*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » Asker annesini ağlattılar..

önceki konu sonraki konu

Bu konuda 12 mesaj mevcut

Sayfa (1): (1)

Ekleyen

Mesaj

	RuZGaR

		Asker annesini ağlattılar..

Moderator
1295 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.12.2004

En Son On: 19.03.2012 - 21:30

Cinsiyeti: Bayan

Malatya Tulga Kışlası'nda vatani görevini yapmakta olan oğullarını ziyarete giden Hülya-Orhan Kurtuluş çifti, sırf Hülya Kurtuluş ve kızları Emel başörtülü olduğu için kaldıkları askeri misafirhaneden kovuldu.

Geçtiğimiz hafta Malatya’da vatani görevini yapan oğullarını ziyarete giden Kurtuluş ailesi, askeri misafirhanede gördükleri insanlık dışı muamele karşısında adeta şoke oldular.

Malatya Tulga Kışlası'nda vatani görevini yapan oğullarını ziyaret etmek için İstanbul’dan Malatya’ya giden Kurtuluş ailesi, diğer şehirlerden gelen er yakınlarının da kaldığı Malatya şehir merkezinde bulunan Astsubay Orduevi Misafirhanesi'ne gitti.

Kurtuluş ailesinden anne Hülya ve kızları 16 yaşındaki Emel başörtülüydü. Görevli, başörtülerini “tavşan kulağı” şeklinde bağlamaları durumunda misafirhaneye kabul edilebileceklerini söyledi. Başörtülerin istenilen biçime getirilmesi ile kayıtları yapılan aile, odalarına yerleşti. Bir süre sonra şehir merkezine gitmek üzere misafirhanenin bahçesine çıkan Hülya ve Emel Kurtuluş, kendilerini gören ve isminin Cengiz olduğu öğrenilen bir astsubayın sözlü tacizlerine maruz kaldı. Astsubay, “Ne işiniz var burada, bu kıyafetle burada kalamazsınız. Çabuk çıkın, terk edin burayı” diyerek Hülya ve Emel Kurtuluş'a tacizde bulundu. Cengiz astsubay, Kurtuluş ailesinin misafirhaneyi terk etmesini istedi. Eşyalarını toplayan Kurtuluş ailesi, misafirhaneyi gözyaşları içerisinde terk etti.

ANNE: BÖYLE VATANA OĞLUMU FEDA ETMEM

20 yıldır büyük fedakarlıklarla büyüttüğü oğlunu gözünü kırpmadan vatani görevini yerine getirmesi için askere gönderdiğini anlatan anne Hülya Kurtuluş, “Misafirhanede sırf başımız örtülü diye kızımla uğramadığım hakaret kalmadı. Oğlum şehit olduğu zaman mı beni oraya kabul edecekler? Bu nasıl anlayış? Yapılanlar çok zoruma gitti” dedi.
Gördüğü insanlık dışı muamele karşısında şoke olduğunu ve gözyaşlarını tutamayarak ağladığını belirten Hülya Kurtuluş, şunları söyledi: “Oğlumu görmek için gittik, bize er ailelerinin kalabildiği askeri misafirhaneyi gösterdiler. Biz de oraya gittik. Benim ve kızımın örtülü olduğunu gördüler ve başörtülerimizdeki iğneleri çıkarıp öyle girebileceğimizi söylediler. Biz de iğnesiz başörtülerimizi bağladık. Eşim yorgun olduğu için uyudu, kızım da bahçede biraz dolaşmak için çıktı. Çıktıktan beş dakika sonra korkmuş bir şekilde geri döndü. Ve ‘Anne, bir görevli bu kıyafetle burada dolaşamazsınız’ dedi. Ben de ‘Tamam kızım, biz de çarşıya çıkalım’ dedim ve çıktık. Dış kapıya varmadan bir asker arkamızdan ‘Bu şekilde dolaşamazsınız. Çıkın buradan, ne işiniz var burada’ diye bağırıp çağırmaya başladı. Şok olmuştum, gözyaşlarımı tutamadım. Adamın gözü kıpkırmızıydı. Sanki sarhoştu. Biz kimliğimizi alıp dışarı çıkıyorken başka bir asker koşup, ‘Hanımefendi durun! Cengiz astsubayım sizinle görüşecek’ dedi. Cengiz denen adam da ‘Burada bu kıyafetle dolaşamazsınız’ diyerek orayı terk etmemiz gerektiğini söyledi. Ben de eşime durumu anlattım ve oradan ayrıldık. Bizi kovdukları misafirhanede birçok askılı bayan vardı.”

EVLADIMIZ ŞEHİT OLUNCA BAŞTACIYIZ, ONUN DIŞINDA KOVULUYORUZ

Orhan Kurtuluş ise gördükleri çirkin muamele karşısında çok öfkelendiğini, ancak uğradığı zulmü anlatacak muhatap bulamadığını şu sözlerle dile getirdi: “Ben oğlumu vatana hizmet etsin diye gönderdim. İsteseydim oğlumu göndermeyebilirdim. Oğlum 117 kilo ve istese askerlik yapmayabilirdi. Vatana hizmet etmek için gönderdiğimiz evladımızı ziyarete gittik, gördüğümüz muamele karşısında şok olduk. İlgililerden bu tip olayların bir daha yaşanmaması için ilgi bekliyoruz. Biz mağdur olduk, başkası mağdur olmasın.”

Vakit

Ekleme Tarihi: 11.09.2007 - 14:18

	mehmetkaratas

Gerçekten çok üzücü bir durum.

94 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007

En Son On: 10.10.2007 - 17:56

Cinsiyeti: -----

Bu olayları görüpte üzülmemek mümkün değil.

Fakat ben bu tatsız ve talihsiz olayları gördüğümde aklıma ülkem üzerinde içerden ve dışardan oynanan oyunlar ve yanlış hesaplar geliyor.

Daha düne kadar başörtüsü türban derdi olmayan bir cumhuriyet, din sömürüsü ile yola çıkan partilerle (özellikle türban), bunun karşısında bazen tepkisinin dozunu haklı veya haksız olarak kaçıran cumhuriyetin bilinçli yada bilinci eksik savunucularının kesin çizgilerle ayrıştırılıp birbirlerine düşman edildiği bir ülke haline geldi.

Kim haklı kim haksız ? Ortalık toz duman.
Ve şüphesiz ülkenin LAİKÇİ İMANSIZ, TÜRBANLI MÜSLÜMAN diye ayrışmasını isteyenler şüphesiz çok önemli bir yol katettiler.
Ah birde din muhalifi TSK yı, haçlılarla birlikte saf dışı edebilseler. Malum oda ayak bağı. Hemde ayak bağının en büyüğü ve tehlikelisi.

Ah güzel vatanım ah seni ne hale getirdiler. Kimbilir Allah bu yanlışların karşılığında bu güzel ülkeye ne kahırlar yükleyecek.

Ülkenin bu duruma neden geldiğini çok iyi etüd etmek gerekiyor.

Laik demokratik cumhuriyet bir tesadüf değil Allah'ın lütfudur.
Onun üzerinde çatışmaya girişilmemesi gerekiyordu. Maalesef çatışma çoktan başlatıldı ve başta başörtüsü ve bir çok din kisveli bahane ile artık geri dönülemeyecek boyutlara ulaştı.

Bugünki karmaşanın altında yatanda onun (cumhuriyetin kazanılmış değerlerinin )din bahane edilerek yok edilmeye çalışılması ve korunmaya çalışılması tepkilerinde yaşanan tatsız olaylardır.
Maalesef bu ayrışım ve kutuplaşma öyle görünüyorki çok daha vahim boyutlara ulaşacak.

Çok söze gerek yok. Ben bu konuda çok şey yazdım söyledim. Allah'ın kime hak verdiğini de önümüzdeki süreçte yaşananlarla öğreneceğiz.

Bir kaç tatsız olay nedeniyle TSK ya düşman kesilmek ancak düşmanların ekmeğine yağ sürmeye ve Allah'ın celaliyetine sebep olur.
O nedenle aklı selim vatan değerleri yönünde çalışmalı ve çok iyi düşünerek hareket etmeliyiz.

Mutlu ve huzurlu bir ve dirlikte olan bir Türkiye niyaz ediyorum.

Ordularının meşruiyetini tartışmalı hale getirip, onları herhangi bir neden veya nedenlerle zayıflatmaya çalışan yönetici ve halklar, ancak sonuçta tüm milletin perişan olacağı kaoslar silsilesine katkıda bulunurlar.

Kalın sağlıcakla....

Bu mesaj 3 kez ve en son mehmetkaratas tarafından 14.09.2007 - 12:16 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 11.09.2007 - 16:44

	Maksat kelam olsun

1463 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.03.2007

En Son On: 09.05.2011 - 11:25

Cinsiyeti: Erkek

ben şahsen o astsubayın yaptığını esefle kınıyorum be akılsız adam sormazlarmı hiç
onlar oraya her halde havadan gelmedi kapıdan girdiler demekki böylece sana
laf düşmez sen baksana işine demeleri lazımdı onun üstlerinin ama malesef .......

Nedense hala sindiremediler bunu ama ben çoktan beri söylerim bundan hala ve hala rant sağlayanlar şu canım ülkemde işlerine gelmedimi hemen ısıtıp buyrun kurtlar sofrasına geçen dönem bu sorunu bu hükümet haleder sandıydım bakacaz hal olacakmı bu sefer yoksa erbakan hocamın dediğimi çıkar tarih gene onu haklımı çıkartır görecez inşallah fazla sürmez dahada hal olurdeyelim

selam ve dua ile

Ekleme Tarihi: 11.09.2007 - 17:46

Maksat kelam olsun üyenin diğer mesajları

	RuZGaR

RE:

Moderator
1295 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.12.2004

En Son On: 19.03.2012 - 21:30

Cinsiyeti: Bayan

Alıntı
Orijınalı mehmetkaratas

Ordularının meşruiyetini tartışmalı hale getirip, onları herhangi bir neden veya nedenlerle zayıflatmaya çalışan yönetici ve halklar, ancak sonuçta tüm milletin perişan olacağı kaoslar silsilesine katkıda bulunurlar.

Peki halkının inançlarına, değerlerine bir Fransızdan bile daha çok Fransız kalan bir askeriyyenin hiç mi eleştirilmeye hakkı yoktur, şehit annesinin dediği gibi ancak değerleri evlatlarını şehit verdiklerinde anlaşılıyor, normal zamanda ise askeriyyenin kapısından geçme bu durumu nasıl açıklayacağız..:(

Ekleme Tarihi: 11.09.2007 - 20:46

	SaYaCGIN

Admin
1760 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 25.09.2004

En Son On: 24.01.2016 - 03:39

Cinsiyeti: Bayan

Allah hidayet versin askeriyenin ne derdi varsa basörtüsüyle

anlamis degilim iyiki eklemissiniz bu konuyu 2.3.ay sonra

bende kardesime gitmeyi düsünüyordum bende basörtülüyüm ordada ayni sorunla karsilasirmiyim acaba

Ekleme Tarihi: 11.09.2007 - 22:04

	RuZGaR

Moderator
1295 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.12.2004

En Son On: 19.03.2012 - 21:30

Cinsiyeti: Bayan

sayacgin ablam, daha önceden bilgi edinip gidin bence, askeri yurtta kalan bi arkadaşımın mezuniyeti için gelen akrabaları dışarıda kalmıştı, sadece oturup beklemelerine bile izin verilmedi, en sonunda bize söylemişti arkadaşım da bizde beklemişlerdi mecburen, bilmediğiniz başka bi şehirde dışarda kalmak da var maalesef..:(

Ekleme Tarihi: 11.09.2007 - 22:16

	mehmetkaratas

Bu üzüntü tablolarının oluşması özellikle istenip hazırlandı.

94 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007

En Son On: 10.10.2007 - 17:56

Cinsiyeti: -----

Betül kardeşim bugün bu olayların nedenlerini okuyabilmek için.
Necmettin hocayla başlayan ve bugüne kadar gelen süreçle, önceki süreci çok iyi etüd etmek gerekiyor.

Malüm partilerin başörtüsü ve türban mazlumiyetini özellikle başörtüsünü türban şekline soktuktan sonra sistemli bir şekilde sömürmeleri bugün gelinen sürecin ana noktalarıdır.

Bende bir müslümanım hemde dini ehillerden öğrenen bir müslüman.
Bugün İslam coğrafyasında tüm müslümanlar dini lider ve önder seçtikleri insanlar yüzünden çok büyük sıkıntılar çekiyorlar. Bu sıkıntılar ülkelerini de perişan ediyor.

Hatırlarsanız hoca daha dün seçim propagandalarında kendisine oy vermeyenlere "Patates dininden olanlar" diyordu.
Daha sonraları iddia ettiği milli görüşün mutlak gerçekleşeceğini ve" kanlımı kansızmı, yumuşakmı, sertmi olacak" versiyon tahminlerini yansıtıyordu.

Daha sonraları bunların askerler karşısında susma ve geri çekilme hallerini beğenmeyenler R.T.E liderliğinde yeni bir mücadele başlattılar.
Daha sonra yeni bir parti ile yola devam eden bu zümre "minareler süngümüz, kubbeler miğferimiz" şiirini seçim konuşmasında okuyan ve buna başka hezeyanlarda ekleyen R.T.E nin hapsede mahküm olması nedeniyle, mağduriyet priminden fazlasıyla nasibini aldılar.
R.T.E, % 98 i müslüman olan bir ülkede, hemde barış halindeyken süngüyü kime karşı kullanmayı düşünüyordu dersiniz ?
Daha sonraları malüm şahıs ve etrafı "demokrasi bir araçtır" sözleriyle cumhuriyet için ne düşündüklerini de açıkça ortaya koydular.

Cumhuriyetin bütün kurumları ile çatışmaya girdiler. Ülke maalesef kamplara bölündü.
Bu tehlikeli bölünme gittikçe dahada ayrışıyor.

Kimse Allah'ın (peygamber velilerden başka) din adına temsilcisi değildir. Kimse peygamber ve velilerin vazifesi olan görevleri üstlenmek maksadıyla yönetime talip olamaz.
Bunun sonucu facia olur. Çünkü buna Allah onay vermez. Allah din adına lider istese kıyamete kadar var olacak velilerini ülkelerin başlarına lider kılardı.
Ruhbanları değil. Açın bakın Kuran ayetleri ruhbanlar için neler buyuruyor.

İşte şimdi TSK rejimi ve ülkenin bütünlüğünü korumaya çalışırken maalesef durumu bu hale getirenlerin verdiği sıkıntılara katlanmak zorunda kalıyor. Bu arada haksız işlerde elbette oluyor.
Fakat şunu hiç unutmayalım. Bunun böyle olmasını isteyen ve mağduriyet tablosunun devam etmesini isteyen TSK değil türban ve dindar cumhurbaşkanı hikayeleriyle bu işi buralara vardıranlardır.

Bütün bu sıkıntıların hesabınıda (din gününde) Allah'a and olsun bu ülkeye bu fitneyi yerleştirip onun üzerinden nemalananlar ödeyecektir.
Dahası önümüzdeki süreci iyi takip edin. Bu zümreye Allah'ın nasıl baktığınıda milletçe hep birlikte göreceğiz.

Bu konuda üzgün olduğumu tekrar hatırlatıp, Allah bu ülkenin insanlarını doğru ve güzele iletsin diye dua ediyorum.

Selam ve sevgi ile...

Bu mesaj 1 kez ve en son mehmetkaratas tarafından 14.09.2007 - 12:27 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 11.09.2007 - 23:12

	RuZGaR

Moderator
1295 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.12.2004

En Son On: 19.03.2012 - 21:30

Cinsiyeti: Bayan

Şahsen hiç bir partinin, hiç kimsenin tamamen destekçisi, savunucusu değilim. Ancak sözünü ettiğiniz sömürmelerin sebebinin temelinde yasakların olduğunu düşünüyorum yani madem belli çevreler dinin, başörtüsünün sömürülmesini, kullanılmasını bu kadar rahatsız edici buluyorlar ozaman bu mazlumiyeti sona erdirsinler, yoksa hem yasağı sürdürüp hem de yasağa karşı çıkan yasak hakkında bir kaç laf edenlere de hemen dini sömürüyorlar demek hiç mantıklı değil..

80'lerde türban kelimesi daha ortada yokken de bu ülkede başörtüsü yasaktı, hatta siz de bilirsiniz muhakkak türban kelimesi de bu mağduriyetin çözümü için çıkarıldı, belli çevreler dinin yaşanmasını istemiyorlar bu çok açık, ben şahsen en azından başı secdeye varan insanları, onların yanında apaçık dine düşman olanlar varken, bu sorunda birinci sorumlu olarak gösteremem, Allah'tan korkarım..

Ülkemiz üzerinde kimin ne türlü kötü emelleri varsa, nasıl bir hesapları varsa hepsinin düzenini Allah kendilerine çıkarsın, ne diyeyim..

Ekleme Tarihi: 11.09.2007 - 23:33

	DoLuNaY

821 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.08.2006

En Son On: 15.08.2010 - 17:32

Cinsiyeti: Bayan

Dini İslam Halkı Müslüman olan bir ülkede bu tür haberleri okumak cok üzücü..

Madem askeriyeye ve hatta misafirhaneye basörtülüleri almıyorlar onlar icin örtülü anneler tehlike arz ediyor..
Aileler bu irticai düsünceyi cocuklarınada kabul ettirmislerse Cumhuriyetimiz büyük tehlike altında demektir..

HAL BÖYLE İSE..

PKK ile mücadelede basörtülülerin cocuklarını cepheye sürmesinler koyu laikcileri cephelere göndersinler..
Bütün bunlar irtia korkusundansa askere almasınlar..Neden alıyorlar ki? Sonucta o ailenin meyvası degilmi o cocuklar..

Böylece sehit haberlerinde tabuta sarılıp aglayan basörtülü analarımızı görmeyiz..

Cok Yazık cOKKKKK:(

Ekleme Tarihi: 12.09.2007 - 00:09

	mehmetkaratas

Ülkemiz halkı dini ve milli değerleri yerli yerine koymayı becerdiğinde....

94 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007

En Son On: 10.10.2007 - 17:56

Cinsiyeti: -----

Ülkemiz halkı dini ve milli değerleri yerli yerine koymayı becerdiğinde, şu anda milletçe yaşadığımız çarpıklıklar artık bir daha yaşanmaz diye düşünüyorum.

Alıntı
Orijınalı _BeTuL_
Ülkemiz üzerinde kimin ne türlü kötü emelleri varsa, nasıl bir hesapları varsa hepsinin düzenini Allah kendilerine çıkarsın, ne diyeyim..

Sonuçta olacak olan da budur Betül kardeşim. Hiç kuşkunuz olmasın.

Dolunay kardeşimiz benimde temas ettiğim çok önemli bir noktaya değindi.
Bu örtüleri takanların çocukları şehit oluyorlar, bir kaç aşırı tepki sahibi onların analarını dışlamaya çalışıyorlar.

Zaten din sömürücülerinin istediğide bu. Sizleri temin ederim. Bu mağduriyet tablolarını kendi elleri ile yaratıp sonrada akan göz yaşları üzerinden sömürülerle ülkenin iktidarına oturanlar bu tablonun ortadan kalkmasını istemiyorlar, istemezler. Ve de öncelikle onlar istemiyorlar.

Çünkü bu tablo ortadan kalktığında sömürecekleri bir şey de kalmayacağından bütün yanlışları ortaya gün ışığı gibi çıkacaktır. Cambaza bak oyunu bu tablo ortadan kalktığında sona erecektir yani.

Sorarım size kardeşlerim, bu seçimde de yine türban sömürüsü ve mağduriyeti üzerine birde dindar cumhurbaşkanı istemiyorlar v.s sömürüleri bindirilmedimi ?

TSK, türban cumhurbaşkanı v.s mağduriyet tabloları ile din karşıtı ilan edilmedimi ?
Elbette bazı ileriyi göremeyen subaylar, annelerin tümünü rejimin altını oymak isteyen siyasetçilerin yardımcıları yerine koymakla çok büyük hata yaptılar.

Ben bir çok davranışı hoş karşılamıyorum fakat, din adına siyaset yapanların rejimi değiştirmek fikirlerini artık açık açık zikrettikleri bir ortamda, sizler bu rejimin taraftarları olsanız ne yaparsınız ? Hangi türban takanın cumhuriyet karşıtı olmadığını anlamak mümkünmü ?

Kaldı ki ülkenin insanlarının bir bölümü bu seçimde maalesef din adına çok kolay yanıltılabildiklerini ortaya koymuşken. Yani rejimin apaçık karşıtlarının dolmuşuna maalesef binmişken.

Diyeceksinizki nasıl bir yanılma bu ?
*Toplam borcun 400 milyar doları bulduğu, Yani cumhuriyet tarihinin toplamının iki katı olduğu.
*Hükümetin rekor bir seviyeye yani cumhuriyet tarinde toplam 50 küsurken 80 küsura çıkan cari açığın finansını batıdan pimi çekilmiş bomba olarak yorumladığım 100 milyar doları aşan ve yüksek faizlerle ve vergisiz yurt dışına bu ülkenin kanını emdiren sıcak parayla sağladığını.
*Ülkenin bir çok değerli kurumunun bir kaç yıllık geliri karşılığında satıldığını. Yani ülkenin istikbaline hizmet eden kaynakların satıldığını ve hala satılmaya devam edildiğini.
Buna rağmen borçların hiç gerilemediğini.
*İşsizliğin gittikçe arttığını, tarımın çökme aşamasına geldiğini.
* Bu gidişle evinin halkını elinde patlayan kredi kartları batağı konusunda bilgilendirmeyip, aldığı yeni borçlarla durum iyiymiş gibi kandırıp daha büyük facialara yol açmakta olan bir aile reisinin yaptığının benzeri işleri bu hükümetin bir kaç yıllık saltanat ve kafalarındaki çarpık din anlayışını yerleştirme uğruna yaptıklarını.
*Rejime karşı olan halleri dolayısıyla TSK nın hışmından korunmak için ABD ve AB ye her türlü tavizi verip sırtlarını dayayan hükümetin sonuçta ülkenin içerden ve dışardan her anlamda tam bir kuşatma altına alınmasına sebep olduğunu.

Bu yazdığım vahim noktaları anlayamayan, göremeyen, görmek istemeyen yada bana ne diyen halkın önemli bir kesimi bizim için türban önemli dindar cumhurbaşkanı önemli diye çok yanlış bir değerlendirme ile cumhuriyet tarihinin en ağır batılı emperyalist teslimiyetçilerini desteklemeleri ne olarak yorumlanabilir ?

Bu ülkede her anlamda bilincin yeterli oranda var olduğunu söylemek mümkünmü ?

Güzel ülkemizin esas sorunlarının neler olduğunu ben burada naçizane yazdım. Fakat asıl bunu göremeyen halkımıza Allah bunu gösterecektir. Fakat bu benim anlattığım şekilde latif değil, çok derin ibret ve kahırlarla olacaktır.

Bir milletin dini ve milli değerleri ile oynamanın, onları sömürmenin sonu, bütün milletçe yaşanması kaçınılmaz olan kahır ve musibetlerle imtihan edilmektir. Önümüzdeki süreç benim şahidim olacaktır.
Allah bu milletin her anlamda yardımcısı olsun.

Bu mesaj 5 kez ve en son mehmetkaratas tarafından 14.09.2007 - 12:31 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 12.09.2007 - 12:26

	_ESaDuLLaH_

RE:

611 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.07.2006

En Son On: 09.07.2010 - 15:12

Cinsiyeti: -----

Alıntı
Orijınalı DoLuNaY

Dini İslam Halkı Müslüman olan bir ülkede bu tür haberleri okumak cok üzücü..

Madem askeriyeye ve hatta misafirhaneye basörtülüleri almıyorlar onlar icin örtülü anneler tehlike arz ediyor..
Aileler bu irticai düsünceyi cocuklarınada kabul ettirmislerse Cumhuriyetimiz büyük tehlike altında demektir..

HAL BÖYLE İSE..

PKK ile mücadelede basörtülülerin cocuklarını cepheye sürmesinler koyu laikcileri cephelere göndersinler..
Bütün bunlar irtia korkusundansa askere almasınlar..Neden alıyorlar ki? Sonucta o ailenin meyvası degilmi o cocuklar..

Böylece sehit haberlerinde tabuta sarılıp aglayan basörtülü analarımızı görmeyiz..

Cok Yazık cOKKKKK:(

Ekleme Tarihi: 12.09.2007 - 14:00

	42BeyazMelek68

RE:

6 Mesaj

Kayıt Tarihi: 21.08.2007

En Son On: 31.12.2007 - 20:07

Cinsiyeti: Bayan

Alıntı
Orijınalı DoLuNaY
Dini İslam Halkı Müslüman olan bir ülkede bu tür haberleri okumak cok üzücü...... etc.

Kesinlikle katiliyorum. Bunlari yapanlarin Ahirette halini hic görmek istemiyorum! Allah islah etsin böyleleri

Ekleme Tarihi: 12.09.2007 - 16:11

Pozisyon düzeni - imzaları göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu sonraki konu

Kategori Seç:

Sitemizde şu an Yok üye ve 920 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_

[ Admin Moderator Vip Üye ]

Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
ibrahim45 (46), ebabil54 (51), _EM!NE_ (36), talat (55), nerfa (58), yakupbozseki (59), NeWBaHaR (37), Akbulut (52), vahdet_ahmet (44), saripapatyam (50), bilo78 (46), gurbetten_silay.. (39), Rabbia (52), akaya20 (38), El- Metin (43), rapidhack (42), muazbinismail (40), SANDOKAN (56), SANKOCINK (56), efuli2 (50), hollanda (46), braskim (45), benreceb (42), ergin32 (55), Ozlem (42), suheyla cabuk (52), selman77 (47), kenankara (39), bilalxx (40), iskenderpasa (46), mstfakin (42)

24 Saatin Aktif Konuları

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.57278 saniyede açıldı