generique colchicine generique kaletra generique kaletra chloroquine ivermectin detrol detrusitol dexantol dexone diamox diflucan dilantin dilatrend dilzem dinostral diocimex diovan hct diovan diprolene diuresal diurix dostinex doxy basan doxycline droxia dulcolax duodopa duphaston duricef duspatalin dynexan nouvelle formule ecopan efavirenz effexor xr effexor elantan elavil eldepryl elmetacin elocon elpradil eltroxine elyzol ena basan enasifar endoxan
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » Osmanlı ve Türkiye üzerinde İngiliz ve ABD entrikaları ve dahili yardımcıları.

önceki konu   diğer konu
7 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
mehmetkaratas su an offline mehmetkaratas  
Osmanlı ve Türkiye üzerinde İngiliz ve ABD entrikaları ve dahili yardımcıları.
94 Mesaj -
Osmanlý'dan önce aðýrlýklý olarak Ýngilizlerin ve daha sonralarý ön plana çýken ABD'nin dünya ve ülkemiz üzerindeki (savaþ ve barýþgöz kırpma dönemlerinde ardý arkasý kesilmeyen kirli oyunlarý ve içerdede bu kirli oyunlardan menfaatler saðlamaya çalýþan ortaklarý olmuþtur.
Bu süreç halen tam gaz devam etmektedir.

Bir yenilik daha ilave edilmek kaydýyla.O yenilikde ABD'nin icazetini alamayanlarýn ve onlarýn direktifleri dýþýna çýkýnca aforoz olacaklarý ile korkutulmuþlarýn, ülke yönetimlerine çeþitli oyun ve desteklerle (AKP ye verilen destek gibi )gelmelerini saðlamak, kendilerine biraz ters düþenleri veya problem çýkarmalarý muhtemel olanlarý ise, (Ecevit hükümeti gibi)çeþitli ekonomik bozukluklar yaratýp erken seçime mecbur býrakmak gibi.

Artýk bu külliye çirkeflere derinmi dersiniz, çukurmu, tümsekmi o sizlerin yorumuna kalýyor. Ama bir acý gerçek var ve iþin aslý budur. Egemenlik kavramýnýn en saðlam koruyucusu olan ekonomik baðýmsýzlýk korunamazsa, siyasi baðýmsýzlýkda elden kayýp gider.
Siz gidipte ABD veya Ýngilterede onlarýn bize yaptýklarýný yapmak istesenizde yapabilirmisiniz ???

Bir ülkede birlik ve beraberlik, ekonomi saðlam temellere oturtulamazsa o ülke týpký bir hasta beden gibi baþýna musallat olacak hastalýklara düçar olur.
Memleketin istikbalini korumak isteyenlerle, birkaç haddini bilmeyen grup ve þahsý birbirine karýþtýrmak ancak, temiz vatan duygularýný, týpký haçlýlar gibi bilinçsizce aþaðýlamak ve yok etmek gibi vahim sonuçlar ortaya çýkarýr.

Bir ingiliz entrikasýnýn bu ülkeye nasýl zararlar verdiðini ve bugüne yansýyan sonuçlarýný göz önüne sermek için bir yazý aktarýyorum. mevzuyu bilsenizde, Okumakta fayda var.

Musul için kürt oyunu

Sayý: 425 - 27.01.2003 | Haþim Söylemez -

Ýngilizler Irak topraklarýnda Kürtlerin kontrolünü ele geçirdikten sonra, Anadolu’daki Kürtlere de el attý. 1921’te Koçgiri ve 1924’de Beytüþþebap’taki Kürt isyaný, Ýngilizlerin desteðiyle gerçekleþti. Prof. Dr. Mim Kemal Öke, o tarihlerdeki Kürt isyanlarýnýn arkasýnda Ýngilizlerin olduðunu belirtiyor. Silahlar da yine Ýngilizlerden saðlanmýþtý.

Eski Cumhurbaþkaný Süleyman Demirel, Musul—Kerkük konusunda açýklamalar yaparken ‘gizli zabýt’ kokusu taþýyan birtakým önemli bilgileri de dile getiriyordu. Herkes bölgede petrol hakkýmýz olup olmadýðý noktasýna kilitlenirken, satýr arasýnda kalmýþ ilginç ayrýntýlar pek ilgi uyandýrmadý. Oysa Demirel’in kurduðu cümlelerde Kuzey Irak, dahasý Musul—Kerkük konusunu tarihi perspektif ölçüsünde þerh etmede önemli vurgular vardý. Demirel, Musul—Kerkük uðruna Ýngilizlerin Þeyh Said isyanýný destekleyip tahrik ettiklerini söylüyordu. Eski Cumhurbaþkaný sadece Þeyh Said isyaný ile Ýngilizlerin iliþkisini açýklamýþtý. Ancak o günün þartlarýný hayal edip, basit bir kýyasa giderek farklý sonuçlara ulaþmak mümkün. Henüz deþifre edilmemiþ Meclis özel zabýtlarý ve tarihçilerin görüþleri doðrultusunda yeni bir tarih bilgisi ortaya çýkýyor; 1927 yýlýna kadar olan Kürt mahreçli isyanlarda Ýngiliz parmaðý var. Burada tek amaç, Büyük Britanya’nýn Irak coðrafyasýnýn Türkiye’ye bakan kýyýsýnda mutlak hakimiyet kurma isteði. Bunun için de en mantýklý yol deneniyor; kendi içinde farklýlýk arz eden, kolay çözülen aþiretlere bölünmüþ Kürtleri isyana teþvik etmek. Bütün dünyada baþlayan sanayi hamlesi ile birlikte hammadde arayýþý çerçevesinde doðuya açýlan Ýngiltere, Irak hakimiyetini kavileþtirmek adýna iþe Kürtleri yanýna almak için çeþitli entrikalar çevirmeye baþladý. Bununla yetinmeyen Ýngiltere ayný zamanda Anadolu’daki Kürt isyanlarýnýn da bir numaralý destekçisi oldu. Ýngilizlerin Kürtleri kullanmasý ve desteklemesi Irak iþgali sýrasýnda deðil, çok daha eski tarihlere dayanýyor.

Ýngilizler ile Kürtlerin iliþkisini anlamak için biraz geçmiþe uzanmak gerekiyor. Güçlü tarafýn menfaatine uygun bu dostluk yüzyýllar öncesine dayanýyor. Öyle ki, Ýngiltere kendisinden binlerce kilometre uzakta yaþayan Kürtleri çok iyi tanýyor ve onlarý destekleme adýna hiçbir þeyden çekinmiyor. The IIustrated London News isimli bir Ýngiliz dergisi 22 Nisan 1854 tarihli nüshasýnda Kürt aþiret reisi Kara Fatma’ya geniþ yer verecek kadar Kürtleri ve Kara Fatma’yý tanýyor, önem veriyor. Kocasý ölen Fatma, Maraþ’ýn Andýrýn bölgesindeki aþiretinin baþýna geçmiþti. Devlete karþý isyaný ve Ýngilizlerin onunla diyaloðu da makalede anlatýlýyor.

Ýngilizlerin Kürtlerle olan iliþkisinin resmileþtiði dönem ise 1918’de Mondros Ateþkes Antlaþmasý ile baþladý. Ýngilizler bu tarihte Süleymaniye Belediye Baþkaný Þeyh Mahmud Berzenci’yi Irak Kürdistaný genel valisi olarak atadý. Ayný dönemde Ýngilizlerin Kürtlerle olan iliþkisine karþý çýkan ve Ýngiliz mandasýný reddeden Kürt gruplarý da vardý. Özellikle 1922’de Hoza ve Cebari aþiretleri Kerkük ve Cem Cemal sýnýrýnda Ýngiliz güçlerine karþý direniþe baþladýlar. Bu küçük aþiretlerin tepkisi dikkate alýnmayacak kadar cýlýz olmasýna raðmen Ýngilizleri korkutmaya yetmiþti. Ayný tarihlerde Ýngiltere Irak hükümetleriyle ortak bir beyanname yayýnlayarak Irak Kürtlerinin Irak içinde kendine ait bir Kürt devleti kurabileceklerini açýkladý. Ancak bu tam mânâsýyla hiçbir zaman gerçekleþmedi.

Anadolu’daki Kürt isyanlarý

Ýngilizler Irak topraklarýndaki Kürtlerin kontrolünü ele geçirdikten sonra, Anadolu’daki Kürtlere de el attý. 1921’deki Koçgiri isyaný, 1924’te Beytüþþebap’taki Kürt isyaný Ýngilizlerin desteðiyle gerçekleþti. Prof. Dr. Mim Kemal Öke, o tarihlerdeki Kürt isyanlarýnýn arkasýnda Ýngilizlerin olduðunu belirtiyor. Öke’ye göre isyanlar tamamen Ýngiltere’nin bölgedeki politikasýyla örtüþüyordu; “Ýngilizler Anadolu’daki Kürtleri aþiretler vasýtasýyla isyana teþvik etti, silah verdi. Tek bir amacý vardý: Musul—Kerkük ve Kuzey Irak bölgesini kontrolünde tutmak. Bunda da baþarýlý oldu. Türkiye’ye ‘Bak siz burayý istiyorsunuz ama hâlâ kendi içindeki Kürtlerle problem yaþýyorsun’ diyerek bu durumu dünya kamuoyu nezdinde desteklemek istedi. Bu isyanlar sadece bu tarihlerde deðil öncesinde de vardý. 1919’da Binbaþý Noel’in desteklediði doðudaki aþiret isyanlarý konusunu Atatürk bile Nutuk’ta dile getirmiþti.”

Bu isyanlarýn haricinde özellikle 1926’da imzalanan Ankara Anlaþmasý öncesi ve o döneme denk gelen bazý isyanlar da Ýngiliz oyununun bir parçasý olarak deðerlendiriliyor. 1926 Aðrý, 1927’deki Mutki ve hatta 1930’daki Pülümür isyanýnýn bile Ýngiliz baðlantýlý olduðu vurgulanýyor. Tarihçi Ýsmet Bozdað’a göre Ýngilizlerin oyunlarý isyanlarla perçinlenerek Türkiye daima bir kaosun içine süreklendi. Bozdað bunlarý söylerken ayný zamanda Avrupa ülkelerinin Türkiye üzerindeki planlarýyla da baðlantýsýný kuruyor; “Avrupa Türkiye’den memnun deðildir. Doðu Ermenilerin, kýsmen doðu ve kuzeydoðu Kürtlerin, batý ise Yunanlýlarýndýr tezi ileri sürülüyordu. Ancak bölgede isyan ve kýþkýrtmalarda etkili olan Ýngilizler bu iþi çok iyi yaptýlar. Kürt isyanlarýnýn arkasýnda Ýngilizler vardý” diyor. Sadece Bozdað deðil onun gibi düþünen Yunus Nadi de Lawrence’i yazarken Ýngilizleri Aðrý isyaný ile birebir iliþkilendiriyor.

Ýngilizler Meclis zabýtlarýmýzý biliyordu

Lozan görüþmeleri sýrasýnda bütün Avrupa ülkeleri kapitülasyonlarýn kaldýrýlmasý fikrine karþý çýkarken, sadece Ýngiltere Musul’daki hakimiyeti için mücadele vermiþti. Ama Ýngilizlerin elinde çok saðlam deliller ve buna baðlý olarak haklý bir korku sendromu bulunuyordu. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki görüþmeler sýrasýnda Hasan Saka, ardýndan Rauf Orbay, Musul ve Kerkük hakimiyetinin Türkiye’ye verilmesi için konuþmalar yaptýktan sonra ayný dilekleri için önce Ýsmet Ýnönü, ardýndan Mustafa Kemal söz alýr. Bu hararetli tartýþmalarda gerekirse savaþa girme fikri bile ortaya atýlýr. Hatta bazý mebuslar ‘Baðdat Türktür, Türk kalacaktýr’ diyerek Baðdat’ý ele geçirme düþüncesini bile ileri sürerler. Araþtýrmacý—tarihçi Orhan Koloðlu’na göre, Ýngilizlerin bu zabýtlardan haberi vardý; bu yüzden ‘madem öyle iþte böyle’ diyerek, Kürt isyanlarýný desteklediler. Koloðlu o dönemde Kürtleri ayartmanýn çok kolay olduðunu da vurguluyor; “Ýngilizler özellikle Kürtleri ayaklandýrýrken bölgesel olarak aþiretleri kullanýyor. Bunlar çok çabuk kanýyor ve çözülüyorlar. Ayartmak kolay oluyordu. Ýngiltere de bölgeyi karýþtýrýp menfaat saðlamak için bunu çok iyi keþfetmiþ ve kullanmýþtý.”

Ýngiliz silahlarý Þeyh Said isyanýnda çýktý

Ýsyanlarda kullanýlan silahlarýn bulunmasý da önemli bir durum. Anadolu’ya silahlarýn girmesi için, dönemin koþullarý da göz önünde bulundurulduðunda tek bir kapý açýk kalýyor; Irak. Ýran üzerinden de silah geliyordu ancak o tarihlerde özel durumdan dolayý Ýran tarafýndan böyle bir ticaretin gerçekleþmesi mümkün deðildi. Irak’ta ise Ýngilizler bulunuyordu. Anadolu’ya silah nakliyatý sadece Irak üzerinden Ýngilizlerin eliyle yapýlýyordu. Zaten Ýngilizlere ait silahlarýn Þeyh Said isyanýnda kullanýldýðý da sonraki tarihlerde ortaya çýkmýþtý. Ancak Þeyh Said isyaný ile Ýngilizlerin iliþkisi konusuna bazý uzmanlar þüphe ile yaklaþýyor. Prof. Dr. Mim Kemal Öke, Þeyh Said isyaný ile Ýngilizlerin iliþkisi olduðunu söylemenin zor olacaðýný belirtirken, Ýsmet Bozdað da ayný doðrultuda þunlarý söylüyor: “Ýngilizlerin bu isyaný destekledikleri konusunda kesin bir kaný yok. Ancak genel söylenti bu konuda çok güçlü. Bu iddia hakkýnda bir belge bulmak da oldukça güç. Ama Ýngilizlerin belge yapma ve yok etme konusunda çok uzman olduklarýný da unutmamak lazým.” Pek çok uzmana göre de Þeyh Said isyanýnýn arkasýnda sadece ve sadece Ýngiltere vardý. Akdeniz Üniversitesi öðretim üyesi Doç. Dr. Ercan Çitlioðlu bu görüþe inananlardan. Orhan Koloðlu’nun yorumu isyanýn Ýngilizler tarafýndan çýkarýldýðý konusuna son noktayý koyar nitelikte; “Þeyh Said isyaný Ýngilizler tarafýndan çýkartýldý. Amaç Türkiye’yi o sýrada yaklaþmakta olan Ankara Anlaþmasýný imzalamaya zorlamak. Bunda da baþarýlý oldular. Zaten isyancýlarda yakalanan silahlarýn tamamý Ýngiliz marka tüfeklerden oluþuyordu. Bu da açýkça herþeyi ortaya koyuyor.”


AKSÝYON - HAFTALIK HABER DERGÝSÝ - http://www.aksiyon.com.tr


Mesaj 2 kez düzenlendi. En son mehmetkaratas tarafından, 30.06.2007 - 20:49 tarihinde.
Gönderen: 30.06.2007 - 20:43
Bu Mesaji Bildir   mehmetkaratas üyenin diger mesajlarini ara mehmetkaratas üyenin Profiline bak mehmetkaratas üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
mehmetkaratas su an offline mehmetkaratas  
ABD BOP'UN NE DEMEK OLDUĞUNU HARİTALARLA ALIŞTIRA ALIŞTIRA, BAĞIRA BAĞIRA ANLATIYOR.
94 Mesaj -
PEKÝ YA BÝZÝ ÝDARE EDENLER, BÝZÝM ÝNSANLARIMIZ BUNDAN NE MESAJ ÇIKARIYORLAR ?? BÝZÝ YÖNETENLER BOP'UN NE ANLAMA GELDÝÐÝNÝ BÝLÝYORLARMI ??

Aþaðýdaki linki izleyelim ve haritayada bir bakalým. Bunlar bize ne anlatýyor acaba??

http://www.bbpsincan.com/BOP.htm





Mesaj 1 kez düzenlendi. En son mehmetkaratas tarafından, 02.07.2007 - 17:03 tarihinde.
Gönderen: 02.07.2007 - 17:00
Bu Mesaji Bildir   mehmetkaratas üyenin diger mesajlarini ara mehmetkaratas üyenin Profiline bak mehmetkaratas üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
mehmetkaratas su an offline mehmetkaratas  
ABD'NİN DOSTMU, DÜŞMANMI OLDUĞUNU GÖRMEK İSTEYEN GÖRÜYOR...
94 Mesaj -
BÝR ALINTI YAZIYI GERÇEKLERÝ DAHA ÝYÝ GÖREBÝLMEK VE ÝBRET ALMAK AÇISINDAN FAYDALI BULDUÐUM ÝÇÝN AKTARIYORUM.

ANKARA'DA YAPILAN BOMBALI SALDIRI HAKKINDA ORTAK BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI

22 Mayýs 2007 tarihinde Ankara’da yapýlan terör eylemini þiddetle ve nefretle kýnýyoruz. Saldýrýda yaþamýný yitiren yurttaþlarýmýzýn acýsýný paylaþýyor, ailelerine ve ulusumuza baþ saðlýðý yurttaþlarýmýza acil þifalar diliyoruz.
Türkiye Cumhuriyet tarihinin en büyük kuþatma ve kýskacý altýndadýr. Ülkenin tümlüðü ulusun birlik ve bütünlüðü, ABD ve AB emperyalizminin tehdidi altýndadýr. Bundan daha vahim olaný ise ülke içinde iktidar erkini elinde tutanlarýn bu emperyal projenin eþbaþkanlýðý görevini üstlenmeleri, Mustafa Kemal Atatürk’ün deyimi ile þahsi emellerini emperyalistlerin amaç ve emelleriyle birleþtirilmiþ olmalarýdýr.

ABD ve AB’nin baþýný çektiði emperyalist odaklar Büyük Orta Doðu yada Geniþletilmiþ Orta Doðu Projesi adý altýnda aralarýnda Türkiye’nin de bulunduðu 24 ülkenin sýnýrlarýný ve rejimlerini deðiþtirmek istemektedirler. Bu odaklarýn nihai amaç ve hedefleri büyük Ermenistan ve büyük Ýsrail’i kurmaktýr.

Irak’ýn kuzeyinde ve Türkiye’de kimi unsurlar bu emperyal odaklara destek ve dayanak olmaktadýrlar. Etnik kökeni ne olursa olsun Türkiye’de yaþayan tüm unsurlar bu ülkenin birinci sýnýf yurttaþýdýrlar. Türkiye Cumhuriyeti sýnýrlarý içinde yaþayan insanlarýn dün biri birileriyle sorunlarý yoktu bugün de yok, yarýn da olmayacak. Ancak kesin olarak bilinen bir olgu varsa emperyalizmin bu coðrafya üzerinde dün de planlarý vardý, bugün de var, yarýn da var olmaya devam edecek.

Öyle olduðu içindir ki mazlum milletlere karþý haçlý savaþý yaptýðýný bildirenler; Anadolu Anadolu’da yaþayan insanlara býrakýlmayacak kadar önemli bir ülkedir diyenler mazlum milletlerin ortak düþmanlarýdýr. Onlar Anadolu’da yaþayan mazlum Müslüman halklarý Orta Asya steplerine sürme hayali ve projesi peþindedirler. Emperyalizme payandalýk yapanlar bunu böylece bilmeli, kendi bindikleri dalý kesmemeliler.

BOP ve haritasý Amerikan askeri dergisinde yayýnlanmýþ ve bu harita Türk subaylarýnýn da Ýtalya’da katýldýðý Nato toplantýsýnda masaya konulmuþtur. Uzun zamandan buyana Türkiye bir yandan ABD’nin öbür yandan AB’ne uyum adý altýnda AB ülkelerinin yani batýnýn kuþatma ve kýskacý altýndadýr. Bu ülkeler Türkiye’ye ikinci Sevr’i dayatmaktadýrlar. Türkiye’nin terör sorununu çözmesi batýnýn ve ABD’nin ayrýlýkçý terörün arkasýnda olduðu gerçeðini görmesine ve buna karþý önlem almasýna baðlýdýr. Bu yapýlmadýkça terörle mücadelede etkin ve kalýcý çözümler üretilmesine olanak yoktur. Ankara’da gerçekleþen terörist eylemin sorumlusu Büyük Orta doðu Projesinin mimarý ve Türkiye’nin meþru müdafaa hakkýna engel olmaya kalkýþan ABD ve AB devletleri ile bu projenin eþbaþkanlýðý görevini üstlenerek onlara destek olan yerli iþbirlikçilerdir. Yýllardýr bu ülkeler teröre açýkça destek olmaktadýrlar. Saldýrýnýn gerçekleþmesinden sonra basýn açýklamasý yapan ve dehþete kapýldýðýný söyleyen ABD’nin Ankara Büyük Elçisinin açýklamalarýyla AB yetkililerinin açýklamalarý samimi ve inandýrýcý deðildir. Bunlar gayri ciddi ve timsahýn gözyaþlarý denilebilecek beyanlardan ibarettir.

Bu saldýrýnýn sorumlusu kimlerdir?

Türkiye’ye ÝMF ve Dünya Bankasý reçeteleriyle diz çöktürenlerdir. Kýbrýs’a yapýlan müdahaleden sonra yýllarca Türkiye’ye ambargo uygulayanlardýr. Irak’ýn kuzeyinde 12 askerimizin kafasýna çuval geçirenlerdir. Irak’ý kan gölüne çevirip orada insanlýk dýþý vahþetin altýna imza atanlardýr. Ýncirlikte Türk subayýnýn bileðine kelepçe vuranlardýr. Jandarma Genel Komutaný Eþref Bitlis’e suikast düzenleyenlerdir. Muavenet muhribini kaza görüntüsü altýnda batýranlardýr. Baðýmsýz Türkiye diyen vatan evlatlarýný sürek avý yapar gibi avlayanlardýr. Din adýna dindarlýk adýna dini sömürenler, bin bir kýlýða girenlerdir.

Son bir aydýr dalga dalga gelen “ Ne ABD ve AB Tam baðýmsýz Türkiye” hedefini önüne koyan Cumhuriyet Mitinglerindeki irade çözüm yolunu göstermektedir.Bu kritik süreçte sessiz kalmak suça ortak olmaktýr. Tüm Ulumusuzu ve siyasal partileri bu iradenin arkasýnda toplanmaya davet ediyoruz.


Ýzmir Tabip Odasý Baþkaný Dr.Suat Kaptaner

Ýzmir Barosu Baþkan Av.Nevzat Erdemir

Ýzmir Eczacý Odasý Baþkaný Ecz.Tuncay Sayýklan

Ýzmir Diþ Hekimleri Odasý Baþkaný Dt.Turgan Ülker

Ýzmir Veteriner Hekimleri Odasý Baþkaný Serdar Aktop

Baðýmsýz Avukatlar Derneði Baþkaný Av.Abdulkadir Özdemir
Gönderen: 02.07.2007 - 17:23
Bu Mesaji Bildir   mehmetkaratas üyenin diger mesajlarini ara mehmetkaratas üyenin Profiline bak mehmetkaratas üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
mehmetkaratas su an offline mehmetkaratas  
HOCANIN ANLATIMIYLA TALEBELERİNİN HALİ...
94 Mesaj -
LÜTFEN KLÝBÝ SABIR VE DÝKKATLE ÝZLEYELÝM.HOCANIN KENDÝNÝ VE GÖRÜÞLERÝNÝ METHEDEN SÖZLERÝ HARÝÇ AKP YÝ ANLATIMI TEK KELÝMEYLE MÜKEMMEL.

ALLAH ÝLE ALDATMANIN TARAFLARINDAN BÝRÝ OLANLAR O KADAR ÇIÐIRINDAN ÇIKMIÞLAR KÝ HOCALARI DAHÝ ONLARI YERDEN YERE VURUYOR, ÇOK ACÝL UYARILARDA BULUNUYOR.

http://video.aol.com/video-detail/id/706156592
Gönderen: 02.07.2007 - 17:44
Bu Mesaji Bildir   mehmetkaratas üyenin diger mesajlarini ara mehmetkaratas üyenin Profiline bak mehmetkaratas üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
mehmetkaratas su an offline mehmetkaratas  
ABD ELBETTE TSK'DAN RAHATSIZ OLACAKTIR.
94 Mesaj -
ABD'DE ILIMLI ÝSLAM AYAKLARIYLA BOP'UN ÝNÞASI ÝÇÝN HÜKÜMETE GELMELERÝNE YARDIMCI OLDUKLARI AKP'DE TSK'DAN RAHATSIZ.
BUNLAR ÇOK DÜÞÜNDÜRÜCÜ DEÐÝLMÝ ?
KÝM HANGÝ DEÐERLER UÐRUNA MÜCADELE VERÝYOR HALKIMIZIN BUNU ÇOK ÝYÝ AYIRD ETMESÝ GEREKÝYOR.
DÝN SÖMÜRÜSÜ ÝLE ÖRTÜLMEYE ÇALIÞILAN GÜNDEMDEN ÇIKARILMAYA ÇALIÞILAN ACÝL KONULARI ÇOK ÝYÝ TAKÝP ETMEK GEREKÝYOR.
VATAN KAVRAMI EKONOMÝK VE SÝYASÝ AÇIDAN ESARET ALTINA GÝREN, ÜLKELERDE ÝBADETLERDE SAKAT OLUR.
ÇÜNKÜ ALLAH KATINDA VATAN ÖZELDÝR.

PKK'ya silah imasý ABD'yi rahatsýz etti

ABD Dýþiþleri, Org. Büyükanýt’ýn Eðirdir’de verdiði mesajlarý yanýtladý. ‘Müttefiklerimiz PKK’ya silah veriyor’ sözlerine ‘Bizde böyle bir bilgi yok’ dedi

GENELKURMAY Baþkaný Büyükanýt’ýn, ‘Kuzey Irak’a operasyon yararlý olur’ çýkýþýna ABD bir kez daha tepki gösterdi. ABD Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü McCormack, “Bu kimseye fayda getirmez. Çözüm, Türkiye’nin Irak’la birlikte çalýþmasý” dedi.

SÖZCÜ, Büyükanýt’ýn, isim vermeden bazý müttefiklerin PKK’ya silah ve maddi yardým saðladýðý iddiasýna ise þu cevabý verdi: PKK’nýn nereden yardým ve silah aldýðýný þu an söyleyemem. Böyle bir bilgi bize ulaþýrsa paylaþmaktan mutlu olurum.



Sýnýr ötesi çözüm deðil

GENELKURMAY Baþkaný Orgeneral Yaþar Büyükanýt’ýn sýnýr ötesi harekat konusundaki görüþlerine Washington’dan yanýt geldi. ABD Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü Sean McCormack, sýnýr ötesi operasyonun kýsa ve uzun vadede bir çözüm getirmeyeceðini söyledi. ABD Dýþiþleri Sözcüsü, PKK’nýn nerelerden destek aldýðýný bir anda söyleyemeyeceðini ifade etti. ABD Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü Sean McCormack’ýn günlük olaðan basýn toplantýsýnda gündem yine Türkiye’ydi. McCormack, Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Yaþar Büyükanýt’ýn Kuzey Irak’a operasyon yapýlmasý gerektiðine iliþkin sözlerinin hatýrlatýlmasý üzerine, “Tepkimiz, geçen haftalarda bu konu gündeme geldiðinde verdiðimiz tepkilerle ayný” dedi.

Türkiye’nin Kuzey Irak’a girmesinin duruma yardýmcý olmayacaðýný ifade eden McCormack, “Burada çözüm Türk Hükümeti’nin Irak Hükümeti’nin tehdide karþý birlikte çalýþmasý” dedi. Irak Hükümeti’nin, bir terör örgütünün topraklarýnda faaliyet göstermesini istemediðini kaydeden McCormack, Irak’ýn bu konuda mücadelesini sürdürdüðünü belirtti.

SÝLAHI AÇIKLAMADI

Sean McCormack, Büyükanýt’ýn “müttefiklerimiz PKK’ya silah saðlýyor” imasýyla ilgili olarak PKK’nýn baþka ülkelerden yardým alýp almadýðý, sorusu üzerine de PKK’nýn nereden silah ve para aldýðýný bir anda söyleyemeyeceðini ifade etti. (ANKA)
Gönderen: 03.07.2007 - 09:50
Bu Mesaji Bildir   mehmetkaratas üyenin diger mesajlarini ara mehmetkaratas üyenin Profiline bak mehmetkaratas üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
mehmetkaratas su an offline mehmetkaratas  
Osmanlı'yı perişan eden Duyunu Umumiye ile İMF arasındaki benzerlikler...
94 Mesaj -
ALINTI BÝR YAZI. BÝRAZ UZUNCA AMA SABIRLA OKUYABÝLÝRSENÝZ, BUGÜN ÜLKEMÝZÝN GELDÝÐÝ NOKTAYI DEÐERLENDÝRMEK ÝÇÝN ÇOK FAYDALI BÝLGÝLER EDÝNMÝÞ OLURSUNUZ.


Çalýþmadan öðrenmeden, yorulmadan rahat yaþamanýn yollarýný alýþkanlýk haline getirmiþ milletler, Evvela HAYSÝYETLERÝNÝ sonra HÜRRÝYETLERÝNÝ ve daha sonra da ÝSTÝKBALLERÝNÝ kaybetmeye mahkumdurlar”

Mustafa Kemal ATATÜRK


1838
BALTALÝMANI ANTLAÞMASI

Dr. Merih HANHAN


* Ýngiltere, 1800’lü yýllarýn baþýnda dünyanýn süper gücüydü. Sanayi devrimini tamamlamýþ, ticaretini artýrmak amacýyla dünya pazarlarýný birer birer ele geçirme çabasýna girmiþti. Sömürgeleri ile sýnýrlarý o kadar geniþti ki, “topraklarýnda güneþin batmadýðý ülke” denilirdi.

* Oysa, ayný tarihlerde Fransa, Almanya, Avusturya ve Amerika henüz sanayi devriminin baþýndaydýlar. Bu ülkeler, sanayileþebilmek için ulusal pazarlarýný Ýngiliz mallarýna karþý korumak zorundaydýlar. Bu nedenle, ulusalcý politikalar uygulayarak, yüksek gümrük vergileri koyup Ýngiliz mallarýnýn ülkelerine girmesini engellediler.

* Avrupa ve Amerika pazarlarýna giremeyen Ýngiliz ticaret ve sermayesi, Latin Amerika’dan Çin’e kadar pek çok ülke ile serbest ticaret anlaþmalarý imzalamýþ sýra, Osmanlý Devleti’ne gelmiþti.

* Osmanlý tahtýnda Padiþah II Mahmut (1808-1839) oturmaktaydý. Sadrazam ise Ýngilizlerle iyi iliþkiler içerisinde olan Mustafa Reþit Paþa idi.

* Mustafa Reþit Paþa, Osmanlý Devleti’nin kurtuluþunu, Avrupalýlaþmakta görüyor, baþta Ýngiltere olmak üzere Avrupa devletleriyle serbest ticaret öneriyor ve söyle diyordu:

“ Ülke, Serbest ticaret sayesinde büyük bir hýzla sanayileþecektir.”

( Ne kadar tanýdýk bir slogan deðil mi )

* O dönemde Batýda sýký bir gümrük politikasý uygulanmaktayken, Osmanlý Devleti’nde gümrük vergisi %3 civarýndaydý.

* Ancak Osmanlý hükümeti de 1826’dan itibaren, esnafýn iþsiz kalmasýný önlemek maksadýyla yabancýlarýn iç daðýtým þebekelerine girmesinin mümkün olmadýðý bir nevi himaye sistemi olan yed-i vahid (tekel) usulüne (bazý mallarýn üretim ve daðýtýmý bütünüyle devlete yahut yerli tüccara ait olduðu) uygulamaya koymuþtu.

* Yed-i vahid uygulamasý özellikle Ýngiliz tüccarlarýný son derece rahatsýz ediyordu. Çünkü Ýngiltere’nin Osmanlý Devleti’ni gönlünce sömürmesini engellemekteydi.

* Bu durumda Ýngiliz diplomasisi, Osmanlý bürokrasisinin zayýf ve bunalýmlý bir devresin kollamaya baþladý ve bu fýrsat 1838’de Ýngilizlerin karþýsýna çýktý.

* Mýsýr’da Mehmet Ali Paþa isyaný çýkmýþtý. Mehmet Ali Paþa’nýn oðlu Ýbrahim Paþa komutasýndaki Mýsýr ordusu Kütahya’ya kadar gelmiþti.

* Zayýf bir Osmanlý Devletinin varlýðýný sürdürmesini çýkarlarýna uygun gören Ýngiltere araya girerek isyanýn bastýrýlmasýna yardým etti ve Osmanlý Devleti ile hanedanýn bir süre için dahi olsa yaþamasýna izin verdi.

* Ama bu lütfun bir bedeli olmalýydý; Osmanlý Devletinden istenen gümrük duvarlarýnýn indirilerek, Sanayileþmiþ Batý’nýn ürünlerine kapýlarýn açýlmasýydý.

* Çok gizli tutulan pazarlýklar sonucunda, 16 Aðustos 1838’de Osmanlý-Ýngiliz ticaret antlaþmasý Baltalimaný’nda Mustafa Reþit Paþa tarafýndan imzalandý.

* Antlaþma, 8 Ekim 1838’de Kraliçe Victoria, bir ay sonra da Sultan Mahmud tarafýndan tasdik olundu.

* Geçmiþte gynaikon limen “kadýnlar limaný” olarak bilinen, Fatih Sultan Mehmet’in kaptan-ý deryasý Baltaoðlu Süleyman Bey’den adýný alan bu koy, Rumeli Hisarý ile Emirgan arasýnda, kaynaðý Levent Çiftliði’nde olan bir derenin aðzýndadýr.

* 19. yüzyýlda Ýstanbul zenginlerinin raðbet ettiði bir yer olduðundan, kýyý boyunda bir çok büyük yalýlar vardý ve bunlardan biri de Mustafa Reþid Paþa’ya aitti.

* Günümüzde Kemik Hastanesi bulunmaktadýr.

Osmanlý Devleti’nin çöküþünü baþlatan bu antlaþmanýn en önemli maddeleri þunlardý:

1. Ýngiliz tüccarlar, hiçbir kýsýtlama olmadan, her tür malý tüm osmanlý topraklarýnda hem iç hem dýþ ticaret amacýyla alýp satabilecekler (Anlaþmadan önce Ýngilizler ticaret mallarýný limana kadar getirebiliyor ve bu malýn daðýlýmýný yerli tüccarlar yapýyorlardý. Bu maddeden sonra yabancýlar iç piyasamýza hakim oldular.)
2. Ýngilizlerden mal alým ve nakli için belge istenilmeyecek,
3. Ýngiliz tüccarlar, iç ticarette yerli tüccarlardan fazla vergi ödemeyecek,
4. Yabancý mallar Boðazlardan serbestçe geçecek,
5. Osmanlýya tanýnan tekel haklar iptal edilecek,
6. Antlaþma “sonsuza dek” yürürlükte ve geçerli olacak (Nasýl antlaþmaysa bütün Osmanlý nesillerini ipotek altýna alýyor!!),
7. Anlaþma tüm Avrupa devletleri içinde geçerli olacak idi.

* Fransa, menfaatlerine ters düþeceðini düþünerek bu antlaþma hükümlerine önce þiddetle karþý çýktýðý halde, çok geçmeden 25 Kasým 1838’de son maddeye istinaden ayný hükümleri ihtiva eden bir antlaþma imzaladý.
* Bunu Avrupa’nýn diðer devletleri takip etmekte gecikmediler.

*31 Ocak 1840’ta Ýsveç ve Norveç

*2 Mart 1840’ta Ýspanya

*14 Mart 1840’ta Hollanda,

* 30 Nisan 1840’ta Belçika

*1 Mayýs 1841’de Danimarka ve

*20 Mart 1843’te Portekiz ile antlaþmalar imzalandý.



* Antlaþma imzalanýnca, Ýngiliz dýþiþleri bakaný Lord Palmerstone bu antlaþmanýn “Ýngiltere için bir þaheser” olduðu ifadesini kullanýrken Avusturya baþbakaný ise “ Ýþte Osmanlý þimdi bitti! ” diyerek, Osmanlý’ya büyük bir darbenin vurulduðunu daha iþin baþýnda söylemekten kendini alamamýþtýr.

* Aradan yirmi yýl geçtikten sonra, 1858’de antlaþmanýn tesirlerini anlatan Ýngiliz Edward Michelson ise; “ Yabancý ülkelerde büyük ünü olan Türk sanayiinin bir çok kollarý, þimdi tamamen yok olmuþtur. Bunlar arasýnda pamuk sanayii baþta gelir ki bunlar artýk tamamýyla Ýngiliz sanayii tarafýndan saðlanmaktadýr. Þam’ýn çelik býçaklarý, Kýbrýs’ýn þekeri, Ýznik’in çinisi hep yok olmuþtur. Bütün bu sanayi kollarýnýn, bugün, Türk topraklarýnda artýk izi bile kalmamýþtýr ” derken, Türk sanayiinin düþtüðü acý durumu dile getirmiþtir.



Anlaþmanýn sonuçlarý

* Osmanlý iç pazarý, Batýnýn sanayi ürünlerine açýldý, dýþ ticaret dengesi bozuldu. Tüketim açgözlülüðü depreþti.

* Sýnýrlý, hatta “yok” bütçe tükendi. Gösteriþçi tüketime giden para, ordunun ve bürokrasinin modernleþmesine yetmiyordu.

* 1854 Kýrým Savaþý’ný kaybettik. Bütçeyi rahatlamak için ilk dýþ borçlarý aldýk (Ýngilizlerden yüzde 6 faizle 3 milyon 300 bin Osmanlý altýný borç aldýk) ilk devlet tahvillerini çýkarttýk.

* 1875 Ramazan Kararnamesi geçici imdadýmýza yetiþti, vadesi gelen borçlarýn sadece yarýsýnýn ödeneceði açýklandý.

* 1876’da parasýzlýk yüzünden ödemeler durduruldu.

* 1879’da durum büsbütün vahimleþmiþti. Rüsum-ý Sidde Ýdaresi kuruldu. Faiz ve anapara karþýlýðý olarak, damga, içki, balýk avý, tuz ve tütün gelirlerine el konuldu.

* Para yine yetmedi. Eylül 1881’de Muharrem Kararnamesi çýktý. 1858-1874 borçlarýný kapatmak için, devlet hazinesi,Alman, Avusturya, Fransýz ve Ýtalyan alacaklýlarla, Osmanlý Bankasý ve Galata bankerlerini temsilen, sekiz kiþiden oluþan Düyun’u Umumiye-i Osmanlý Ýdaresi Meclisi’ne býrakýldý.

Tuz, balýk avý, tütün, alkol ve damga pulu vergilerini o toplamaya baþladý.

* En bereketli gelir kaynaðý tarýmdý. Yabancý sermaye iþbirliði yaptý. 1884 yýlýnda Reji idaresi doðdu.

* 1886-1903 arasýnda dokuz, 1903-1908 arasýnda beþ borç daha alýndý.

* Derken, Trablusgarp (1911-12 ve Balkan (1912-13) savaþlarý arasýnda, yine “hazine tahvilleri” imdadýmýza yetiþti. Bütün paralar dýþarýya gitti, memur maaþlarý ve müteahhit alacaklarý ertelendi.

* Birinci Dünya Savaþý çýkýnca Ýngiliz ve Fransýzlar Türkiye’den kaçtý. Düyun’u Umumiye, Alman-Avusturya-Macaristan takýmýna kaldý.

* Mustafa Kemal Atatürk çýktý. Ankara Hükümeti güçlenince, yabancýlarýn denetlediði gelir miktarý düþtü.

Lozan Antlaþmasý hem uzlaþma saðladý, hem gelir kaynaklarýmýzý bize iade etti.

* Düyun-u Umumiye, Türkiye sýnýrlarý dýþýna çýkartýldý ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ödediði taksitleri alacaklýlara ulaþtýran bir aracý kurum durumuna getirildi.

* “Devletçilik” ilkesi benimsendi ve devlet iþletmeciliði yaratýldý.

* Vakitlice ödenmemiþ borçlarýmýzdan doðan faizler için 22 Nisan 1933’te sözde alacaklýlar ile pazarlýk masasýna oturtulduk ve Osmanlý borçlarýndan payýmýza düþenin son taksidini 25 Mayýs 1954’te ödedik...

* Ocak 1978’de bugünün temeli Dünya Bankasý’nca hazýrlanan raporla atýldý. Hükümetler bu rapora uymayý kabullenmezken, 1980 darbesiyle uygulamaya konulan bu raporla, Türkiye’nin 1978’e kadar baþarýyla süren kalkýnmacý, bireysel sermaye birikimlerine dayalý yapýsý, büyük ölçekli çok uluslu sermaye iliþkilerinin kontrolünde serbestleþmeyi savunan bir dinamiðe dönüþtü.

* 1980 sonrasý “Yok” denecek kadar az olan borç stokumuz, her yýl bütçemizin yüzde 40-50’sini vermemize raðmen 300 milyar dolarý dayandý...

* Osmanlý Devleti’nin çöküþünü baþlatan Balta Limaný Antlaþmasý’nýn bir benzeri, hatta daha da aðýrý Kasým 1995’de imzalanýp 1 Ocak 1996’da yürürlüðe girdi. Bu kez anlaþmanýn adý Gümrük Birliði Anlaþmasý idi.

* Avrupa Birliði (AB)’ne girme pahasýna, Koalisyon Hükümeti tarafýndan imzalanan bu anlaþma ile Türkiye, AB’nin 15 üyesi ülkeye karþý tüm gümrük duvarlarýný indirdi. Avrupa Birliði’ne tam üye olmadan Gümrük Birliði’ne girmiþ tek bir ülke yoktu. Gümrük Birliði Anlaþmasýný imzalayan Baþbakan Yardýmcýsý ve Dýþ Ýþleri Bakaný söyle diyordu:

“ Türkiye’yi güçlü ve önder bir ülke yapacaðýz, Avrupa Birliði’ne taþýyacaðýz...”



* Türkiye’nin sekiz yýlda 85 milyar dolar kaybýna neden olan Gümrük Birliði Anlaþmasý, TBMM’nin onayýna sunulmamýþ, Yüce Meclis’ten geçirilmeden uygulamaya konulmuþtu.

* Türk Kamu-Sen Araþtýrma Geliþtirme Merkezi’nin yaptýðý bir araþtýrmada ;

“ Gümrük Birliði’ne girmemiz, ülkemizi daha büyük bir Pazar haline getirmekten baþka bir sonuç doðurmamýþtýr. Buna göstermektedir ki, Gümrük Birliði dýþ ticaret hacmini artýrsa da bu artýþýn ülkemiz ekonomisine olumlu yansýdýðýný söylemek mümkün deðildir. Aksine 1987-1995 yýllarý arasýnda her yýl ekonomiden dýþ ticaret açýðýna gider ortalama 7.6 milyar dolar, Birliðe giriþimizden sonra (1996-2004) yýllýk ortalama 19.7 milyar dolara yükselmiþtir. Bu açýdan bakýldýðýnda Gümrük Birliði Anlaþmasý’nýn yürürlüðe girdiði 9 yýldan beri yýllýk ortalama 12 milyar dolar fazladan dýþ ticaret açýðý verilmekte, Yani Gümrük Birliði ülkemize yýllýk 12 Milyar dolar dýþ ticaret açýðýna mal olmaktadýr ” Görüþüne yer verildi.

* Balta Limaný Antlaþmasý’ndan bin beter Gümrük Birliði Anlaþmasý’nýn Türkiye’ye zararý 85 milyar dolarla sýnýrlý kalmadý o. Sadece bir baþlangýçtý, gerisi çorap söküðü gibi geldi:

* IMF, Ankara’ya demir attý. Peþi peþine Niyet Mektuplarý ( Teslim Mektuplarý !! ) imzalandý.

* Özelleþtirme adý altýnda, Türkiye’nin ekonomik kaleleri olan Petkim, Tekel, Tüpraþ, Seka, Telekom, Sümerbank, Þekerbank birer birer Türklerin elinden alýndý.

* Washington ve Bürüksel’de hazýrlanmýþ olan Tahkim, Uyum Yasalarý, Ýkiz Yasalar gibi Türkiye’nin bölünmez bütünlüðünü ve egemenliðini tehdit eden yasalar, TBMM’den ‘15 günde 15 yasa’ hýzýyla getirildi.

* Sömürgeciler, Türkiye’de þeker pancarý, tütün, pamuk üretimlerini kýsýtladýlar, Türk tarým ve hayvancýlýðýný öldürdüler.

* Türk tarým arazileri de Yunanlýlara, Ýsraillilere, Almanlara, Ýngilizlere Amerikalýlara satýlmaya baþlandý.

* Kýbrýs, Rumlara teslim edildi.

* Aslýnda bir tarým ülkesi olan Türkiye; buðdayý, unu, þekeri, soyayý, tütünü, ayçiçeðini, pamuðu, eti ithal eder duruma düþtü.

* ABD ve Ýngiltere, Irak’ý iþgallerinde Türkleri ‘tetikçi’ olarak kullanmak istediler, direniþ görünce de Türk askerinin kafasýna çuval geçirdiler.

* Türkiye’nin iç pazarlarý, ticareti de yabancýlarýn eline geçti. Tekstili, sütü, yoðurdu, ayraný, þekerlemeleri de artýk yabancýlar üretip satmaya baþladý.

* Türk halkýnýn yarýsý açlýk sýnýrýna dayandý, çoðu gençlerden oluþan ve üniversite mezunlarýný da kapsayan iþsizler ordusu 10 milyonu geçti.

TARÝH YÝNE TEKERRÜR MÜ EDÝYOR?

* Dün 1838 Balta limaný Ticaret Antlaþmasý, bugün 1995 Gümrük Birliði;
* Dün Düyun-u Umumiye, bugün IMF;
* Dün Çariçe II Katerine’nin Grek Projesi, bugün Fener-Bizans Ortodoks Devleti;
* Dün Girit, bugün Kýbrýs;
* Dün mandacýlar, bugün ABci ve ABDciler;
* Dün mütareke dönemi Ýstanbul basýný ve bunlarýn tipik sembolü Ali Kemal, bugün iþbirlikçi basýn ve nereye baksan baþka Ali Kemaller;
* Dün Mustafa Kemal’i hilafet ve saltanat düþmaný olarak görüp hýyanetle suçlayanlar, bugün vatanseverlere ‘marjinaller’ diyenler.




O zaman tarihten baþka örnekler size:

* Malazgirt ve Miryakefalon zaferleri ile Anadolu’nun Türk yurdu oluþu, Sakarya ve Büyük Zaferle bunun kanýtlanmasý...

* Üzerinde güneþ batmayan imparatorluk Ýngiltere ve Düvel-i Muazzama’nýn diðer devletlerinin Çanakkale’de yenilmesi ve Ýngiltere’nin süper güç apoletlerinin Çanakkale’de yakasýndan sökülüp atýlmasý,

* Düvel-i Muazzama’nýn Türke biçtiði kefenin ulusal kurtuluþ savaþýyla yýrtýlýp atýlmasý



EÐER TARÝH TEKERRÜRSE BUNLARI DA EKLEYÝN!!

1838 Balta Limaný Antlaþmasý ile baþlayan Osmanlý devletinin çöküþünde ortaya Mustafa Kemal çýkmýþtý. Ama öyle gözüküyor ki, bu kez çöküþ, Türkiye’nin tamamen teslim alýnmasýna kadar sürecektir.

EÐER MÝLLÝYETÇÝLERÝMÝZ ÜMMETÇÝLÝÐÝ BIRAKMAZLARSA

SOLCULARIMIZ BÝLDÝKLERÝ TEK ÞEY OLAN BÖLÜNMEYÝ BIRAKIP

BÝRLEÞMEYÝ BECEREMEZLERSE

AKP GÝBÝ YÖNETÝMLERLE

Türkleri kendi topraklarýnda kiracý olma ve uþaklýk beklemektedir.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son mehmetkaratas tarafından, 12.07.2007 - 18:27 tarihinde.
Gönderen: 12.07.2007 - 17:00
Bu Mesaji Bildir   mehmetkaratas üyenin diger mesajlarini ara mehmetkaratas üyenin Profiline bak mehmetkaratas üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
kolye7 su an offline kolye7  
309 Mesaj -
Forumda eski tarihlerde görebileceðimiz güzel, anlamlý yazýlarý arada birde olsa hatýrlamamýz gerekir diye düþünüyorum. Bu anlamda Osmanlý üzerinde oynanan oyunlarý çok iyi etüd etmemiz gerektiði düþüncesindeyim.

Hele hele içinde bulunduðumuz bý kritik süreçte.....

Gönderen: 03.07.2010 - 12:25
Bu Mesaji Bildir   kolye7 üyenin diger mesajlarini ara kolye7 üyenin Profiline bak kolye7 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 535 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
ferdülislam (108), sunniit (59), kadirbey (62), busra12 (32), melisatek (32), hüzünlüköprü (36), ramazan294 (35), nisa88 (36), ervam (57), Allah 1 (47), saime86 (38), batu39 (51), Abdurrahman Gör.. (61), fatihulu24 (30), Zeynep_85 (39), ferhatb (51), GuVeNN (46), safiye55 (35), azra16 (44), ahmed86 (38), mürsid (37), mekin (43), tohurter (54)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.58862 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.