lopinavir ritonavir generique luvox generique colchicine fluvoxamine lopinavir ritonavir apranax aprovel aralen arava arcocillin arcoxia aricept arilin arimidex aristocort artane arthrotec artofen asacol asasantine asmaxen at 10 atarax atenil ateno basan comp ateno basan atesifar athrofen atridox atrovent augmentin avalide avana avapro avelox aventyl aviral avodart aygestin azaimun azarek azelex aziclav azulfidine bactrim basiron
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » DİĞER KONULAR » IMHOTEP 190 KARDESIMIZIN SORUSUNA CEVAP NAMAHREM HAKKINDA   Cevap ekle

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
SerkaNReaL su an offline SerkaNReaL  
IMHOTEP 190 KARDESIMIZIN SORUSUNA CEVAP NAMAHREM HAKKINDA Alıntı yaparak cevapla

4 Mesaj

Kayıt Tarihi: 28.10.2003
En Son On: 13.07.2006 - 11:09
Cinsiyeti: Erkek 
selamun aleykum... bir tartisma platformunda; dinimizde bayanlarin bizler için mahrem olmayan yerlerine baktigimizda günah olmayacagi, bakipta art niyet geçirirsek günah olacagini bildiren bir ifade geçiyor. bana kapsamli bir açiklama yaparsaniz(mümkünse ayet/hadis'le birlikte) eger bence cevap yazmis olacagim...simdiden Allah razi olsun...

Degerli kardesim;
Müslüman kadinin giyim sekli

Müslüman kadinin giyiminde esas mesele, tesettürü saglamasidir. Eli, ve yüzü disinda bütün vücudunu örtmesi, açik kalmamasidir. Giyilen bir elbisenin tesettüre uygun olmasý için de altini göstermeyecek sekilde kalin ve avret yerlerini örtecek kadar uzun olmalidir. Bunun için altini gösterecek sekilde ince ve seffaf olan bir elbise ile örtünme gerçeklesmis olmaz.

Bu meseleye esas teskil eden hadis-i seriflerin meali söyledir:
Hz. Âise'nin rivayetine göre, kiz kardesi Hz. Esma birgün Peygamberimizin huzuruna gitti. Üzerinde altini gösterecek sekilde ince bir elbise bulunuyordu. Resulullah (a.s.m.) onu görünce yüzünü çevirdi ve söyle buyurdu: "Ya Esma, bir kadin bulug çagina erince yüzünü ve ellerini göstererek bunlardan baska bir tarafinin görünmesi sahih olmaz."1

Sahih-i Müslim'de Ebû Hüreyre (r.a.} tarafindan bir rivayette Peygamberimiz, giyindigi halde açik olan, yani ince ve seffaf elbise ile dolasan kadinlarin Cehennemlik olduklarini, Cennetin kokusunu bile alamayacaklarini bildirirler.2

Alkame bin Ebi Alkame annesinin söyle dedigini rivayet eder:
"Abdurrahman'in kizi Hafsa'nin basinda, saçini gösterecek sekilde ince bir basörtüsü oldugu halde Hz. Âise'nin huzuruna girdi. Hz. Âise basindan örtüsünü alarak ikiye katladi, kalinlastirdi.3

Hz. Ömer (r.a.) ise, cam gibi seffaf olmasa da, giyindigi zaman altini iyice belli eden elbisenin kadinlara giydirilmemesi hususunda mü'minlere ikazda bulunmustur.4

Imam Serahsî bu nakilden sonra, kadinin giydigi elbise çok ince de olsa yine ayni hükmü tasir, seklinde bir açiklama getirir. Daha sonra da, "Giyindigi halde açik" olan mealindeki hadisi kaydeder ve söyle der: "Bu çesit bir elbise sebeke (að) gibidir, örtünmeyi temin etmez. Bunun için yabanci erkeklerin bu sekilde giyinmis bir kadina bakmasi helâl olmaz."5

Elbisenin seffaf olmasindaki ölçü, tenin rengini belli etmesidir. Disaridan bakildigi zaman elbisenin altindan insanin teni görünüyorsa, elbise ince de olsa, kalin da olsa böyle bir elbise ile örtünme gerçeklesmis olmaz. Bu mesele Halebî-i Sagir'de söyle belirtilir: "Elbise altini, tenin rengini belli edecek sekilde ince olursa, bununla avret yeri örtülmüs olmaz. Fakat kalin olsa da, uzva yapissa ve uzvun seklini alsa (uzvun sekli görünür hale gelse), bu durumda örtünme hasil oldugu için men edilmemesi gerekir, namaz caiz olur.6

Mesele diger mezheplerde de ayni sekilde ifade edilir. Mâliki mezhebinin görüsü söyledir: Elbise seffaf olur, cildin rengini hemen belli ederse, bununla örtünme olmaz. Bu sekilde kilinan namazin mutlaka iade edilmesi gerekir. ince ve dar oldugu için azanin seklini belli e-den elbiseyi giymek de mekruhtur. Çünkü bu bir sahsiyetsizlik sayilir ve selef ulemasinin giyim tarzina muhalif hareket edilmis olunur.7

Hanbelî mezhebinin görüsü ise su sekildedir:
Vacip olan örtünme, cildin rengini belli etmeyecek sekildeki örtünmedir. Eger giyilen elbise cildin rengini belli edecek tarzda ince olur da bedenin beyazlik ve kirmiziligi görünürse namaz caiz olmaz. Çünkü bununla örtünme gerçeklesmiþ olmaz. Sayet rengini örter de, hacmini belli ederse namaz caiz olur. Çünkü örtü kalin da olsa bundan kaçinmak mümkün degildir.8

Safiî mezhebinin görüsü ise söyledir:
Vacip olan, cildin rengini belli etmeyecek elbiseleri giyinmektir. Inceliginden dolayi cildin rengini belli eden bir elbiseyi giymek caiz olmaz. Çünkü böyle bir elbise ile tesettür gerçeklesmis olmaz. Yani, inceliginden dolayi cildin beyazligini veya siyahligini gösteren elbise tesettür için kâfi gelmez. Yine, elbise kalin olsa da, dokunusu itibariyle altindan avret yerlerinin bir kismini gösterse yine yeterli sekilde örtünme saglanmamis olur. Diz kapaklari ve uyluklar gibi bedenin incelik ve kalinligini belli eden bir elbise ile kilinan namaz sahihtir, çünkü tesettür saglanmis demektir. Fakat azalari belli etmeyecek sekilde bir örtü kullanmak müstehaptir.

Bütün bu nakillerden söyle bir neticeye varmak mümkündündür:
Kadinin yabanci erkeklerin yaninda giymis oldugu tenin rengini belli edecek ve gösterecek sekilde ince ise bununla örtünme gerçeklesmis olmayacagindan giyilmesi caiz olmaz. Bu giyecek, bir elbise, gömlek ve etek oldugu gibi, basörtüsü ve çorap da olabilir. Fakat gerek çorap olsun, gerekse basörtüsü ve diger giyecekler olsun kalin oluyor da, altini göstermiyorsa böyle bir elbisenin giyilmesi caizdir. Çünkü çorap ve basörtüsü ne kadar kalin olursa olsun mutlaka bacagin ve basin seklini belli edecektir. Fakat vücudun azalarini iyice belli edecek sekilde giyilen dar pantolon ve dar gömlekle namaz sahih olsa da, bakanlarin dikkatini çekip tahrik edeceginden mesru görülmez. Merhum Yacute bn-i Âbidin de eserinde bu hususa isaret etmektedir.10

2- Harama bakmak:

"Mü'minlere söyle gözlerini sakinsinlar" (1) Buradaki "mü'minler" kelimesi geneldir. Kadin erkek bütün müslümanlari kapsar. Çünkü Kur'an'daki bütün hitaplar umumidir. (2) "Mü'min kadinlara da söyle gözlerini (yere) indirsinler (erkeklere bakmasinlar), namuslarini korusunlar. " (3) diye ikinci uyarinin gelmesini imam Kurtubi söyle açikliyor:
"Burada yüce Allah'in kadinlara özel olarak hitap etmesi te'kid içindir. Çünkü "Mü'minlere söyle" sözü yeterlidir. Bu kelime âm (genel) bir lafiz olup kadin-erkek bütün mü'minleri kapsar." (4)

Zinaya yaklasmasinlar, namusunu korusunlar ve bir takimlari gözleri haramdan sakinma emri yalnizca erkekleri kapsiyor zannetmesinler diye yüce Allah te'kid için ikinci bir hatirlatma yapmistir. (5)

Peygamber hanimi, Ümmü Seleme (r.a.) anlatiyor:
"Ben ve Meymûne ikimiz birlikte Rasulullah (sav) in yanindaydik. Yasli, âmâ (gözleri görmeyen) bir ihtiyar olan Abdulah ibni Ümmi Mektum bize dogru yöneldi Bunun üzerine Rasulullah (sav) bize:
- Kalkin ve hicaplanin (örtünüze bürünün) dedi. Ben dedim ki:
- Ey Allah'in Rasulü, o bizi görmeyen ve bizi tanimayan bir âmâ degil mi? Rasululah (sav):
- O âmâ peki yâ ikiniz? Sizler onu görüyor degil misiniz? " buyurdu (6)

Bir düsünün Peygamber (sav) hanimlarinin iffetinin kemâlini, kalplerinin temizligini bildigi halde yasli ve âmâ bir ihtiyara karsi tesettüre bürünmelerini ve ona bakmamalarini istiyor. Güzelligi gitmis, yasi ilerlemis gözleri kör ve her türlü dünya zevkinden uzak bir ihtiyara karsi peygamber (sav)'in böylesine ihtimam göstermesi yüce Allah'in emrine baglilik içindir. (7)

"Evlerinizde oturun, ilk cahiliyye kadinlarinin kiritarak sokakta dolastigi gibi dolasmayin, " (8)

"Bu ayet Rasulullah (sav) in hanimlarinin kalbinden baskalarini düsünmeyi silmeye yönelik oldugu gibi, fitne ve günahtan korunmusum. kendime sahibim diyenlerin bu bozuk fikirlerini red etmek içindir. Çünkü insan fitrati devam ettigi sürece iki cins birbirine karsý emin olamaz. (9) Nitekim Yusuf (a.s.) :

"Ben nefsimi temize çikarmiyorum, çünkü her nefis kötülügü emreder. " (10) diyor ve kendisinin nefse uyarak kötülük yapmamasini "Rabbimin acimasi müstesna" diyerek Cenâb-ý Hakkin korumasina bagliyor.

Imam Kurtubi bu âyetin tefsirinde diyor ki:

"Allah'in Peygamberi dahi nefsinin temiz olmasini kerih gördügü için "nefsimi temize çikarmiyorum" (11) dedi. Çünkü nefsi temize çikarmak zemmedilmis, hoþ karsilanmamistir." (12)

Simdi burada durup iyice düsünmek lazimdir. Bir Peygamber kendi nefsinin temiz olduðunu, kadýnlarda haþýr-neþir olmasýnýn kalbini bozmayacaðýný söyleyemiyor. Yüce Allah'ýn korumasý, kollamasý olmasa, nefsiyle baþbaþa kalsa nefsinin istediðini yaptýrabileceðini söylüyor. Ama bir takým insanlar kadýnlarla erkekleri ayný mekânda buluþturarak onlara dini telkinlerde bulunuyor. Kadýnlarla tokalaþýyor, onlara el öptürüyor, senli, benli konuþuyor. Bunlar Ýslama uyuyor mu? diye sorulduðunda ise "O nefsini öldürmüþ" diyorlar. Halbuki nefsin ölmediðini Yüce Allah peygamberinin lisaniyle bize bildiriyor.

Bu hususta en açýk âyet ise Nur sûresi 31. âyettir

"Zinetlerini göstermesinler” (13) âyeti mü'min hanýmlarýn zinetlerini ve zinet yerlerini ve güzelliklerini yabancý erkeklere göstermelerini kesin bir emirle yasaklýyor.

Yine bu hususla ilgili olarak Hz. Ali (r.a.) dan rivayet edilen çok açýk bir hadis-i þerif vardýr.

Hz. Muhammed (sav) Efendimiz Veda Haccý sýrasýnda amca oðlu Ýbni Abbas (r.a.)ý arkasýna gözetleyici ve koruyucu olarak býraktý. Hasem kabilesinden güzel bir câriye Rasulullah (sav) den fetva sormak için gelince Peygamber (sav) cariyeye bakmamasý için Ýbni Abbas (r.a.) ýn boynunu çevirdi.
Abbas (r.a.)
- Ey Allah'ýn Rasulü amca oðlunun boyununu mu çeviriyorsun? 'deyince
Rasulullah;
- Bir genç delikanlý ve bir genç kýz gördüm. Bu ikisine þeytandan emin olamadým" dedi. (14)

"Þimdi düþünün hac ibadeti için gelen insanlarýn birbirine bakmalarýnýn fitneye ve yakýcý þeytanýn vesvesesine vesile olmasýndan emin olunamýyor. Peki kör, entrikacý, cahil ve dine görünüþte inandýðýný söyleyen ve günahsýzlýk iddiasýnda bulunanlarýn durumunu? Bunlar yaþlý ihtiyar aldatmacasýyla genç kýzlarý toplayýp onlardan cemaat oluþturuyorlar. Bu çok büyük bir belâ ve þeriata karþý iþlenmiþ bir cinayettir." (15)

Hiç kimse nefsinden emin olamaz. Çünkü insan fýtratý her iki cinsin birbirine karþý ilgi duymasýný gerekli kýlýyor. Eðer haramdan sakýnma olmazsa, insanlar gözlerini sakýndýrmazsa kendinden emin olmak mümkün deðildir. Nitekim Peygamber (sav) in Hz. Ali (r.a.) ý uyarmasý bu hususu en güzel þekilde açýklýyor:
"Peygamber (sav) bir gün Hz. Ali (r.a.) a þöyle dedi:

- Ey Ali muhakkak ki cennette senin için bir köþk vardýr. Bir bakýþa ikincisini ekleme. Birincisi senin için mubahtýr. Fakat baþkaca bakma hakkýn yoktur." (16)

Bu hadiste geçen birinci bakýþtan maksat hiçbir kast olmaksýzýn ansýzýn göze görünendir. Bunda herhangi bir günah yoktur. Eðer bu ansýzýn göz çarpmasýnýn akabinde kadýnýn cazibesi, güzelliði etkiler de tekrar bakýlýrsa iþte bu bakýþ günahtýr, yasaktýr. (17)

Cerir b. Abdullah El- Cebeli (r.a.) anlatýyor:
"Rasulullah (sav) e ansýzýn bakýþ nedir diye sordum. Bana dedi ki:
- "Bakýþýný çevir" (18) yani ikinci kez bakma. Çünkü fitne ve þehvetten emin olamazsýn. (19)

Rasulullah (sav) kadýnlý erkekli karma toplantýlarý yasakladýðý gibi bir kadýnýn, baþka bir kadýný kocasýna anlatmasýný da yasaklamýþtýr.

Peygamber (sav) þöyle buyuruyor:
"Bir kadýn, diðer bir kadýný sanki görüyormuþ gibi kocasýna anlatmasýn." (20)

Yabancý bir kadýnýn tasvir edilmesi ona bakma yerine geçer. Kocanýn ona ilgi duymasýný saðlar. Rasulullah (sav) ihtiyati bir tedbir olarak böyle davranmayý yasaklamýþtýr.

Ebu Hureyre (r.a.) rivayet ediyor: Rasulullah (sav) buyurdu ki:
- Gözlerin zinasý bakmaktýr,
- Dilin zinasý konuþmaktýr,
- Elin zinasý dokunmaktýr, her nefis arzu eder ve iþtahlanýr. Ferc ise ya yalanlar ya da doðrular. (21)

Ýmam Nevevi (rh) bu hadisin þerhinde þunlarý söylüyor:

''Burada mecazi bir zina vardýr. Bu zina yâ haram bakýþla, yahut zinaya götürecek þeyleri dinlemekle, yahut yabancý birisine dokunmak yada öpmekle, yahut ayaklarla zina etmek için yürümekle, yahut yabancýlarla haram olan konuþmalar yapmakla, yahut kalp ile düþünmekle iþlenir, iþte bütün bunlar mecazi zinanýn çeþitleridir." (22)

Yine harama bakmakla ilgili olarak Rasulullah sav þöyle buyuruyor: "(Harama) bakmak Ýblis'in atýlmýþ oklarýndan bir oktur." (23)

Bu hadisin manasý kadýnýn erkeðe, erkeðin kadýna bakmasý düþmanýn nefse ve kalbe attýðý bir oktur. Hem dünyasýný hem de ahiretini harap eder, týpký ok gibi. Okun ucu vücudun dýþýný yaralayýp deler, diðer kýsmý da içini parçalar. (24)


Bu mesaj 3 kez ve en son SerkaNReaL tarafından 22.12.2004 - 11:30 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 22.12.2004 - 10:51
Bu mesajı bildir   SerkaNReaL üyenin diğer mesajları SerkaNReaL`in Profili SerkaNReaL Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

  Cevap ekle Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 460 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
veysel1998 (26), kercanoglu (73), sivaslým (50), serdar03 (55), sevgi gülü (50), bahçe gülü (50), oslem (43), mehmet021 (36), _313_ (44), cahal (43), mpaktimur (55), aylacansu (42), sapanca (49), turab (49), shayperson (39), hacý (47), düþünmek (43), asbihal (45), karal60 (63), nefi (39), Sandy (45), talealbedru (39), mondragon (31), KAYSERI-INCESU (60), fatmabetül (50), umitvar (42), Yozgatli Nuri (61), ess (43), ibrahimergin (37), nursina (63), metinakkaya (39)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.52335 saniyede açıldı