kaletra ivermectine kaletra ivermectin fluvoxamine tricor trileptal triple trial pack trittico tryptizol tylenol ulcidine urispas uroxatral uvadex valif valtrex vaniqa vantin vaseretic vasotec ventolin inhaler ventolin vepesid veracim vermicidin vermox vesanoid vesdil viagra oral jelly viagra professional viagra soft viagra strips viagra sublingual viagra super active viagra super dulox force viagra super fluox force viagra super force viagra vibramycin vicard vigora virazole vistagan volmax cr
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » İslam'a ana kapısından girmek

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 3 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
der_ya su an offline der_ya  
İslam'a ana kapısından girmek

875 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 07.05.2007
En Son On: 22.01.2010 - 18:46
Cinsiyeti: ----- 
Alın size kocaman bir soru: Bakara 2. ayet neden “Huden li'l-muttekîn” (takva sahipleri için tarifsiz bir hidayettir) diye biter? Neden “takven li'l-muhtedîn” (hidayete erenler için takva kaynağıdır) diye değil?

Biliyor musunuz, elimizdeki birçok tefsir ve hemen tüm mealler bu ayrımı ıskalamışlar.

Dahası da var: bazıları ayan açık Bakara 2'yi “neden böyle değil” dediğim cümle gibi anlamışlar. Oysaki vahiy, “Kur'an hidayete erenler için takva kaynağıdır” demek isteseydi öyle derdi, ama demedi. Ya ne dedi? “Kur'an takva sahipleri için tarifsiz bir hidayettir” dedi.

İşte burada kafa konforumuz bozuluyor. Yaygın tabirle, ezberimiz bozuluyor. Biz kendimizi öyle şartlandırmışız ki, takvadan ancak hidayetten sonra söz edilebilir sanmışız. Hidayetten önce takva olmaz sanmışız. Ama ayet bunun tersini söylüyor. Hidayetten önceki takvadan söz ediyor. Hatta bir adım daha atarak, zımnen şunu söylüyor:

“İnsanı hidayete ulaştıran hidayete ermeden önceki takvasıdır.”

Hidayete ermeden önceki takva?..

Bu konuda bu köşede daha önce yazdığım “Vicdan olmadan iman olur mu?” başlıklı makale orada öylece dururken, bunun neden ve nasılını tekrar izaha girişecek değilim.

Sözü buradan açmamın nedeni, bu ayetin son tecellisiyle dün karşılaşmış olmamdır.

Ayetin tecelli ettiği şahıs, Murad Wilfried Hofmann'dır. Essen Üniversitesinin 800 kişilik konferans salonunu dolduran üniversite gençliğinin önüne onunla yan yana çıkmadan önce sıcak bir sohbetimiz oldu.

Sohbetimiz sırasında Üstad Hofmann, Cezayir'de bir Alman diplomatı olarak bulunduğu yıllarda yaşadığı bir hatırayı nakletti. O bunu, Türkiye'yi İslam bünyesinden tamamen kesip koparma projesi olan malum projenin İslam coğrafyasında ne derin yaralar açtığını teyit sadedinde dile getiriyordu.

O tarihte bir Türk hanımla evli olan Hofmann Cezayir'de bir camiye girmek isterler. Görevli Alman Hofmann'ın girebileceğini fakat Türk eşinin giremeyeceğini söyler. Arkasından da bir espri yaptı: “Her sabah kalktığımda Erdoğan hâlâ yerinde duruyor mu diye soruyorum!”

Şimdi gelin benim yerimde olun da, daha neyin ne olduğunun ortaya çıkmadığı 1920'li yılların başında tepeden Batılılaşma projesinin taşeronlarını “Ey halaskarânı İslam!” diye tebcil eden Cezayirli allame Abdulhamid b. Badis'i acı bir tebessümle hatırlamayın.

Vahyin inşa ettiği arı-duru bir zihin karşımdaki. Anadan doğma Müslüman (!) birçok entelektüelde görmeye hasret gittiğim bir zihni netlik ve teşevvüşten uzaklık. Batı varoluşçuluğunu “laf cambazlığı” olarak görüyor. Batılı düşünürler içinde Ludwig Wittgenstein'i ciddi buluyor. Uçakta göz gezdirdiğim eserinde Hofmann, bu agnostik üstadın İslam'a seçici/ayıklayıcı yaklaştığından şikâyetini görüyorum.

Söz Kur'an'a geldiğinde, karşımdaki insanın Kur'an'ı nasıl hücrelerine sindirmiş olduğunu, bilmem kaçıncı kez hayretle müşahede ediyorum. Tek kelimeyle Kur'an'a vurgun biri olarak gördüm onu. Ah ki, ne ah! Bizdeki benzerlerinde binde birini göremediğim hassasiyet. Hatta bırakın ateist, agnostik ve deistlerinde, İslamcılarında bile rastlayamıyorum bu vahiy hassasiyetine.

78'ine merdiven dayamış karşımdaki ihtiyar (ihtiyar “doğru seçim yapabilen tam aktif irade” manasına gelir) delikanlının vahye olan bu derin bilgi ve ilgisinin arka planını merak ediyordum ki, kendisi sormadan açıkladı. Fransız işgali altındaki Cezayir'de bulunduğu yıllar kanın gövdeyi götürdüğü yıllardır. Cezayirliler işgalcilerden vatanlarını terk etmelerini istemekte, Fransızlarsa bu talebi kanla, aşağılamayla, katliamla bastırmaya çalışmaktadır. Bu dayanılmaz duruma karşı Cezayirlileri diri ve umutlu tutan sırrı Hofmann çok merak eder. Sonunda bulur: Kur'an. Bu sırrı Allah Bakara 153. ayete koymuştur.

Ve kendisi o tarihten sonra Kur'an'la yol alır. Kur'an onu fıtratına doğru çeker getirir. Sonunda Allah Rasulü'nün ve sahabenin girdiği İslam'ın ana kapısından o da girer. İslam'ın ana kapısı vahyin kapısıdır.

ABD'de yüksek tahsilini yaparken bir kaza geçirir. Yüzü ve alt dudağı tahrip olmuş, 19 dişi kırılmış, kolu yerinden çıkmış, sağ dizinde kayma olmuştur. Gözünü hastanede açtığında cerrah şöyle der: “Sevgili dostum, kimse böyle bir kazadan kurtulamazdı! Tanrı'nın senin için planları olsa gerek!”

Hofmann diyor ki: “Yirmi dokuz yıl sonra, 25 Eylül 1980'de bunu anladım.” Bu tarih, Hofmann'ın fıtratına dönüş tarihidir. İşte günlüğüne o günlerde düştüğü not: “..fark ettim ki, kendime rağmen ve tamamen gayr-ı iradi bir biçimde, her hangi bir şok yaşamadan ve adım adım duygu ve düşünce planında Müslüman olmaya başlamıştım.”

Şu kesin ki, onu İslam'ın ana kapısına adım adım yaklaştıran Kur'an'dır. İşte tam bu nedenle birini sahabeyle kıyaslayacağım zaman “anadan doğma Müslüman”dan daha çok alın teriyle, yürek teriyle, kendi kendini yeniden doğurarak Müslüman olan mühtedileri kıyaslıyorum. Çünkü başta “sen bundan önce kitap nedir iman nedir bilmezdin” denilen Peygamber olmak üzere tüm sahabe “mühtedi” idi. Ve hepsi de İslam'a ana kapıdan girdiler.

İşte bu yüzden Kur'an muttakiler için hidayettir. Bilmem anlatabildim mi?


İSLAMOĞLU...

GERCEKTENDE BU MAKALE UZERINDE DUSUNULDUGU ZAMAN ANLIYORUZKI IMAN ETMEYEN INSANLARIN ONCEKI HAYATINDAKI TAKVALARI ONLARA HIDAYETIN KAYNAGINA ULASTIRIYOR..HANI ISLAM DININE GIREN BIRI IÇIN DERIZ YA;' VARDIR BIR IYILIĞİ Kİ MEVLA ISLAM OLMA SEREFINI ONA BAHSETTI..'BUNUN GIBI...AKLINA VE YUREGINE SAGLIK HOCAM..
Ekleme Tarihi: 13.06.2008 - 18:58
Bu mesajı bildir   der_ya üyenin diğer mesajları der_ya`in Profili der_ya Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
A Y N A su an offline A Y N A  

5 Mesaj

Kayıt Tarihi: 06.06.2008
En Son On: 13.07.2008 - 17:37
Cinsiyeti: Erkek 
Elinize Saglik
Ekleme Tarihi: 14.06.2008 - 15:36
Bu mesajı bildir   A Y N A üyenin diğer mesajları A Y N A`in Profili A Y N A Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
der_ya su an offline der_ya  

875 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 07.05.2007
En Son On: 22.01.2010 - 18:46
Cinsiyeti: ----- 
cumlemızden kardeşim....bır ışık yakmaya vesıle olduysak ne mutlu...asıl hocamızdan ALLAH RAZI OLSUN.....gül
Ekleme Tarihi: 16.06.2008 - 15:46
Bu mesajı bildir   der_ya üyenin diğer mesajları der_ya`in Profili der_ya Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 679 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
ibrahim45 (46), ebabil54 (51), _EM!NE_ (36), talat (55), nerfa (58), yakupbozseki (59), NeWBaHaR (37), Akbulut (52), vahdet_ahmet (44), saripapatyam (50), bilo78 (46), gurbetten_silay.. (39), Rabbia (52), akaya20 (38), El- Metin (43), rapidhack (42), muazbinismail (40), SANDOKAN (56), SANKOCINK (56), efuli2 (50), hollanda (46), braskim (45), benreceb (42), ergin32 (55), Ozlem (42), suheyla cabuk (52), selman77 (47), kenankara (39), bilalxx (40), iskenderpasa (46), mstfakin (42)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.53453 saniyede açıldı