generique rhinocortfluvoxamine fluvoxamine stromectol kaletra fludapamide fludex forzest fosamax frumil fulcin furacin furadantin furo basan furodrix gabantine gastroprazol geodon glaupax gli basan glibenese glibenorme glimerax glimeryle glucobay gluconormine glucophage xr glucophage glucotrol xl glucotrol glucovance gracial grifulvin gris peg grisol grisovin gyne lotrimin hard on oral jelly hard on helvecin helvevir hypnorex hytrin bph hytrin hyzaar ilosone
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » Yök Savaşı

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 3 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
feyza27 su an offline feyza27  
Yök Savaşı

350 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 10.12.2003
En Son On: 05.05.2009 - 10:13
Cinsiyeti: Bayan 
YÖK savaşı Hükümetin YÖK'le ilgili tasarısı, beklendiği gibi bir savaş ortamı oluşturuyor. Gene beklendiği gibi, hadisenin savaş haline dönüşmesinin merkezinde YÖK'e şu anda egemen olan kadro var.

YÖK'ü yeniden düzenlemeye yönelik ilk adımı önceki Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu attı ve YÖK'e gemen olan kadronun isyanı ile karşılaştı. Bakan tasarıyı, bütün iletişim araçlarında tartışmaya açmış ve herkesten görüş istemişti. YÖK'e egemen olan kadro, bilimin vakarı içinde görüş bildirmek yerine savaşçı bir üslubu tercih etti.

Gürleyen bir YÖK Başkanı imajı, belleklere kazındı.

Bugün de o savaşçı üslup dozunu daha da artırarak devam ediyor.

Gürüz'ün üslubu "365 millektvekiliniz var, yapın da görelim" tarzında "millet iradesi"ni de hedef alan bir meydan okumayı yansıtıyor.

Kimi rektörlerce yapılan açıklamalar da Başkan'ın üslubundan daha ölçülü değil. "Gizlilik" gibi, "Ortaçağ'dan bu yana ender rastlanan Atatürkçü kadroların tasfiyesi" gibi provokatif suçlamalar yapılıyor.

Bunların görüş olmadığı açık.

Bunlar polemik, bunlar savaşçı üslup yansımaları.

TBMM'de görüşülüp yasalaşacak olan bir tasarının gizliliği mi olur?

Sonra tasarı, önceki bakan tarafından tartışmaya açıldığında gürül gürül cevaplar mı aktı YÖK cenahından da, şimdi tasarı doğrudan Meclis'e gönderildiği için "gizlilik" suçlamasından medet umuluyor?

"Gizlilik" suçlaması kullanılıyor, çünkü böyle yaptığınız takdirde saf zihinleri bulandırma ümidi artıyor.

"Atatürkçülük" tema'sı işleniyor çünkü, sistem içinde prim yapan bu sahipleniş ile "cephe"yi genişletme ümidi doğuyor.

"Atatürkçü kadroların tasfiyesi" tema'sı işleniyor, çünkü bu temanın, bürokratik yapı içindeki kimi kadroların yüreğine "tasfiye" korkusu düşürmesi ümidi besleniyor.

"İmam Hatipler", "başörtüsü" temaları da gene sadece "cephe oluşturma"ya yönelik pratik malzemelerden ibaret.

Amaç savaş! Sadece savaş!

Mevcut YÖK kadrosu Erkan Mumcu olayında, ilk raundda zafer kazandığına inanıyor. Şimdi Hüseyin Çelik sınavındalar. Onun tasarısını da yerlerse, değmeyin keyiflerine...

Bakınız, ortada öneri yok. Sanırsınız ki YÖK sistemi, ideal bir yapı.

Sadece meydan okuma var... YÖK başkanını ve kimi rektörleri, iktidarla iktidar savaşına çıkmış aktörler olarak izliyorsunuz ekranlarda...

Savaş sloganı net:

-365 milletvekiliniz var, yapın da görelim!

Allah Allaahh! Bu ne güç, bu ne sarsılmaz iktidar böyle!

365 milletvekili, millet seçtiği için mi anlam taşımıyor, yoksa Ak Parti'ye ait olduğu için mi?

Gerçekte "savaş"ın tek sebebi var, o da mevzileri korumak.

Evet, iktidarın tasarısında, mevcut YÖK iktidarının değişmesine yönelik düzenlemeler var. Hem YÖK Başkanlığı hem rektörlük için sınırlı zamanlar getiriliyor. O da, mevcut kadroların değişmesini gerektirecek.

Ne var bunda?

"-Atatürkçü kadroların tasfiyesi var!"

Türkiye'de "Atatürkçü" kadrolar sadece bunlardan ibaret ya! Bunlar görevden ayrıldığında, rektörlüğe ve YÖK başkanlığına getirilecek başka "Atatürkçü profesör" bulunamaz ya! Ak Parti Başkanı Tayyip Erdoğan'ın bile "Atatürkçü"lüğünü dünyaya ilan ettiği bir zamanda herkes Ak Parti iktidarıyla birlikte Atatürkçülük'ten rücu etti ya! Ya bunlar oradan gider de, her yer Atatürkçü'süz kalırsa...

Mazallah neler olmaz Türkiye'de?

Bu yaklaşımın içindeki çıkarcı mantığı görmek, hissetmek, anlamak zor mu?

Bunun, oturdukları makamları ve kurdukları düzeni korumak için apaçık bir "Atatürkçülük istismarı" olduğunu anlamak zor mu?

Türkiye'de cumhurbaşkanları değişmiş, iktidarlar değişmiş, müsteşarlar değişmiş, ama YÖK Başkanı hâlâ orada.

Kimi rektörler hâlâ yerlerinde...

Neden biraz kan tazelenmesi olmasın!

Gürüz giderse kıyamet mi kopar?

Alemdaroğlu değişirse kıyamet mi kopar?

Bir de şöyle düşünelim: Eğer bu kadro bu kadarlık iktidar süreleri içinde, kendi yerlerini dolduracak insanların yetişmesine imkan hazırlamamışlarsa, zaten başarısız olmuşlar demektir.

Türkiye'de gerçekten Atatürkçülüğe samimi olarak değer verenler, öncelikle Gürüz ve Alemdaroğlu gibi isimlerin Atatürkçülüğün halkla buluşmasının önündeki en ciddi engeller olup olmadığını bir kere daha değerlendirmelidirler.

Bu arada, Gürüz ve ekibi "Her şey bu kadroyu tasfiye etmek için yapılıyor" diye çığlık attığında, geniş halk kesimlerinin "keşke, ah keşke!" diye karşılık verdiğini de belirtelim.

Ortaya konan savaş üslubu karşısında hiçbir biçimde savunma psikolojisine düşmeden, Gürüz ve ekibini millet iradesinin temsilcisi TBMM'ye havale etmek gerekiyor. Meydan okuyanı, meydan okuduğu irade ile başbaşa bırakmak... En doğrusu Gürüz'ün gücünü millet iradesine karşı denemesi...

Dün yapılan Üniversitelerarası Kurul toplantısından sonra Bakan Çelik rektörlerin "kılına bile dokundurtmama" noktasından "görüş bildirme noktasına" geldiğini ifade etti. Kamuouyu, bunun mevcut YÖK camiası adına "savaş mantığı"ndan bir geri adım olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceğini, takip eden davranışları içinde sınama imkanı bulacak. Açık olan şu ki, YÖK camiası durduğu noktanın çok zayıf olduğunu biliyor. Savaşçı üslup da bu zaafı maskeleme çabası olarak tercih ediliyor.




atasgetiren@yenisafak.com
Ekleme Tarihi: 10.07.2003 - 09:55
Bu mesajı bildir   feyza27 üyenin diğer mesajları feyza27`in Profili feyza27 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Gast piryoz  
Themenicon   

Misafir

Kayıt Tarihi: 26.04.2024
En Son On: 05.05.2009 - 10:13
Cinsiyeti: ----- 
ablacım ben bir sonuç çıkaramadım.
Ekleme Tarihi: 10.07.2003 - 16:33
Bu mesajı bildir   zum Anfang der Seite
Gast spiroglu  

Misafir

Kayıt Tarihi: 26.04.2024
En Son On: 05.05.2009 - 10:13
Cinsiyeti: ----- 
sema ablacim gazete yorumlarini hazir önümüze getiriyosun Allah senden razi olsun!..
Ekleme Tarihi: 11.07.2003 - 02:32
Bu mesajı bildir   zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 752 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
meleknur58 (71), fatih4194 (45), F.U (43), güngör (51), mematii (41), ravza81 (43), turgay gnl (63), mgs 41 (55), ilknurakan07 (44), islamicboy (40), eminefendi (51), mirac6363 (45), adempece (52), AKKUS61 (50), binerve (41), ahirzaman (57), akay-350 (46), nuraymelek95 (29), AydinG (39), batuhan_ (47), markad (50), simales (39), bülent21 (43), mucahide33 (39), polat0000 (59), gülkokuþl.. (41), minik (43), Baykara (38), mecide_sümeyye (35), mustafakumbar (53), gringo (51), vefalidost (50), saidmirza (55), yaramaz (41), vuslateli (37), pascal (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.54893 saniyede açıldı