lopinavir ritonavir generique luvox chloroquine budesonide ivermectin seretide inhaler seretide rotacaps seretide serevent serocryptin seromycin serophene seropram seroquel servambutol servanolol servicillin serviclofen servispor servitet silagra sildalis sildenafil silvitra simcora simvasine simvast sinemet cr sinemet sinequan singulair sirdalud skinoren smap sortis spersanicol spiroctan sporanox starlix stocrin strattera stromectol suhagra force suhagra sumycin super avana
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Başörtüsü yasağı

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 3 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Suqunet su an offline Suqunet  
Başörtüsü yasağı

858 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.11.2005
En Son On: 11.02.2007 - 18:54
Cinsiyeti: Erkek 
Başörtüsü Yasağı

FEYZ dergisinde (Aralık 2005) Merhum Üstad Cemil Mericin kızı Profesör Ümit Meriç hanımefendi ile yapılmış bir röportajı okudum. Hanımefendi başörtüsü ve tesettür konusunda şöyle diyor:

Kiyamet niçin başörtüsü etrafında dönüyor?.. Çünkü başörtüsü kişilikli Müslüman duruşunun göstergesidir.
Başımı örtüyorum çünkü varım... Başımı örtüyorum, çünkü kulum... Başımı örtüyorum, çünkü kendime söz verdim... Başımı örtüyorum, çünkü Allah a söz verdim...
Ha namusa uzanmış bir el, ha benim başörtüme uzanmış bir el, hiçbir fark yok.
Başımı örtmem hususunda Türkiye içi ve dışı
hiçbir hukukî mercie başvurmak istemiyorum.İdam edilecek dahi olsam, bu yasağın karşısında dururum. Ben bu yasağı, yaşama hakkıma saygısızlık olarak görüyorum. Bunu kişilik haklarıma saldırı olarak görüyorum. Bu benim namusumdur. Bu bir kimliktir.

Ümit hanımın yukarıdaki sözleri sıradan bir vatandaşın sözleri değildir. Profesör unvanına sahip değerli bir aydının sözleridir.

Başörtüsü meselesinin çeşitli boyutları vardır.

* Birinci boyut dinîdir. Tesettür Kurân, Sünnet ve icmâ-i ümmet ile sâbittir. Tartışılamaz. Hür Müslüman kadınlar için farz-ı ayndır. İnkâr etmemek şartıyla açık gezenler dinden çıkmazlar.İnkâr edenler dinden çıkar.

* İkinci boyut temel insan hakları ile ilgilidir. Demokrat ülkelerde vatandaşların dinî inanç ve uygulamalarına saygı gösterilir. Bir kadın inanıyorsa serbestçe başını kapatır, lâik devlet ona güçlük çıkartmaz. Meselâ lâik Fransa da bütün üniversite ve yüksek okullarda başörtüsü serbesttir. Resmî liselerde
yasaklanmıştır ama Katolik liselerinde, diğer özel liselerde serbesttir.Ayrıca Müslümanlara, o ülkede İslâm koleji açmaları imkânı ve fırsatı da tanınmıştır.

* Üçüncü boyut millî kimlikle ilgilidir. Türkiye kadınının tesettürü ve başörtüsü millî kimliğin bir simgesidir. Mustafa Kemal Paşa nin annesi Zübeyde hanım, eşi Latife hanım tesettürlü idiler. Bunu kimse inkâr edemez.

* Dördüncü boyut demokrasi ve millî irade ile ilgilidir. Herhangi bir konuda ihtilâf ve çekişme olursa kamuoyuna müracaat edilir, bir referandum yapılır ve neticeye göre karar verilir. Türkiye de halkın yüzde sekseni tesettürün serbest bırakılması taraftarıdır. Halkın seçtiği Millet Meclisinin çoğunluğu, hükümet de bundan yanadır. Ancak, kendilerini devletin, Millet Meclisi nin, millî iradenin, hukukun, evrensel insan haklarının üzerinde gören bir zihniyet tesettür yasağı konusunda direnmektedir ve baskı yapmaktadır.

* Beşinci boyut millî mutabakat, toplumsal barış ile
ilgilidir. Sokakta başı açık kızlarla başı kapalı kızlar gayet samimî, gayet candan arkadaşlık yapıyor, lâkin gizli bir irade bu hoşgörüyü gösteremiyor.

* Altıncı boyut hukukla ilgilidir. Türkiye’de başörtüsünü yasaklayan bir kanun yoktur. Bir şeyin suç olması için onu suç olarak kabul eden bir kanun olması ve bu kanunun suç saydığı şeye bir ceza getirmesi gerekir.Bizde böyle bir durum mevzuubahis değildir.

* Yedinci boyut bilgelikle ilgilidir. Bilgelik, bir ülkedeki çeşitliliklere hoşgörü ile bakar, bunu bir zenginlik olarak kabul eder. Başörtüsü konusunda yasakçı ve tabucu zihniyet bilgelikle (hikmetle) çatışmaktadır, hikmetin öngördüğünün tam zıddını yapmaktadır.

* Sekizinci boyut uluslararası uygulama ile ilgilidir. Dünyanın bütün medenî, demokrat, insan haklarına saygılı ve bağlı (sadece saygılı değil, aynı anda bağlı), hukukun üstünlüğü prensibini kabul etmiş ülkelerinde bizde olduğu gibi baskıcı ve tabucu bir başörtüsü yasağı yoktur. Danimarka
gibi Hıristiyan bir ülkede bile, televizyondaki bir programı Arap asıllı Danimarkalı başörtülü bir sunucu idare etmektedir. İngiltere de ilkokuldan üniversiteye kadar bütün okullarda başörtüsü serbesttir. Bizde başörtülü kızların okullara ve üniversitelere sokulmaması vahim bir insan hakları ihlâlidir. Birkaç kızımız başta Avusturya olmak üzere hür ve demokrat ülkelere gitmişler ve oralarda başörtülü olarak okuyabilmektedir.Avusturya da ve başka ülkelerde serbest de bizde niçin değil?

* Dokuzuncu boyut, bizdeki başörtüsü ve tesettür yasağının, küçük fakat güçlü bir azınlığın dayatmasından ibaret olduğudur. Bu yasak, adını vermeyeceğim azınlığın bazı agresif ve ültra elemanları dışında benimsenmemektedir. Ateist olduğunu açıkça ve samimî şekilde yazan Gülay Göktürk hanımefendi bile başörtüsü yasağına muhaliftir ve mağdur edilen Müslüman kızların haklarını savunmaktadır.

* Onuncu boyut, bu yasağın temel ve vaz geçilmez insan haklarından biri olan eşitliğe
aykırı oluşudur. Başörtülü kadınlara, kızlara, öğrencilere karşı ayırımcılık yapılması, onların horlanması ve dışlanması, dinî inançları dolayısıyla başlarını örttükleri için tahsil haklarının çiğnenmesi, onlara ikinci sınıf vatandaş gözüyle bakılması son derece vahim bir insan hakları ihlalidir.

Dinî bir emir, bir farz olarak tesettür ve başörtüsünü kimseyle tartışmayız. Çünkü dinî inançlar tartışılmaz, bir realite olarak kabul edilir. Bu gibi konular ancak akademik ve ilmî planda yüksek, haysiyetli, ciddî, vakarlı, güçlü uzmanlar tarafından müzakere edilebilir, tartışılabilir. Mesele diğer boyutlarıyla tartışılabilir ve bu tartışmalarda tesettürü müdafaa edenler, tesettür yüzünden mağdur olan, eğitim hakları çiğnenen kadın ve kızları savunanlar daima haklı çıkacaktır.

Türkiye nin devlet olarak, ülke olarak, halk olarak bir tesettür ve başörtüsü problemi yoktur. Bu konuyla ilgili kriz tamamen sunî (yapay) ve düzmecedir. Türkiye halkı başörtülü
kadınlarıyla ve başı açık kadınlarıyla toplumsal barış, millî mutabakat içinde yaşamaktadır. Tesettürlü hanımlarla açık hanımlar gayet iyi komşuluk yapmakta, açık ve kapalı genç kızlar karşılıklı sevgi ve saygı içinde oturup kalkmakta, gezip tozmaktadır.

Başörtüsü yasağı kesinlikle bir medeniyet gereği değildir. Öyle olsaydı, başörtüsü bütün medenî ve ileri ülkelerde serbest olmazdı.
Başörtüsünün gericilikle veya irtica ile de hiçbir ilgisi yoktur. İrtica nedir?Ceza hukukumuzda böyle bir suç yoktur. İrtica suçu ve tehlikesi bir kuruntudan ibarettir.

Merhum Turgut Özal zamanında böyle bir yasak yoktu. Bugünkü yasak hep böyle devam edecek midir?Hayır, bir gün gelecek, akl-ı selim (sağduyu) galip gelecek ve baskılar, yasaklar ve tabular kaldırılacaktır.

Türkiye nin karşısındaki en büyük tehlike ve tehditler kokuşma, haram yeme, insan hakları ihlâlleri, devlet ve belediye bütçelerinin hortumlanması, ülkenin borç tuzağına düşürülmesi, millî kimliğin tahribi, yabancılara toprak satılması, emanetlerin ehil olanlara değil de ehil olmayanlara verilmesi, eğitimin dejenere edilmesi, üniversitelerin YÖK tarafından gemlenmesi, gelir dağılımındaki korkunç adaletsizlik gibi kötülüklerdir.




Alintidir.....

Ekleme Tarihi: 03.05.2006 - 23:51
Bu mesajı bildir   Suqunet üyenin diğer mesajları Suqunet`in Profili Suqunet Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
-=[ E_R ]=- su an offline -=[ E_R ]=-  
RE: Başörtüsü yasağı

892 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.06.2003
En Son On: 07.07.2007 - 16:44
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijınalı atilimliyim
Çünkü başörtüsü kişilikli Müslüman duruşunun göstergesidir.
Başımı örtüyorum çünkü varım... Başımı örtüyorum, çünkü kulum... Başımı örtüyorum, çünkü kendime söz verdim... Başımı örtüyorum, çünkü Allah a söz verdim...
Ha namusa uzanmış bir el, ha benim başörtüme uzanmış bir el, hiçbir fark yok.

Başımı örtmem hususunda Türkiye içi ve dışı hiçbir hukukî mercie başvurmak istemiyorum. İdam edilecek dahi olsam, bu yasağın karşısında dururum. Ben bu yasağı, yaşama hakkıma saygısızlık olarak görüyorum. Bunu kişilik haklarıma saldırı olarak görüyorum. Bu benim namusumdur. Bu bir kimliktir.



iste bukadar!!!..
alkıs
Ekleme Tarihi: 04.05.2006 - 00:43
Bu mesajı bildir   -=[ E_R ]=- üyenin diğer mesajları -=[ E_R ]=-`in Profili -=[ E_R ]=- Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
siyahinci su an offline siyahinci  

31 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 25.04.2006
En Son On: 09.07.2010 - 21:51
Cinsiyeti: Bayan 
Çok güzel bir yazıydı.... sevinçli
Ekleme Tarihi: 04.05.2006 - 00:55
Bu mesajı bildir   siyahinci üyenin diğer mesajları siyahinci`in Profili siyahinci Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an 1 üye ve 625 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
osman12 (77), vahvah71 (53), ssercan (50), sabr_yolcusu (56), Yorumsuz_91 (33), Asya6666 (62), angel (42), cankalemdar (39), meltem6666 (59), MeCaL (56), emiremre (44), ozdalomer (53), ayþeayd&#2.. (40), talha_34 (47), mhammettelo (43), leto18 (59), sinepuryan (42), Yalnizlik (39), BATAKLIK60 (55), kamil33 (54), hmfatih (62), Soldat34 (54), MrVoLKaN (37), yusuf kuyu (44), Yusuf_Adiyaman (53), farfarlone (41), Osman_20 (39), yunusemre_56 (58), eminecanersoy (46), eren.06 (60), tugba1986 (38), tanerok (41), MAHMUT2005 (48), musbaba18 (41), Bahar38 (40), ehhan ünlü (37), ard75 (68), ofliayhan61 (54), osman42 (45), enver66 (40), ayten66 (36), adem2007 (57), uludag64 (60), kadir ibraimi (35), Hace Türkistan (52), tufan03 (48), hasimpakirbaba (48), kuscu (60), ONUR45 (41), Allah_Asigi (41), _Hilal_ (40), aydin_yilmaz (42), cemil_keskin (64), cesurkagan (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.52941 saniyede açıldı