generique stromectol ivermectine lopinavir ritonavir stromectol fluvoxamine cardura carsol cartia xt cartia casodex caverta ceclor cd ceclor ceftin cefurim celebrex celestoderm v celestone celexa cellcept cellidrine cephoral ceporex cerina cerzine cet eco cetallerg cetrine chibroxol chlorazin chlorochin chloromycetin cialis black cialis daily cialis oral jelly cialis professional cialis soft cialis strips cialis sublingual cialis super active cialis super force cialis cibacen ciloxan cimexillin cip eco
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Yusuf olmaksa muradın ya da Züleyha!

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Yusuf olmaksa muradın ya da Züleyha!

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 31.07.2020 - 00:50
Cinsiyeti: Erkek 
Yusuf olmaksa muradın ya da Züleyha!

Korkmayacaksın ölümden.
Ölümün ayrılık değil kavuşmak olduğunu bileceksin.
Dünyaya kafa tutacaksın tek başına.
Yandaş yoldaş aramayacaksın.
Bir Allah'ına bir kendine güveneceksin sadece.
Yol arkadaşın terk etse bile seni yarı yolda, aşkına sahip çıkacaksın sonuna kadar.
Tek başıma taşıyamam demeyeceksin.
Ölünceye kadar taşıyacaksın şerefle.
Karşılık beklemeyeceksin. Sevmek olacak tek amacın. Sevilmemişsin ne fark eder.
Ayıplanmaktan korkmayacaksın.
Sevgini gurur madalyası olarak taşıyacaksın göğsünde, kim ne derse desin...
Sevgin için zindana atılmayı da attırmayı da göze alacaksın. Karanlıklar sırdaşın, böcekler yoldaşın olacak.
Bileceksin sonunda ayrılık olduğunu.
İsyan etmeyeceksin, vuslat beklemeyeceksin.
Zaman ve mekan sizi ayıramayacak.
Nerede olursan ol, her daim sevdiğinin yanında olacaksın. Üzüntüsüne üzülecek, sevincine sevineceksin.
Sanma ki beraber olmak için yan yana olmak lazım.
Gönüller beraberse mesafenin ne önemi var!..
Gönül gözüyle görecek, duyacaksın. Gönül diliyle konuşacaksın.
Bilmez misin gönlü kainat bile kuşatamaz dar gelir.
Gönül dilinden anlamam konuşamam, dayanamam bu çileye karşılıksız hiçbir şey veremem diyorsan; talip olmayacaksın Yusufluğa.
Yusuf olmak için Yusuf gibi yürek gerek, gönül gerek, iman gerek.
Züleyha değilsen eğer peşine düşmeyeceksin Yusufların.
Kendi ayarında birini seveceksin ki mutlu olasın.
Her babayiğidin harcı değildir Yusufluk ve her kadının harcı
değildir Yusuf yüreklileri taşıyabilmek, layık olabilmek, Züleyha olabilmek!..

ABDEST BİRDE BÖYLE BAKIN ...
Unutmayin ki;
Her Abdest bir Yemindir Aslinda
Bu Eller bir Daha Harama Günaha Uzanmayacak!
Bu ağız Harama acilmayacak!
Bu dil bir daha kötüyü söylemeyecek,İftira Etmeyecek, Yalan
Söylemeyecek,Dedikodu Yapmayacak!
Bu Burun Deni Arzularin Peşinde Koşmayacak!
Bu Kollar Harama Sarilmayacak!
Bu Gözler Harama Bakmayacak!
Bu Beyin kötüyü Planlamayacak!
Bu Kulaklar Harami Duymayacak!
Bu Ayaklar Harama Adim Atmayacak!
Söz Veriyorum ALLAHIM!
Evet İtiraf Ediyorum Bunlari Yaptim,AFFET!
Temizle, Arit Beni, Sen Temizlemezsen Ben Temizlenemem!
Bana Yardim Et, Benİ Temizle , Beni Arit!
Her Abdest Bu Anlama Gelir
Ya da Gelmeli

FARKINDAMIYIZ!!!

Abdestmİ Aliyoruz?
Yoksa El Yüzmü Yikiyoruz?
Abdest Ruhumuzda Beynimizde Böyle Algilaniyormu? Yankilaniyormu?
Eğer Abdest Böyle Alinmişsa
Uzakta Değil Hemen Evinizin Önün de,
Çok Yakininizda,hatta Evinizin için de
İstedİğiniz de Hemen Bulabileceğiniz
Aritici, Temizleyici, Durulayici Bİr Nehir Bulursunuz
Böyle Bİr Nehir de Günde 5 Kez Yikanan da
Kirden, Günahtan Eser Kalirmi?

HER ABDEST BİR DEVRİM OLSUN İÇİMİZDE
HER ABDEST BİR DİRİLİŞ OLSUN
HER ABDEST BİR DiRiLiŞ OLSUN
HER ABDEST YENİ BİR KURULUŞ OLSUN
HER ABDEST YENİ BİR DURUŞ OLSUN
HER ABDEST RABBİN KAPISINA YENİ BİR VURUŞ OLSUN
HER ABDEST NEFSİMİZE BİR SORUŞ OLSUN
GÜNAHLAR SOLSUN
RABBİMİN NİMETİ TAMAM OLSUN

Suya vardığında, aslında ateşi kucaklamaya gidiyorsun.
Zira suyun aslı ateştir.
Suyun yapıtaşlarından biri yakar, biri yanar.
Yakan ile yananın bir araya geldiği yere elini hiç endişesiz
değdiriyorsan, ateşin ortasından sana serinlik lûtfeden Rabbinin takdirine güveniyorsun demektir.
Bil ki, ateşi sana serinlik eyleyen, senin için suyu da paklık
vesilesi eyliyor.
O'na kul olmazsan yeryüzünde hiçbir su aklamaz seni.
Suya vardığında, aslında avucuna gökleri sığdırıyorsun.
Zira su sana indirilir.
Sana indirilen senin erişemeyeceğin yerde demektir.
Göklerde bulutlara bindirilen, rüzgârların önü sıra gezdirilen, yağmurlardan damla damla süzülen, ince ince alnına değdirilen lûtufla tanışıyorsun şimdi.
Sana hiç erişemeyeceğin yerden nimetler indiren Rabbin, her şeyin gelip geçtiği, her bulduğunun bitip tükendiği, her güzelin bırakıp terk ettiği yerde, sana sonsuzluk çağrısı yapıyor.
Eline dokunan su, tenini serinletmekle kalmıyor, sonsuz sevdalar yüklü kalbine teselliler yağdırıyor.
Abdeste hazırlanıyorsun.
Gövdeni kutlu bir paklığın gölgesine çekiyorsun.
Sanki Leylâ vurgunu bir Mecnun gibi çölde suya kanıyorsun.
Şadırvanda su şakırtısı bir vaha serinliği değil mi sana?
Abdeste niyetleniyorsun.
Kalbini Sevgililer Sevgilisi'nin[sas] kalbine yanaştırıyorsun.
Suların bile yolunda akarak paklandığı Sevgili'nin [sas] yolunda akıyorsun.
Resûl'ün [sas] pak niyetine dudağını değdirerek, suyun serinliği ile değil, rahmetle ıslanıyorsun.
İşte abdeste başlıyorsun. Önce ellerini yıkıyorsun.
''Terk-i dünya ile yıka ellerini!'' Ellerinle biriktirdiklerinden yu kendini...
Varlığının suların akışı gibi gelip gittiğini bil evvelâ.
Eline avucuna sığan bir şey yok şu fani dünyada.
Parmakların arasından kayıp gidiyor sevdiklerin ve biriktirdiklerin.
Ne onlar sana kalıyor, ne sen onlara kalıyorsun.
Bunu bil ki, eline değen abdest suyuyla, elini şerden çek; hayra yanaştır.
Elini fani olanlardan çevir; sonsuza eriştir.
Elinle ettiklerinden tövbe et.
Dünyanın kirini avuçlarından akıt.
''Anmakla yıka dilini, damağını ve dudağını!'' Yalanı yıka ağzından.
Boş sözden arındır dilini damağını. Tattıklarının su gibi gelip geçtiğini bil.
Dudağına suyu değdiren Rabbindir.
Dudağını dudağına dokunduran Rabbinin rahmetidir.
Dudağının dudağına değmesi, billûr sulardan daha serindir.
Suyu sana verdiği gibi suya hasret dudağı da veren Odur.
Suyun paklığını damağına değdirirken, Rabbini anmakla tatlandır ağzını.
Dilini suyla serinletirken, yalan ve gıybetin, boş söz ve lakırdının tortularını da yak!
''Kibirden arınmakla temizle burnunu!'' Ne efsunkârdır güzel koku!
Burnunun dikine gidenleri bile ardı sıra sürükler.
Uzakta kalmış hatıralar, unutulmuş bahçeler ince bir kokuyla
hatırlanır hemen.
Burnuna değen su, cennetin kokusunu hatırlatsın sana.
Burnuna çektiğin su, gülleri gül eyleyen Muhammed'in [sas] gül
kokusuna yanaştırsın seni.
''Yüzünü hayâ ile temizle!'' Yüzün ki varlığının odağıdır, ruhunun billûr âyinesidir; abdest niyetiyle yüzüne değen su seni Rabbinin vechine yönlendirir.
Abdeste niyet, yüzünü Allah'a teslim etmek gibidir.
''Ben O'nu görmesem de, O beni görüyor!'' diyenlerin işidir abdest.
Kimsenin görmediği yerde, kimsenin bilmediği kuytularda, kimsenin tanık olmadığı yalnızlıklarda, sırf O'nu razı etmek için yüzünün her noktasında suların serinliğini hisseden, yüzünün her noktasını Rabbinin nazarına tutar; Rabbine teslim eder.
Yüzünden sular süzülürken, sen de O'na bakarmışçasına hayânı kuşan.
O'nun nazarında olduğunu bil ki, aynalardan utanma.
O'nun seni gördüğünü bilerek yaşa ki, kendini kendine mahcup etme.
Yüzündeki serinliği O'nun seni bildiğine tanık bil ki, başkalarını razı etme telaşından kurtar kendini. [1]
Yüzünü Rabbine teslim et.
''Kollarını tevekkül ile yıka!'' Yapıp ettiklerini kendinden bilme.
Elini işlere eriştiren de, işlerini sonuca ulaştıran da Rabbindir.
Tembellik edip elini işten çekme; çünkü tevekkül sana düşeni yapmanı gerektirir.
Kibirlenip elinin işlere yettiğini de sanma; çünkü tevekkül elinden geleni yaptıktan sonrasını Rabbine havale etmeni gerektirir.
Öyle yıka ki kollarını, tembellik de kibir de akıp gitsin parmak uçlarından.
''Kulaklarını söz dinlemekle ve sözün güzeline tâbi olmakla yıka!''
Dinlemek edebin de, öğrenmenin de başıdır.
Kulağını hakka açmayan, dudağını hakka değdiremez.
Dosta kulak vermeyen dost sahibi olamaz.
Öyle yıka ki kulağını, boş söz ve yalandan, gıybet ve lakırdılardan temizle; güzeli duymaya ayarla Çirkinliğe sağır ol.
''Ayaklarını O'ndan başkasından vazgeçmekle yıka!''
Nasılsa bir gün ayakların yerden kesilecek, adımların bitecek, bil adın kalacak yeryüzünde.
İki ayağını birden yıkarken de, buraya geldiğini ama burada
kalmayacağını hatırlat kendine.
Sular ayaklarına değdikçe, bir yolcu edâsı dolsun yüzüne.
Ayaklarını yerden kes; sırata değdir. Öylece at adımlarını.
Düşmekten kork!
Öylece yürü.
Ateşten çekin! O'na razı ol ki, O da sana razı olsun ....
ibrahim Balkaya (alıntı ve derlemdir)
ALLAH C.C.
anlayan kullardan olmamızı NASIP eylesın...







Ekleme Tarihi: 02.02.2010 - 01:49
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 825 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
kilimlili67 (47), EnToRia (39), cihankarasan (56), rahmali (60), beyazyol (44), hmurat (50), Sweet-Bircan (31), calinan_kalp (43), bobmalley (34), kerim71 (50), talip-ibrahim (38), kan-ka (50), behlül72 (52), n.nakla61 (40), yasinbirel80 (44), zuhre yildirim (44), SnNmMc (37), tarik82 (42), akin123 (37), MertTurk (43), *hira* (35), zaferburgu (49), mademney (42), esli (61), sipahii (43), gokhan (46), ISLAM_GUNESI (40), veteriner54 (42), meryem03 (40), engino (46), yol_cu (42), koyuncu339 (39), fizikcimrt (49), fgdibo (36), salem (46)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.55822 saniyede açıldı