budesonide lopinavir ritonavir generique stromectol chloroquine ivermektin voltaren votum plus votum vytorin wellbutrin sr xatral xeloda xenical xylocaine yasmin yasminelle yaz zanaflex zantac zantic zebeta zeffix zenegra zentel zestoretic zestril zetia ziac ziagen zilutrol zinacef zinat zithromax dispersible zithromax zocor zofran zoloft zorotop zovirax zurcal zyloprim zyprexa zyrtec zyvox zyvoxid
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » Arama Sonuçları

27 Sonuç - Yeni Arama
Sayfa (2): (1) 2 weiter >
Gönderen Mesaj
Konudaki Mesajlar: Van’da Gazze için Ömer Karaoğlu konseri
_ADA_ su an offline _ADA_  
Van’da Gazze için Ömer Karaoğlu konseri
27 Mesaj -
Van’da Gazze için Ömer Karaoðlu konseri

Van Kapalý Spor Salonu’nda Filistin yararýna Ömer Karaoðlu konseri düzenlendi. Gazze’ye destek konserine binlerce kiþi katýldý



ÝHH Van gönüllüleri Filistin halký için baþlatýlan yardým çalýþmasýna destek vermek amacýyla Ömer Karaoðlu konseri organize etti. Konser öncesi ÝHH Van Gönüllüleri adýna yapýlan selamlama konuþmasýnýn ardýndan Yazar Necmettin Irmak kürsüye çýktý.

Irmak konuþmasýnda Filistin’de yaþanan ambargoyu ve Siyonist kuþatmayý anlattý. Irmak, Gazze’nin düþmemesi için tüm Ýslam dünyasýnýn Filistin davasýna sahip çýkmasý gerektiðini vurguladý. Irmak, tüm Van halkýný ÝHH’nýn baþlatmýþ olduðu ambargoyu delme çalýþmasýna destek olmaya çaðýrdý. “Hepimizin Filistinli kardeþlerimize göndereceðimiz bir þeyler var” dedi.

Irmak’tan sonra sanatçý Ömer Karaoðlu sahne aldý. Binlerce kiþi Ömer Karaoðlu’nun eskimeyen eserlerine eþlik etti. Ardýndan sanatçý Seyfullah’ýn seslendirdiði Kürtçe ve Türkçe parçalar yoðun bir ilgi ile dinlendi. Düzenlenen bu konsere katýlýmýn yoðun olmasý Van halkýnýn konuya duyarlýlýðýný bir kez daha göstermiþ oldu.

Salon dýþýnda kurulan stantlarda satýþý yapýlan ürünlerin ve kitaplarýn geliri Filistin’e baðýþlandý.

“Rotamýz Filistin Yükümüz Ýnsani Yardým” çalýþmasýnýn Van halkýna duyurulmasý için þehrin en iþlek caddelerine kampanyanýn bez afiþleri asýldý. Beþyol mevkiinde kurulan stantta ise, afiþlerin gösterimi ve kitap satýþý gerçekleþtirildi. Ýldeki sivil toplum kuruluþlarý ziyaret edilerek bilgilendirildi ve destekleri alýndý.
Gönderme Tarihi: 13.04.2010 - 13:07
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Gazze’ye Özgürlük Filosu
_ADA_ su an offline _ADA_  
27 Mesaj -
Allah razý olsun...

Aslýnda baþka bir açýdan bakýlacak olursa yardýmdan ziyade abluka altýna alýnmýþ, ambargo uygulanan en ufak bir insani ihtiyacýn bile içeriye sokulmadýðý Gazze'nin bu ambargo'dan kurtulmasýný saðlamaktýr.

Daha önce yapýlan Filistin' YOLAÇIK konvoyu, þimdi Gazze'ye Özgürlük Filo'sunun ve bundan sonra Rabbimizin izni ile yapýlacak bin araçlýk konvoy, ve tabii ki ondan sonra yapýlacak konvoylar her seferinde Dünya kamuoyunda daha kuvvetli bir etki býracaktýr.

Rabbim bu mücadele içine girip gerek konvoy içinde bulunup mücadele edenlerden, gerekse elindeki en ufak bir yardýmý esirgemeden veren insanlardan razý olsun. Ýlla bir þeyler vermek önemli deðil Dua en büyük ihtiyaçtýr.

Selam ve dua ile....
Gönderme Tarihi: 19.02.2010 - 15:48
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Gazze’ye Özgürlük Filosu
_ADA_ su an offline _ADA_  
Gazze’ye Özgürlük Filosu
27 Mesaj -
Gazze’ye uygulanan ambargoyu karadan delen ÝHH ve Free Gazze hareketi, þimdi de ambargoyu denizden delmeyi hedefliyor. Hazýrlýklara baþlandý. Özgürlük Filosu 20 gemiden oluþacak. Gemiler Gazze’ye týbbi malzeme, ilaç ile çimento ve demir gibi inþaat malzemeleri götürecek. 5 gemi hazýrlamayý hedefleyen ÝHH, hayýrseverlerin baðýþlarýný bekliyor

Bu Limanda senin de adýn olsun

Filistin’e Özgürlük Konvoyu ile Gazze’ye uygulanan ambargoyu delen ÝHH Ýnsani Yardým Vakfý ve Free Gazze grubu þimdi de deniz yoluyla ambargoyu delecek. 20 Nisan tarihinde düzenlenmesi planlanan organizasyona "Son Liman Özgürlük" adý verildi. Organizasyonun içerisinde Ýngiltere’deki Free Gazze hareketiyle, Amerika, Yunanistan, Fransa, Ýtalya, Almanya, Malezya ve Venezuella’dan katýlým olmasý bekleniyor. Filistin’e Özgürlük Filosu’nun 20 gemiden oluþmasý planlanýyor. Gemilerin bir kýsmý yük gemilerinden oluþacak. Bu gemilere ilaç, týbbi malzeme gibi saðlýk malzemeleri ile demir, çimento gibi inþaat malzemeleri yüklenecek. Bilindiði gibi ambargo sebebiyle inþaat ve yapý malzemelerinin Gazze’ye giriþine izin verilmiyor. Gemilerde ayrýca sivil toplum kuruluþu temsilcileri, gazeteciler ve aktivistler olacak.

Ýstanbul’dan yola çýkacak olan gemiler Akdeniz üzerinden Gazze’ye ulaþmayý hedefliyor. Gemilerin deniz üzerinden Gazze’ye gitmeleri noktasýnda uluslar arasý bir hukuki engel bulunmuyor.



Gemilerin alýmý için yardým kampanyasý baþlatýldý
ÝHH Ýnsani Yardým Vakfý Baþkaný Bülent Yýldýrým, 20 gemiyle yola çýkmayý hedeflediklerini söyledi. ÝHH olarak 5 gemi satýn alacaklarýný ifade eden Yýldýrým, gemileri almak için araþtýrmalarýnýn devam ettiðini belirtti. Yýldýrým, “3 gemi alýmý için görüþmelerimiz devam ediyor. Yunanistan ve diðer ülkelerde gemi bakýyoruz. Fakat bu gemileri tek baþýna alacak gücümüz yok. Gemileri almak için bir yardým kampanyasý baþlatýyoruz. Bu çorbada herkesin tuzu olsun istiyoruz. Hayýrsever halkýmýzýn baðýþlarýný bekliyoruz” dedi.

Gazze’de 2006 yýlýndan beri uygulanan ambargoya dikkat çeken Yýldýrým, “Ýsrail Gazze halkýna ambargo uyguluyor. Mýsýr’ýn Refah Sýnýr Kapýsý’ný kapatmasýyla Gazzelilerin nefes alacaklarý son kapý da kapatýlmýþ oldu. Buradaki insanlar, tünellerden gelen sýnýrlý sayýda malzeme ile ayakta durmaya çalýþýyorlar. Dünya ile bütün irtibatlarý kesilmiþ durumda. Hiçbir þekilde insani ve hukuki olmayan bir ambargo ile karþý karþýyayýz. Biz sivil toplum kuruluþlarý olarak sivil insiyatif alýyoruz. Bu ambargonun artýk bitirilmesini istiyoruz. Aralýk 2009’da baþlattýðýmýz konvoy ile ambargoyu deldik. Konuyu bir kez daha dünya gündemine taþýdýk. Bu sefer ambargoyu denizden deleceðiz. Ýnþallah bu hareketten sonra devletler de harekete geçer” þeklinde konuþtu.

Bilgi için telefon numarasý 0212 631 21 21, http://www.ihh.org.tr


Gönderme Tarihi: 19.02.2010 - 11:11
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: FİLİSTİN'E YOL AÇIK...
_ADA_ su an offline _ADA_  
27 Mesaj -
Allah razý olsun gerçekten desteklenmesi gereken bir giriþim.

Yardýmlardan ziyade bu kadar aracýn Gazze yolunda olmasý oradakilerin yalnýz olmadýðýnýn gösterilmesi daha önemli.

Ayrýca benim ilgimi çeken ve tuhafýma giden konu bu özgürlük konvoyu hakkýnda hiçbir ulusal tv kanalýnýn ya da yazýlý basýnýn söz etmemesi.

Belki de ben atlamýþýmdýr kim bilir....
Gönderme Tarihi: 11.12.2009 - 14:49
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: FİLİSTİN'E YOL AÇIK...
_ADA_ su an offline _ADA_  
FİLİSTİN'E YOL AÇIK...
27 Mesaj -
Gazze’de yaþanan insanlýk dramýna dikkat çekmek ve Filistin halký üzerindeki ambargoyu kaldýrmak için Londra’dan yola çýkan Filistin’e Özgürlük Konvoy’u Fransa’yý geçerek Ýtalya’ya ulaþtý. Uðradýðý her ülke ve bölgede büyük ilgi gören konvoya güzergâhý üzerindeki ülkelerden de katýlýmlar devam ediyor. Konvoyun 15 Aralýk tarihinde Edirne’den Türkiye’ye giriþ yapmasý bekleniyor.




Filistin’e Özgürlük Konvoyu Türkiye’den büyük bir ilgi görüyor. Konvoyun Türkiye ayaðýný organize eden ÝHH Ýnsani Yardým Vakfý’na Gazze’ye ulaþtýrýlmak üzere 60 araç baðýþlandý. Bu araçlarýn içerisinde minibüs, otobüs, ambulans ve binek araçlarý yer alýyor.

ÝHH Baþkaný Bülent Yýldýrým, bu araçlarýn Ýngiltere’den gelecek konvoya dahil olacaðýný belirtti. Yýldýrým, bütün araçlarýn Filistin’e götürülerek Gazze halkýna baðýþlanacaðýný söyledi. Araç baðýþlarýný almaya devam ettiklerini ifade eden Bülent Yýldýrým, “Ýnþallah Gazze’deki ambargoyu deleceðiz ve savaþýn yýl dönümü olan 27 Aralýk’ta Gazze’de olacaðýz. Burada büyük bir insan haklarý yürüyüþü organize edeceðiz. Uluslar arasý bir niteliðe sahip olan bu eyleme dünyanýn her tarafýndan büyük bir ilgi ve destek var. Arap ülkelerinden de konvoylar yola çýkacak. Bu konvoylar, Mýsýr’da birleþecek. Filistin halkýnýn yalnýz olmadýðýný hem Ýsrail’e hem de bütün dünyaya göstereceðiz” dedi.



15 Aralýk’ta Edirne’den Türkiye’ye giriþ yapmasý beklenen konvoya büyük bir karþýlama töreni yapýlacak. Ýstanbul’daki etkinliklerden sonra 16 Aralýk akþamý yola çýkacak olan konvoy; Adapazarý, Ankara, Konya, Adana ve Kilis üzerinden Suriye’ye giriþ yapacak. Konvoy daha sonra Suriye üzerinden Ürdün ve Mýsýr’a geçerek Refah Sýnýr kapýsýndan Gazze’ye girmeyi hedefliyor.

Siz de Gazze için araç veya ayni ve nakdi baðýþta bulunabilirsiniz. Konvoyla ilgili detaylý bilgi HYPERLINK "http://www.filistinkonvoyu.org" http://www.filistinkonvoyu.org adresinden ve ya 0212 631 21 21 numaralý telefondan alýnabilir.
Gönderme Tarihi: 11.12.2009 - 13:06
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Ümmet, Ümmetçilik ya da açılım
_ADA_ su an offline _ADA_  
RE: Ravda Yönetimine Rica!!!
27 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý _ADA_

S.A.

Farklý bir baþlýkta açtýðým konunun alakasý olmayan bir tartýþma ortamýna çekildiðini görüyorum.

Ümmet sevgisinin ve Ümmet olma bilincinin hepimizin içindeki yerini kendimizce sorgulayalým istedim. Ama konu deðiþmiþ farklý yerlere çekilmiþ.

Ravda yönetiminden istirhamým bu konunun kapatýlmasý...

Selam ve dua ile....


Gönderme Tarihi: 18.11.2009 - 09:57
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Ümmet, Ümmetçilik ya da açılım
_ADA_ su an offline _ADA_  
Ravda Yönetimine Rica!!!
27 Mesaj -
S.A.

Farklý bir baþlýkta açtýðým konunun alakasý olmayan bir tartýþma ortamýna çekildiðini görüyorum.

Ümmet sevgisinin ve Ümmet olma bilincinin hepimizin içindeki yerini kendimizce sorgulayalým istedim. Ama konu deðiþmiþ farklý yerlere çekilmiþ.

Ravda yönetiminden istirhamým bu konunun kapatýlmasý...

Selam ve dua ile....
Gönderme Tarihi: 14.11.2009 - 12:41
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Üye Adınızı (Nickname) niçin seçtiniz? ...
_ADA_ su an offline _ADA_  
RE: RE:
27 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý rahil

Alıntı
Orijýnalý _ADA_

a.s.

Bu sitede bir çok isim kullandým son kullandýðým _ADA_

_ADA_ Soyadýmdan geliyor....

Avatarda bana çok benzediði için sevinçli



_ADA_ Kardeþim þu meþhur en sevdiðim ilahi yorumcusu CELALEDDÝN ADA'nýn akrabasýmýsýnýz???düsün

(konuyla pek alakasý yok ama aklýma takýldý sevinçli )



Yok kardeþ... _ADA_ soyadýmýn bir kýsmý sonunda ek var.
Gönderme Tarihi: 12.11.2009 - 12:15
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Üye Adınızı (Nickname) niçin seçtiniz? ...
_ADA_ su an offline _ADA_  
27 Mesaj -
a.s.

Bu sitede bir çok isim kullandým son kullandýðým _ADA_

_ADA_ Soyadýmdan geliyor....

Avatarda bana çok benzediði için sevinçli
Gönderme Tarihi: 07.11.2009 - 10:26
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Ümmet, Ümmetçilik ya da açılım
_ADA_ su an offline _ADA_  
Ümmet, Ümmetçilik ya da açılım
27 Mesaj -
s.a.

Dil, ýrk, ten rengi, mevki, makam, zenginlik vs. farklýlýklarýmýza raðmen bizi birbirimize baðlayandýr Ümmetçilik.

Ebu Zerr Gýfari'nin Bilal-i Habeþi'nin ayaklarý altýna yüzünü koymasýdýr Ümmetçilik.

Çanakkale'de Türk'ün Çerkez'in Arab'ýn Kürd'ün þehit olmasýdýr Ümmetçilik.

Kýsaca bizi bize baðlanyandýr, kalplerimizi birbirimize açandýr Ümmetçilik.

Yüzyýllardýr bu þiar ile yaþadýk, Doðusu batýsý, Türk'ü Kürd'ü bu þiar ile birbirine kaynaþtý, Hýsým oldu akraba oldu. Dost oldu kardeþ oldu.

Biz Ümmet'iz. Bir Allah'a secde eden, O'na el açan, ayný Peygamber'e (s.a.v.) iman eden müslümanlarýz.

Þimdi günlerdir bir açýlým konusu kamuoyu tarafýndan tartýþýlýp duruyor.

Bu konunun derinliðine girip, yýllarca oynanan oyunun, bu ümmetin içine atýlan nifakýn sonucunda neler olduðunu anlatmak deðildir niyetim.

Ama ýrký, dili ne olursa olsun bu ülke insanlarýný din dýþýnda farklý sistemlerle bir araya getirmek, onlarýn sorunlarýna çözüm aramak, dipsiz kuyuda iðne aramaya benzer. Bu tür açýlým hareketleri niyet iyi olsa bile çok kötü sonuçlar doðuracaðý aþikardýr.

Bu ülke insanýn içinden Ümmet sevgisini çýkarýrýsanýz geriye kalacak olan Irkçýlýk, kavmiyetçiliktir.

Ondan sonra yapacaðýnýz ya da yapmak istediðiniz her çözüm arayýþý hüsrana uðramaya mahkumdur.

Selam ve dua ile
Gönderme Tarihi: 29.09.2009 - 18:35
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: bir tesbitimdir doğrumu cevaplarmısınız
_ADA_ su an offline _ADA_  
27 Mesaj -
s.a.

Kardeþimiz nerde Hz. Ömer'in adaleti deyince aklýma birden Haccac'ýn meselesi geldi.

Malum Haccac zulmüyle, adaletsizliði ile halký yýldýrmaya baþlamýþ halk bu zulümden þikayet eder olmuþtu. Haccac bir sabah evinin penceresinden bahçesine bakýnca halktan birinin kendi bahçesinde topraðý kazarken gördü.

Hemen yanýna gidip ne yapýyorsun diye sorunca topraðý kazan kiþi kafasýný kaldýrmadan:

- Hz. Ömer'in adaletini arýyorum. demiþti.

Bunun üzerine Haccac hiçbir þey demeden bir süre ortalýktan kaybolur. Bir müddet sonra topraðý kazan kiþi bakar ki yaný baþýnda Haccac elinde kazma o da topraðý kazýyor. Adam þaþkýn bir halde Haccac'a sorar:

- Ben adalet arýyorum, sen ne diye kazýyorsun.

Haccac cevap verir:

- Bende Hz. Ömer'in adil halkýný arýyorum.

Kendisi Adil olmayan bir halkýn, Adil olmayan yöneticilerinin olacaðýný düþünmekteyim. Kendi durumumuza bakýp, hayatta en azýndan kendi ailemizde adaleti saðlayabiliyor muyuz diye bakarsak sorunu çok net bir biçimde görmüþ olacaðýz.

selam ve dua ile....
Gönderme Tarihi: 04.09.2009 - 22:02
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: "Doğdular, yaşadılar ve öldüler."
_ADA_ su an offline _ADA_  
"Doğdular, yaşadılar ve öldüler."
27 Mesaj -
Bir zamanlar doðuda çok akýllý ve bilgili bir hükümdar varmýþ. Bu hükümdar, yeryüzünde yaþayan insanlara iliþkin her þeyi bilmek istiyormuþ.

Vezirlerini yanýna çaðýrmýþ ve:

- Bana dünyadaki tüm uluslarýn tarihini yazýn, geçmiþte ve þimdi nasýl yaþadýklarýný, hangi savaþlara katýldýklarýný ve çeþitli ülkelerde geliþmiþ iþ ve sanat kollarýný anlatýn! diye buyurmuþ. Ve onlara beþ yýl süre tanýmýþ.

Vezirler önünde saygýyla eðilmiþler.

Sonra krallýktaki akýllý adamlarýn en akýllýlarýný bir araya toplamýþlar ve hükümdarlarýnýn dileðini iletmiþler. Beþ yýl sonra vezirler sarayda tekrar toplanmýþlar.

- Büyük hükümdarým, dileðiniz yerine getirildi! Dýþarýya bakarsanýz isteðinizin karþýlandýðýný görürsünüz... demiþler.
Hükümdar hayretle gözlerini açmýþ. Sarayýn önünde sonu ufukta kaybolan bir deve kervaný duruyormuþ. Her devenin sýrtýnda iki dev heybe ve her heybenin içinde de, marokenle güzelce kaplanmýþ on büyük cilt varmýþ.

- Bu nedir? diye sormuþ hükümdar.
- Bu, dünya tarihidir, diye yanýtlamýþ vezirler.
- Buyruðunuz üstüne bilge kiþiler beþ yýl durmadan çalýþtýlar!
- Benimle alay mý ediyorsunuz? diye kükremiþ kral.
- Ömrüm bunlarýn onda birini bile okumaya yetmez! Söyleyin kýsa bir tarih yazsýnlar. Ama tüm önemli olaylarý içersin. Ve onlara bir yýl daha süre vermiþ.

Bir yýl geçmiþ ve yine kervan sarayýn önünde durmuþ. Bu kez yalnýzca on deve boyundaymýþ ve her devenin sýrtýnda iki heybe, bunlarýn içinde de on cilt kitap varmýþ.
Kral çok öfkelenmiþ.

- Bugüne kadar tüm uluslarýn yaþadýðý yalnýzca en önemli olaylarý yazmalarýný söyleyin onlara. Ne kadar süre isterler?
Akýllý adamlarýn en akýllýsý öne çýkmýþ ve:
- Yarýn efendim. Ýsteðinize yarýn kavuþacaksýnýz, demiþ.
- Yarýn? diye yinelemiþ hükümdar þaþkýnlýkla.
- Çok iyi. Ama beni aldatýyorsanýz baþýnýzý yitireceksiniz!

Sonunda mavi gökyüzünde güneþ yükselmiþ, uyku çiçekleri tüm büyüleyicilikleriyle açmýþlar ve hükümdar bilge kiþiyi yanýna çaðýrtmýþ.

Yaþlý bilge elinde ufacýk bir tahta kutuyla içeri girmiþ.
- Ey ulu hükümdarým, tüm insanlýk tarihinde yaþanmýþ en önemli olaylarý burada bulacaksýnýz, demiþ kýsýk bir sesle.
Kral kutuyu açmýþ. Kadife bir yastýk üstünde küçük bir parça parþömen duruyormuþ. Ve orada tek bir cümle yazýlýymýþ:
- "Doðdular, yaþadýlar ve öldüler.


(Alýntý ÝNZAR Dergisi)
Gönderme Tarihi: 20.08.2009 - 13:24
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: İşte bir öğrencinin ağzından ÇYDD
_ADA_ su an offline _ADA_  
İşte bir öğrencinin ağzından ÇYDD
27 Mesaj -
s.a.

Yaþadýðým yer olmasý itibari ile VAN'DA ÇYDD ile alakalý þeyler duymuþtum özellikle bir hocamýz bunu söylediðinde çok þaþýrmýþtým. Aþaðýda bir öðrencinin ÇYDD ile alakalý maili var.

selam ve dua ile


Ýþte bir öðrencinin aðzýndan ÇYDD (Çaðdaþ Yaþamý Destekleme Derneði)
Bu aslýnda ilk ve tek deðil. Ergenekon operasyonlarýnýn ardýndan ÇYDD'nin ismi de gündeme gelince, geçmiþ dönemde dernekten burs alan ve bugün piþman olan çok sayýda öðrenci maillerle ÇYDD'nin gerçek yüzünü gözler önüne sermeye çalýþýyor. O maillerden bir tanesini yayýnlýyoruz. Ýþte ÇYDD'den burs almýþ bir öðrencinin aðzýndan þok eden gerçekler....



"Merhaba ben K H.

Güvenlik nedeniyle soyadýmý, oturduðum ili ve okuduðum üniversite hakkýnda bilgi vermek istemiyorum ama memleketim Van'dýr. Üniversite son sýnýfta okuyorum. 2 gün önce medyadan ÇYDD'ye karþý Ergenekon operasyonun yapýldýðýný öðrendim. ÇYDD ile ilgili bir kýsým medyada eðitim gönüllüleri olduklarý ve öðrencilere burs saðladýklarý, özellikle kýz çocuklarýnýn eðitimi için çaba harcadýklarý yazýyordu. Bir kýsmýnda da ÇYDD'nin misyonerlik faaliyetlerinin MÝT ve Genelkurmay raporlarýyla sabit olduðu haberleri vardý. Ben de bir ara ÇYDD'den burs almýþ birisi olarak bu ÇYDD'nin gerçek yüzünün ortaya çýkmasý için bilgi verme ihtiyacý hissettim ve bu maili göndermeye karar verdim.

Ben Van'da liseyi bitirdikten sonra üniversiteyi kazanýp geldiðim de maddi durumumuz kötü olduðu için çok zorluk çekiyordum. Ayný sýnýfta okuduðumuz bir arkadaþým vardý. O ÇYDD'den burs alýyordu bende onun gibi alabilir miyim diye onunla konuþtum. O da bana sen doðulusun sana kesin verirler diyerek cesaretlendirdi. Ben de onlarýn bulunduðumuz yerdeki þubelerine gidip görüþmeye karar verdim. Hakikaten beni çok sýcak karþýladýlar. Sen merak etme sana her türlü yardýmý yapacaðýz, para, kalma konusunda bize güven dediler. Bir süre sonra bana bir ev gösterdiler burada kalabilirsin dediler ve burs da baðladýlar. Evde kýzlarla erkekler beraber kalýyorlardý hatta odalar da bile karma þekildeydi. Evde 5 kiþi kalýyordu. Evin 3 odasý vardý, 2 oda da kýzlý erkekli kalýnýyor diðer kalan küçük odada da bir kýz yalnýz kalýyordu ancak zaman zaman eve farklý erkeklerle geliyor ve beraber kalýyorlardý. Çok gece onlarýn kahkahalarýndan ve gürültülerinden uyuyamadýðýmý bilirim. Evde temizlik anlayýþý pek yoktu. Zaten herkes kafasýna göre takýlýyor istediði zaman girip çýkýyordu. Ben de bir kýzla ayný odada kalmaya baþladým. O da doðuluydu. Onu iki yýl öncesi alýp oraya getirmiþler ve burs vermeye baþlamýþlar. Yani iki yýldýr onlarla berabermiþ. Kýz bana hiç aklýndan bir þey geçirme benim gözüm dýþarýda dedi. Tabi bu durumlar benim aile yapýma tersti. Verdikleri bursun bir kýsmýný sosyal etkinlik için kesiyorlar ve katýlmak zorundasýn diyorlardý. Parti gibi yapýlan ve kýrmýzý þarap içilen bu etkinliklerde, sohbet gruplarý kuruluyordu. Bu gruplarda konuþmalara geçilmeden önce, Filipeliler, Markos diye biten ve numaralarýn okunduðu metinler okunuyordu. Sanki böyle din dersi gibi sohbetler oluyordu ama ben ilk zamanlar onlarý pek anlamýyordum. Taki 5. Toplantýda bunlarýn Ýncil'in bölümleri olduðunu ve oradan bir þeyler anlattýklarýný anladým.

Ben bazen memleketten kalma alýþkanlýk cumalara giderdim. Cumaya gittiðimi fark eden kýz arkadaþým yani oda arkadaþým benden bir süre sonra rahatsýz olmaya baþladý ve galiba baþkalarýna söyledi. Daha sonra baskýlar baþladý ve bunu býrakmamý aksi takdirde bursu keseceklerini ve evden çýkaracaklarýný söylediler. Ben maddi olarak çok zor durumda olduðumu benim kimseye bir zararýmýn olmadýðýný neden böyle davrandýklarýný anlayamadýðýmý söyledim ancak onlar kararlýlardý. Çok zor durumda olduðum için tamam dedim ve bundan sonra cumaya filan gitmeyeceðimi söyledim. Ben böyle söz verdikten sonra bursu kesmediler ancak tam güvenemedikleri için bazen cuma zamanlarýnda beni çaðýrýyorlar, görüþmek istiyorlar, böylece beni kontrol etmiþ oluyorlardý. O sene böyle gitti.

Ýkinci sene yine evde kalmaya devam ettim ve bursumda devam ediyordu. Gittiðim ilk sene ramazan geçtiði için oruçla ilgili bir sorun olmamýþtý ama ikinci sene ramazan geldiðinde yine bursu kesecekler korkusuyla oruç tutmayý aklýmdan bile geçiremedim. Maddi olarak onlara ihtiyacým olduðu için onlarýn her dediðine evet demek durumunda kalýyordum. Ben böyle davranýrken bir gün Van'dan teyzem eniþteyle beraber tedavi için buraya geleceklerini ve benim eve de uðrayacaklarýný söylediler. Ben direk yok diyemedim ama kabulde edemiyordum. Gelmemeleri için çarem yoktu, engelleyemedim. Teyzemler gelip onlarda teyzemleri gördüklerinde þok oldular, buz kesildiler. Teyzem bizim oralardaki normal kadýnlar gibi kapalýydý. Ancak bundan onlar hiç hoþlanmadýlar ve iki gün sonra senin bize faydan olmaz, sen bize uygun deðilsin diye beni evden çýkardýlar ve bursumu da kestiler.

Ýþte ÇYDD'nin gerçek yüzü budur. Ne eðitim meraklýsý ne de yardýmseverdirler. Kendi amaçlarý için insanlarýn zaaflarýndan faydalanarak kendi amaç ve hedeflerine ulaþmaya çalýþan bir dernektir. Bunu da þundan biliyorum. Hemen hemen ayda bir okuduðumuz okuldaki hocalar ve öðrenciler ile ilgili tüm bilgiler bütün teferruatýyla yazýlýrdý. Bunlar odasýnda tek baþýna kalan o kýz arkadaþýmýz organize ederdi. Bu kýz hiçbir kural tanýmazdý, hatta ben cumalarý býraktýktan sonra ödül olarak olduðunu anladým, benimle …. Cumhuriyet yürüyüþlerine gitme iþini de o ayarlýyordu. Þehir dýþýna giderken otobüs bileti için falan biz para vermiyordu. Zaten böyle harcayacak kadar durumumda iyi deðildi. Ayrýldýðým sene o mezun olmuþtu, o … sonra ben ona ilgi gösterince bana, orada kal ben kaymakam karýsý olacaðým dedi.

Bazen kendimden utanýyorum. Ama o zaman maddi olarak çok zor durumdaydým. Mecburdum. Ben kimsenin kötülüðünü istemedim. Onlardan korkmuyorum. Çünkü korkak olduklarýný biliyorum. Ýsmimi yazmýyorum çünkü bu defterin kapanmasýný istiyorum. Ama bunlarýn çirkin yüzünü herkes bilmesi lazým.

Bu mailimi yayýnlarsanýz, halka yarar saðlamýþ olursunuz. Gençler içinde bulunduklarý zor durumlardan dolayý tuzaða düþürülmesinler."
Gönderme Tarihi: 23.05.2009 - 19:23
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Firavun’un cesedi
_ADA_ su an offline _ADA_  
Firavun’un cesedi
27 Mesaj -
S.A.

Sevgili Ravda dostlarý Ýhsan Eliaçýk'ýn güzel bir yazýsýný sizinle paylaþmak istedim.


Firavun’un cesedi

“Firavun’un müzedeki cesedi”, “Tatlý su ile tuzlu su”, “Petekteki Lafza-i Celal”, “Erciyes’in tepesinde Allah yazýsý” türünden anlatýlarý oldum olasý garipsemiþimdir.


Neden derseniz, “olmakta olana/oluþ halinde” olana saðýr, kör ve kalpsiz kesilip, “olaðandýþýlýk” beklentisinin Kur’an mu’minliði deðil; Tevrat ve Ýncil inanlýlarýndan olmak olduðu kanaatindeyim.


Malum eldeki Tevrat mucize, Ýncil de kehanet anlatýlarýyla doludur.


Kur’an’da ise yoðun bir þekilde yaþanmýþ tarih, yaþayan hayat ve canlý doða tasvirleri vardýr. “Olmuþ olan” birer ibret tablosu olarak tarihten kesitler, “olacak olan” ise ölüm, afet ve kýyamettir.


Bunlar ise hep “yaþayana” hitaptýr. Þu denmek istenir: Ey yaþayan insan! (Yâsîn, Tâhâ!) “olmuþ olan” gibi olman mümkündür; ibret al, “olacak olana” ise dikkat et; uyanýk ol, kendine gel!


Haliyle bu söylem olaðandýþýlýða deðil; olmuþ olana, olmakta olana ve olacak olana dikkat çeken bir söylemdir. Ne olmuþ olanda, ne olmakta olanda, ne de olacak olanda olaðandýþýlýk yoktur! Geçmiþ ve gelecek þu an nasýlsa öyledir. Dün ve yarýn, bugün nasýlsa öyledir. Ýbn Haldun’un dediði gibi suyun suya benzediði gibi mazi (geçmiþgöz kırpma de hale (þimdiye) benzer.


Buna raðmen yaratýlýþta tekrar yoktur. Boyuna “halk-ý cedid” (yeniden yaratýlýþgöz kırpma ve hep bir “ezeli þimdi” içinde “ebedi devinim” vardýr. “Devinim” belirlenemezliði deðil; olmamýþ olanýn kestirilemezliðini ifade eder. Olmakta olan ise içkinlikle devam eden “sürecin” kendisidir ve kestirilebilirdir.


**

Bu çerçevede Kur’an’da bir çok ibretlik olaylar anlatýldýðýný görüyoruz.


Bunlardan birisi de “Firavun’un cesedi” olayýdýr.


Acaba bunun olmuþ olan, olmakta olan ve olacak olan perspektifinden anlamý nedir? Yani “Yaþayan Kur’an” açýsýndan ne anlama geliyor?


Malum, ölü Kur’an anlatýcýlarýna göre Allah ibret-i alem için Firavun’un cesedini korumuþ ve þu an Ýngiltere’deki British Museum’de sergilenmektedir.


Müzeye gitmenize bile gerek yok, Youtube’da videosunu izleyebilirsiniz, internet çaðýndayýz nede olsa.


Oysa müzedeki cesedin Firavun’a ait olmadýðý, bunun bir “þehir efsanesi” olduðu çeþitli defalar yazýlýp çizildi. Ben bunlardan sadece birini aktarmakla yetinecek ve asýl “Firavun’un cesedi” ile ilgili ayette ne deniyor onu göstermeye çalýþacaðým.


***


“Bu ceset, bizim ‘doðal mumya’ dediðimiz türden bir arkeolojik buluntudur. Gerek bizim müzemizde, gerekse dünyanýn diðer pekçok müzesinde bunun gibi daha yüzlerce ‘doðal mumya’ mevcuttur. Benzer görünümlü doðal mumyalara Mýsýr'ýn daha birçok çöllük bölgesinde ve Peru'nun Nazca ovasýnda da rastlayabilirsiniz… Elimdeki resmî kayýtlara göre, Geç Hanedan Öncesi Dönem'e ait olan (M.Ö. 3500-3250 arasýgöz kırpma bu ceset, Yukarý Mýsýr'daki Cebeleyn kasabasýnda yapýlan resmî bir kazýda bulunmuþtur. Öncelikle, kazý mahalli Kýzýldeniz'e aþýrý uzaktýr (300 km). Eski Mýsýrlýlar sevdiklerini gündelik hayatta kullandýklarý eþyalarla gömmeyi âdet edinmiþlerdi. Altýndan yapýlma gündelik eþya ve mücevherat, bu kültürde bütün asillerin mezarlarýnda mutlak surette karþýlaþacaðýnýz çok önemli sýnýfsal göstergelerdir. Bizdeki mumyanýn çevresinde gördüðünüz kap-kacak, cesedin bulunduðu mezardan çýkan orijinal eþyalarýdýr. Bunlar ise gayet sýradan, o çaðda avamýn kullandýðý türden toprak malzemelerdir. Eðer ki bu kiþi kutsal metinlerde sözü edilen 'lanetlenmiþ firavun' ise o halde içi ve çevresi baþka insanlarca düzenlenip süslenmiþ olan nizamî bir mezarda deðil; geliþigüzel bir biçimde bulunmasý gerekirdi… Bu kiþinin 2. Ramses olduðunu ileri sürmek ise, tarihsel gerçeklerle tam anlamýyla alay etmek demek. Çünkü, Ramses 2'nin mumyalanmýþ bedeni Mýsýr'ýn Krallar Vadisi'ndeki özel mezarýndan zaten yýllar önce bilim adamlarý eliyle çýkarýlmýþtý ve þu anda da Kahire Müzesi'nde koruma altýnda bulunuyor. Bütün bu gerekçelerin ýþýðýnda, gerçekliðini araþtýrdýðýnýz iddianýn hiçbir tarihî ya da bilimsel geçerliliði ve tutarlýlýðý bulunmadýðýný bilmenizi isterim. Böyle bir iddiayý destekleyecek en küçük bir bulguya sahip olsaydýk, bu mumyayý müzemiz galerilerinde þu anki konumunda deðil zaten çok daha farklý ve görkemli koþullarda sergilerdik.” (Eski Mýsýr uzmaný Derek A. Welsby’in açýklamasý, Ali Murat Güven; 20 Kasým 2005, Yeniþafak).


Ali Murat Güven’in araþtýrma/haberine göre müzede böyle 10-15 mumya ceset daha var. Bu da onlardan biri ve Mýsýrlý bir köylüye ait. Firavun olduðuna dair hiçbir kanýt yok!


***


“Var, Kur’an’daki ayet!” diyeceksiniz…


Ýmanlarýný “Firavun’un cesedi” gibi þehir efsanelerine dayandýranlar yazýnýn sonunda imansýz kalacaklarýndan en iyisi yazýnýn bundan sonraki bölümünü okumasýnlar derim…


Kur’an’da geçen ayet þöyle: “Bugün senin ‘bedenini’ kurtaracaðýz. Arkandakilere ibret olsun. Ne var ki insanlarýn birçoðu ayetlerimiz karþýsýnda hiç oralý olmuyor.” (Yunus; 10/92)


Bu kökten (b-d-n) gelen kelime Kur’an’da bir yerde daha kullanýlýr: “Büyükbaþ hayvanlarý da (el-budne) size Allah’ýn þiarlarýndan kýldýk” (Hacc; 22/36).


Ayette geçen “beden” kelimesi büyükçe olmak, gövdeli olmak demektir. Cüssenin büyüklüðüne bakýlarak söylenirse beden, rengine bakýlarak söylenirse cüsse manasýna gelir. Bu açýdan semiz deveye de bedene denir. Beden ayný zamanda vücudu koruduðu için zýrh manasýna da gelir. Nitekim beden de iç organlarý korumaktadýr. Týpký gömlekte elin geldiði yere el, sýrtýn geldiði yere sýrt, karnýn geldiði yere karýn dendiði gibi, zýrh da, bedenin üzerinde durduðundan beden adýný aldý denilmiþtir.(Raðýp, el-Müfredat, b-d-n mad.).


Þu halde ayette iki tefsir mümkün görünüyor.


1-Büyükçe olmak, iri gövdeli olmak manasýna bakýlarak “Senin büyükçe, iri, gövdeli, devasa (yapýlarýnýgöz kırpma arkandan býrakacaðýz, koruyacaðýz. Böylece insanlar arkandan bu kadar budn (büyükçe) hale gelmiþ Firavun’un nasýl yok olup gittiðini görerek ibret alacaklar” denmiþ olur… Musa zamanýnda ki Firavun vücut itibariyle sýska birisi olmasýyla tanýnýrdý. Hemen anlaþýlabileceði gibi buradaki büyükçe olmaktan maksat onun görkemli yapýlarý yani pramitleridir. Nitekim baþka bir ayette Firavun “Yere çakýlý dev kazýklar/pramitler sahibi” (zu’l-evtad) olarak da anýlýr. (Sad; 12, Fecr; 10).


2- Zýrh manasýna bakýlarak “Seni bedenini saran altýn iþlemeli zýrhýnla birlikte býrakacaðýz, kenara çýkaracaðýz. Böylece ‘Firavunlar ölmez’ diyenler ardýndan senin zýrhýnla da olsan nasýl öldüðünü görecekler, ibret alacaklar” denmiþ olur…


Her iki halde de verilmek istenen “yaþayan mesajlar” ise þunlar olur;


Birinci tefsirden: Görkemli binalara, devasa ordulara, imparatorluk saraylarýna sahip nice despotik tiranlar göçüp gitmiþtir. Bunlarýn halini görmek istiyorsanýz Firavun Ýmparatorluðu’nun geride kalan devasa yapýlarýna/pramitlerine bakýn. Oralara dünyanýn yedinci harikasý diye boþ gözlerle turistik ziyaretler yapacaðýnýza ibret alýn. Kendi çaðýnýzýn görkemli ordu ve binalarýna sahip imparatorluklarý da bir gün böyle olacak. Onlardan korkmayýn, Allah’týr en büyük olan ve ebediyen yaþacak olan…


Ýkinci tefsirden: “Ben sizin en büyük Rabbinizim” (Naziat; 24) diyen Firavunlar da ölür, öldü, ölecek! Üstelik bedenlerini sarmýþ altýn iþlemeli zýrhlarýyla… Altýndan zýrhý bedenini ölümden kurtaramaz. Zýrhýyla olsa dahi öldürürüz. Her kim ‘Bize ölüm yoktur, biz yýkýlmayýz, liderimiz ölümsüzdür, ona bir þey olmaz; altýn, gümüþ, servet, iktidar, zenginlik bize yeter’ diyerek kendini müstaðni görürse bilsin ki her nefis ölümü tadacaktýr. Dünya kimseye kalmadý, herkes ölecek ve Allah’ýn huzuruna gelecektir. Bu nedenle ey insanlar kimseye Rab/ilah gibi davranmayýn, Allah’tan baþka Rab/ilah yoktur!


Ve siz ey zenginliðini kendine yeterli görerek altýn ve gümüþle korunduðunu, güvende olduðunu sanan, görkemli binalara, devasa ordulara ve zýrhlý araçlara sahip modern bedenler! ‘Yeryüzünün Tanrýlarýyýz, Ýlahlarýyýz, Rableriyiz’ diye efelenmeyin! Sizin de sonunuz budur! Siz de ölür, altýnla korunmuþ bedenleriniz ibret-i alem için yerlere serilir, su kenarlarýna atýlýr. Altýný ve gümüþü Firavunlar gibi bedeninizi koruyan zýrh gibi kendinize saklamayýn… Her þey fanidir, baki olan sadece Allah’ýn vechi (yüzü/zatý/kudreti) dir…


***


Görüldüðü gibi ayette geçen “beden” kelimesinin Yunan felsefesindeki ruh-beden ikilemi ile alakasý yoktur. Nitekim Kur’an’ýn hiç bir yerinde ruh ve beden kelimesi bu ikilemde kullanýlmaz. Ruh maddi (hava) veya manevi (vahiy) canlýlýk veren þey, beden/budne de büyüklük, irilik, devasalýk veya koruyucu zýrh anlamýndadýr. Yukarýdaki iki tefsir her ikisine de uygundur.


Nitekim eski müfessirlerin çoðu da yukarýdaki yorumlarýn benzerini yapmýþlardýr. Örneðin dil alimlerinden Leys beden kelimesinin zýrh demek olduðunu söylemiþ, Ýbn Abbas da “Firavun’un üzerinde sayesinde tanýnýp bilindiði altýn bir zýrhý vardý. Allah onu tanýnýp bilinsin diye sudan bu zýrhý ile çýkardý” demiþtir (Razi, Mefatuhu’l-Ðayb, c.12, s. 464).


Meselenin Kur’an metni ve tefsiri açýsýndan durumu bundan ibrettir.


Müzedeki cesedin ise bir köylüye ait olduðunu, dünyanýn deðiþik müzelerinde böyle bir çok mumya ceset olduðunu (Ki mumya çok eski bir mezar ve ölü kültürüdür. Rusya’da Lenin’in cesedi de mumyalýdýr) Firavun’a ait olmakla alakasýnýn bulunmadýðýný, bunun bir “þehir efsanesi” olduðunu yazýnýn giriþinde aktarmýþtým.


***


Gelelim kýssadan (yazýdan) hisseye…


Batýda bir bilimsel buluþ ortaya çýktý mý, biz hemen “Kur’an bunu 14 asýr önceden haber vermiþti” diye böbürleniriz. Ýmanýmýz batýdaki bilimsel buluþlarýn Kur’an’da haber verilmiþ olduðuna dayanacaksa yandýk demektir.


14 asýr önce bu tür buluþlardan hiç haberleri olmadýðý halde imanlarý ile dünyayý sarsan sahabeler, acaba, Firavun’un cesedini müzede mi görmüþler veya tatlý su ile tuzlu suyun birbirine karýþmadýðýný keþfeden Kaptan Custo’yu mu dinlemiþler ya da petekte Allah yazýldýðýný görüp de mi sarsmýþlar dünyayý?


Tabiî ki Allah’ý tarihin bütün yelpazesinde, hayatýn tüm mecralarýnda ve tabiatýn her zerresinde görmüþler. Külliyen varlýðý Allah’ýn ruhu/nuru olarak kavramýþlar. Onunla her zerrede iliþkiye geçmeyi Allah ile iliþkiye geçme olarak anlamýþlar.


Oysa biz de öyle mi?


Cesetler (mezarlar) yetmez, illa Firavun’un mumyadan cesedini görmek isteriz.


Denizler yetmez, illa tatlý ile tuzlu suyun keþfini bekleriz.


Daðlar yetmez, illa daðýn tepesinde Allah yazýsýný görmek isteriz.


Arý yetmez, illa petekte Lafza-i Celal yazýsý ararýz.


Ay yetmez, illa ayýn yarýldýðýný görmek isteriz.


“Keþf” perdeyi kaldýrmak “müþahede” de görmek, tecrübe etmek demek olduðuna göre, doðrudan doðruya tarihin, hayatýn ve tabiatýn olmuþ olan/olmakta olan/olacak olan (kevnîgöz kırpma ayetlerine derinlemesine nüfuz etmek/perde gerisine inmek (vera’il-hicab) ve bizzat tecrübe etmek yani keþf ve müþahede lazýmdýr. Asýl keþf ve müþahede budur. Bu da ancak saðýr, kör ve dilsiz olmaktan kurtulmakla mümkündür.


Bundan daha saðlam bir kulp (urvetu’l-vuska) var mý?


Böyle olunca Firavun’un cesedi ile deðil; bizzat kendisi ile uðraþýrsýnýz. Altýn tanrýsý Mammon’a tapan modern Firavunlarý gözlerinizle görür, kulaklarýnýzla duyar, dillerinizle hakký (gerçeði ve adaleti) haykýrýr hale gelirsiniz. Modern Firavunlar’ýn büyücülerini Musa gibi bir bir deþifre edersiniz.


Mü’minlerin “yaþayan imaný” böyle olmak icap eder.


Ýnanlýlarýn “ölü itikadý” ise define avcýsý gibi ceset arar.
Gönderme Tarihi: 23.05.2009 - 11:43
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: KURBAN BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
_ADA_ su an offline _ADA_  
27 Mesaj -
S.A.

Tüm islam aleminin kurban bayramý mübarek olsun.

Ümmet bilinci ile yaþanacak nice bayramlara ulaþmak dileði ile...
Gönderme Tarihi: 07.12.2008 - 13:03
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: HANZALA
_ADA_ su an offline _ADA_  
HANZALA
27 Mesaj -
Naci el-Ali Hanzala’yý cizmistir, ama Ali’yi korkudan, geri adým atmaktan koruyan da Hanzala olmuþtur. Hanzala Filistin’e sadýktýr ve yenilginin dev dalgalarýnýn Ali’yi alýp götürmesini engellemiþtir. Yine de Naci el-Ali bir korkuyu her zaman taþýdý: “Sýnýrlamalardan korkmuyorum ve hiç hesabýný yapmýyorum. Tek korktuðum yeisin kalbime ulaþmasý.

Flistinli çizer Naci el-Ali’nin Hanzala’sý Ýsrail’in vahþet ve yýkým politikasýndan doðmuþ bir çocuktur, diþ görünümünün, onu mülteci kaplarýnýn diðer çocuklarýndan –Zeyneplerden, Muhammedlerden, Fatmalardan ayýran- belirgin hiçbir özelliði yoktur. Besili, þýmartýlmýþ ya da rahat bir çocuk deðildir Hanzala. Týpký kamp arkadaþlarý gibi yalýnayak, çirkin, bakýmsýz ve kirpi saçlý bir çocuktur. 10 yaþýndaki bu çocuðu diðerlerinden ayýran, onun “negatif” ve küskün biri olmasýdýr. Baðladýðý elleri arkasýnda bu çocuk Amerika ve Ýsrail’in bölgedeki politikalarýný ve önerdikleri “çözümü” protesto etmektedir. Hanzala elini baðlamaktadýr, buna Henry Kissinger’ýn Filistin politikasýný öðrendiðinde karar vermiþtir.

Hanzala'yý mülteci çocuklardan ayýran, onun bize sýrtýný dönmesidir. Negatif bir kiþiliktir o; reddeden biri ve reddettiði sadece Amerika ve Ýsrail’in politikalarý deðildir. Hanzala nadiren yorum yapan ve eyleme geçen bir tanýktýr; bazen onu bir taþa uzanýrken ya da taþ fýrlatýrken de görürüz, ama eses olarak Filistin’de olup bitenleri izlemektedir. Filistin mücadelesinin direniþçi unsurlarýný ve Araplarýn acýsýný temsil etmektedir, ama bir yandan da Araplarýn bölünmüþlüðünü ve Filistin halkýnýn acýlarýna kayýtsýzlýðýný eleþtirmektedir. Araplarýn sessizliðine, Ýsrail’in iþlediði savaþ suçlarýna, dünyanýn ikiyüzlülüðüne ve Arap yönetimleri ile FKÖ içindeki yozlaþmaya da sýrtýný dönmüþtür.Doðanýn kanunlarý Hanzala üzerinde etkili deðildir, çünkü o 10 yaþýnda doðmuþtur ve her zaman o yaþta kalacaktýr. Hanzala’nýn büyümesinin, 10 yaþýný geçebilmesinin tek koþulu onun Filistin’e dönebilmesidir. Hanzala bu bakýmdan, diðer kamp çocuklarý gibi, çizeri Naci el-Ali’nin acýsýný da temsil etmektedir. Naci el-Ali, 1948’de, on yaþýndayken ayrýlmak zorunda kaldýðý Celile’deki köyüne dönememiþtir. Týpký büyümesi gibi, Hanzala’nýn yüzünü görebilmemizin de bir koþulu vardýr: Okur, onun yüzünü ancak Arap halký özgürlüðünü ve tehdit altýndaki haysiyetini yeniden kazandýðýnda görebilecektir.

kendi küçük gövdesine hapseden ve içini acýyla dolduran Naci el-Ali’nin acýmasýzlýðý deðil, bizzat yaþadýklarýdýr. Hanzala’nýn elleri arkasýnda sessizlik içinde tanýklýk ettiði göç, yoksulluk ve kamp hayatý, büyük ölçüde Naci el-Ali’nin de kiþisel gerçeðidir. Karikatür çizmeyi cezaevinde öðrenen Ali, ilk çizimlerini mülteci kampýnýn duvarlarýna yapar. 1960’larýn baþýnda Filistin mücadelesinin önderlerinden Gassan Kanafani onun yeteneðini farkeder ve bu alanda profesyonel olarak çalýþmasýný saðlar. Filistin mücadelesinin Nasýrcý Arap milliyetçiliðinden devrimci bir çizgiye kaymasýnda önderlik edenlerden biri olan Kanafani onun ilk çalýþmasýný El-Hürriyet dergisinde yayýmlar.

Çizmeyi ciddiye alan Naci el-Ali, daha sonra Kuveyt’teki Tali’a dergisinde çizer olarak çalýþmaya baþlar. 1968’den 1975’e kadar Es-Siyase gazetesindedir. Bu tarihte Lübnan gazetesi Es-Sefir’e geçer. Artýk çizimleri yayýlmaya ve çizgisinin karakteristik özellikleri belirginleþmeye baþlamýþtýr. Çok keskin ve detaycý çizgilerinin olduðu söylenemez ve fikrin daha ön planda olduðunu kabul etmek gerekir. Yine de hareketin fazla olmadýðý bu çizimlerin donuk olduðunu söylemek haksýzlýk olacaktýr. Naci el-Ali’ninki açik sözlü, cesur, mitlere ve hiziplere teslim olmamýþ bir çizgidir. Ama kabul etmeli ki, onun çizgisi yenilgilerin ortasýna düþmüþtür; 1967 ve 1982 yenilgilerinin ortasýnda biçimlenmiþtir.

Öyle ki, hayatýnýn son on yýlýnda (1977-1987) hep kendi kuþaðýnýn yenilgisinin sonuçlarýyla boðuþmuþtur. Yenilenler mücadelede “düþenler” ve “göbekliler”dir, o ise Filistin’in direniþçi unsurlarýný temsil etmeye devam etmektedir. Bu o kadar da kolay bir þey deðildir ve en büyük dayanaðý kendi kahramaný Hanzala’dýr. Naci el-Ali, Hanzala’yý yaratmýþtýr, am Ali’yi korkudan, geri adým atmaktan koruyan da Hanzala olmuþtur. Hanzala Filistin’e sadýktýr ve yenilginin dev dalgalarýnýn Ali’yi alýp götürmesini engellemiþtir. Yine de Naci el-Ali bir korkuyu her zaman taþýdý:

“Sýnýrlamalardan korkmuyorum ve hiç hesabýný yapmýyorum. Tek korktuðum yeisin kalbime ulaþmasý.”


























Gönderme Tarihi: 02.12.2008 - 13:31
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: ninni yavrum ninni
_ADA_ su an offline _ADA_  
27 Mesaj -
s.a.

Yok kardeþ daha o zamanlar gelmedi...

Can boðaza gelmeden, Dünya müslümanlarýna yapýlan zulümler, iþkenceler, bize veya evdeki yakýnýmýza yapýlmadan kýlýmýzý bile kýpýrdatmayýz.

Çünkü biz "BÝZE DOKUNMAYAN YILAN BÝN YAÞASIN" ilkesini düstur edinmiþ, öyle bir hayat yaþýyoruz iþte...

Bizim üniversiteye gidipte baþörtülü olduðu için okula alýnmayan kýzýmýz, kýzkardeþimiz yok ki bize ne, varsýn onlar düþünsün, hem niye okuyacaklar ki evde oturacaklarý yerde...

Gece yarýsý evlerimize suçsuz olduðumuz halde baskýn yapýlmadý bizim, evdeki hane halký o baskýn sonucu psikolojik travmalar yaþamadý, hem onlar niye rahat durmuyorlar ki, size ne iþkence varmýþ, zulüm varmýþ, bu insalar dinini tanýsýnmýþ, rahat mý batýyor tabiri caizse...

Bizim yüreklerimizde Ýslam dini ile ilgili kaygýlarýmýz olmadý, hem niye olsun ki camilerimiz açýk deðilmi isteyen gider isteyen oturur evinde, hem dýþarda niye kendimi açýk edeyim, evimde ister yaþarým ister yaþamam bu böyle biline...

Hem biz etliye sütlüye karýþmayan müslümanlarýz, nasýl olsa birgün girecez cennete tatlý canýmýzý üzmeye deðer mi bu yalan dünya da. Ýslam barýþ dini deðil midir hem ne gerek var ortalýðý bulandýrmaya...

Velhasýlý kelam, daha o zamanlar gelmedi kardeþ. Biz böyle oldukça geleceði de yok.

selam ve dua ile...
Gönderme Tarihi: 03.11.2008 - 19:10
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: 5 YAŞ SENDROMU
_ADA_ su an offline _ADA_  
5 YAŞ SENDROMU
27 Mesaj -
Ramazan 1

Bu gün evde bir acaiplik var.

Herkes sessizce iþine okuluna gidiyor.

Annem 'Zeynep hadi sana kahvaltý hazýrlayalým' dedi.

Kimse yemek yemiyor, su içmiyor.

Ablam bile!


Ramazan 5

Önce diyet yaptýklarýný sanmýþtým.

Ýzledim hepsini.

Akþama doðru hepsi sessizleþiyor.

Sofrayý hazýrlayýp ezaný bekliyorlar.

Onlarý böyle seyretmek, öyle hoþ ki.

Baþka zaman, susmak bilmeyen ablamýn bu hali içten içe güldürüyor beni.

Ama gülmeye cesaretim yok.


Ramazan 9

'Niye böyle yapýyorlar?' Ablama sordum, 'Büyüyünce anlarsýn..' dedi.

Zaten baþka ne der ki…

Anneme sordum, Ramazan dedi.

Babama sordum, Oruç dedi.


Ramazan 11

Bu Ramazan ve Oruç isimli iki kiþi, bizimkilere yeme-içme yasaðý koymuþ demek.

Arkadaþým Fatýma'ya sordum.

Onun ailesine gündüzleri yemek yemiyor su içmiyormuþ.


Ramazan 14

Kaþýk çatal sesleri, konuþmalar duydum.

Uyandým.

Babama haber vermeye koþtum, yataðýnda yok!

Çaresiz, huysuz ablamýn odasýna koþtum.

O da yok!

Korkmadým, Ben bu hýrsýzlarýn hakkýndan gelirim!' dedim.

Aldým elime paspasýn sapýný, aniden açtým mutfak kapýsýný.

Sopamý havaya kaldýrdým öylece kaldým oracýkta.

Bizimkiler yemek yiyorlar!

Vay uyanýklar.

Gündüz Oruç ile Ramazan'dan korkup gece yiyorlar.

Birde üstüme gülüyorlar…

Korkaklar.


Ramazan 17

Önceleri, Oruç ile Ramazan'ý bulup þikayet etmeyi düþündüm.

Fakat ablamýn yemek yemedikçe pamuk gibi yumuþadýðýný fark ettim.

Babam ile Annem de artýk tartýþmýyorlar.

O zaman devam.

Belli ki Oruç ve Ramazan iyi kalpli iki amca.

Ramazan 19


Her gün bize beyaz baþörtülü teyzeler geliyor.

Oturup birlikte Kur'an okuyorlar.

Her zaman ki gibi mobilyadan, gelinden, kaynanadan, konuþmuyorlar.

Ellerini açýp herkese dua ediyorlar.

Sevim teyze de baþýný örtmüþ.

Çok da yakýþmýþ


Ramazan 22

Her þey aynen devam ediyor.

Televizyonlar bile uslu uslu konuþuyor.

Hepsi akþam ezan okuyor.

Ýftar iftar deyip bütün þehir birden yemeðe baþlýyor.

Ne hoþ.


Ramazan 24

Oruç'u mer ak ediyorum.

Geçen gün Ayþe teyzem Annemle konuþuyorlardý.

Þöyle þöyle yaparsam Oruç bozulur mu?

Yok böyle olursa Oruç kaçar mý?

Demek ki Oruç, çok duygulu birisi.

Ýnsanlar kötü bir þey yapýnca bozuluyor.

Kötülüðü gördüðü yerden kaçýyor.

Oruc'u ve Ramazan'ý artýk iyice merak ediyorum.

Onlarla tanýþmaya can atýyorum.


Ramazan 25

Bu günlerde herkes Kadir gecesinden bahsediyor.

Þimdiye kadar gecesi olan bir adam göremedim.

Bu Kadir de kim?

Bin aydan hayýrlý gecesi varmýþ.

O gece uyumamak, namaz kýlmak, Kur'an okumak önemliymiþ.


Ramazan 26

Ýftarý çok sevdim.

Akþam yemek yemeye Ýftar diyorlar.

Gece yemek yemenin adý da Sahur.

Ýftar sonrasý eðlenceler oluyor.

Babam camilere götürüyor bizi.

Herkes sokaklarda, camide, neþe içinde.


Ramazan 28

Merak içinde beklerken uyuyakaldým.

Kadir, gecesiyle beraber gelmiþ gitmiþ.

Ben göremedim.

Anlayamýyorum.

Bu yüzden aðabeyimi çok özlüyorum.

Ablama soru sormaya kalksam, bana doya doya gülüyor.

Sonra da arkadaþlarýna anlatýyor, birlikte gülüyorlar.

Sinir oluyorum.

Abim uzak bir þehirde üniversitede okuyor.

'Abim ne zaman geliyor?' diye aneme soruyorum.

'Bayram gelsin, o da gelecek' diyor.

Oruç, Ramazan, gece gelen Kadir'den sonra þimdide Bayram!..

Soramýyorum 'Bayram kim?' diye.

Neden o gelmeden abim gelemiyor?

Belki de abimin arkadaþýdýr.

Çok özledim abimi.

Bayram'ý da alsýn gelsin tanýþalým.


Ramazan 29 / Arefe

Sonunda bir haným ismi duydum.

Arife diyemiyorlar mý ne?

Arefe diyorlar.

Niye Arefe?

'Arife' olmasý gerekmiyor mu?

Yengemin adý gibi yani...

'Arefe geliyor, daha temizliði bitirmedik.' diyor Annem .

Demek ki Arife teyze çok titiz.

Ýyice telaþlandýlar.

Bir Bayram diyorlar, bir Arefe, harýl harýl çalýþýyorlar.

Temizlik yapýlýyor.

Yemekler hazýrlanýyor.

Anneme 'Bayram ne zaman gelecek?' dedim, 'Arefe'den sonra' dedi.

Demek ki Bayram ile Arefe evli deðil.

Akraba da deðil.

Kafam karma karýþýk.

Salih abim bi gelse de her þeyi bana anlatsa.

Ve Bayram geldi

Sabah kalktýðýmda, herkesi kahvaltýda yakaladým!.

Oruç öldü heralde diye düþündüm.

Gece Abim gece gelmiþ.

Sevinçten haykýrdým.

Çok özlemiþiz birbirimizi.

Bütün olaný biteni bir güzel anlattým Abime.

Yüzüme bakarken, bana tebessüm ettiðini gördüm.

Ablama sormamakla ne iyi ettiðimi anladým.

Abimin tebessüm ettiði yerde, Ablam kahkaha atar.

Abime küser gibi yaptým, hemen gönlümü aldý.

Bana her þeyi baþtan anlattý, bu sefer de ben gülmeye baþladým.

***

Abimden söz aldým.

Kimseye anlatmayacak, konuþtuklarýmýzý yazmak için izin istedi.

Ben de verdim..

Ramazan günlüðü iþte böyle ortaya çýktý.

Abim buna bir de isim buldu: 5 Yaþ Sendromu.

Sendromu anlamadým.

Ama olsun, Abime güveniyorum.

Gerçi Ablam'a göre 4 yaþýndayým.

Annem 5 yaþýnda olduðumu söylüyor.

Babam daha 4 yaþýndan gün almadý diyor.

Abim bu konu beni aþar diyor.

Bayramý çok sevdim.

Ama Ablam tekrar o sinirli haline dönecek diye, Ramazanýn gidiþine çok üzüldüm.

Bizim için her gün Ramazan olsa!..

Ne iyi olur...
Gönderme Tarihi: 11.10.2008 - 19:48
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Koca Fazla Bilgili Olursa!!
_ADA_ su an offline _ADA_  
Koca Fazla Bilgili Olursa!!
27 Mesaj -
Koca fazla bilgili olursa


Karý - koca birlikte tatile çýkarlar. Gittikleri yerde kamp kurarlar.

Tatillerinin ikinci gününün akþamý güzel bir yemek yiyip uykuya dalarlar.

Birkaç saat sonra kadýn uyanýr ve kocasýný da uyandýrýr.Adam uyku sersemidir;

güzel bir rüyadan uyandýrýldýðý için de biraz kýzgýndýr:

'Ne oldu?Ne istiyorsun?' diye sorar.

Yukarýya bak ve bana ne gördüðünü söyle.' Adam gökyüzüne bakar ve cevap verir:

-'Bunun için mi uyandýrdýn beni?.Baktým iþte. Bir sürü yýldýz görüyorum,ýþýl ýþýl parlayan milyonlarca yýldýz.

Karýsý tekrar sorar.Peki, bu sana neyi gösteriyor?

Artýk iyice uykusu kaçan adam biraz düþünür ve cevap verir:

'Teolojik olarak Allahin kudretini ve kendi acizliðimizi görüyorum.

Felsefi olarak, evrenin sonsuzluðunu ve onun karþýsýndaki önemsizliðimizi görüyorum.

Astronomik olarak galaksilerin,yýldýzlarýn, gezegenlerin varlýðýný görüyorum.

Yýldýzlarýn konumuna bakarak saatin 3 olduðunu görüyorum.

Meteorolojik olarak da bugün havanýn çok güzel olacaðýný görüyorum.

Niye sordun bunu bana?

Sana neyi gösteriyor?

'Necati, çadýrýmýzý çalmýþlar!
Gönderme Tarihi: 18.08.2008 - 18:37
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Babam icin Dualarinizi bekliyorum :-((
_ADA_ su an offline _ADA_  
27 Mesaj -
Yüce Rabbim Babanýza þifa, sizlerde sabýrlar ihsan etsin.

Derdi veren Rabbim, dermanýný da verir muhakkak.

Geçmiþ olsun...


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son _ADA_ tarafından, 09.08.2008 - 10:04 tarihinde.
Gönderme Tarihi: 09.08.2008 - 10:03
_ADA_ üyenin diger mesajlarini ara _ADA_ üyenin Profiline bak _ADA_ üyeye özel mesaj gönder _ADA_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Sayfa (2): (1) 2 weiter >
İmzalar göster - Konu olarak göster

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 838 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
***Murat*** (48), behlul (50), hatice57 (44), GaZZe (60), erveysel (61), Abdulkadir22 (31), samyeli13 (47), candeniz (24), balacan (54), abdulkadir (31), babam veben (55), askbumu (43), sahra_yagmur (37), halit42 (39), Babacan52 (56), gurbetcigenc (33), Fikret1972 (52), NuR_EFSAN (39), jopp777 (47), pempe1987 (37), Nur baçesi (28), seyhzadem (36), Mustafa Alptug (41), gunes_akca (35), KanKaZ (36), hsusal (72), olimp_ (45), ufkumuzvar (42), gakkosfatih (42), HIKKI (51), Selale1 (49), Yasin Tural (36), nebitdag (45)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.58070 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.