kamagra generique kaletra generique kaletra kamagra stromectol cipralex ciprine cipro med cipro clamycin clarinex clarithrocine claritin claritine claromycine claropram clavamox clavu basan cleocin climara clobex clocim clomid clopin clot basan clozaril co acepril co atenolol co diovan co enalapril co enatec co epril co lisinopril coaprovel colcrys colofac combivir compazine competact concor plus concor confortid conjugen convulex copegus corangine
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » D U A L A R » 70 Bin Meleğin Duası!!

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
kalyon su an offline kalyon  
70 Bin Meleğin Duası!!

59 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 22.10.2003
En Son On: 26.07.2009 - 16:22
Cinsiyeti: Erkek 
Meşguliyetlerin artması, hayatın yoğunlaşması gibi sebepler hasta ziyaretlerini aksatmanın mazereti olmamalı. Efendimiz s.a.v.'in hayatını ve onca yoğunluğu arasında sürekli ziyaretlerde bulunduğunu hatırlamamız bize güç verecektir.
“Hasta ziyareti mi yapıyorsun, yoksa normal bir ziyaret mi?”
Birisi size böyle bir soru sorsa eminim şaşırırsınız. “Ziyaret ziyarettir, hasta ziyareti ile normal ziyaret arasında ne fark var?” diye düşünürsünüz. Ama bu soruyu Hz. Ali r.a. soruyorsa, fikrinizi değiştirirsiniz sanırım.
Peygamber Efendimiz s.a.v.'in torunu Hz. Hasan r.a. hastalanmıştı. Babası Hz. Ali r.a., Ebu Fahite isminde bir ahbabını elinden tutarak:
- Gel Hasan'a gidelim, hastadır, ziyaret edelim, dedi. Hz. Hasan'ın yanına vardıklarında, sahabilerden Ebu Musa r.a.'ı da orada buldular. Hz. Ali, Ebu Musa'ya bu soruyu sordu:
- Hasta ziyareti mi yapıyorsun, yoksa normal bir ziyaret mi?
Ebu Musa r.a. cevap verdi:
- Tabii ki hasta ziyareti yapıyorum.
Bunun üzerine Hz. Ali r.a., Resul-i Ekrem s.a.v. Efendimiz'in şu mübarek sözünü nakletti:
- “Bir müslümanı hasta olduğu için sabah vaktinde ziyaret eden hiç bir müslüman olmaz ki, akşama kadar yetmiş bin melek ona dua edip, affını dilemesin. Yine hastayı akşamleyin ziyaret eden hiç bir müslüman olmaz ki, sabaha kadar yetmiş bin melek ona dua edip, affını dilemesin. Ayrıca onun cennette bir meyveliği de olur.” (Tirmizî, Ebu Davud)
Mükâfatı büyük ziyaret
Efendimiz s.a.v. hasta ziyareti konusunda şunları da ifade buyurmuştur:
- “Bir müslüman, bir müslüman kardeşini hasta olduğu için ziyaret ettiği zaman, o sürede cennet yemişleri içerisinde bulunmuş olur.” (Tirmizî, Müslim)
- “Kim abdest alır, abdestini de güzel bir şekilde tamamlar ve sırf Allah için bir müslüman kardeşini hastalığı dolayısıyla ziyaret ederse, cehennemden yetmiş yıl uzaklaştırılır.” (Ebu Davud)
Bir müslümanın din kardeşini mutat olduğu üzere ziyaret etmesi tabii ki çok faziletli bir iştir. Hatta Allah için bir kardeşini ziyaret eden kişi hakkındaki: “Sen o kardeşini Allah için sevdiğin gibi Allah da seni seviyor” şeklinde ilâhi bir müjdenin varlığı, normal ziyaretlerin de ne kadar faziletli olduğunu gösterir. Zaten Allah için yapılan bütün ziyaretlerin hepsinde bir ibadet yönü mutlaka vardır.
Hasta ziyaretinde ise daha özel bir durum söz konusudur. Yukarıdaki hadisler, hasta ziyaretinin de bir ibadet olduğunu ortaya koyar. Namaza hazırlanır gibi güzel bir şekilde abdest alınmasına, hatta alırken itina gösterilmesine ve hasta ziyaretine niyetin kontrol edilerek gidilmesine, hadislerde özel olarak dikkat çekilmektedir.
İlişkilerde menfaat beklentisi
Şimdi bu anlayıştan ne kadar uzağız!.. Birbirine çok yakın bilinen kişilerin arkadaşlıklarında, hediyeleşmelerinde, gidip gelmelerinde bile bir menfaat, gizli bir karşılık aranır hale geldik. “Desinler”, “ne derler”, “ayıp olmasın” gibi ifadeler neredeyse yaşantımızı belirliyor.
Günümüz hayatının ufku menfaatlerle sınırlı. Bu çemberi kırmak gerekiyor. Hz. Muhammed s.a.v.'e “benim peygamberim” diyen müslüman için bu çok zor olmamalı. İnsanı üç günlük dünya hayatına indirgeyenlerin fikirlerini elinin tersiyle itmek, Kainatın Efendisi s.a.v.'in aydınlık tavsiyelerine gönül vermek o kadar mı zor?
Ayıp olmasın diye değil, yetmiş bin melek dua ettiği için, cehennemden yetmiş yıl uzaklaştırıldığımız için, ziyaret süresince cennet meyvelikleri arasında dolaştırıldığımız için, bir ibadet olduğu için ve sırf Allah için hasta kardeşimizi ziyaret edeceğiz. Bir damla zehirin bir kazan yemeği çöpe döktürdüğü gibi, Allah rızası dışında en küçük bir düşüncenin bile amelimizi bozacağını kesinkes bilerek ziyaretimizi tamamlayacağız.
Meşguliyet mazereti
Dost ziyareti, hasta ziyareti deyip geçmemek lazım. Ziyaretleşme, toplumu ayakta tutan insanlar arası münasebetlerin en önemlilerinden sayılmışlardır. Efendimiz s.a.v. buyururlar ki:
“Müslümanın, müslüman üzerindeki hakkı beştir: Selama karşılık vermek, hastayı ziyaret etmek, cenazelere iştirak etmek, davetine icabette bulunmak ve aksırana ‘Allah sana merhamet etsin' demek.” (Buharî, Müslim)
Bir toplum düşünün ki, bu beş vazifeyi birbirlerinden karşılık beklemeden, bir ibadet olarak yapıyor; bu fertler hem dünya hayatında birbirine kenetlenmiş huzurlu bir toplumu oluştururlar, hem de ebedi saadete ulaşırlar.
Meşguliyetlerin artması, hayatın yoğunlaşması gibi sebepler hasta ziyaretlerini aksatmanın mazereti olmamalı. Efendimiz s.a.v.'in hayatını ve onca yoğunluğu arasında sürekli ziyaretlerde bulunduğunu hatırlamamız bize güç verecektir. O, bir peygamber, bir devlet başkanı, bir ordu komutanı, bir ev reisi olarak yoğun meşguliyetler içerisinde iken bile, hizmetinde bulunan bir yahudi çocuğunun hastalığını duyunca evlerinin yolunu tutuyor. Bir sahabiyi, gözündeki rahatsızlığı sebebiyle bile ziyarete gidiyor.
Hastayı ziyarete giden, ona moral olarak destek verir. Bir de mutlaka dua ederek sağlığın da hastalığın da sahibinden şifa istenir.
Hz. Aişe r.a. validemizden rivayet edildiğine göre Efendimiz s.a.v. aile fertlerinden biri hastalanınca, sağ eliyle hastayı sıvazlar ve şöyle dua ederdi:
“Bütün insanların Rabbi olan Allahım! Bunun ıstırabını giderip şifa ver. Şifayı veren ancak sensin. Senin şifandan başka şifa yoktur. Hiç bir hastalık izi bırakmayacak şekilde buna şifa ihsan et!” (Buharî, Müslim)
Allahım bize de şifa ver, “desinler”den kurtulalım! Arkadaşlarımızı, komşularımızı ve hastalarımızı, sırf senin hoşnutluğun için ziyaret edelim; ziyaret huzurunu bulalım. Ebedi saadete perde aralayalım.
Ekleme Tarihi: 18.01.2006 - 14:00
Bu mesajı bildir   kalyon üyenin diğer mesajları kalyon`in Profili kalyon Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 774 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
osman12 (77), vahvah71 (53), ssercan (50), sabr_yolcusu (56), Yorumsuz_91 (33), Asya6666 (62), angel (42), cankalemdar (39), meltem6666 (59), MeCaL (56), emiremre (44), ozdalomer (53), ayþeayd&#2.. (40), talha_34 (47), mhammettelo (43), leto18 (59), sinepuryan (42), Yalnizlik (39), BATAKLIK60 (55), kamil33 (54), hmfatih (62), Soldat34 (54), MrVoLKaN (37), yusuf kuyu (44), Yusuf_Adiyaman (53), farfarlone (41), Osman_20 (39), yunusemre_56 (58), eminecanersoy (46), eren.06 (60), tugba1986 (38), tanerok (41), MAHMUT2005 (48), musbaba18 (41), Bahar38 (40), ehhan ünlü (37), ard75 (68), ofliayhan61 (54), osman42 (45), enver66 (40), ayten66 (36), adem2007 (57), uludag64 (60), kadir ibraimi (35), Hace Türkistan (52), tufan03 (48), hasimpakirbaba (48), kuscu (60), ONUR45 (41), Allah_Asigi (41), _Hilal_ (40), aydin_yilmaz (42), cemil_keskin (64), cesurkagan (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.53925 saniyede açıldı