colchicine kamagra kaletra budesonide generique luvox fludapamide fludex forzest fosamax frumil fulcin furacin furadantin furo basan furodrix gabantine gastroprazol geodon glaupax gli basan glibenese glibenorme glimerax glimeryle glucobay gluconormine glucophage xr glucophage glucotrol xl glucotrol glucovance gracial grifulvin gris peg grisol grisovin gyne lotrimin hard on oral jelly hard on helvecin helvevir hypnorex hytrin bph hytrin hyzaar ilosone
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » Arama Sonuçları

36 Sonuç - Yeni Arama
Sayfa (2): (1) 2 weiter >
Gönderen Mesaj
Konudaki Mesajlar: Rüzgârda savrulan saç tellerinizin gölgesi nereye düşüyor olabilir?
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
Rüzgârda savrulan saç tellerinizin gölgesi nereye düşüyor olabilir?
43 Mesaj -
O sabah þehrin üstüne kara bir bulut çörekleniverdi. Baþkanýn yüzünde gezindi önce gölgeler. Gözleri kýsýldý; yüzü asýldý. Az sonra gelecek sitem telefonlarýna hazýrladý kendini. Binlerce “Alo”, yüzlerce kamera, onlarca muhabir yakasýndan tutup savuracaktý þehrini. Baþkan, bütün bedenini, ruhunu, kalbini, duygularýný, tutkularýný o uðursuz bezin ucunda asýlý buldu. Beyaz bir bezin yüzünden þehre gerginlik yayýldý. Baþkan pencereden þehri seyre koyuldu. Ýnsanlar iþlerine doðru yürüyorlardý; güvende olduklarýný sanýyorlarrý. Kimileri arabalarýna kurulmuþlardý; bize bir þey olmaz gafleti içindeydiler. Çocuklar neþe içinde okullarýna gidiyorlar, yüzleri pýrýl pýrýl, gözlerinin içinde huzur kanatlanýyordu. Baþlarýna geleceklerden habersiz, az sonra sýraya dizilecekler, ant okuyacaklar ve oyunlar oynayacaklardý.
Çok geçmedi; itfaiye arabalarýnýn telaþlý ýþýklarý, ürkütücü homurtularý yýrttý þehrin sükûnetini. Boþuna duman aradý gözler þehrin ufuklarýnda. Bu yangýn baþka bir yangýndý. Ýçten içe yakýyordu; ruhlarý kavuruyor, kalpleri huzurundan ediyordu. Ýtfaiye arabalarýnýn vardýðý yerde, silahlý polisler, iri kýyým zabýtalar hazýr kýta bekleþiyordu.

Gerilim bezinin ucuna bir adamýný astý baþkan. Çekti baþkanýn adamý. Gerilen bez yeniden gerildi. Ýrkildi. Bezin bir ülkeyi cehalete tutsak eden düðümleri hýzlýca çözüldü. Rahat bir nefes aldý bez, ülke rahatladý. Gevþeyince yüzünde taþýdýðý utanç verici yazýnýn harfleri de gölgelere soktular baþlarýný. Rüzgârda savrulan gerilim bezi kýrýþtýkça, þehrin yüzündeki kýrýþýklar da düzeldi. Ýnsanlarýn arasýna giren husumetler, kardeþleri birbirine düþüren kin ve nefretler daðýldý, savruldu, silindi. Bez aþaðý indikçe, baþkanýn ve adamlarýnýn, cümle devlat erkânýnýn, polislerin ve zabýtalarýn utançla yere bakan yüzleri, yeniden insan yüzlerine bakmaya baþladý.
Bezin o gerilimden al aþaðý edilmesi yetseydi keþke.. Bu korkunç gafletten tövbe ve istiðfar da gerekiyordu. Yüce büyüklerimizi ikna edecek içtenlikte bir tövbe-name yazýlmalýydý. Yerel medyadan eli kalem tutan, içten laik yazarlar arandý.
Tövbe-name yazýlýrken, öncelikle, þehri derin üzüntülere boðan, genci yaþlýsý, ihtiyarý çocuðu, erkeði kadýný, hemen herkesi yaslara bürüyen tüyler ürpertici gafletin kaynaðý arandý. Suçlarý hafife alýnýr gibi deðildi ama þehrin yapýsýnýn da bu hatada az da olsa payý vardý: “Kelkit merkezinde tek ana caddenin bulunmasý nedeniyle...” diye baþladý istiðfar mektubu. Baðýþlanacaklar mýydý acaba?
Daha gerçekçi açýklamalar gerekiyordu. Bir görevlinin eline metre verdiler, ölçüp biçtirdiler. Ölçümler sonunda derin bir nefes aldýlar ve þöylece yazdýrdýlar: “konum itibarýyla bahse konu [bez] afiþ ile Atatürk siluetinin arasýnda herhangi bir baðlantýnýn olmadýðý, aralarýnda yaklaþýk olarak bir metre mesafe bulunduðu ve arka arkaya durduklarý....”
Ancak, bu derin gaflet halinden baðýþlanma umarken, o ulu kiþinin yüce gazabýný da çekmek doðru olmazdý. “Yanlýþ görmüþsün...” denilemezdi, “ön yargýlýsýn...” hiç denilemezdi. Ömründe hiç yanýlmamýþ, bu yüzden özür dilemek gibi insancýl bir gereksinimi elinin tersiyle itmiþ yüce kiþiliði tüm bir þehir halkýndan özür dilemeye çaðýrmak, þehrin gafletini hýyanet boyutlarýna taþýyabilirdi de. Sadece, bez ve resim “alt alta duruyorlarmýþ gibi gözüktüðü ve göz aldatmasýna sebebiyet verdiði..” için yüce zatýn yüce gazabýnýn haklý nedenini de korka korka açýklamaya çalýþtýlar. Hem sonra, gerilim bezinin arkasýnda duran ama sanki altýna asýlmýþ gibi görünen fotoðrafýn geçen yüzyýldan beri (1998) orada zaten duruyor olmasý, Kelkitlilerin büsbütün beraati için bir vesile olamaz mýydý?

Üzerinde ’Alkollü sürücüler her gün trafik kazalarýnda hayat kaybediyor, kaybettiriyor. Sizce suç kimde?" yazan bez afiþinin kara yazýlarýnýn gölgesinin bir silüet resmine düþüyor gibi olmasý ihtimalinin bile kutsal laikliði incitebildiðini-incitmek ne kelime-yýktýðýný, yaktýðýný, yok ettiðini koyu laik ve deneyimli yazarýmýz Emin Çölaþan’ýn uyarýsýyla farkedebildim.

Siz kendini bilmez zamaneler, lütfen sokaklarda düzgün yürüyün ve durduðunuz yerin saðýný solunu, önünü arkasýný dikkatlice kollayýn: Burnunuzun gölgesi “Türkiye laiktir, laik kalacak...” benzeri bir pankartýn üzerine düþüyor olabilir. Baþörtünüzün ya da saçýnýzýn rüzgârda savrulan kývrýmlarý bir Emin Çölaþan yazýsýnýn mukaddes satýrlarýndan bazýlarýný kapatýyor olabilir!

Lütfen dikkat...

Senai DEmirci
Gönderme Tarihi: 05.06.2007 - 13:42
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: KONSERE DAVET
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
43 Mesaj -
ARkadaþlar konserlerin nerelerde yapýlacaðýný mekanlarý en kýsa zamanda bildirmeye çalýþacaðým.
Gönderme Tarihi: 17.04.2007 - 11:45
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: KONSERE DAVET
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
KONSERE DAVET
43 Mesaj -

Gönderme Tarihi: 12.04.2007 - 22:40
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: 10 Sey icin Mutlaka Zaman ayirin...
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
43 Mesaj -
kýsaca Mü'min olun yeter.Rabbim razý olsun sizden.
Gönderme Tarihi: 01.04.2007 - 21:53
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Kim GIBI olmak isterdiniz..?
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
43 Mesaj -
s.a.
Musa'ab Bin Umeyr gibi olmak isterdim.onun gibi müslüman yaþamak onun gibi genç yaþta teblið yolunda devam etmek.ve onun gibi genç yaþta þehit olmak için.RABBÝM onlardan razý olsun.AMÝN
Gönderme Tarihi: 06.03.2007 - 15:03
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: ES SEYYİD OSMAN HULUSİ ATEŞ(DARENDEVİ)
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
ES SEYYİD OSMAN HULUSİ ATEŞ(DARENDEVİ)
43 Mesaj -




ES SEYYÝD OSMAN HULUSÝ ATEÞ EFENDÝ


Vakfýmýz OSMAN HULÛSÝ ATEÞ tarafýndan kurulmuþtur.
Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi (k.s) 1914-1990 yýllarý arasýnda Malatya, Darende'de yaþamýþ bir gönül sultanýdýr. Soy bakýmýndan 12. batýndan Somuncu Baba'ya oradan da Hz. Muhammed (S.A.V) Efendimize ulaþan nesebiyle 36. kuþaktan Peygamberimizin soyundandýr. Babasý Es-Seyyid Þeyhzâde Hatip Hasan Efendi, annesi Seyyid Ýbrahim Taceddin-i Veli soyundan Fatýma hanýmdýr. Her iki yönden de Peygamber Efendimizin soyundandýr. 1945-1987 yýllarý arasýnda 42 sene bilfiil Þeyh Hamid-i Veli (Somuncu Baba) Camii'nde görev yapmýþtýr.

Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi ayný zamanda mutasavvýf ve tekke þairidir. Divan þiirinin 20.yüzyýldaki örnek temsilcisi bu zâtýn Gazel, Ýlahi, Kaside, Rubaiyyat ve Müstezat türünden meydana gelen, Divân-ý Hulûsi-î Daren­devî adlý eseri ile, yakýnlarýndan baþlamak üzere ahbaplarýna yazdýðý, nazým ve nesir þeklinde mektuplarýn toplandýðý Mektûbat-ý Hulûsi-î Darendevî ve Hutbeler adlý eserleri vardýr. Bu eserler kendisinin kuruculuðunu yaptýðý Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfý tarafýndan neþredilmiþtir. Her zaman halkýn yanýnda Hakk'la beraber olma yüceliðini þahsýnda ve eser­lerinde görmek mümkündür.

Hayatý boyunca kendini insanlýða hizmete vakfetmiþ, gerçek manâda tasavvufun insanlýða hizmet olduðunu örnek ahlakýyla sergilemiþtir. "Allah güzeldir, güzel olaný sever" prensibi ile güzel olan her þeyi insanlarýn hiz­metine sunmuþtur. Yapýlan hizmetleri Allah için yapan ve topluma örnek olan yüce þahsiyetlerden biridir.

Geçmiþten geleceðe hizmet etme aþký ve heyecaný ömrünün son günlerine kadar devam etmiþtir. Tarihin derinliklerinde yaþayan, deðiþik yol ve metodlarla tüm insanlýða hizmet eden büyük mutasavvýflar, Mevlâna, Somuncu Baba, Yunus Emre, Alaaddin Attar, Hacý Bayram-ý Veli, Ak-þemseddin, Abdurrahman-ý Erzîncâni, Fethullah-i Musûli, Taceddin-i Veli gibi Osman Hulusi Efendi de kendi asrý olan 20.asýrda insanlýða hizmet et­menin neþvesini, neþesini insanlýk alemine göstermiþ, bir insan ömrünün nasýl dolu dolu yaþanacaðýný, güzel ve örnek ahlâký ile ortaya koymuþtur.

Onun hayatý üretici derviþ tipinin en güzel örneklerinden birini oluþturmuþtur. Hizmete, iþ ve harekete dayalý bir tasavvufi anlayýþa sahiptir. Hulûsi Efendi "Allah yaptýðý iþi güzel yapaný sever" hadisindeki mânâya uygun olarak söylediðini güzel söylemiþ, yaptýðýný güzel yapmýþ, baktýðýna güzel nazar etmiþ, böylece çevresindeki hâlî, kâli ve nazarý ile gittikçe geniþleyen bir hürmet hâlesi oluþturmuþtur.

Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi'nin çizdiði ideal insan tipinde söz ile fiilin mutabakatý aranýyordu. Darende ve çevresinde, kendisine gönül verenler üzerinde oluþan otoritesinin kaynaðýnda da bu mutabakatýn önemli yeri vardý. Camilerde aðacýn önemi ile ilgili hutbe okunmasý yönündeki talimatý, Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi ilk önce kendi bahçesine 15 kadar aðaç diktikten sonra yerine getirmiþ, hutbesini irad etmiþti. Somuncu Baba Cami'inin çatýsýnda fiilen çalýþmýþtý. Eþsiz bir tevazuya sahipti. Bu tevazuyu fiilen yaþýyordu. Ýnsanlar arasýnda azametle yürümemiþ, davetlere icabet etmiþ, bir çok etkinliklerde, merasimlerde sevenleri ile beraber olmuþtu. Kadirþinas ve vefalý idi. Her türlü meþru gayreti kutsayan bir fikre sahipti. Hayatýnda her adým Kur'ânda bir gezinti gibi idi. Bütün hayatýný yaratýcýnýn istediði gibi bir kul olmaya vakfetmiþti. Tarihe, topluma ve ülkesine karþý duyduðu sorumluluk ve hassasiyetinin bir ifadesi olarak "Yurdumun her taþýný Ka'be sayarým" diyen hazret bu özellikleriyle dini liderlik boyutlarýný aþmakta, tarih önünde, maþeri vicdanlarda ve toplumsal hafýzada yerini almaktadýr.

Osman Hulûsi Efendi sosyal yönü ile oldukça dikkat çeken üstün özelliklere sahiptir. Kan davalarý gibi büyük kavgalarý, aile münakaþalarýný, komþu anlaþmazlýklarýný býkýp usanmadan sulh etmiþ, ömrünü Ýslam üzere ve barýþa yönelik iþler yaparak geçirmiþtir.

Manevi kalkýnmanýn yanýnda maddi kalkýnmayý ihmal etmemiþ, bunu manevi geliþmenin bir aracý olarak görmüþtür. 1960'1ý yýllarda Þeyh Hamid-i Veli Camii onarým ve ihya derneðini kurarak hizmetlerin daha iyi þekilde yapýlmasý için çalýþmalarda bulunmuþ, zamanýn imkansýzlýklarýna raðmen her türlü fedakarlýktan kaçýnmayarak at sýrtýnda çevre kasaba ve köylerden cami onarýmýna yardým toplamak gayesiyle dolaþmýþtýr. Yine ayný yýllarda cami derneði yararýna sosyo-kültürel bir faaliyet olarak Somuncu Baba adlý kitabýn yayýnlanmasýný saðlayarak Þeyh Hamid-i Veli hazretleri ve Darende hakkýnda ilmi bilgilerin neþredilmesini saðlamýþlardýr. Darende ve çevresinin geliþmesi, imarý ve gençlerimizin en güzel þekilde yetiþmesi için çalýþan Hulûsi Efendi, okul, cami ve benzeri müesseselerin yanýnda Darende'ye bir fabrika kazandýrma gayesiyle 1970'li yýllarda yoðun çalýþmalar baþlatmýþ, çimento fabrikasý olarak düþünülen bu eserle atýl haldeki maden cevherinin iþletilmesiy1e memleketin milli gelirine de katkýda bulunmak arzu edilmiþtir bu müessese daha sonra iplik fabrikasý olarak tanzim edilerek 1988 yýlýnda hizmete açýlmýþtýr. Darende Merkez Saðlýk Ocaðý'na þahsi gayretleriyle bir jeneratör temin etmiþ, ayrýca Ambulans alýmýnda katkýlarý olmuþtur. Hassaten Darende'ye tam teþekküllü özel bir vakýf hastanesi yaptýrmak gayesiyle kendi divanýndan elde edilecek geliri bu amaca tahsis ettirmiþlerdir. Vakfý tarafýndan arsa temini çalýþmalarý süren hastanenin proje hazýrlýklarý tamamlanmýþ ve yapýmýna baþlanmýþtýr.

Eðitime yaptýðý katký ve hizmetler dönemin Cumhurbaþkaný tarafýndan takdirle karþýlanmýþ ve bir plaket verilmiþtir. (1984)

Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi'nin düþündüðü ama hayatýnda gerçekleþtiremediði bir çok projesi daha bulunmaktadýr. Adýný taþýyan vakýf "Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Vakfý" bu projeleri gerçekleþtirme yönünde faaliyetlerini sürdürmektedir.

Osman Hulûsi Efendi, 19.02.1938 tarihinde Darende'nin ileri gelen ailelerinden Yenicelioðlu Mehmet Ali Efendi'nin kýzý Naciye Hanýmla evlenmiþtir. Naciye Haným, daimi olarak Osman Hulûsi Efendi'nin manevi hizmetlerinin yanýnda olmuþ onu desteklemiþtir. 52 yýl süren evliliklerinden beþi kýz beþi erkek olmak üzere on evlâdý olmuþtur. Oðlu H. Hamidettin Ateþ kurduðu Vakfýn Baþkanlýðýný ve manevi hizmetlerini devam ettirmektedir.
Gönderme Tarihi: 09.01.2007 - 14:13
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: NASİHAT
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
NASİHAT
43 Mesaj -
Âlemi sen kendinin kölesi kulu sanma
Sen Hakk için âlemin kölesi ol kulu ol
Nefsin hevâsý için maðrûr olup aldanma
Yüzüne bassýn kadem her ayaðýn yolu ol

Garazsýz hem ivazsýz hizmet et her cânlýya
Kimsesizin düþkünün ayaðý ol eli ol
Allâh için herkese hürmet et de sev sevil
Her göze diken olma sünbülü ol gülü ol

Ýncitme sen kimseyi kimseye incinme hem
Güler yüzlü tatlý dil her aðýzýn balý ol
Nefsine yan çýkýp da Ka'be'yi yýksan dahi
Ýncitme gönül yýkma ger uslu ger deli ol

Güneþ gibi þefkatli yer gibi tevâzu'lu
Su gibi sehâvetli merhametle dolu ol
Gökçek gerek derviþin saný yoksula baya
Suçlularýn suçundan geçip hoþ görülü ol

Varlýðýndan boþal kim yokluða eriþesin
Sözünü söyle gerçek Hulûsî’nin dili ol

ES SEYYÝD OSMAN HULUSÝ DARENDEVÝ
Gönderme Tarihi: 09.01.2007 - 14:07
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: ERKEKLER AGLAMAZ
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
43 Mesaj -
aðlamk ne güzel.RABBÝM bizi gözyaþý pýnarlarý kurumuþ merhamet fukaralarýndan eyleme.AMÝN
Gönderme Tarihi: 09.01.2007 - 13:45
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Somuncu Baba
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
Somuncu Baba
43 Mesaj -
Asýl adý Hamid Hamidüddin'dir. Somuncu Baba olarak da bilinir. Seyyid Yýldýrým Bayezid zamanýnda Kayseri, Bursa, Darende'de yaþadý.

1331 de Kayseri'nin Akçakaya köyünde doðmuþtur. Anadolu'yu manevi fetih için gelen Horasan erenlerinden Þemseddin Musa Kayseri'nin oðludur. Soyu Peygamber Efendimiz (s.a.s)'e ulaþýr, 24. kuþaktan torunudur, Þeyh Hamid-i Veli ilk tahsilini babasý Þemseddin Musa Kayseri'den almýþtýr. Bilge kiþiliði olan Þeyh Hamid-i Veli , ilim alanýndaki çalýþmalarýný Þam, Tebriz ve Erdebil'de sürdürmüþtür. Alaaddin Erdebili'den ve Bayezid-i Bistami'nin ruhaniyetinden manevi terbiye almýþtýr.

Dini ve dünyevi ilimlerle ilgili icazet alarak, irþad vazifesi için Anadolu'ya dönmüþ Bursa'ya yerleþmiþtir. Bursa'da çilehanesinin yanýnda yaptýrdýðý ekmek fýrýnýnda somun piþirip çarþý pazar dolaþarak "Somunlar Müminler" nidasýyla insanlara ekmek daðýtmýþtýr. Bu sebeple Þeyh Hamid-i Veli , Somuncu Baba ve Ekmekçi Koca olarak da tanýnmýþtýr. Yýldýrým Beyazýd Niðbolu zaferini kazanýnca Allah'a þükür niþanesi olarak Bursa Ulu Camiini yaptýrmýþtýr.

Ulu Cami’nin açýlýþ hutbesini Þeyh Hamid-i Veli Hazretleri okumuþ, hutbede Fatiha Suresini yedi farklý þekilde yorumlamýþtýr. Bu olaðanüstü hutbeyi dinleyen cemaat Þeyh Hamid-i Veli Hazretlerine büyük bir teveccüh ve tazim göstermiþtir. Manevi kiþiliði ve bilgelik yönü ortaya çýkan Þeyh Hamid-i Veli Hazretleri þöhretten korktuðu için talebeleriyle birlikte Bursa'dan ayrýlarak Aksaray'a gelmiþtir. Aksaray'da Hacý Bayramý Veli Hazretlerini dünyaya ve ahirete ait ilimlerde eðiterek yetiþtirmiþ, irþad vazifesi için Ankara'ya görevlendirmiþtir.

Þeyh Hamid-i Veli , 1412 (h. 815) tarihinde Darende’de ebedi âleme göç etmiþtir. Kabri þerifleri, kendi zamanýnda halvethane olarak kullanýlan, misk ü anber kokulu, þimdiki Þeyh Hamid-i Veli Camii içerisinde olup, estetik yapýlý cevizden oyma sanduka ile de kaplýdýr.

Þeyh Hamid-i Veli nin Yusuf Hakiki ve Halil Taybi adýnda iki oðlu bilinmektedir. Yusuf Hakiki Aksaray'da kalarak burada vefat etmiþtir. Diðer oðlu Halil Taybi ise, hacdan döndükten sonra babasý ile birlikte Darende'ye gelerek yerleþmiþ ve burada vefat etmiþtir. Kabri þerifleri Þeyh Hamid-i Veli nin yanýndadýr.

[deðiþtir]
Talebeleri
Somuncu Baba ve en meþhur talebesi Hacý Bayram Veli'nin Osmanlý Devletinde yeni Anadolu ve Rumeli üzerinde çok büyük etkileri vardýr. Osmanlý kültürünü etkileyen bu önemli simalarýn hizmetlerini ve kültürümüze katkýlarýný anlamak için yetiþtirmiþ olduklarý bazý isimleri zikretmemiz gerekir. Böylece kültürümüz için ne kadar önemli olduklarýný ve büyük deðerler ifade ettiklerini anlamaya çalýþabiliriz. Bu önemli isimler ve medfun olduklarý yerler þunlardýr:

Halil Taybi Darende
Baba Yusuf Hakiki Aksaray
Akþemseddin Beypazarý Göynük
Ömer Dede Göynük
Hýzýr Dede Bursa
Akbýyýk Sultan Bursa
Ýnce Bedreddin Darende
Yazýcýoðlu Gelibolu
Þeyh Lutfullah Balýkesir
Þeyhî Kütahya
Þeyh Üftade Bursa
Aziz Mahmud Hüdayi Ýstanbul
Muslihiddin Halife Ýskilip
Uzun Selahaddin Bolu
Somuncu Baba Hazretlerinin günümüze kadar gelen uzantýlarý ve yansýmalarý o kadar mükemmel ki Anadolu'nun her köþesinde bir parçasýný bulmak ve yüreklerde hissetmek mümkündür. Âlim ve tasavvuf ehli kimseler üzerinde emeði ve etkisi bulunan Somuncu Baba Hazretleri için kültürümüzün temel taþlarýndan biridir diyebiliriz. Öyle ki uzantýlarýnýn günümüze kadar devam etmesi neseb-i aliyesinin halen etken olmasý günümüz insanlarý için Allah'ýn bir lütfudur.

[deðiþtir]
Eserleri
Somuncu Baba, zâhirî ve bâtýnî ilimlerdeki derin bilgisine raðmen, çok az eser vermiþ veya çok az eseri bize ulaþmýþ bir alim kiþidir. Onun fazla eser vermiþ olmamasý, daha evvel iþâret ettiðimiz melâmet meþrebinden de kaynaklanmýþ olabilir.

Nitekim onun yanýnda yetiþmiþ bulunan ve halifesi olan Hacý Bayram Veli de, müderris olmasýna raðmen eser yazmamýþ ve hatta Muhammediyye müellifi halifesi Yazýcýoðlu, eserini kendisine takdim ettiðinde, “Mehmet, bununla uðraþacaðýna bir gönül haketseydin; bir gönle girip onun terbiyesiyle meþgul olsaydýn, daha iyi olmaz mýydý?” diyerek kendi düþüncesini de dile getirmiþtir. Bu zikredilen hakikata raðmen, Somuncu Baba’nýn bize kadar ulaþan Þerh-i Hadis-i Erba‘în, Zikir Risalesi, Silâh’u-l Mürîdîn ve Kâþif’u-l-Estar an Vechi-l Esrar eserleri mevcuttur.

Þeyh Hamid-i Veli Hazretlerinin soyu Darende'de; Halil Taybi ile günümüze kadar devam etmektedir. Prof. Dr. Ahmet Akgündüz "Arþiv Belgeleri Iþýðýnda Somuncu Baba ve Nesebi Alisi" adlý eserinde arþiv kayýtlarýna dayanarak Þeyh Hamid-i Veli Hazretlerinin nesebi, nesli ve kabri þerifi hakkýnda geniþçe bilgiler vermektedir.

Þeyh Hamid-i Veli neslinden büyük devlet adamlarý, âlim ve fâzýl zatlar yetiþmiþtir. Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi de bunlardan birtanesidir.


Þiirleri'den Bazýlarý
Biz Ol Uþþak-ý Serbazýz

Biz ol uþþak-ý serbazýz
Akýl rüþd bize yar olmaz
Mey-i aþk ile sermestiz
Bize hergiz humar olmaz

Diriyiz daim, ölmeyiz
Karanularda kalmayýz
Çürüyüp toprak olmayýz
Bize leyl ü nehar olmaz

Bizim illerde ay ü gün
Sebat üzre durur daim
Televvün eriþip ona
Gehi bedr ü hilal olmaz

Bizim gülþendeki güller
Dururlar taze solmazlar
Hazan olup dökülmezler
Zemistan ü bahar olmaz

Þarab-ý aþký çün içtik
Feragat mülküne göçtük
Yanýp aþkýnla tutuþtuk
Bize tahrik ü tar olmaz

Ereliden þems nuruna
Vücudum zerreden katre
Ne katre ayn-i bahar oldu
Ona k'ar ü kenar olmaz

Býrak ey Hamida varý
Görsem desen sen ol yarý
Göricek ol tecellayý
Ondan özge kemal olmaz




Senden Dolu Ýki Cihan

Senden dolu iki cihan
Oldum zuhurundan nihan
Ger bulayam seni ayan
Ya Rab n'ola halüm benüm

Dilde kanaat olmaya
Züht ile taat olmaya
Senden hidayet olmaya
Ya Rab n'ola halüm benüm

Þol gün ki mizan kurula
Hak kapusunda durula
Halayýk oda sürüle
Ya Rab n'ola halüm benüm

Aðlarým iþte zar ile
Kaldum dirið aðyar ile
Biliþmedim sen yar ile
Ya Rab n'ola halüm benüm

Hamidi'nin gözü yaþý
Doldurur dað ile taþý
Bilmem n'idem garip baþý
Ya Rab n'ola halüm benüm

Dýþ Baðlantýlar
http://www.somuncubaba.net
Gönderme Tarihi: 29.04.2006 - 18:55
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Konu icon Cuma'nız mübrek olsun
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
43 Mesaj -
Rabbim bu mubarek gün hürmetine bize baðýþlanma kapýlarýný aç!AMÝN
sizinde cumanýz mubarek olsun
Gönderme Tarihi: 24.03.2006 - 09:54
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Ey Mustazafların Rabbi!
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
Ey Mustazafların Rabbi!
43 Mesaj -
Ey Mustazaflarýn Rabbi!
Ey yaratýcý Rabbim!
Sen insanoðluna keremi baðýþlamýþsýn, sen kendi özel emanetini insanoðlunun omuzlarýna yüklemiþsin.
Sen bütün Peygamberlerini, kitabý öðretmek ve adaleti gerçekleþtirmek için göndermiþsin.
Sen kendine Peygamberlerine ve iman eden insanlara izzeti baðýþlamýþsýn.
Sana ve Peygamberlerinin getirdiði mesaja inanýyoruz.
Senden bilgi, uygarlýk, adalet ve þeref istiyoruz.
Bize bunlarý baðýþla!
Çünkü çok muhtacýz ve her zamandan daha dertliyiz ve alçaklýk, esaret ve cehaletin kurbaný olmuþuz...
Ey Mustazaflarýn Rabbi!
Sen yeryüzünün zavallýlarýný, mahkum ve zayýf yýðýnlarýný ve hayattan yoksun býrakýlanlarý, (ki onlar köle arayan azgýnlarýn, çaðýn karanlýk zulmünün, kin ve nefret cehenneminin tarihteki kurbanlarýdýr, ve her zamankinden daha çok zulme ve baskýya maruz kalmýþlardýr) insanlarýn önderliðine eriþtireceðini ve onlarý dünyaya varis kýlacaðýný irade etmiþsin.
Ýþte þimdi zamaný gelmiþtir.
Yeryüzü mustazaflarý senin vaadini gözlemekte ve beklemektedir.
Ey gaybýn bilicisi olan Allah'ým
Þu çaðýmýzda sana gerçekten tapanlar yalnýzca yeryüzü muýstazaflarýdýr.
Ey yüce rabbim sen tüm meleklerini Âdeme secde ettirensin.
Þimdi insanoðlunun idarecilerin ayaðýna kapanarak secde topraðýna yüz sürdüðünü görmüyor musun?
Onlarý bu çaðýn putlarýna -ki hepsini kendimiz yapmýþýz- tapýcýlýktan, onlara kulluktan, kendi özgür kulluk ortamýna çek ve kendilerine özgürlük baðýþla.
Ey güçlü Rabbim! senin ayetlerine küfredenler senin peygamberlerini yalanlayýp haksýz yere öldürenler, ve adalet eþitlik istemek için ayaklanan kullarýný öldürenler hala yeryüzünde egemendirler.

Müjdelediðin azabý onlara ulaþtýr.

Ey kadir olan Allah'ým!
Ailemize sorumluluk,
halkýmýza bilim,
müminlerimize aydýnlýk,
aydýnlarýmýza iman,
tutucularýmýza kavrayýþ,
kavramýþlarýmýza tutuculuk ,
kadýnlarýmýza bilinç,
erkeklerimize þeref,
ihtiyarlarýmýza bilgi,
gençlerimize soyluluk,
öðretmen ve üstatlarýmýza öðrencilerimize inanç,
uyuyanlarýmýza uyanýklýk ,
uyanýklarýmýza irade,
tebliðlerimize gerçek,
dindarlarýmýza din,
yazarlarýmýza güvenirlik,
sanatkarlarýmýza dert,
þairlerimize þuur,
araþtýrmacýlarýmýza hedef,
ümitsizlerimize ümit,
zayýflarýmýza güç,
muhafazakarlarýmýza hareket,
ölümcül uykularda olanlarýmýza hayat ve dirilik,
körlerimize görme,
suskunlarýmýza feryat,
Müslümanlarýmýza Kur'an ve Sünnet,
tüm mezheplerimize birlik,
kýskançlarýmýza þifa,
egoistlerimize sabýr,
halkýmýza kendini bilme,
tüm uluslardan kurulu milletimize samimiyet,
himmet,
fedakarlýk yeteneði,
kurtuluþa layýk oluþ
ve
izzet baðýþla.(Amin...)
Cumanýz Mübarek Olsun
mehmet çelik
Gönderme Tarihi: 24.03.2006 - 09:45
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: MÜ'MININ DURUMU...
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
43 Mesaj -
Rabbim son nefesimize kadar kamil mümin olarak yaþmayý ve öylece dünyamýzý deðiþtirmeyi nasib eylesin.
ALLAH (CC) razý olsun.
Gönderme Tarihi: 10.03.2006 - 14:04
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: ayip ayip
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
43 Mesaj -
bu flash yunanistanýn Türkiye nin ab ye girmesi hakkýnda ypýlmýþ kötü bir propaganda hareketiydi.sanýrým.ama çeþitli manalar çýkartýlabiliyor.
Gönderme Tarihi: 10.03.2006 - 14:01
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Ya Rab! Bizlere iki cihan saadeti ver.
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
Ya Rab! Bizlere iki cihan saadeti ver.
43 Mesaj -
Ya Rab! Kusurumuzu affet, bizi kendine kul kabul et, emanetini kabz etme zamanýna kadar bizi emanette emin kýl.

Ya Rab! Senden rahmetini celbedecek þeyleri, gerçekleþmesi muhakkak olan maðfiretini, her türlü günahtan korunmayý, her türlü iyiliði kazanmayý, cennetle serfiraz olmayý ve cehennemden kurtuluþu diliyoruz.

Ya Rab! Nefsimizin kötülüklerinden Sana sýðýnýyoruz.

Ya Rab! Bizi salih amellere ve güzel ahlâka ilet. Zira bunlarýn salih olanýna ancak Sen ulaþtýrýr, kötülüklerden de ancak Sen alýkoyarsýn.

Ya Rab! Fayda vermeyen ilimden, ürpermeyen kalpten, doymayan nefisten, icabet edilmeyen duadan Sana sýðýnýyoruz.

Ya Rab! Nimetin zevalinden, afiyetin deðiþmesinden, azabýn ansýzýn gelip çatmasýndan ve gazabýna sebep olacak þeylerden Sana sýðýnýyoruz.

Ya Rab! Sýkýntýdan, üzüntüden, tasadan, acizlikten, tembellikten, korkaklýktan, cimrilikten, borcun altýnda iki büklüm olup ezilmekten ve insanlarýn galebe ve tasallutundan Sana sýðýnýyoruz.

Ya Rab! Hatalarýmýzý kar ve dolu suyu ile yýka, kalbimizi günahlardan, beyaz elbisenin kirden temizlendiði gibi temizle. Ve bizimle günahlarýmýzýn arasýný, doðu ile batýnýn arasýný ayýrdýðýn gibi ayýr.

Ya Rab! Bizlere kendimizi bulmayý ilham et.

Ya Rab! Bizleri sev, gören gözümüz, iþiten kulaðýmýz, tutan elimiz, yürüyen ayaðýmýz ve konuþan dilimiz eyle.

Ya Rab! Huylarýn, amellerin, arzularýn ve hastalýklarýn kötülüklerinden Sana sýðýnýyoruz.

Ya Rab! Bizlere iki cihan saadeti ver. Her iki cihanda bizi gaye-i hayalimize ulaþtýr.

Ya Rab! Bizlere hayýrlý ölüm nasip et. Kabir azabýndan, hayatýn ve ölümün fitnesinden Sana sýðýnýyoruz.

Allahým! Senden, her an yalvaran diller, korkudan ürperen gönüller istiyoruz. Tevbelerimizi kabul et. Bizi günahlardan arýndýr, dua ve isteklerimize cevaplar lutfeyle! Delil ve burhanlarýmýzý hedefine yönlendir, kalplerimizin ufkunu aç, dilimizi doðruluða baðla ve gönül kirlerimizi temizle!

Allahým! Senden her iþimizde sebat, Kur'an yolunda kararlýlýk ve nimetlerine karþý da duyarlýlýk hissi bekliyoruz. Kapýna yönelenleri boþ çevirme! Ýtaatte bulunanlara bol bol karþýlýk ver, Sana baþ kaldýranlara da doðru yolu göster.

Allahým! Muzdariplerin dualarýný icabetle taçlandýr, sýkýntýda bulunanlarý lütfunla þâd eyle, hasta ruhlara hususi muamelede bulun, küfür ve ilhad içinde bocalayanlara da nurunu göster; göster de kalmasýn hiçbir yanda karanlýk bir nokta!..

Allahým! Sevgini, Seni sevenin sevgisini ve Sana yaklaþtýran sevgiyi bize nasip et. (Amin)

Cumanýz Mübarek Olsun...
Gönderme Tarihi: 10.03.2006 - 13:34
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Sensin mahzun kalplerin sığınağı.
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
Sensin mahzun kalplerin sığınağı.
43 Mesaj -
Sensin mahzun kalplerin sýðýnaðý.
Sensin mazlumun âhýný iþiten.
Sensin zalimin zulmünü bilen.
Senin adaletindir sýðýndýðýmýz.
Senin mizanýndýr güvendiðimiz.
Senin hesabýndýr tesellimiz.

Nefsimize zulmetmekten alýkoy bizi.
Senin adaletine razý olanlardan eyle bizi.
Senin adaletinin korkusuyla terbiye et hepimizi.
Adaletinin korkusuyla yumuþat kalplerimizi.
Amellerimizin tartýldýðý 'mizan'da güzel eyle akibetimizi.
Mizanýnda aðýrlýðý olanlardan eyle bizi.
Kolaylaþtýr sorgu sualimizi.
Sana hesap verme inceliðiyle yaþat bizi.
Hükmüne razý eyle bizi.
Zulmetmekten ve zulme uðramaktan uzak eyle hepimizi
hayýrlý günler
Gönderme Tarihi: 22.01.2006 - 09:59
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Hayaller üzerine
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
Hayaller üzerine
43 Mesaj -
Adamýn biri, her mehtaplý gecede alýr baþýný deniz kýyýsýna
gidermiþ. Dönüþünde sorarlarmýþ :
- Ne gördün?
-Dünya güzeli deniz kýzlarý gördüm, altýn saçlarýný gümüþ
taraklarla tarýyorlardý, dermiþ hep.
Bir gece yine tek baþýna deniz kýyýsýna vardýðýnda,
gerçekten
dünya güzeli deniz kýzlarý görmüþ, altýn saçlarýný gümüþ
taraklarla tarýyorlarmýþ. Döndüðünde yine sormuþlar :
-Ne gördün?
- Hiç demiþ. Hiç bir þey...
>Oscar Wilde'ýn yukarýdaki harika öyküsünü ilk okuduðumda ortaokuldaydým ve ne demek istediðini anlamamýþtým. Daha
sonra unutmuþum.
Yýllar sonra rastladýðým Haldun Taner'in bir sözü bana
>öyküyü hem hatýrlattý hem de ne demek istediðini çok
>çarpýcý bir þekilde gösterdi. Þöyleydi söz :
>
>"Bir hayalin gerçek olmasý kadar hayal kýrýcý bir þey
>yoktur."
>
>Daha sonralarý ise bu tema pek çok edebi eserde karþýma
>çýktý. Örneðin Simyacý'da. Hâlâ okumamýþ olan var mý bilmiyorum
>ama hatýrlarsanýz orada bütün yaþamý boyunca tek hayali para
>biriktirip Mekke'ye hacca gitmek olan bir dükkan sahibi
>vardý.
>Adam artýk gerekli parayý fazlasýyla biriktirmiþ olduðu
>halde bir türlü gitmiyordu. Bu hayalin kendisini yaþama baðlayan
>çok önemli bað olduðunu düþünüyor ve onun gerçekleþmesi halinde
>bu önemli baðý yitireceðinden korkuyordu. Haklýydý aslýnda.
>
>Düþünüyorum da hepimizin böyle hayalleri var mutluluðumuzu
>baðladýðýmýz, gerçekleþene kadar yaþamý sanki
>ertelediðimiz.
>Acaba hiç düþünüyor muyuz bu istediðimiz her neyse,
>gerçekleþtiðinde iyi mi olacak. Bir düþünürün hep aklýmda tuttuðum
>bir sözü vardýr :
>
>"Bütün dualarýmý kabul etmediði için Allaha þükrediyorum"

Belki de daha az üzülmeliyiz gerçekleþmeyen hayallerimiz
için. Belki de aslýnda sevinmemiz, mutlu olmamýz gereken bir þey
için gözyaþlarý döküyoruzdur. Belki de olaylara bir de bu açýdan
bakmayý artýk öðrenmeliyiz...

Sadece hakkýnýzda hayýrlý olan hayallerinizin gerçekleþmesi dileðiyle...
Gönderme Tarihi: 22.01.2006 - 09:44
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: REPUBLIC OF TÜRKIYE olmalı
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
REPUBLIC OF TÜRKIYE olmalı
43 Mesaj -
VALÝLÝK AÇIKLAMASI
TÜM YURT DIÞI YAZIÞMALAR ÝÇÝN VALÝLÝK AÇIKLAMASI

REPUBLIC OF TÜRKIYE olmalý

Turkey kelimesi Osmanlý Ýmparatorluðunun son zamanlarýnda ilk defa Ýngiliz kaynaklarýnda, biraz da alay ifade ederek kullanýlmýþtýr. Bazý ülkeler kendilerini GREAT=BÜYÜK, ÖNEMLI - olarak nitelerken Ülkemizin bir kümes hayvaný ismi ile anýlmasý kabul edilemez. Kelimenin iticiliði ve ülkemizi ne þekilde ifade edeceði düþünülmeden adeta ülkemizin isminin Ýngilizce ifadesi imiþ gibi Türkler tarafýndan da kullanýlmýþ ve kullanýlmaktadýr.Özel isimler bir baþka dilde de ayný þekildedir. Bir zamanlar Habeþistan olarak bilinen ülke tüm Dünyaya adýnýn Etiyopya olduðunu ve bundan böyle Habeþistan olarak gönderilen hiç bir postanýn alýnmayacaðýný açýklamýþ ve tüm dünya Etiyopya adýný kullanmaya baþlamýþtýr. Ya Türkiye !, Bir kümes hayvanýnýn adý ile anýlýyor. Uluslar arasý toplantýlarda ülkemizi temsil eden baþta Sayýn Cumhurbaþkanýmýz olmak üzere tüm görevlilerin önünde "HÝNDÝ" anlamýnda "TURKEY" yazýyor. Bundan rahatsýz olmamak mümkün mü ?Bir baþka örnek ise Hindistan. Siz hiç uluslararasý bir toplantýda Hindistan diye bir kelime gördünüz mü? Ayný hata. Hindistan bu ülkeye sadece Türklerin verdiði bir isimdir.Uluslar arasý isim deðildir. Malezya mal mý oluyor ? diyenler de ayný þekilde. Türkiye kelimesi baþka bir ülkenin dilinde baþka anlama gelebilir. Bu önemli deðil. Bütün dillerde tek, tek ülkemizin adýnýn iyi anlama gelmesi gerekmez. Ancak bir de uluslararasý ülke isimleri vardýr. Uluslararasý toplantýlarda bu isim kullanýlýr. Türkiye'nin uluslar arasý toplantýlarda adý Ýngilizlerin söylediði Turkey olarak geçiyor. Varsýn Ýngilizler Turkey demeye devam etsin, Turchia, Turkia gibi deðiþik þekillerde söyleyenler var. Onlar da devam etsinler. Ancak uluslararasý bir toplantýda ülkemizin adý bizim söylediðimiz þekilde Türkiye olarak geçmelidir. Diyorlar ki Türkiye kelimesinde bulunan "ü" harfi Avrupa dillerinde yokmuþ, bu nedenle sorun oluyormuþ. Avrupa Birliði toplantýsýnda Türkiye delegesinin önünde Turkey=Hindi yazarken Yunanistan delegesinin önünde býrakýn Latin harflerini Yunan alfabesi ile ELLAS yazýyor. Yunanlýlarýn hiç bir harfi batý alfabesinde yok. Ülkesini ve dilini seven Yunan delegesini kutluyorum. Türk delegesine söyleyecek söz bulamýyorum.

" ASLINDA YAPILACAK ÞEY HÜKÜMETÝN BÝR AÇIKLAMA YAPARAK 1 YILLIK GEÇÝÞ SÜRESÝ SONUNDA TURKEY YAZILI HÝÇ BÝR POSTA'NIN KABUL EDÝLMEYECEÐÝNÝ DÜNYAYA AÇIKLAMASIDIR. HABEÞÝSTAN BÖYLE YAPTI, ETÝYOPYA OLDU. BÝZ BÜTÜN LOGOLARIMIZI TÜRKÝYE OLARAK YAZSAK YÝNE DE TURKEY DÝYENLERE ENGEL OLAMAYABÝLÝRÝZ. BU NEDENLE, ETÝYOPYA'NIN YAPTIÐI GÝBÝ, YUKARIDA AÇIKLANAN YOL ÝZLEMELÝYÝZ."

Medyayý ve Hükümeti göreve davet edelim.
"Republic of Turkey = Hindi Cumhuriyeti" Bu ismi istemiyoruz.
"Republic of Türkiye" olmali.

Bu kampanya sonuç alýnýncaya kadar sürecektir. Elbet bir gün bu ülkenin adýnýn Türkiye olduðu ve Turkey olarak gönderilen postalarýn alýnmayacaðý dünyaya ilan edilecektir. Uluslar arasý toplantýlarda Cumhurbaþkanýmýzýn önünde Turkey (Hindi) deðil "Türkiye" yazdýðý günler gelecektir. Sadece eski Fotoðraflara bakarken Turkey yazýsýný görüp "Ne kadar duyarsýz" olduðumuza þaþýracaðýmýz günler gelecektir... siz de katýlýyorsanýz LÜTFEN bu mesajý olabildiðince çok daðýtýn....
Gönderme Tarihi: 21.01.2006 - 10:38
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: OSMANLI TOPRAKLARINDAKİ AMERİKAN MİSYONER
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
OSMANLI TOPRAKLARINDAKİ AMERİKAN MİSYONER
43 Mesaj -
OSMANLI TOPRAKLARINDAKÝ AMERÝKAN MÝSYONER
KURUMLARIN TARÝHÝ VE GELÝÞÝMÝ
HAZIRLAYAN
AYKUT ONAT


Osmanlý’nýn çaðdaþý Avrupa’da ardý ardýna gerçekleþen reform ve ihtilal hareketlerinin ardýndan Osmanlý eliti yüzyýllarýn birikimiyle oluþturulmuþ devletin temel prensiplerini sorgulamaya baþlayýp, dönemi Avrupalýnýn düþünce ve fikir yapýsýyla algýlamaya baþlayýnca “devlet-i aliye-i ebed müddet” olarak nitelenen sarsýlmaz güç her geçen gün erozyona uðramaya baþlamýþtýr. 15-16-17. yüzyýllarda yaþanmýþ hayvani denebilecek sömürge rekabeti, dünyanýn parsellenmesiyle yönünü çok uluslu bünyeye sahip imparatorluklara daha farklý bir metotla çevirmiþti. Baþlangýçta oldukça ulvi bir amacý varmýþ gibi görünen misyonerliði tarihi oldukça eski olmakla beraber konumuz olan Protestan misyonerliði yani diðer bir söyleyiþle modern misyonerlik 1793’te William Carey’in Hindistan’a ayak basmasýyla baþlamýþtýr. Misyonerler güçlerini Hz. Ýsa’nýn “ Gidiniz, Gerçeði yani kutsal kitabý onlara öðretiniz” sözlerinden aldýklarýný söylerler, ancak misyonerlik oldukça dünyevi olan endüstriyel iliþkiler, renkli ýrklarýn özgürleþtirilmesi ve belli çýkar gruplarý oluþturmaktan öteye geçememiþlerdir. Misyonerler yine bu yolda ulvi araçlar yerine son derece seküler olan, okul, matbaa ve hastane gibi kurumlarý da emellerine alet etmiþlerdir. 18. ve 19. yüzyýllara Protestan misyonerliði damgasýný vurmuþtur. Osmanlý topraklarýnda Ýtalyan, Fransýz, Alman, Rus, Avusturyalý, Ýngiliz ve hatta Ýran’dan misyonerler kendi cemaatlerini oluþturmak adýna yoðun faaliyetler göstermiþlerdir, ancak hiçbiri Amerikalý misyonerler kadar etkili olamamýþtýr. 18. yüzyýl sonunda Versailles Antlaþmasý ile tarih sahnesine çýkan A.B.D çok geçmeden geniþ yüzölçümüyle büyük bir pazar ihtiva eden Osmanlý topraklarýný kendine hedef seçti. 19. yüzyýlýn baþlamasýyla A.B.D iliþkileri de ivme kazanmýþ ve ilk meyvesini Ýzmir limanýnda kurulan Amerikan sanayi odasý ( 1811 ) ile vermiþti. Ýlk resmi görüþmeler 1820’lerde baþlamýþ ve bu görüþmeler neticesinde 7 Mayýs 1830 tarihinde imzalanan Osmanlý-Amerikan Ticaret ve Dostluk Anlaþmasý ile ikili iliþkilerde bir dönüm noktasý aþýlmýþ ve A.B.D’ye “ en çok müsaadeye mazhar devlet” ünvaný verilmiþtir. Ýkili iliþkilerin paralelinde misyonerlik faaliyetleri de artmaya devam etmiþtir. Osmanlý topraklarýna ayak basan ilk misyonerler Levi Parsons ve Pliny Fisk’ idi. 1820 yýlýnda Ýzmir’den giriþ yapan bu iki misyoner merkezi Boston’da bulunan American Board of Commissioners for Foreign Missions ( kuruluþ tarihi: 1810 ) adlý teþkilatýn üyesiydiki bu teþkilat bu topraklardaki faaliyetlerin %70’den fazlasýný kontrol ediyor ancak 1870’lerde kurulan Board of Foreign Missions of the Phesbyterian Church adlý ikinci büyük teþkilata bazý ( Ortadoðu ) misyonlarý devretmiþtir. Bu iki teþkilattan ayrý olarak on sekiz tane daha misyoner teþkilatý tespit edilmiþ ve bu teþkilatlarda zaman zaman ortak çalýþmalar yürütmüþlerdir ve misyonlarý bölüþmüþlerdir. Genel hatlarý ile Osmanlý topraklarýndaki misyonlarý þöyle sýralayabiliriz.

. Suriye ve Filistin Misyonu
. Merkezi Türkiye Misyonu
. Batý Türkiye Misyonu ( Ermeni Misyonu)
. Nasturi Misyonu
. Doðu Türkiye Misyonu
. Balkan Misyonu
. Avrupa Türkiyesi Misyonu
Ancak 1820 ve 1832 yýllarý arasýnda misyonerlerin yaptýðý fizibilite çalýþmasý ile misyonun ana hedefi yavaþ yavaþ ortaya çýkmýþtý. Fizibilite çalýþmasý yapýlýrken cevap aranan sorular;
. Halkýn manevi durumu
. Din adamlarýnýn niteliði
. Eðitim ve öðretim kurumlarýnýn durumu idi.
Bu sorulara gereken cevap bulunmuþ ve tüm çalýþmalarýn ortak noktasý olarak Ermenilerin Protestanlaþtýrýlmasý olarak belirlenmiþtir. 1834’te Beyoðlu’nda Ermeni erkek çocuklar için bir okul açýlmýþtýr. Ýlerleyen yýllarda bu okul Ermeni Patriðinin kendi cemaatini korumak amaçlý yaptýðý itirazla 1839’da kapatýlmýþ ancak 1839’da Osmanlý topraklarýna ayak basmýþ olan Cyrus Hamlin ( 1863’te bugünkü Boðaziçi Üniversite’sinin atasý olan Robert Koleji kurmuþtur.) 1840’ta Bebek’te yeni bir ilahiyat okulu açmýþtýr. Bu arada, 1839’da Gülhane Hatt-ý Humayun’u duyurulmuþ ve misyonerlerin iþi kolaylaþmýþtýr. Artýk mezhep farklýlýðý olmaksýzýn herkes kanun önünde eþitti. Amerikan misyoner faaliyetlerinde dikkat çeken diðer bir husus ise bu faaliyetlerin olgunlaþma döneminde Ýngiliz diplomatlarýn kanatlarý altýnda ilerlemesidir. Etkin diplomatik çalýþmalar neticesinde 1846’da ilk Ermeni Protestan Kilisesi Ýstanbul’da kurulmuþ ve 1850’de Protestanlar ayrý bir cemaat olarak tanýnmýþtýr. Bu tanýnmayla beraber daha önce Ermeni patriðinin tepkisinden çekinen misyonerler Malta’daki faaliyetlere lojistik destek saðlayan matbaayý da 1853’te Beyoðlu’na taþýmýþlardýr. 1856’da Ýngiliz-Amerikan baskýsý ile hazýrlanan Islahat Fermaný ile misyoner hareketler etkinlik sahasýndaki tüm engelleri kaldýrdý. Bu fermanda dikkat çeken maddeler þöyledir.
. Müslümanlar ve Gayri-müslimler kanun önünde eþittir.
. Kilise, mezarlýk, okul, hastane gibi yerlerin tamir ve yeniden yapýlmasýna izin verilecek.
.Devlet görevlerine ve okullara bütün uyruktan insanlar eþit olarak kabuledilecek.
. Bütün toplumlar okul açabilecek.
. Bütün uyruklarýn eþit ve serbest þekilde ticaret ve ekonomik giriþimlerde buluýnmasý saðlanacak.
Devlet idaresi baþka ülkelerin himayesindeki bu okullarý kontrol altýna alabilmek için 1869’da Maarif Nizamnamesinin 129. maddesi uyarýnca belli düzenlemeler getirmiþtir. Bu düzenlemeler þöyledir.
. Okul açýlmasý için izin alýndýktan sonra ders kitaplarý , programlarý öðretmen diplomalarýnýn takdim edilmesinden itibaren üç ay zarfýnda adý geçen ders kitaplarýyla programlara ve diplomalara itiraz olunmadýðý takdirde, ilgili okulu açma salahiyetine haiz olunur.
. Maarif Nezareti tarafýndan tasvip ve tasdik olunana ders kitap ve programlarý, istisnasýz adý geçen okullar tarafýndan kullanýlabilecektir.
. Maarifi umumiye Müfettiþleri istedikleri vakit okullarý teftiþ edebilecekler, fakat beraberinde okulun mensup olduðu cemaat yetkililerinden birisi olacaktýr.
. Bu okullarýn kapatýlmasýna, okulun bulunduðu mahalledeki memurlar karar verirlerse, Bab-ý Ali kapatma iþlemine baþlamadan önce sefaretim, oklun kapatýlmasýný engelleyecek deliller bir ay zarfýnda ibraz edebilmesini saðlayacaktýr.
. Osmanlý devleti tebaasýnda hangi din ve mezhebe mensup olursa olsun henüz on altý yaþýna vasýl olmamýþ hiçbir talebe velilerinin izni olmadan kabul bu okullara edilmeyecektir.
. Amerika tebaasý tarafýndan kendi ikametgahlarýnda açýlacak okullar dahi yukarýda belirtilen þartlara tabi tutulacaktýr. Bu evler bütün vergileri ödeyecek ve emlak hakkýndaki kanunlara riayet edecektir.
Ancak yukarýdaki prensiplerim sadece kaðýt üzerinde kaldýðýný ve o dönemin siyasal, sosyal ve ekonomik buhranlarý arasýnda pek uygulanamadýðýný söylemek yanlýþ olmaz. Özellikle Amerikan misyoner okullarýnýn en etkili olduklarý dönem olarak II. Abdülhamid dönemi göze çarpmaktadýr, ama þaþýrtýcý olan ise bu faaliyetlere karþý alýnana önlemlerin de yine bu dönem zarfýnda maksimum’a ulaþtýðýdýr. II. Abdülhamid 1891 Aralýðýnda Gayri-müslimlere ve yabancýlara ait okullarýn ruhsat altýna alýnmasýný istemiþtir. Buna mukabil, yabancý sefirler bu duruma himaye meselesini gündeme getirerek aba altýndan sopa göstermeyi ihmal etmemiþlerdir. 1893’te yapýlan bir araþtýrmada Osmanlý topraklarý üzerindeki toplam Protestan okulu sayýsý 413 olarak idi. Bunlardan 186’sý doðrudan Amerika ile baðlantýlýydý. Þüphesiz ki Amerikan misyoner faaliyetlerinin bu bölgedeki en önemli odak noktasý Ermenilerdi. Ermenilerin ulusal kimliðinin yaratýlmasýnda büyük katkýda bulunmuþlardýr. Ayný þekilde, Karadeniz’de Pontuscu bir cemaatin oluþturulmasý için gayret sarfedilmiþdir. Oluþturulan Ermeni Protestan 1890’larda yaþam olaylarýn kývýlcýmlarýný çakmýþtýr. Misyonerlerin Ermenilerin aracýlýðýyla kurmuþ olduklarý bu dernekler isyanlarý azmettirici bir fonksiyon sahibi olmuþtur. Bu yýllarda II. Abdülhamid’i hedef alan ilanlarýn belli bölgelerde asýlmasý üzerine, Osmanlý makamlarý harekete geçmiþ ve bu ilanlarýn Merzifon’daki Anadolu Koleji’nde( ki bu kolej dýþýnda Osmanlý topraklarýndaki üniversite seviyesinde eðitim veren diðer okullar ise Suriye Protestan Koleji, Robert Koleji, Antep Merkezi Türkiye Koleji, Harput Fýrat Koleji idi.) basýldýðý iddiasý üzerine bu kolejin profesörlerinden Kayayan ve Tomayan, yargýlanmak üzere Ankara’ya gönderilmiþ ve idam cezasýna mahkum edilmiþ ancak bu ceza Ýngilizlerin olaya müdahalesi ile affedilmiþtir. Daha sonraki yýllarda Ermeni olaylarýnda büyük rol oynayan Amerika ve Ýngiliz misyonerlerin sýnýr dýþý edilmeleri için Ermeni nüfusu yaygýn olarak yaþadýðý Bitlis, Mamretülaziz, Urfa ve Mardin valilerine bildirilmiþtir. Dikkat çeken bir hususta bu misyoner hareketlerin yoðunlaþtýðý bölgelerin Anadolu’nun diðer bölgelere göre ulaþýmý daha zor, müdahaleye maruz kalma þansý daha zayýf ve Ermeni cemaatin daha yaygýn yaþadýðý yerlerde olmasýydý. Nitekim 1911-1912 dolaylarýnda Van’da % 39, Bitlis’e % 33 oranýnda gayri-müslim halk yaþamaktaydý. 1903’te Amerika ile ikili iliþkilerde önemli bir olay daha yaþanmýþ ve Amerika diðer ülkelere uygulanan kapitülasyonlarýn kendileri içinde uygulanan emlak ve gümrük muafiyeti ve ülkedeki tüm Amerikan kurumlarýnýn tasdiki ve onayýný istemiþtir. Osmanlý kurumlarýnýn bu durum karþýsýnda yapabileceði en akýllý þey iþi aðýrdan almaktý. Bu nedenle Amerikan sefaretinden alýnan 400 müesseseyi içeren kurumlar tetkik edilecek ve bu tetkik deðerlendirilip ruhsatlý ve fermanlý okullar tasnif edilecek, ruhsatsýz olanlar hakkýnda da inceleme yapýlýp daha sonra tasdik olunmasý yönündeki kararý ile iþlemi zamana yaymýþtýr. 400 kurumdan 279’u okul, 59’u kilise, 10’u hastane, 4’ü eczane ve geri kalanda meskendir. Amerikalýlar Beyrut’ta bulunan donanmalarýný Ýzmir’e doðru yola çýkartmýþlardýr. Bunun üzerine Osmanlý;
bu okullara Müslüman öðrenci kabul edilmeyecek
öðretmenlerin iyi hal sahiplerinden seçilmesi
Ýslam mahallelerinde bulunmayacak
Maarif Nizamnamesi’nin 129. maddesine riayet ve þartlarýna uyulmasý halinde Amerikan kurumlarýna diðer milletlerin kurumlarýndan farklý davranýlmayacaðý sözü verilmiþtir.
Amerika 1907’de Osmanlý’nýn iþi aðýrdan almasý üzerine bir muhtýra daha vermiþtir. Birinci Dünya Savaþýna gelindiðinde, düþman devletlerin müesseselerine karþýn herhangi bir müdahalede bulunulmamasýna yönelik telkinlere, Ermeni olaylarýnýn müsebbibi olarak gördükleri için özellikle güney ve doðu bölgelerdeki kurumlara karþý bazý hareketlere giriþilmiþtir. Savaþ içinde Ermeni örgütlerinin bu okullara çengel atmasýyla Antep Merkezi Türk Koleji 1915’de, 1917’de ise Ruslarýn Erzurum ve Trabzon’a kadar ilerlemesiyle Merzifon’da bulunan Amerikan müesseselerine askeri amaçlý kullanmak için el konulmuþtur. 1917’de Amerikan’ýn savaþa girmesiyle iliþkiler kesilmiþ ve Amerikan müesseselerine el konulmaya baþlanmýþtýr. Trabzon’daki Amerikan Okulu ve Arnavutköy’deki Ýstanbul Kýz Koleji’de bu müesseselerin arasýndadýr. Osmanlý hükümeti Kurtuluþ Savaþý ile birlikte Anadolu ile irtibatý kaybettiðinden oluþmaya, baþlayan yeni Türk Devleti duruma hakim olmuþ ve müesseselerin kapatýlmasý hýzlanmýþtýr, Uygur Kocabaþoðlu’nun aktardýðýna göre, Ýsmet Ýnönü 1920’de Büyük Millet meclisinde þöyle konuþur; Antep civarýnda Amerikan mektepleri, kolejleri vardýr ( lanet olsun sedalarý ). Bu Amerikan Kolejleri, Fransýzlarýn bugün üssül-harekesidir. Bizim canýmýzý yakmak için ahalimizi öldürmek için Amerikan mekteplerini üss-ül hareke ittihaz ediyorlar. Taarruz ederler ve oraya top yerleþtirirler, ambar olarak kullanýlýrlar. Hasýlý mektep deðil, memleketimiz içinde bir kale olarak inþa olunmuþ zannolunur. Yine M. Kemal’den nutuðunda Merzifon Amerikan müessesesatý tarafýndan yetiþtirilen Pontuscu Rumlardan bahseder1921’de Merzifon’daki Amerikan Amerikan müesseselerin baþkaný G. White’ýn Pontus Cem’iyyet-i Siyasiyyesi’ne mensup olduðu anlaþýlmýþ ve buradaki kurumlara el konulmuþtur.
Misyoner faaliyetlerin Osmanlý’nýn daðýlma döneminde, daðýlma sürecini hýzlandýrdýðý oldukça açýk olmakla beraber, Osmanlý yöneticilerinin bu faaliyetlerden yalnýzca Müslüman tebayý korumak için önlem almasý gayri-müslimleri misyonerlerin oyuncaðý haline getirmiþtir. Ancak misyonerler daha fizibilite çalýþmalarý sýrasýnda hedeflerini Ermeniler olarak belirlemiþlerdi ve bu geliþme Osmanlý’nýn mirasçýsý olan bizler için bugün bile problem olma özelliðini taþýmaktadýr.
KAYNAKLAR:
1.Osmanlý Devleti’nde misyoner okullarý ( syf . 285 – 369 ) , Dr. Þamil Mutlu
2.ABD Misyonerleri Türkiye’de Uygur Kocabaþoðlu ile sohbet , Süleyman Bayraktar
3.Amerikalý Misyonerlerin Anadolu’daki Faaliyetleri, Gökçe Güzel
Gönderme Tarihi: 19.01.2006 - 10:09
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: MEHMET AKİF ERSOY
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
MEHMET AKİF ERSOY
43 Mesaj -
AZÝZ ÞAÝRÝN RUHU ÝÇÝN BÝRER FATÝHA Ý ÞERÝF OKUYALIM.SELAMETLE.

Vefâtýnýn altmýþ dokuzuncu yýldönümünde büyük þairimizden seçmeler sunmak istedim.

Býrakýn mâtemi, yâhû! Býrakýn feryâdý;
Aðlamak fâide verseydi, babam da kalkardý!
Gözyaþýndan ne çýkarmýþ? Niye ter dökmediniz?
Bâri müstakbeli kurtarmaya bir azmediniz.
Ye'se hiç düþmeyecek zerrece îmâný olan,
Sade siz derdi bulun, sonra kolaydýr derman.


*
Âtîyi karanlýk görerek azmi býrakmak...
Alçak br ölüm varsa, emînim, budur ancak.
Dünyâda inanmam, hani, görsem de gözümle;
Îmâný olan kimse gebermez bu ölümle.
Ey dipdiri meyyit! "Ýki el bir baþ içindir."
Davransana... Eller de senin, baþ da senindir!


*
O ihtiþâmý elinden niçin býraktýn da,
Bugün yatýp duruyorsun ayaklar altýnda?
"Kadermiþ!" Öyle mi? Hâþâ, bu söz deðil doðru:
Belâný istedin, Allah da verdi... Doðrusu bu.


*
Ne irfandýr veren ahlâka yükseklik, ne vicdandýr;
Fazîlet hissi insanlarda Allah korkusundandýr.
Yüreklerden çekilmiþ farz edilsin havfi Yezdân'ýn...
Ne irfânýn kalýr te'sîri kat'iyyen, ne vicdânýn.
Hayat artýk behîmîdir... Hayýr ondan da alçaktýr;
Ya hayvan baðlýdýr fýtratla, insan hürr-i mutlaktýr.


*
Sâde bir "bal" demekle aðýz tatlansa,
Arý uçmuþ diye, kaçmýþ diye hiç çekme tasa.
Aðlasýn milletin evlâdý da bangýr bangýr,
Durma hürriyyeti aldýk diye, sen türkü çaðýr!
Zulmü alkýþlayamam, zâlimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmiþe kalkýp sövemem...
Biri ecdâdýma saldýrdý mý, hattâ, boðarým...
- Boðamazsýn ki!
- Hiç olmazsa yanýmdan koðarým.
Üç buçuk soysuzun ardýnda zaðarlýk yapamam;
Hele hak nâmýna haksýzlýða ölsem tapamam.
Doðduðumdan beridir âþýkým istiklâle,
Bana hiç tasmalýk etmiþ deðil altýn lâle.
Yumuþak baþlý isem, kim dedi uysal koyunum?
Kesilir, belki, fakat çekmeye gelmez boyunum.
Kanayan bir yara gördüm mü yanar tâ ciðerim,
Onu dindirmek için kamçý yerim, çifte yerim.
Adam aldýrma da geç git, diyemem, aldýrýrým.
Çiðnerim, çiðnenirim, hakký tutar kaldýrýrým.
Zalimin hasmýyým amma severim mazlûmu...
Ýrticâ'ýn þu sizin lehçede mânâsý bu mu?
(iBRAHÝM KARDEÞgöz kırpma








MEHMET ÂKÝF ERSOYU BAÞARIYA GÖTÜREN PRENSÝPLER


· Hiçbir kimse müddet-i ömründe onun bir kere olsun yalan söylediðini görmemiþtir. Kendisi yalan söyleyenlere de çok kýzardý.

· Meðer ki ölüm, yahut ona yakýn bir mani zuhur ede. Sözünü tutmayanlara insan nazarýyla bakmazdý.

· Baþkasýnýn inandýklarýna hürmet ederdi. Kendisinin de inandýklarýna baþkasý hürmete mecburdu.

· Bütün hayatýnda hiçbir defa, hiçbir kimseye karþý en ufak bir zillet göstermemiþti.

· Sohbetine doyamazdýnýz. Susmasý bile zevkliydi. Bazen yalnýz gözleri konuþurdu.

· Sevdiði inandýðý þeylere aðzýnýzý açamazdýnýz; buna tahammülü yoktu.

· Güzel sesle okunan Kuran-ý Kerimi dinlemekten büyük haz duyardý.

· Söze büyük kýymet verir, verdiði sözü mutlaka yerine getirirdi.

· Musikiyi çok severdi. Bir çok ilahiler hafýzasýnda idi.

· Çok hür fikirli ve müsamahakardý, geniþ düþünürdü.

· Geliþigüzel hâdiselerin peþinden sürüklenmezdi.

· Muayyen ve baþlý baþýna kanaatleri, ölçüleri vardý.

· M. Âkif Ersoy, tam manasýyla bir insan-ý kamildi.

· Yalan nedir bilmezdi. Her sözü doðru idi.

· Âkif, tam bir seciye ve kanaat sahibi idi.

· Çok büyük izzet-i nefis sahibiydi.
Gönderme Tarihi: 27.12.2005 - 16:43
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Beş maymun hikayesi
zelil-i hakisar su an offline zelil-i hakisar  
Beş maymun hikayesi
43 Mesaj -
Beþ Maymun Hikayesi..

Kafese beþ maymunu koyarlar..ortaya da bir merdiven ve tepesine de iple muzlarý asarlar. Her bir maymun merdivenleri çýkarak muzlara ulaþmak istediðinde dýþarýdan üzerine soðuk su sýkarlar..her bir maymun ayný denemeye giriþtiðinde çok soðuk suyla ýslatýlýr...bütün maymunlar bu denemeler sonunda sýrýlsýklam ýslanýrlar..bir süre sonra muzlara hareketlenen maymunlar diðerleri tarafýndan engellenmeye baþlanýr... Suyu kapatýp maymunlardan biri dýþarý alýnýp yerine yeni bir maymun koyulur..ilk yaptýðý iþ muzlara ulaþmak için merdivene týrmanmak olur
fakat diðer dört maymun buna izin vermez ve yeni maymunu döverler..daha sonra ýslanmýþ maymunlardan biri daha yeni bir maymunla deðiþtirilir..ve merdivene ilk yaptýðý atakta dayak yer..bu ikinci yeni maymunu en þiddetli ve istekli döven ilk yeni Maymundur.. ýslak maymunlardan üçüncüsü de deðiþtirilir..en yeni gelen maymun da ilk ataðýnda cezalandýrýlýr..diðer dört maymundan yeni gelen ikisinin en yeni gelen maymunu niye dövdükleri konusunda hiç bir fikirleri yoktur.. Son olarak en baþtaki ýslanan Maymunlarýn dördüncüsü ve beþincisi de yenileriyle deðiþtirilir. tepelerinde bir salkým muz
asýlý olduðu halde artýk hiçbiri merdivene yaklaþmamaktadýr..neden mi?
Çünkü burada iþler böyle gelmiþ ve böyle gitmelidir...

ISTE BU NOKTA ÞÝRKET POLÝTÝKALARININ BAÞLADIÐI YERDÝR..
Gönderme Tarihi: 27.12.2005 - 16:31
zelil-i hakisar üyenin diger mesajlarini ara zelil-i hakisar üyenin Profiline bak zelil-i hakisar üyeye özel mesaj gönder zelil-i hakisar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Sayfa (2): (1) 2 weiter >
İmzalar göster - Konu olarak göster

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 789 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
kilimlili67 (47), EnToRia (39), cihankarasan (56), rahmali (60), beyazyol (44), hmurat (50), Sweet-Bircan (31), calinan_kalp (43), bobmalley (34), kerim71 (50), talip-ibrahim (38), kan-ka (50), behlül72 (52), n.nakla61 (40), yasinbirel80 (44), zuhre yildirim (44), SnNmMc (37), tarik82 (42), akin123 (37), MertTurk (43), *hira* (35), zaferburgu (49), mademney (42), esli (61), sipahii (43), gokhan (46), ISLAM_GUNESI (40), veteriner54 (42), meryem03 (40), engino (46), yol_cu (42), koyuncu339 (39), fizikcimrt (49), fgdibo (36), salem (46)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.58232 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.