generique kaletra budesonide ivermektine ivermektine ivermectin fludapamide fludex forzest fosamax frumil fulcin furacin furadantin furo basan furodrix gabantine gastroprazol geodon glaupax gli basan glibenese glibenorme glimerax glimeryle glucobay gluconormine glucophage xr glucophage glucotrol xl glucotrol glucovance gracial grifulvin gris peg grisol grisovin gyne lotrimin hard on oral jelly hard on helvecin helvevir hypnorex hytrin bph hytrin hyzaar ilosone
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » K İ T A P / K Ü L T Ü R / S A N A T » KİTAP & DERGİ » ZOR AŞK (4. BÖLÜM)

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
AFFET_ALLAHIM su an offline AFFET_ALLAHIM  
ZOR AŞK (4. BÖLÜM)

50 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 14.05.2005
En Son On: 06.05.2006 - 14:30
Cinsiyeti: Bayan 
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM :

- İnsan sultanından sohbete bir başladımı menzilde,akşamın nasıl geçtiğini,gecenin nasıl olduğunu idrak etmesi mümkün olmuyor.Sanki zaman dürülüp katlanıyor.Aşk insana her şeyi unutturuyor.İnsan oradan hiç geri dönmek istemiyor.Hatta öyle oluyor ki,daha oradayken orayı özlemeye başlıyor,bir daha gelmenin planları,programları ciddi ciddi yapılmaya başlanıyor.

- Acaba kapısında sadık köle olsak,sultanım bizi kabul eder mi? Diye düşünüp duruyor insan.İşte,sonra şiirler filizleniyor,sevda köyü menzilin gecelerinden.





Varsam yüce dergahına

Beni kabul edermi ki

Yüzüm sürsem kapısına

Beni kabul edermi ki



- Sonra ikinci gönüller tacı gelmekte.Rukiye annemiz namaz odasına namaz kıldırmaya geliyor.

- Neden Anne diye hitap ediyorsun ona?

- Kardeşim,sevgiden,edepten biz öyle hitap etmekteyiz.Çünkü onlar bizim manevi annelerimizdir.Onlara isimleriyle seslenmeye utanç duyarız.Edep dışı kabul ederiz.İşte bu sebeplerden dolayı onlara annelerimiz diye hitap etmekteyiz.

- Rukiye anneyi çok merak ediyorum Hatice.Kalbim şimdiden ona doğru meyletti.Onu görmek,onu daha çok sevmek istiyorum.

- Namazdan sonra hatmeye giriyoruz.Bilmeyenleri dışarı çıkarıyorlar.

- Hatme nedir?Bilmeyenleri niye dışarı çıkarıyorlar.?

- Hatme Nakşibendi tarikatının.Halka şeklinde oturulur,çeşitli zikir ve sureler okunur,Peygamber efendimize(s.a.v)’e salavatlar getirilir.Sonunda da duası yapılır.Hatmeden sonra ise annelerimiz Kuran-ı kerimden birer cüz okurlar.Bütün kadınlar cemaat olarak biz de onları seyrederiz.Onlar bizim gülümüz reyhanımızdır.İnsan onları seyretmeye nasıl doysun ki?Hepsinde sadatın nazarı,gavsın himmeti ve rızası,hemde Allah(c.c)’ın nuru vardır.Sofiyelerin onları seyrettikçe daha da bakası gelir.Nura doyulurmu,muhabbete doyulurmu hiç?Rukiye kardeşim günahsız kişileri ya da Allah dostlarını seyretmek,onlarla konuşmak,beraber bulunmak insana Allah’ın büyük bir lütfudur.

- Sonra cüzlerini bitirirler dışarı çıkarlar.Artık geçmişimize sünger çekme,yaptıklarımızdan pişman olup tövbe etme,hemde Nasuh tövbe etme zamanıdır.Zamanın sultanının elinden tövbe alma nimeti ne kadar paha biçilemez bir lütuftur ki,Allah(c.c) o dostunun paha biçilemez bir lütuftur ki,Allah(c.c) o dostunun hürmetine tövbeleri kabul eder.Rukiye annemiz tövbe almak isteyenleri çağırır.

- Neden sultanımız kadınlara tövbe vermiyor.

- Sultanımız sofilere tövbe verirken bir hayli yoruluyor.Ama hamdolsun,bize bir kerecik kısmet oldu.Kapının arkasından Sultanımdan tövbe alabildim.

- Hatice; sofi de ne demek?

- Sofi,saf sözcüğünden türetilmiştir.Herşeyden daha saf,daha temiz.anlamına gelir.Çünkü sofi mürşidinin elinden tutmuş,rabbine tövbeyi Nasuh etmiştir.Allah(c.c) tövbeyi Nasuh edenlerin,günahlarından tamamen temizleneceğini,hatta geçmişte işlemiş olduğu günahların dahi sevaba çevrileceğini Kuran-ı Kerim’de bizlere müjdelemiştir.İşte sofi bundan dolayı saf tertemizdir.Nur gibidir.

- Sultanımız kadınlara tövbe vermiyor.Çünkü Allah(c.c) nikah düşen bir kadının elinin tutulmasını,erkeklere haram kılmıştır.Fırsat oldukça sultanımız kadınlara kapı arkasından tövbe verebiliyor.İnşallah sana da sultanımızdan tövbe almak nasip olur Rukiye.Sultanımızı şahit tutarak,günahlarımızdan pişman olarak arınma arzumuzu,rabbimiz hemen kabul ediyor,inşallah günahlardan arınınca,kalp kirden,pastan,siyahlıktan kurtuluyor.Allah’ın (c.c) sevgisine,rızasına duyarlı hale geliyor.Hep Allah’ın(c.c) istediği tarzda yaşamaya meylediyor.O mübarek Allah’ın(c.c) emirlerine sıkı sıkı sarılarak,yasaklarından titizlikle sakınarak böyle büyük sultan olmuşlardır.Kardeşim biz de Rabbimin emir ve yasaklarına uymaya fevkalade gayret göstermemiz lazımdır ki;Rabbim bizden razı olsun.Onun dostları bizi çok sevsin.





Tüm gönüller,sultanını bekliyor

Sabırsızlıkla o gelecek

Gönüller şahlanmak üzeredir

O gelecek

Kalplere şifa serpilecek.



Şimdi gönüller beklemede

Muhammed-i gülü,o nazlı goncayı

Endamıyla benziyor ceddine

Gülden gül alınmış sanki



- Ah Allah’ım ceddini göremedim ama,bu tebessümü bu gönülleri tutuşturması,aynı ceddi gibidir.Hepimiz o ceddine (a.s) kurban olalım.O Muhammed Mustafa (s.a.v) ki onun çehresini gören güneş,ay bile utanır.Bütün balların tadı onun tadından gelir.Bütün güzel kokuların özü ondadır.

- Ne yapalım,insan böyle ondan bahsederken kendini tutamıyor,göz pınarları hemencecik coşuveriyor.Onun hasretine,sevgisine tahammül gösteremiyorlar.Yürek özlemekten hüzün elbisesi giymiş,durmadan vuslat deminin hayallerini kurup duruyor.Ah Rukiye,sendemi ağlıyorsun?Birde sen menzilde ağlamaları görsen,orada gözyaşları sağanak yağmurları çağrıştırır.Sultanımın kapısında sabahlara kadar ağlarsın.İşte aşk budur,insan maşuğu için böyle saatlerce ağlayabilir.Sevinçten ağlanır,vuslatın ilahi lezzetinden ağlanırAğlamayan aşık değildir.Gerçekten pişman olmayan sevemez.Seven yaptıklarından pişman olmalıdır.Çünkü geçmişte yaptıkları kötü fiiller,sevgilinin hiç hoşnut olmadığı,hatta nefret ettiği davranışlardır.İnsan sevdiğini üzmek istermi?Onun hoşnut olmadığı işler yaparak,onu kendisinden soğutmak istermi?Asla,bunlar sevginin özüne ters olan şeylerdir.

- Artık, insan pişman oldumu,tevbe etimi,bir daha sözünden dönmemelidir.Ne zorluklar yaşarsa yaşasın,nelerle karşılaşırsa karşılaşsın,yolundan asla geri adım atmamalıdır.Ayrıca kurtuluşa erdiği kapıya da hainlik yapmamalıdır.İnsan karnının doyduğu yeri bırakıp başka yere gitmez.

- Ben çok çok ağladım kardeşim! Ama Allah yolunda ağlamak,insana gerçekten çok tatlı bir haz veriyor.Bir Allah dostunun sevdasından ağlamak,insanın kalbine tarif edilmez tatlar yaşatıyor.

- Bu ulu kapı öyle bir kapıdır ki,burada,eğri çiviyi düzeltip duvara çakarlar.Yani insan bu kapıya inanıp da bağlanırsa,mazisini tövbe ile temizlerler.Kötü huylarını,ahlaklarını yüce tasarruflarıyla güzele,iyiye dönüştürürler.Bilmedikleri,dini tasavvufi bilgileri öğretirler.İnsanları zararlı,kötü yola götüren arkadaşlardan,toplumlardan uzaklaştırarak,iyilerin içine dahil ederler.Peygamber(a.s):’’Kişi arkadaşının dini üzerinedir’’ buyurmuştur.Bu kapı,gönülden bağlanan kişilerin kalbine Allah(c.c)’ın ve Allah(c.c)’ın sevdiği insanların muhabbetini nakşeder.Böylece insan onları sevdiği için kurtuluşa erer.Çünkü Hz.Muhammed(s.a.v) : ‘’Kişi sevdiğiyle beraberdir’’ buyurmuştur.

- Bu kapı,balıkların denizidir.Hiç su olmadan balık yaşayabilirmi?İşte bu kapı da,muhabbetin,kardeşliğin,ahlakın ana pınarıdır.Bu iyilik ve güzelliklerse,insanı insan yapan,insanı mümin yapan değerlerdir.İşte bu kapısız hayat çok çok zordur.

- Rukiye,sultanım olmadan yaşamaya,hayat mı denir?Ne kadar şanslısın ki,seni kapısına çağırmış,çağırıyor insan olarak,kıymetini çok iyi bil.Dünyaya,çevrene şöyle bir göz at.Bak senin gibi kaç şanslı kul var yeryüzünde.Çok çalışman lazım çok,bu kapıya layık olabilmek için.Dünyayı unutmadan,ahreti bırakmayacaksın.Bu kapının sana kazandırdığı insani değerlerle,güzel ahlakla,ilahi muhabbetle,hem dünya hayatında başarılı bir birey olacağız,hem de manevi hayatımızı,insanları uyandıran,insanları yaşantılarını yeniden gözden geçirmeye sevkeden bir ahlak ve vakarla yaşamaya çalışacağız.

- Yine gözlerimiz yollardadır.Sultanımızın camisi hane-i saadetine çok yakındır,ama bize o kısacık yol ne denli uzun geliyor bir bilsen canım kardeşim.Namaz çoktan bitti.Sultanımız şimdi hanesine geri dönmek üzeredir.Gönüllerin sultanı,özlediğimiz,binlerce,milyonlarca hamdü sena olsun,yine dünya gözüyle göründü.Şimdi merdivenlerden evine çıkmaktadır.O kadar sessiz çıkıyor ki,gönüller ancak onu kokusunda tanıyabiliyor.

- Bütün gözler yine merdiven başındadır.İşte gavsımız,sultanımız,ilacımız geldi.Aşıkların baş tacı geldi.İlahi aşktır yanan kalplerimizde.Gözümüzü bir kapladı ki anlatılmaz.Sanki tüm dünyayı sultanımız kapladı.İşte bu anda kalpleri öyle bir telaş ve heyecan sarıverir ki,her şey durmuş,bütün alem derin bir sükuta gömülmüştür.Allah dostuna gözlerin değmesi,dünya gözüyle bir kez daha o mübareği görme anıdır bu an.Sinelerdeki kalp atışları bile durmuştur sanki.Allah sevgisinin,nurunun karşısında dünyevi olan her bir şeyin ne kadar manasız bir kıymeti varmış,insan Allah adamlarını görünce,bu gerçeği çok daha iyi fark edebilir Rukiyeciğim.Sonra herkes Rabbine hamd etmeye koyulacaktır.

- Ah bir erkek çocuk,elinde bir demet gonca gül,sultanımıza doğru koşmaktadır.Şimdi, güllerin müştak olduğu zata,güllerin efendisine uzatıyor demetini.Güller bile o şahsın güzelliği karşısında utanıyorlar.Güllerin kadim,sadık aşığı bülbüller bile,şahımızı görünce çoktan unuttular o binlerce yıllık sevdalarını,başladılar sultanımız için gazel okumaya.Bu ilahi aşka teslim olalım kardeşim.Bu kapı bizi güzelliğin kamil noktasına götürecek.Allah’ın nuruyla bizi süsleyecektir.

- Bakıyorum da o gül demeti,güller şahının elinde ne kadar boynu bükük kaldı.Şahı görünce güzelliği satmakta rakipsiz olan,güzeller güzeli güller bile başlarını öne eğdiler.Efendilerine teslim oldular.Keşke bende o gül demetinde bir yaprak olsaydım.

- Efendimin yüce nazarı yakıp kavuruyor gönülleri.Halden hale koyuyor sofileri.Cezbenin türlü türlü çeşitlerini görüyorsun şimdi,baktığında şöyle bir etrafına.İşte bu zatlar,insanların nefsani hallerini böyle nisbetle,muhabbetle tedavi edip,güzelliklere çeviriyor kardeşim.

- Cezbe ne demek kardeşim.Çok soru soruyorum ama ne olur beni mazur gör,hiç bir şey bilmiyorum da,ama dinimle ilgili,bu kapı ile ilgili her şeyi öğrenmeye,içimde çok güçlü bir istek var,ne olur anlat bana,Hatice.

- Cezbe değişik şekillerde zuhura gelen muhabbet hallerinin genel adıdır.Muhabbet her insanın istidadına,ruh haline,meşrebine ve mürşidinin onu terbiye metodunun şekline göre çeşitli hallerde ortaya çıkar.Sofiler buna cezbe hali diyorlar.

- Sultanımız kokusunu ve hayalini gönlümüzde bırakarak aramızdan sıyrılıp haneyi saadetlerine çekilmiştir.Şimdi tekrar akşam onu görmenin güzel beklentisi,bu kapının her şeyden üstün,gönül süsleyici muhabbeti ile yavaş yavaş oradan ayrıldım.

- Bazı sofiler ‘’haydi çorbaya,haydi çorbaya’’ diye bağırmaktadır.’’Çorba içmek isteyenler aşağıya buyursunlar’’diye çağrılmaktayız.Koşarak aşağıya doğru gidiyoruz.Sultanımızın çorbasından,ekmeğinden kısmetimizi alıp,karnımızı doyuracağız.Kim istemez ki,onun çorbasından içeceğim,onun eşi dünyada yoktur.O çorba,insanın maddi ve manevi hastalıklarına şifa kaynağıdır.Adını bilmediğim,sayısını saymadığım,binlerce,milyonlarca insan o çorbadan kaşıklayarak,hiçbir yerde deva bulamadığı dermansız dertlerine menzilde çare bulmuştur.Bu Allah(c.c) ‘ın bu kapıya bahşettiği büyük nimet ve bereketlerden bir tanesidir.

- Çorbasından içmeyenler,her şeyden mahrum oluyor.Hemen tahta kaşığı elimize aldık.Ekmek sırasına girip 3 tane de ekmeğimizi kaptıktan sonra bir büyük çorba çanağının kenarından kendimize yer bulduk mu,hemen otururuz.Çala kaşık çorbamızı içmeye koyuluruz.Bir çanağın etrafında en az 5-6 sofi daha varmış.Böyle yüzlerce çanak olur,dergahın yemekhanesinde.Çoğu insan yanındakileri ilk kez görüyordur,ama;40 yıllık dost gibi,bir anda gönüller birbiriyle kaynaşıverir.Tatlı tatlı sohbetler yapılır,kasideler söylenir bazen.
Ekleme Tarihi: 14.11.2005 - 16:32
Bu mesajı bildir   AFFET_ALLAHIM üyenin diğer mesajları AFFET_ALLAHIM`in Profili AFFET_ALLAHIM Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 795 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
meleknur58 (71), fatih4194 (45), F.U (43), güngör (51), mematii (41), ravza81 (43), turgay gnl (63), mgs 41 (55), ilknurakan07 (44), islamicboy (40), eminefendi (51), mirac6363 (45), adempece (52), AKKUS61 (50), binerve (41), ahirzaman (57), akay-350 (46), nuraymelek95 (29), AydinG (39), batuhan_ (47), markad (50), simales (39), bülent21 (43), mucahide33 (39), polat0000 (59), gülkokuþl.. (41), minik (43), Baykara (38), mecide_sümeyye (35), mustafakumbar (53), gringo (51), vefalidost (50), saidmirza (55), yaramaz (41), vuslateli (37), pascal (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.54714 saniyede açıldı