslenecegini
Ve nasil yasami surdurmesi gerektigini ogreten
Biz her zaman daha oncelikliyiz bu yuzden der akil imparatoru
Itiraz hemen yukselir duygu imparatorundan
Ama bizim varligimizla ogrenir insanoglu paylasmanin erdemini
Duygulardir insana yardimlasmanin guzelligini gosteren
Cevabi hazirdir akil imparatorunun
Ama akil olmazsa paylasilacak ne olusabilir ki
Ve akil olmayinca ne icin yardimlasma olacaktir
Ama der duygu imparatoru
Ben ruhun varligiyim onun sozcusuyum bensiz ne olabilirki
Akil imparatoru gulumser ve
Bende ruhun farkindaligiyim benle insan gorur varligini
Benle farkina varir dunyanin isleyisinin muhtesemligine
Algilamak benle olur der duygu gorup algilamamak neye yararki
Ama gormeden neyi algilayabilirsin ki der akil
Bu savas surer gider
Iki tarafta bir galibin olmayacagini gorur
Zeka bilgesine danismaya karar verirler kazanan orda belirlenecektir
Gulumseyerek karsilar onlari zeka bilgesi
Bu savasin yenileni yoktur olmayacaktir der
Olmamasi lazimdir zaten
Ne yapalim diye sorarlar iki ordunun imparatoru
Akil imparatorunun guclu oglu ile
Duygu imparatorunun zarif kizini evlendirmektir tek care der zeka bilgesi
Onlarin cocugu ikinizinde birlesimi olacaktir
Ve insanoglunu yonetmeye en iyi aday o dogacak cocuk olacaktir
Insanoglu ne zaman kararlarini duygu ile aklin kesistigi noktada verir
O zaman dogruyu bulur
O zaman dunya da dogruya yonelir
Ve insanoglunun savasi der zeka bilgesi
Ancak insanin icindeki bu savasi kazanmakla biter
Ve bu savasin kaybedeni asla olmaz....


Ekleme Tarihi: 29.03.2007 - 22:31
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: AKLI VE DUYGUYU VAHYİN ÖNÜNE GEÇİRMEYELİM
Ulema su an offline Ulema  
AKLI VE DUYGUYU VAHYİN ÖNÜNE GEÇİRMEYELİM
15 Mesaj -

AKLI VE DUYGUYU VAHYİN ÖNÜNE GEÇİRMEYELİM

Bugün birçok Ortadoğu ülkesinde namaz kılınıyor. Bir toplum topyekun namaz kılsa, hâkimiyet Allah'ın dininin değilse cahilî toplum tanımından uzaklaşabilir mi? Ulûhiyet–rubûbiyet bağlamında Rabbi idrak edememiş gönüllere empoze edilen namaz telkinleri, fıtratın sahibi, Âlemlerin Rabbi Allah'ın, Resûl örnekliğiyle ortaya koyduğu Rabbanî eğitim metoduna müdahale değil midir? Tedricen, tertil üzere Kur'an'ı böyle mi okuyacağız? Hayata böyle mi taşıyacağız? Unutmamalı ki Vahyi hayata taşımak ile vahyi hayatta taşırmak netice itibarıyla aynıdır. Bu noktada ilkeli olmak, ilkeli direnmek durumundayız. Tevhidî dünya görüşü; ilkesiz, eğitimsiz, hayatın tüm cephelerine karşı müdahalesiz bir görüş değildir. Bu noktada bizi cahilî örtülerden arındıracak, ona karşı dik tutacak düşünce–eylem birlikteliklerini yakalamalı, mücadelemizin tıkandığı, davet ve duruşumuzun aksadığı ortamlar her neresi olursa olsun oralardaki eylem birlikteliklerinden uzak durmalı, direniş bilincini bu üzerine ölü toprağı serpilmiş ümmetin bireyleri olarak zamana taşımalıyız.
İnsan merkezli düşünce–eylem birlikteliklerinden uzak durmalı, konumu, ilmi, her ne olursa olsun hayatın içerisinde kol kola girip yürüyebileceğimiz insanlar önceliğimiz olmalı ki tıkanan sünnetullah bilinci yeniden dönmeye başlayıp artık Rabbimiz neden yardım etmiyor sorusunu sormayıp, yardım idrakine erip inkişaf edelim. Kendi fıtratımız üzerindeki örtüleri kaldırıp, vahyin sesine kulak verelim. Allah'tan başka her şeyi atalım. Düşünce–amel bağlamında özgür olalım. Özgürlük sınırlarımız vahye uygun olsun. Duygularımızı, aklımızı vahyin önüne geçirmeyelim. Ölüme hazırlanalım. Ertelenemeyen, tehir edilemeyen o anı düşünelim. En büyük hedefimiz Allah'ın rızasına uygun bir yaşantı üzerine ölmek olsun. Diyelim ki, gidenler Hüseyin gibi gitti, kalanlar da hiç olmazsa Zeynep gibi yapsın. Bu noktada tüm tanışlarıma selâm olsun. O kutlu insanlara, gündüzlerini, gecelerini bu dine, davaya adayanlara, işinde, okulunda, evinde, hayatın her bir konumunda Allah'ın dinini düşünüp kafa yoran, fedakârlıklarıyla örnek olan tüm muvahhidlere selâm olsun.
Rabbim, sen biliyorsun ki, bizim senden başka yârânımız dostumuz, yardımcımız yok. Bizim her şeyimiz sensin. Bize yardım eyle, bizi nefsimizle bir an olsun başbaşa bırakma.
Rabbim Âdiyât sûresinde yemin ettiğin değerlerle donanımlı kullarından eyle. Tozu dumana katan cehd ve gayret nasip et. Etrafa kıvılcımlar saçan, cahilî değerleri bu kıvılcımlarla yerle bir eden düşünce ilham et. Koştukça koşanlardan kıl bizleri.
Rabbimiz; vahyinin nuzûlünü tekrar iniyormuşçasına idrak eden kullarından eyle. Yalnız ve yalnız Müslüman olarak canımızı al. Bizim başımızı dik eyle. Hiçbir sultaya, kişisel kaprislere, bilgi, hitabet komasına sokma bizi. Vahyi hayata taşıyanlardan eyle, taşıranlardan kılma. Sen bizim Rabbimizsin. Bizi bağışla ve bizim göğsümüzü vahyine aç. (AMİN)




Bu mesaj 1 kez ve en son Ulema tarafından 27.03.2007 - 18:18 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 27.03.2007 - 18:18
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Kutlu Dogum Öncesi
Ulema su an offline Ulema  
Resul bir Güne Ve Haftaya Sigmaz
15 Mesaj -
Resul bir Güne Ve Haftaya Sigmaz

Dostlar Allah için soralım kendimize: Bizler ne yapıyoruz? Nelerle iştigal ettiriliyoruz? Artık mektep öğretmenimiz Resûl; ana rahmine düşüşü, doğumu gibi gün ve gecelerle anılır oldu. Her şeyden öte bir sektör oluştu, onun ismi ile anılan. Artık o haftaların gelmesini çiçekçiler iple çeker oldular. Koskoca elli iki haftada bir hafta düşünülür oldu. Bu kısacık haftaya neler sığdırılmadı ki onun hakkında. Ehli kitabın, peygamberlerini yüceltmeleri gibi biz de vahye rağmen Resûlü yücelttik. Âlemlerin Rabbinin Kur'an'da ortaya koyduğu Resûl sınırlarını aştık. Öyle ki pratik hayatta daraldığımız, mücadelede sıkıştığımız, zorlandığımız anlarda mistik düşünceden de ötelere giderek;
"Yetiş ya Muhammed! Davan elden gidiyor." demeye başladık. Dostlar Allah için düşünelim.
"Hak olan çağrı (dua, ibadet) yalnızca O'na (olan) dır. Onların Allah'tan başka çağırdıkları ise, onlara hiçbir şeyle cevap veremezler. (Onların durumu) yalnızca, ağzına gelsin diye, iki avucunu suya uzatan(ın boşuna beklemesi) gibidir. Oysa ona gelmez. İnkâr edenlerin duası, sapıklık içinde olmaktan başkası değildir. "aglaRad,14) âyetini okuyalım. Bu âyetleri tefekkür edelim. Ne oluyor bize? Basiretlerimiz mi kapanıyor? Vahyi, peygamberi, örnek sahâbe neslini zamana taşıma uğraşlarımızla, mücadelemizle bu söylem ve eylemlerimizi eşitleyebiliyor muyuz? Cahilî toplumların artık icabet etmediği Mevlid merasimlerinin yerine âdeta dikte ettirilen "Kutlu Doğum Haftası" bizim kutsalımız olmamalı. Biz Resûl Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e her gün, her saat ve saniyelere indirgeriz. Aksi takdirde sekülerleşiriz. Dostlar, Allah'ın dinini makyavelist düşüncelerle ifade etmekten kaçınalım. Bu din nasıl Rabbanî bir dinse, bu dinin metodu da tamamen Rabbanîdir. Dolayısıyla Rabbanîlerden olmalıyız. Bizler İslâm medeniyetinin çocuklarıyız. Bu medeniyetimizin kaynakları ortadadır. Allah için, Resul Sallallahu Aleyhi ve Sellem âhirete irtihalinin üzerinden asırlar geçmiştir. Var mı medeniyetimizin kaynaklarında böylesi uygulamalar? Bu ümmetin en hassas kuşağı biz miyiz de acaba unutulan Resûlü diriltmek istiyoruz? Ana rahmine düştüğü gün, doğduğu gün… Dostlar nedir bu ayıplarımız? Allah için ele güne rezil olmuyor muyuz? Yarın bir gün pastalı kutlamalar başlarsa, ne demeli?
Son günlerde Kutlu Doğum Haftası'yla iç içe giren bir diğer etkinlik de oldukça düşündürücüdür. "Namaz SeferberliğiNamazla Diriliş" sempozyumları. Bir yerlerde yanlışlar yapılıyor. Bu seferberlikler İslâm toplumunda mı yapılıyor, cahilî toplumda mı? Bu noktada Resûl örnekliği bizim yaşantımızda nerede? İslâm toplumuysa, bu seferberliğin mantığı zaten yoktur. Cahilî, kendini kitaba nispet eden bir toplumda ise; unutmayalım ki Resûl, seferberliğine tevhid ile başladı. Fıtratın pratikte Allah'tan başka ilâhlara yöneldiği toplumun bilinçlenme süreci tevhid ile başlamıştır. Neye, nasıl kulluk/ibadet edileceği bilinci oluşmamış bireyin kıldığı namazların ehemmiyeti nedir ki?
Ekleme Tarihi: 27.03.2007 - 18:17
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Konu: Kutlu Dogum Öncesi
Ulema su an offline Ulema  
Kutlu Dogum Öncesi
15 Mesaj -

Vahyin ortaya koyduğu peygamber; güllerle ifade edilen bir peygamber değildir. O Muhammed
Sallallahu Aleyhi ve Sellem güllerin efendisi de değildir. O çiçeklerle ifade edilemez. Onun mesajı bir gül gibi belli bir dönemde açıp kokusunu salan sonra da kuruyup giden bir mesaj değildir.


Tevhid düşüncesi; beşerin pratik hayattaki ifade dilinin vahyî olmasını benimser. Hayata dair tüm tanımlar, ifade açılımlarında mihenk; "Urvetü'lVuska" olan Kur'an olmalıdır. Tüm beşerî kavramlar doğar, büyür ve ölür. Dolayısıyla sözde olan bu medeniyetler de tarihin sayfalarında, satırlarda kalır. Ama evrensel olan Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın sözleri ölümsüzdür. Vahyin ortaya koyduğu kavramlar; esasen beşer fıtratının dilidir. Beşeriyet bu düşünce biçimine, bu ifade ve eylem diline muhtaçtır. Biz muvahhidî bireyler olarak tüm tanımlarımızı, kavramlarımızı azık bilinciyle Kur'an'dan alırız. Onunla sağlaması yapılmamış hiçbir düşünce, eylem biçimine itibar etmeyiz. Sözlerin en güzeli olan vahye tâbi oluruz. Vahiy bizim her şeyimizdir. Resûl Sallallahu Aleyhi ve Sellem her şeyimizdir. Küresel istikbarî güçlerin tüm plan ve programları Kur'an mektebine öğrenci olabilenlerin idrakleri dâhilindedir. Çünkü Kur'an, şeytan ve dostlarının muvahhidlere tüm yaklaşım biçimlerini tarihin derinliklerinden, peygamberlerin mücadeleleriyle bizlere örnekler, yol gösterip, dikkatlerimizi çeker.
Yaşadığımız zamanın emperyalist sömürgeci devletleri pratik hayatlarındaki din olgusunu nasıl seküler bir biçimde, protestanlaştırdıysa aynı şekilde Müslüman halklar üzerinde de bu geleneğini sürdürüp bu süreci işletmek istemektedir. Ehli kitabın peygamberlerini pratik hayattan uzaklaştırma, dini belli zaman ve [H3]mekânlara has kılma düşüncesi bugün de sahneye konulmak, peygamber bilinci ki, dinin hayata aktarılmasında olmazsa olmazımızdır. İsa Aleyhisselâm'ın, Musa Aleyhisselâm'ın hayatına dair takınılan tavırlar, Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem için de estirilmek istenmektedir. Biz muvahhidler Peygamber tasavvurumuzu vahiyden alırız. Vahye rağmen bir Resûl geliştiremeyiz. Kur'anî olan Resûl tasavvuru, direniş bilinci verecektir. Yürüyen Kur'an olan Resûl anlayışı evrenselleşecektir. Tarihin belli bir dönemine has bir anlayış, mücadele biçimi olmayacaktır. Vahyin ortaya koyduğu Peygamber; güllerle ifade edilen bir peygamber değildir. O Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Selem, güllerin efendisi de değildir. O çiçeklerle ifade edilemez. Onun mesajı bir gül gibi belli bir dönemde açıp kokusunu salan, sonra da kuruyup giden bir mesaj değildir

.


Bu mesaj 1 kez ve en son Ulema tarafından 27.03.2007 - 18:15 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 27.03.2007 - 18:14
Ulema üyenin diğer mesajları Ulema`in Profili Ulema Özel Mesaj Gönder Sayfanın başına dön
Sayfa (1): (1)
İmzalar göster - Konuları göster

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 569 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
***Murat*** (48), behlul (50), hatice57 (44), GaZZe (60), erveysel (61), Abdulkadir22 (31), samyeli13 (47), candeniz (24), balacan (54), abdulkadir (31), babam veben (55), askbumu (43), sahra_yagmur (37), halit42 (39), Babacan52 (56), gurbetcigenc (33), Fikret1972 (52), NuR_EFSAN (39), jopp777 (47), pempe1987 (37), Nur baçesi (28), seyhzadem (36), Mustafa Alptug (41), gunes_akca (35), KanKaZ (36), hsusal (72), olimp_ (45), ufkumuzvar (42), gakkosfatih (42), HIKKI (51), Selale1 (49), Yasin Tural (36), nebitdag (45)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.51919 saniyede açıldı