generique plaquenil generique kaletra generique stromectol dexamethasone hydroxychloroquine naprosyn natyl nebilet neggram negram nemexin neo stediril neoral neurolithium neurontin neurotop nexium nimotop nivaquine nizoral cream nizoral nolvadex nootropil norflocine norlutate noroxin norsol nortrilen norvasc norvir novonorm nyolol ocuflox oculastin oftan olmetec plus olmetec omix omnicef onymax optivar orelox orfiril osiren otrivin rhume des foins oxsoralen
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » ÜYELER PANOSU » ÜYE HİZMETLERİ » DANIMARKA karsisindaki tutumumuz

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
NurBahcesi su an offline NurBahcesi  
DANIMARKA karsisindaki tutumumuz

2687 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.08.2005
En Son On: 16.01.2010 - 23:25
Cinsiyeti: ----- 
http://www.herkul.org/bamteli/index.php?herkultools=487d1e68ecfff164ed94eb461d3d3bd6
Karikatur edepsizligi ve uslûbumuz [1]

Soru: Tarihin degisIk devrelerinde farkli vasitalarla yapildigi gibi gunumuzde de medya yoluyla Peygamber Efendimiz (aleyhissalatu vesselam)’a ve dinimizin esaslarina hakaret ediliyor ve bunun adina da “dusunce ozgurlugu” deniyor. Dunyanin dort bir yanindaki Muslumanlar da degisIk sekillerde tepkilerini ortaya koyuyorlar. Bu hâdiseleri nasil degerlendiriyorsunuz? Tepkilerin haklilik cercevesinde kalmasi ve muspet netice verebilmesi icin nelere dikkat edilmelidir?

Bir kucuk baslangicla bazi ulkelerde bunu yapanlar, -zannediyorum- bizde oldugu gibi radikal bir kesim. Bunlar, asiri, mufrit, baska dusuncelere karsi saygisiz, mutaassip insanlar. Bu tip insanlar Danimarka’da da, Fransa’da da, Almanya’da da vardir. Bunlardan bazilari din kaynaklidir. Daha dogrusu bu asiriliklarini, dinî telakki ve kulturlerine baglarlar. Bazilarinda irkî mulahazalara, bazilarinda ise sadece Islam dusmanligina baglidir ve Islam dusmanligi cercevesinde cereyan eder ve bir cephe olusur. Bu, Turkiye’de de vardir.

Burada istidradî bir sey soyleyeyim: Elbette Danimarka’ya, Fransa’ya ve baska bir ulkede olursa onlara iyi veya kotu diyecegim sey olur. Fakat onlar kalkip bize, “Allah askina! Sizin gazetelerinizde Kur’an-i Kerim’e col kanunu denmedi mi? O’na da Arap’in Peygamberi denmedi mi? Teaddud-u zevcâtina dokunulmadi mi? Ahlak adina, evrensel insanî degerler adina mesajina karsi cikilmadi mi? Ve O’ndan kurtulmayi bir yonuyle insanî bir kurtulus saymadiniz mi?” deseler zannediyorum bunlara karsi diyecegimiz hicbir sey olmaz. Bir de meselenin bu yonu var. Ve hâlâ kenarindan, kosesinden O’na saygisizliklar yapiliyor. O’nun izine, âsârina karsi hurmetsizlik irtikap ediliyor. Ve coklari da bunlara sukût edip geciyor. Coklari da bu saldirilari, cagimiz adina bir sey yapmis gibi gostermeye calisiyorlar. Bu, istidradî bir meseleydi.

Dupeduz saygisizlik...

Taassup her ulkede olur ve simdiye kadar da cok olmustur. Hususiyle Bati, demokrasi, cumhuriyet filan deriz de belki idarelerde, demokrasi, cumhuriyet, insan haklarina ve vicdan hurriyetine karsi saygi olmustur. Boyle kabul edenler vardir da fakat damarlarinda dunden bugune tevarus edegeldikleri bir taassup da vardir. Bu toplumlarin boyle olduklarini hesaba katarak munasebetlerinizi ona gore surdurmeniz lazim. Bunlari boyle kabul edeceksiniz. Kabul edip de hakaretlerine, tezyiflerine, tahkirlerine sukût mu edeceksiniz? Hayir o, ayri bir mesele. Onu medenice cevaplayacaksiniz. Meseleyi, diplomatik yollarla halletmeye calisacaksiniz. Belki Gandi’nin bir donemde Ingiltere’ye karsi yaptigi gibi yapacaksiniz. Mallarina boykot yapacak, onlarin yerine baska milletlerin mallarini alacaksiniz.

Zannediyorum Avrupa’daki Musluman ve Turk nufusunun cogalmasi karsisindaki rahatsizlik farkli sekillerde hastalik gibi nuksetti bugune kadar. Simdi de boyle nuksediyor. Idarede veya basin yayinda olan insanlar da bu basibos cogunlugun hissiyatina mumâsât yapiyorlar. Yani onlarin hosuna gidiyor. Bizde bazi kimselerin, okuyucu veya seyircinin hosuna gitsin diye televizyonlarda, gazetelerde, mecmualarda bu turlu seylerden bahsettigi gibi orada da boyle oluyor. Belli ki onlar da tabanin hissiyatina mumâsât yapiyorlar. Bakiyorsunuz bir politika ortaya koyuyor, sonra da ondan vazgeciyorlar. Cunku taban onu istemiyor. Onlar da secilmek istiyorlar. Taban o halleriyle onlari secmeyeceginden onlar da o hissiyata mumâsât ediyorlar.

Siz sadece hosgoru, diyalog, konumlara saygi diyen insanlarla karsilasiyorsunuz, aldaniyorsunuz. Zannediyorsunuz ki hepsi oyle. Oysaki hepsi oyle degil. Pek cogu mutaassip, cok musamahasiz. Hatta onlara da boyle belki ofkeyle bakiyorlar. Nereden cikti bu hosgoru? Onlar da hoslanmiyorlar bu turlu seylerden. Iste o zavalli karikaturcu o hissiyata mumâsât yapti. O hissiyatin istegine gore orada buyuk bir hata yapti. Onlarin kullandiklari bu argumanlari, bu yolu siz katiyen kullanamazsiniz. Cunku ona dinî kulturunuz mani. Onlar, Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)’e saygisizca davraninca sadece saygisizlik yapmis olurlar. Fakat siz o saygisizligin onda birini yapsaniz, mesela diyelim ki Hiristiyan âleminin onemli bir kutsali olan Hz. Meryem’e bir sey derseniz dinden cikarsiniz. Hz. Mesih’e bir sey derseniz dinden cikarsiniz. Aslî Incil’e bir sey derseniz dinden cikarsiniz. Mukabele-i bi’l-misil mumkun degil sizin icin. O silahlari hicbir zaman kullanamayacaksiniz. Onlar, sizin Efendiniz’e, Efendiler Efendisi’ne bir sey dedikleri zaman, siz kalksaniz baska bir dunya icin, Hz. Suleyman’a, Hz. Davud’a veya Hz. Musa’ya bir sey derseniz kâfir olursunuz.

Ve dinimizin evrenselligi buradan anlasiliyor. Islam, -Ibrahim Hakki Hazretleri’nin uslubuyla- biri Adem, biri Idris, Nuh, Hud ile Salih, hem Ibrahim, Ishak, Ismail zebihullah dahi Yakup ile Suayb, Zekeriya ile Isa, Musa ve diger peygamberleri kabul ediyor. Bunlarin hepsi sizin icin -bir yonuyle- muteal ve Allah’a en yakin olan varliklardir. Bunlara yakin olmak, bunlara saygi duymak, Allah’a saygi duymak demektir. Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)’de mesele nasil ifade ediliyor? Efendimiz’i seviyorsaniz Allah’i seviyorsunuz. Ve biz dualarimizda, “Allah’im! Bize Zat’ini sevdir. Bizi Zat’ina yaklastir ve sevdiklerine yaklastir” diyoruz. Onlar, Allah’in sevdikleri insanlar. Dogrudan dogruya Zat’in tecellisi.. lâakal sifat-i subhaniyenin tecellisi ile ozel mahiyette, hususi donanimli insanustu varliklar olarak gonderilmislerdir. Bu, sizin icin bir iman meselesidir. Onlardan uzaklasinca, imandan uzaklasmis olursunuz. Onlara bir sey deyince, imandan uzak kalirsiniz. Dolayisiyla kulturunuz onlarin yaptigi o saygisizliga, o terbiyesizlige ayniyla karsilik vermeye musaade etmiyor.

Oyle ise baska sekilde o meseleyi savmaya bakacaksiniz. Onun adi dupeduz saygisizliktir. Enbiya-i izam’a itâle-i lisanda bulunma (dil uzatma) ve bir bucuk milyar insanin saygi duydugu bir zata karsi saygisizca davranma.. o bir bucuk milyarin disinda da dunyada sahsi faziletiyle, meziyetiyle, iffetiyle, ismetiyle, fetanetiyle O’nu degisIk zaviyelerden ele alip tahlil eden, buyuk goren -Isârâtu’l-I’caz’da da kaydedildigi uzere- Bismark, Karlayl, Karel, Goethe gibi dunyada mustesna, mumtaz, herkesin boyle takdir ettigi bir zat hakkinda nâseza, nâbecâ, yakisIksiz sozler sarf etme cok alcakcadir. Bunlarda olcu, kistas, saygi ve terbiye hissi yok. Bu dupeduz bir kustahlik. Fakat o alanda sizin yapacaginiz kustahligin en kucugu sizi dininizden eder, Allah’tan uzaklastirir.

Muslumanlarin varligini hazmedemiyorlar

Burada yine antrparantez bir sey ifade etmek lazim. O dine canimiz kurban olsun ki, bizi hicbir dinden etmiyor, icimizde her dine karsi saygi uyariyor. Oyle bir din ki, bizi herkesle butunlestiriyor, kapilarimizi herkese acmamizi emrediyor ve biz de herkese sadrimizi, sinemizi aciyoruz. Onlar, dis gosterip salya attiklari zaman bile biz nezahetimizden, nezaketimizden fedakârlikta bulunmuyoruz. “Hayir bu, disin sIkilip sabredilmesi gerekli olan bir husustur. Bu mevzuda mukabele-i bi’l-misil (yapilanin ayniyla karsilik verme) kâfir olma demektir. Bir insan kufru goze almadan onlara mukabelede bulunamaz” diyoruz. Iste bizim boyle zor bir durumumuz var.

Bir diger husus da su: Bazilari Muslumanlarin orada daha evvel baskalarinin yaptiklari gibi suurluca bir varlik gostermelerini hazmedemiyor. Temelde Islam’a karsi bir tavirlari var. Bir de onlarda gorulmeyen bir kast sistemi var, kendilerini âlî goruyorlar. Ayrica bunlarin arkasinda tahrike gelen insanlar var. Bunlar, merkebin uzerinde bir Piyer Martin’le ayaklanan, ordular teskil eden toplumlardir. Her zaman kitle ruh haleti ile harekete gecebilecek saf yiginlardir. Dolayisiyla cok rahat tahrik edilebilir. Bir de, orada, yenilerde suurluca olusan Islami toplumdan rahatsizlar. Onlar, ona entegrasyon deseler de fakat bekledikleri o degildi. Cunku ilk planda Avrupa’ya ister Magrip ulkelerinden isterse Turkiye’den giden insanlar, isci olarak gitmislerdi. -Onlarin nazarinda- bu cahil, aptal ve ucuncu sinif insanlar nasil olsa asimile olacak, bu nesil olmasa bile arkasindan gelenler asimile olacaklardi. Cunku bunlar cahildi. Onlari da biz rahatlikla kendimize benzetiriz diye dusunuyorlardi.

Fakat arzu ettikleri gibi olmadi. Onlar kendi aralarinda orada organize oldular, is sahibi oldular, guclendiler, Avrupa toplumu haline geldiler. Dusunun ki Kita Avrupasi’nda 15-20 milyon Musluman var. Turkler de bunlarin icinde. Diger Avrupa kitalarini da kattigimiz zaman 30 milyona yakin Musluman var. Bu, kocaman Avrupa’daki herhangi bir ulkeden cok buyuk demektir. Bu nufus onlari korkutuyor. Bir de bazi Muslumanlar, suurluca, ciddi, nufusa prim veriyorlar. Bazi yerlerde Rumlarin ve Yahudilerin yaptiklari gibi bir cocugunuz oldugu zaman su prim, iki tane olursa su prim, bes tane olursa su, on tane bile olabilir. Onun mukâfati daha buyuk. Ellerinden gelse on cocuk dogurani, sorgusuz, sualsiz, kabirsiz, mizansiz, siratsiz cennete koyacagiz diyebilirler. Sayet bazi Muslumanlar bu mulahazaya uyanmislarsa, bu orada ciddi endise uyarir. Sosyal cografya degisiyor demektir. Farklilasiyor, yani orada farkli renkler olusuyor. Siz her ne kadar o kultur icinde yetisseniz bile, yine kendi kulturunuzden bir kisim izlerle orada mevcudiyetinizi devam ettiriyorsunuz. Onlar entegrasyon diyorlar da oyle degil. Esas bekledikleri sey asimilasyon. Tamamen orada eriyip gidecek ve onlardan bir toplum haline geleceksiniz. Onlarin degerlerini kabul edeceksiniz.

Yakin tarihte cirkin bir sey daha ortaya atildi. Bunlar, rastlanti degildir. Vicdan testi diye bir sey var. Deger denir mi onlara? Yoksa bu, degerlerden mahrumiyet midir? Bir deger yoksunlugu mudur, nedir? Soyle sorular soruluyor: Bohemlik mevzuunda tepkiniz ne olur? Bagislayin Don Juan gibi bir adam. Siz buna nasil bakarsiniz? Ve daha cirkini var. Sodom Godom halkinin tavri gibi. Siz bunu nasil karsilarsiniz? Acik mustehcenligi nasil karsilarsiniz? Falani nasil karsilarsiniz, filani nasil karsilarsiniz? Bâtili tasvir, safi zihinleri idlal eder. Ben de uzak duruyorum ondan. Simdi bunlar cirkin seylerdir. Ben kendi degerler manzumeme saygili hareket ediyorum. Ve benim icin hayat cercevesidir o ve ben onun icinde yasiyorum. Sen bununla beni test edeceksin ve adina “vicdan testi” diyeceksin. Bunlarin hepsi olumsuz, bagislayin hayvanî seyler, hayvaniyet ve cismaniyete ait seyler.. Ben kalb ve ruh hayati ariyorum ve ona sicramak istiyorum. Sen beni bohemlige cagiriyorsun, cismaniyete cagiriyorsun. Test ediyorsun. Sen bu imtihandan gecersen sayet Avrupa toplumu icinde yasama hakkini elde ediyorsun. Yoksa Turkiye’de bazi kimselerin fislendigi gibi orada da aynen fisleneceksiniz. Siz tepkili insanlarsiniz. Sizin bir yonuyle kendi kulturunuzle bagli hassasiyetiniz, sinir sisteminiz degil, hassasiyetiniz.. bunlar felc edilecek. Siz hicbir seye tepki vermeyeceksiniz. Sinir sistemi olmus bir insan gibi igne sokacaklar, cuvaldiz sokacaklar, tepki vermeyeceksiniz. Boyle olmanizi istiyorlar.

07.02.2006 - M.Fethullah GULEN


Bu mesaj 1 kez ve en son ölüm tarafından 08.02.2006 - 19:52 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 08.02.2006 - 19:46
Bu mesajı bildir   NurBahcesi üyenin diğer mesajları NurBahcesi`in Profili NurBahcesi Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 922 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
ibrahim45 (46), ebabil54 (51), _EM!NE_ (36), talat (55), nerfa (58), yakupbozseki (59), NeWBaHaR (37), Akbulut (52), vahdet_ahmet (44), saripapatyam (50), bilo78 (46), gurbetten_silay.. (39), Rabbia (52), akaya20 (38), El- Metin (43), rapidhack (42), muazbinismail (40), SANDOKAN (56), SANKOCINK (56), efuli2 (50), hollanda (46), braskim (45), benreceb (42), ergin32 (55), Ozlem (42), suheyla cabuk (52), selman77 (47), kenankara (39), bilalxx (40), iskenderpasa (46), mstfakin (42)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.55343 saniyede açıldı