generique stromectol chloroquine generique kaletra ivermectin generique luvox fludapamide fludex forzest fosamax frumil fulcin furacin furadantin furo basan furodrix gabantine gastroprazol geodon glaupax gli basan glibenese glibenorme glimerax glimeryle glucobay gluconormine glucophage xr glucophage glucotrol xl glucotrol glucovance gracial grifulvin gris peg grisol grisovin gyne lotrimin hard on oral jelly hard on helvecin helvevir hypnorex hytrin bph hytrin hyzaar ilosone
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » Guantanamo Hapishanesinde Iskence ve Zulümler geschlossen

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Yildirim2005 su an offline Yildirim2005  
Themenicon    Guantanamo Hapishanesinde Iskence ve Zulümler

12 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.12.2005
En Son On: 01.04.2007 - 21:02
Cinsiyeti: Erkek 
Bismillahirrahmanirrahim
-Gercekten Ibrahim Senín basinda geldikleri dogru, Malesef o hapishanede daha müslüman kardeslerimiz bulunuyor.
Allah´tan yardimdim ve sabir dileyelim kardeslerimize.
------------------------------------------



Guantanamo Hapishanesinde Iskence ve Zulümler

Guantanamo Siyonüssü Tarih : 23:40:49 | 10.04.2006

Guantanamo esiri Ibrahim Sen, yasadiklari insanlik disi iskenceleri Vakit’e anlatti... Sen, kampta, “Yahudi komutanlar ve hahamlar bulundugunu” söyledi SIRA SIZE DE GELECEK “Iste, iskence saati yine basladi... Ismi Yasef olan Yahudi komutan, bir taraftan vücuduma elektrik veriyor, diger taraftan da; ‘Türk terörist, merak etme az kaldi. Irak, Iran ve Suriye’den sonra sira Türkiye’ye de gelecek. Kadinlariniz hizmetçilerimiz, erkekleriniz de kölelerimiz olacak. Istanbul’a geldigimizde ilk olarak dedeniz Abdülhamid’in mezarini atese verecegiz’ diyordu. 90 ESIR DELIRDI Yasadiklarini, muhabirimiz Adem Özköse’ye anlatan Ibrahim Sen, Guantanamo’da “Delirtme odasi” denilen bir bölüm bulundugunu ve burada, insanlik diþi iskencelere maruz kalan 90 esirin delirdigini söyledi. KAMP, YAHUDI KAYNIYOR “Guantanamo’daki askerlerin yüzde 90’inin basinda kippa vardi. Isimleri de hep Yahudi isimleriydi. Guantanamo’da bizim tesbit ettigimiz 15 Yahudi haham vardi. Esir âlimlerin sorgularinda, en az bir haham bulunuyordu.” •SUNUS Ibrahim Sen.... Van nüfusuna kayitli ve su an 25 yasinda... Fikih ilmine olan yogun ilgisi sebebiyle Van’dan Afganistan’a giden Sen, Kandahar’da egitim gördügü medresenin bombalanmasi üzerine Türkiye’ye dönmek için yola çikarken, Guantanamo üssüne dogru uzanacak günlerin baslangicinda oldugundan habersizdi. 2 yil 3 ay Guantanamo’da tutulan Sen’in yasadiklari, özelde Islâm dünyasinin, genelde dünya halklarinin nasil bir zihniyetle karsi karsiya olduklarini en çarpici sekilde gözler önüne seriyor. Sen’in anlattiklari, insani dehsete düsürüyor. Ya anlatamadiklari!???... 2 gün sürecek olan röportajimizda, basta Guantanamo’daki direnis olmak üzere birçogu ilk defa kamuoyuna yansiyacak olan bilgi ve olaylarla karsilasacaksiniz. Iþte, Guantanamo tutuklusu Ibrahim Sen’in soluk kesen hikâyesi... “Sorgu odasina girer girmez yerlere atilmis Kur’an-i Kerim’ler dikkatimi çekti. Kadin askerler, üzerimdeki elbiseleri yirtip, bana fiziksel ve sözlü tacizde bulunmaya basladilar. Bir taraftan Islâm’a ve Peygamberimiz’e hakaretler ediyor, diger taraftan da benim çiplak haldeki fotograflarimi çekiyorlardi. O an öyle utandim ki, Rabbime canimi almasi için dua etmeye basladim.” “Hele bir de iskence görürken yaralanirsaniz, asil o zaman azabin büyügü basliyordu. Örnegin; iskence esnasinda kolunuz bir yerden kirilirsa, kolunuzu kesip atiyorlardi. Bu sekilde 30’a yakin tutuklunun kolunu herkesin gözü önünde kestiler. Yarali tutuklularin kollarini kirarken bir amaçlari da bizi korkutmakti.” -Öncelikle gözaltina alinisinizdan baslayalim. Nasil gözaltina alindiniz? 2001 yilinda fikih alaninda egitim görmek için Afganistan’a gitmistim. Afganistan’a gittikten 6 ay sonra ben ve bir grup arkadasimin fikih egitimi gördügü köy, ABD savas uçaklari tarafindan bombalandi. Bombalama esnasinda birçok Afgan sivil hayatini kaybetti. Bizim bulundugumuz bölgeye yönelik ABD bombardimani artinca, Türkiye’ye dönmek için Afganistan’dan ayrilmaya karar verdim. Pakistan-Afganistan sinirini 300’e yakin medrese ögrencisiyle geçerken, Pakistan istihbarat birimleri tarafindan gözaltina alindik. -Niçin gözaltina alindiniz? Size, gözaltina alinisinizla ilgili herhangi bir sebep söylediler mi? Pakistan istihbaratinin bizi Amerikalilara satmak için gözaltina aldigini ögrendik. Hatta istihbaratçilardan biri; “Amerika kâfir, fakat dolar güzel” dedi. Zaten Guantanamo’da Amerikalilar tarafindan sorgulanirken, Pakistanli istihbaratçilarin beni 5 bin dolar karsiliginda Amerikalilara sattiklarini ögrendim. -Insan ticareti bu bölgede yaygin bir sekilde yapiliyor mu? Hem de çok yaygin... Hatta Pakistan istihbaratiyla çalisan bölgedeki bazi köylüler, geçimlerini insan ticaretiyle sagliyor. Hiç ilgileri olmadiklari halde birçok medrese ögrencisi, El Kaide savasçisi olduklari yalaniyla Amerikalilara satiliyor. -Gözaltina alindiktan hemen sonra mi Amerikalilara teslim edildiniz? Hayir. Ilk önce 2 gün Pesaver’de tutulduk. Daha sonra Pakistan ordusuna bagli Kuart Cezaevi’ne götürüldük. BM YETKILILERI SORGULADI -Kuart Cezaevi’nde daha çok kimler tutuluyordu? Ayrica bu cezaevinde herhangi bir sorgu veya iskenceyle karsilastiniz mi? Kuart’ta daha çok Amerikalilara satilmak için gözaltina alinan kisiler tutuluyordu. Pakistanli askerler bizi ABD ordusuna teslim edecekleri için herhangi bir sorguya tabi tutmadilar. Yalniz 1 ayin sonunda hücrelerimize BM yetkilisi olduklarini söyleyen Amerikali bir heyet geldi. El Kaide’ye bagli oldugumuzu itiraf etmemiz durumunda, bize yardimci olabileceklerini söylediler. Bu teklifi hiçbirimiz kabul etmedik. Kuart’ta herhangi bir iskence görmedik. Fakat ellerimiz ve ayaklarimiz prangali durumda, bir ay boyunca hücrelerde tutulduk. Bu süre zarfinda 10 saniyelik bile olsa prangalarimiz çikarilmadi. -Kuart Cezaevi’nden sonra nereye götürüldünüz? Amerikali askerler Kuart Cezaevi’nden bizi alip, Afganistan-Kandahar’daki ABD üssüne götürmek üzere kargo uçaklarina bindirdiler. Uçakta her birimizi islerle birbirimize bagladilar. Zaten basimiza çuval geçirip, agizlarimizi da bantlamislardi. Bu yolculugumuz ipler sebebiyle bizim için tam bir azap oldu. -Nasil yani? Biraz açar misiniz? Elleri arkadan kelepçeli 300 kisiyi iple birbirlerine bagladýklari için, uçak sallandikça herkes çektigi aci sebebiyle ipi bir tarafa çekiyor, bu nedenle kollarimiz kirilacak gibi oluyordu. Hatta 10 kadar arkadasimizin bu esnada kolu kirildi. O öyle bir aciydi ki anlatamam... -Kandahar’daki ABD üssünde neler yasadiniz? Askerî üsse girer girmez ABD askerleri bize demirlerle saldirdilar. 5’er kisilik gruplara ayirip, betonun üzerine yatirarak dövmeye basladilar. Her birimizi yarim saate yakin dövdüler. Yarim saatin sonunda 10 kadin Amerikali asker, beni alip sorgu odasina götürdü. Tabii bu arada ellerimiz ve ayaklarýmýz zincirli... Askerlere karsi koymak için en küçük bir mukavemette bulunsan, zincirler sebebiyle ayaklarin ve kollarin kopacakmiþ gibi oluyordu. Sorgu odasina girer girmez yerlere atilmis, üzerine küfürler yazilmis Kur’an-i Kerim’ler dikkatimi çekti. Kadin askerler üzerimdeki elbiseleri yirtip, bana fiziksel ve sözlü tacizde bulunmaya basladilar. Sürekli demirlerle vurduklari için, basim ve yüzüm kanlar içinde kaldi. Bir taraftan Islâm’a ve Peygamberimiz’e hakaretler ediyor, diger taraftan da benim çiplak haldeki fotograflarimi çekiyorlardi. O an öyle utandim ki, Rabbime canimi almasi için dua etmeye basladim. Askerlerin saldiri ve tacizleri 1 saat kadar sürdü. Yasadiklarim tam bir kâbus gibiydi. -Daha sonra ne oldu? Kadin askerler bana mavi bir tulum giydirip, erkek askerlere teslim etti. Erkek askerler de zorla saçlarimi ve sakallarimi kestiler. Bu arada gördügüm iskencelerin etkisiyle devamli bayiliyordum. 1 hafta boyunca bana ve arkadaslarima ara vermeden iskence yaptilar. UYKUSUZ GEÇEN 40 GÜN -1 haftanin sonunda nereye götürüldünüz? Hepimize bir numara verdiler ve sorgu odalarindan çikarýp hücrelere attilar. Benim numaram 274’tü. Bundan sonra hücre iskenceleri basladi. Kandahar’daki ABD üssünde 40 gün kaldik. Inanin bu 40 gün içinde toplam yarim saat uyutulmamiza izin verilmedi. Birkaç dakikaligina uykuya dalsaniz, hemen ABD askerleri köpeklerle hücrenize gelip saldiriyorlardi. Hele bir de iskence görürken yaralanirsaniz, asil o zaman azabin büyügü basliyordu. Örnegin iskence esnasinda kolunuz bir yerden kirilirsa, kolunuzu kesip atiyorlardi. Bu sekilde 30’a yakin tutuklunun kolunu herkesin gözü önünde kesip attilar. -Guantanamo yolculugunuz nasil basladi? 40 gün Kandahar’daki ABD üssünde kaldiktan sonra, aramizdan 300 kisiyi seçtiler ve tekrar baslarimiza çuvallar geçirip, kargo uçaklarina bindirdiler. Tutuklu arkadaslar, muhtemelen Guantanamo’ya götürüldügümüzü söylediler. Zaten Amerikali askerler bize nereye götürüldügümüz hakkinda en ufak bir bilgi vermiyorlardi. -Afganistan’dan Guantanamo’ya Müslüman tutuklulari götüren uçaklarin Incirlik üssüne ikmal için ugradiklari iddia ediliyor. Sizin bu hususta bir tanikliginiz oldu mu? Kargo uçagina bindirilen bu 300 kisinin içinde biz 6 Türk’tük. Bizi özellikle uçagin kapisina en uzak yere oturttular. Bu durum bende birtakim süphelere yol açmisti. Guantanamo’ya ulasmadan önce bir yerde 2 saatligine mola verdik. Ben, kapiya uzak olusum ve basimdaki çuval nedeniyle mola verilen bu yerin neresi oldugu hakkinda bir tespitte bulunamadim. Fakat Guantanamo’ya vardiktan 3 hafta sonra çat pat Türkçe bilen bir Arap tutuklu, uçagimizin mola verdiii yerde Türkçe konusmalar duydugunu söyledi. YARIN: Siyonist komutandan cok sözler Siyonist komutandan cok sözler Tarih : 23:19:10 | 11.04.2006 Iskence magduru Ibrahim Sen yasadiklarini anlatiyor-2 Guantanamo’daki tutuklulari sorgulayan iskenceci askerlerin yüzde 90’i Yahudiydi “Ismi Yasef olan Yahudi komutan bir taraftan vücuduma elektrik veriyor, diger taraftan da; ‘Türk terörist, merak etme az kaldi. Irak, Iran ve Suriye’den sonra sira Türkiye’ye de gelecek. Kadinlariniz hizmetçilerimiz, erkekleriniz de kölelerimiz olacak. Istanbul’a geldigimizde ilk olarak dedeniz Abdülhamid’in mezarini atese verecegiz’ diyordu. Ben bu arada vücuduma verilen elektrigin etkisiyle tekrar bayildim.” “Delirtme odasý”nda sizi yalniz basiniza birakiyorlar. Bir sandalyeye oturtup, vücudunuzun farkli yerlerine çesitli kablolar yerlestiriyorlar. Vücudunuza yerlestirilen kablolar çalistirilinca, çesitli halüsinasyonlar görmeye basliyorsunuz. Kulaginiza ilginç ve ürkütücü sesler geliyor ve bir an önce ölmek istiyorsunuz. Guantanamo’da bu odaya giren esirlerden en az 400’ü intihar girisiminde bulundu. 90’i da delirdi.” ALLAH RASÛLÜ’NDEN GELEN MÜJDE - Genel olarak esirlerin moralleri nasildi? - Guantanamo esirleri yasadiklari iskencelere ragmen, moral olarak diriler. Ayrica görülen salih rüyalar, bütün esirlere müthis moral veriyordu. - Bu rüyalardan bahseder misiniz? - Bir sabah Afganistanli bir kardes, Kuveytli bir âlime seslenerek; “Hocam, bu gece rüyamda Allah Rasûlü’nü gördüm. Bana; Kuveytli âlim bir rüya gördü, onu size anlatsin diye buyurdu” dedi. Kuveytli âlim gözyaslari içinde; “Kardesler, vallahi Afganli arkadasimiz dogru söylüyor. Ben rüyamda Allah Rasûlü’nü gördüm. Fakat rüyami anlatip anlatmamam hususunda tereddüt ediyordum. Artik anlatacagým. Rasûlullah bana rüyamda dedi ki; “Nefsimin yedi kudreti elinde olan Allah’a yemin ederim ki, Allah Guantanamo ehlini unutmadi. Guantanamo’daki esirler, Bedir ehline benziyorlar. Melekler onlari gipta ile seyrediyorlar. Onlara müjde ver...” - Guantanamo’da nasil karsilandiniz? - Guantanamo’da da ayni Kandahar’daki askeri üstte oldugu gibi, ABD askerlerinin saldirilariyla karsilandik. Ellerimiz ve ayaklarimiz prangali, basimizda çuval oldugu halde devamli vuruyorlardi. Her yerim kan içinde kalmisti. Dayak sebebiyle bayilmisim. Ayildigimda kendimi sorgu odasinda buldum. Basimdaki çuvali çikarmislardi. Karsimda, baslarinda Yahudilerin taktigi kippalardan bulunan 4’ü bayan, 6’si erkek 10 asker, bir de Türk tercüman vardi. Bayginligimin geçtigini fark eden askerlerden biri, hemen kadin askerlere beni soymalarini söyledi. Kadin askerler de ellerindeki makaslarla beni anadan üryan bir sekilde soydular. Tekrar iskence seansi basladi. ismi Yasef olan Yahudi komutan bir taraftan vücuduma elektrik veriyor, diger taraftan da; “Türk terörist, merak etme az kaldi. Irak, Iran ve Suriye’den sonra sira Türkiye’ye de gelecek. Kadinlariniz hizmetçilerimiz, erkekleriniz de kölelerimiz olacak. Istanbul’a geldigimizde ilk olarak dedeniz Abdülhamid’in mezarini atese verecegiz” diyordu. Ben bu arada vücuduma verilen elektrigin etkisiyle tekrar bayildim. ASKERLERIN % 90’I KiPPALI - Kippali Yahudi askerlerden bahsettiniz. Bu askerlerden Guantanamo’da çok var miydi? - Size sunu söyleyebilirim. Guantanamo’daki askerlerin % 90’inin basinda kippa vardi. Isimleri de hep Yahudi isimleriydi. Guantanamo’da bizim tesbit ettigimiz 15 de Yahudi haham vardi. Esirler içindeki âlimlerin sorgularinda, en az 1 haham bulunuyordu. - Sorgu odasindan kaç gün sonra çikabildiniz? - 10 gün boyunca devamli iskenceye tabi tutuldum. Devamli olarak, Usame bin Laden ve Molla Ömer’in nerede olabilecegini soruyorlardi. Ben ise bu kisileri hayatimda bir kere bile görmemistim. Iskence gördügüm 10 günün son 3 günü beni baska bir odaya götürdüler. Bu oda, diger sorgu odasina göre daha düzenliydi. Ilk önce odadaki televizyonu açtilar ve benden televizyondaki ahlaksiz filmi seyretmemi istediler. Ben seyretmemek için basimi asagi egdikçe, onlar vücuduma daha fazla elektrik veriyorlardi. Bu durum yaklasik 45 dakika sürdü. Daha sonra iki asker herkesin gözü önünde birbirleriyle iliskiye girmeye basladi. Ben utancimdan ne yapacagimi sasirdim. Devamli olarak içimden, “Hasbünallahü ve ni’mel vekîl” diye duada bulunuyordum. Kadin askerlerden biri eger kabul edersem, bir kadinla iliskiye girebilecegimi söyledi. 3 gün boyunca beni ikna etmeye çalistilar. Tekliflerini kabul etmeyince, bu sefer diger sorgu odalarina hiç benzemeyen farkli bir odaya götürdüler. DELIRTME ODASI - Bu odanin diger sorgu odalarindan farkli olan yönü neydi? - Odanin her tarafi çesitli elektromanyetik âletlerle kapliydi. Bu odaya Guantanamo’daki esirler kendi aralarinda “Delirtme odasi” diyorlar. Ben oradayken deliren 90 kadar Müslüman esir, bu odada fazla birakilmalari sebebiyle delirdi. “Delirtme odasi”nda sizi yalniz basiniza birakiyorlar. Bir sandalyeye oturtup, vücudunuzun çesitli yerlerine çesitli kablolar yerlestiriyorlar. Önce odanin isisi düsürülüyor, daha sonra da yükseltiliyor. Mesela odanin isisi -20 derece soguktayken, birden 60 derece sicaga çikariliyor. Vücudunuza yerlestirilen kablolar çalistirilinca, çesitli halüsinasyonlar görmeye basliyorsunuz. Bütün dengeniz bozuluyor. Kulaginiza ilginç ve ürkütücü sesler geliyor ve bir an önce ölmek istiyorsunuz. Öyle bir aci çekiyorsunuz ki, tarifsiz... Guantanamo’da bu odaya giren esirlerden en az 400’ü intihar girisiminde bulundu. 90’i delirdi. Deliren esirleri Delta D Blogu’na götürüyorlardi. Birçok esir bileklerini kesti. Ben de o “Delirtme odasi”na girdikten sonra çok kötü günler yasadim. Kendimi taniyamiyordum. Sanki içimde baska bir insan vardi. Sürekli onunla mücadele etmek zorunda kaliyordum. Kulagima gelen ugultular, benden sürekli intihar etmemi istiyorlardi. Fakat Allah’in yardimiyla yavas yavas kendime geldim. Bu odadan çikarildiktan sonra da 2 sene boyunca kalacagim hücreme götürüldüm. - Hücrede günlerinizi neler yaparak geçiriyordunuz? - Hücrelerde sürekli olarak Kur’an’i Kerim okuyorduk. Guantanamo’daki esirlerin % 90’i hafiz oldular. Aramizdaki âlimler; “Allah’in kuluna kaldiramayacagi yükü yükleyemeyecegini” ve her sartta Islâm’in izzetini ayakta tutmamiz gerektigini söylüyorlardi. Biz de askerlerin morallerini bozmak için çesitli eylemler yapiyorduk. - Ne tür eylemler? - Her gece mutlaka Usame bin Laden’i öven marslar söyleniyordu. Çünkü Amerikali askerlerin en çok nefret ettikleri insan, Usame bin Laden’di. Ayrica hücrelerin demirlerine vurarak, Islâm’in zafer kazanacagina, ABD ve Israil’in yikilacagina dair sloganlar atiyorduk. Hücrelerdeki arkadaslarla Amerikali askerler geldigi zaman, silah sesi çikarmaya karar verdik. 1 gün sonra askerler bizim bulundugumuz bloga geldiklerinde, agzimizla silah sesi çikarmaya basladik. Askerler birden panige kapilip yere yatarak; “Saldiriya ugruyoruz. El Kaide Guantanamo’ya saldiriyor” diye bagirmaya basladilar. Herkes bir tarafa kaçismaya basladi. Askerlerin düstükleri komik duruma dakikalarca güldük. Bazi esirler de, ellerine firsat geçirdikleri an, ABD askerlerini esir aliyorlardi. SUUDI TUTUKLUNUN ÇEVIK GIRISIMI... - Hücrelerde ABD askerlerini esir almaniz imkansiz degil mi? - Normalde hücrelere 15 kisi birlikte ve yanlarinda bir köpek bulundurarak geliyorlardi. Bir gün basinda kippa olan Yahudi askerler; “Biz 3 kisi sizi odanizdan alip, sorguya götürebiliriz” diye hava atmak için bir Suudi Arabistanli esirin hücresine girdiler. Hücre kapisi açilir açilmaz, bu Arap kardes askerlere saldirdi. 5 dakika içinde 3 askeri hücreye sokup, üzerlerine hücrenin kapisini kapatti. Bizim kaldigimiz blokta askerlerin ilan yaptiklari bir mikrofon vardi. Bu mikrofondan çikan sesi Delta Kampi’ndaki bütün asker ve esirler duyabiliyordu. Arap esir daha sonra bu mikrofonu eline alip, “Ey Amerikalilar, ey Israilliler, 3 askerinizi hücreye tiktim. Bir gün Bush ve Saron’u da bu hücrelere sokacagýz. Allah’in vaad ettigi zafer çok yakinda gelecektir. Izzet mücahidlerindir” diye bagirdi. Hücrelerin her birinden “Tekbir” sesleri gelmeye basladi. Guantanamo’yu ele geçirmis gibi sevindik. Daha sonra gelen askerler, bu Arap kardesi kelepçeleyip, götürdüler. Ona 40 güne yakin i ikence yaptilar. Vücudu yara bere içinde hücresine döndügü zaman bile ABD askerlerine; “Bir daha 3 kisi hücrelerimize gelmeye cesaret edin bakalim.Yine sizi, buraya tikacagim” diye tehditlerde bulunuyordu. Bir baska olay daha anlatayim. Rüstem isimli bir Çeçen esir vardi. Küçük boyluydu, fakat çok iyi dögüsebiliyordu. O da bir sayim esnasinda 4 ABD askerini dövüp, onlari kaldigi hücreye kapatti. Daha sonra da gidip ABD askerlerine; “Bakin sizin arkadaslarinizi hücreye kapattim. Islâm’in hayirli evladlari bir gün Guartanamo’ya gelip, hepinizi, bizi kapattiginizi hücrelere tikacaklar” diye tehditte bulundu. ABD askerleri Rüstem’in ellerini kelepçeyip, onu götürdüler. Rüstem’den bir daha haber alamadik. “90 KISI ISKENCEDEN DELIRDI” - Guantanamo’daki esirlerin açlik grevi yaptiklarina dair haberler geliyor. Bütün esirler bu açlik grevine katiliyor mu? - Gördükleri iskenceler ve kendilerine verilen ilaçlar sebebiyle deliren esirlerin disinda herkes katiliyor. Yeni bir ilaç çiktiginda ilaci kontrol etmek için kobay olarak bizi kullaniyorlardi. Ben Guantanamo’da kaldigim 2 sene içinde, 90 esirin delirdigine sahid oldum. Fakat 1300’e yakin esir, açlik grevi yapiyordu. Açlik grevi Guantanamo’da haklarimizi almak için en iyi yöntemdi. Birçok istedimizi açlik grevi sayesinde Amerikalilara kabul ettirdik. - Kabul ettirdiginiz istekler nelerdi? - Mesela kadin askerlerin sayim için hücrelerimize gelmelerini istemiyorduk. Ilk önce bu istegimize karsi çiktilar. Fakat biz eyleme baslayinca kabul etmek zorunda kaldilar. Kadin askerlere; “Çirkin, çöp tenekesi” diye isimler takmistik. Onlara bu sekilde seslendigimiz de, sinirden köpürüyorlardi. Her hücreden bir kisinin ezan okumasina izin vermelerini de yine açlik grevi eylemiyle sagladik. Ayrica Kur’an-i Kerimler’in yere atilmasini da, açlik grevleri yoluyla engelledik. Guantanamo’da iskence ve saldiri oldugu kadar, direnis de var. Fakat, Guantanamo’nun bu yönü sürekli olarak kamuoyundan saklaniyor. - Amerikalilar, Guantanamo’ya sürekli yeni esirler getiriyorlar miydi? - Evet, hem de her hafta. Zaten mevcud bloklar, getirilen esirlere yetmedigi için Guantanamo’ya devamli yeni bloklar insa ediyorlardi. - Serbest birakilmaniz nasil gerçeklesti? - Guantanamo’da kimin, ne zaman serbest birakilacagi belli olmuyordu. Bir gün yine kaldigim hücreye gelip, beni sorgu odasina götürdüler. Yalan makinasina baglayip tekrar sorguladilar. El Kaide militani olmadigima kanaat getirdiklerini söyleyip, serbest birakilacagimi söylediler. Daha sonra da, Türkiye’ye gönderilmek üzere bir uçaga bindirildik. Bu uçak Adana-Incirlik Hava Üssü’ne indi. Amerikali yetkililer, burada da bizi Türk polisine teslim ettiler. Türk polisi de bir gün subede tuttuktan sonra, serbest birakti.
Ekleme Tarihi: 17.05.2006 - 12:37
Bu mesajı bildir   Yildirim2005 üyenin diğer mesajları Yildirim2005`in Profili zum Anfang der Seite
KaRaGuL su an offline KaRaGuL  

Moderator
548 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.07.2003
En Son On: 30.11.2019 - 14:49
Cinsiyeti: Bayan 
((( RAVDATE@M )))
Tekrarları önlemek için, yeni konu eklemeden evvel, lütfen aynı konunun olmadığından emin olunuz.
((( RAVDATE@M )))

Ekleme Tarihi: 17.05.2006 - 13:08
Bu mesajı bildir   KaRaGuL üyenin diğer mesajları KaRaGuL`in Profili KaRaGuL Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

geschlossen Kategori Seç:  
Sitemizde şu an 1 üye ve 606 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
osman12 (77), vahvah71 (53), ssercan (50), sabr_yolcusu (56), Yorumsuz_91 (33), Asya6666 (62), angel (42), cankalemdar (39), meltem6666 (59), MeCaL (56), emiremre (44), ozdalomer (53), ayþeayd&#2.. (40), talha_34 (47), mhammettelo (43), leto18 (59), sinepuryan (42), Yalnizlik (39), BATAKLIK60 (55), kamil33 (54), hmfatih (62), Soldat34 (54), MrVoLKaN (37), yusuf kuyu (44), Yusuf_Adiyaman (53), farfarlone (41), Osman_20 (39), yunusemre_56 (58), eminecanersoy (46), eren.06 (60), tugba1986 (38), tanerok (41), MAHMUT2005 (48), musbaba18 (41), Bahar38 (40), ehhan ünlü (37), ard75 (68), ofliayhan61 (54), osman42 (45), enver66 (40), ayten66 (36), adem2007 (57), uludag64 (60), kadir ibraimi (35), Hace Türkistan (52), tufan03 (48), hasimpakirbaba (48), kuscu (60), ONUR45 (41), Allah_Asigi (41), _Hilal_ (40), aydin_yilmaz (42), cemil_keskin (64), cesurkagan (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.59035 saniyede açıldı