|
 |
 |
|
Toplam Forum: 69
*** Toplam Konu: 30100
*** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
Gönderen |
|
|
 |
|
"Namaz usanç veriyor..." |
|
|
326 Mesaj -
|
|
|
"Namaz usanç veriyor..."
"Bir zaman sinnen, cismen, rütbeten (yaþça, vücutça ve rütbece) büyük bir adam bana dedi: «Namaz iyidir. Fakat hergün hergün beþer defa kýlmak çoktur. Bitmediðinden usanç veriyor.»
O zâtýn o sözünden hayli zaman geçtikten sonra, nefsimi dinledim. Ýþittim ki, ayný sözleri söylüyor ve ona baktým gördüm ki; tenbellik kulaðýyla þeytandan ayný dersi alýyor. O vakit anladým: O zât o sözü, bütün nüfus-u emmârenin (emredici nefislerin) namýna söylemiþ gibidir veya söylettirilmiþtir. O zaman ben dahi dedim: «Mâdem nefsim emmâredir. Nefsini ýslah etmeyen, baþkasýný ýslah edemez. Öyle ise, nefsimden baþlarým.»
Dedim: Ey nefis! Cehl-i mürekkeb içinde, tenbellik döþeðinde, gaflet uykusunda söylediðin þu söze mukabil «beþ ikaz»ý benden iþit.
Birinci ikaz: Ey bedbaht nefsim! Acaba ömrün ebedî midir! Hiç kat'î senedin var mý ki, gelecek seneye belki yarýna kadar kalacaksýn? Sana usanç veren, tevehhüm-ü ebediyettir (sonsuzluk düþüncesidir). Keyf için, ebedî dünyada kalacak gibi nazlanýyorsun. Eðer anlasa idin ki, ömrün azdýr hem faidesiz gidiyor. Elbette onun yirmidörtten birisini, hakikî bir hayat-ý ebediyenin saadetine medâr olacak bir güzel ve hoþ ve rahat ve rahmet bir hizmete sarfetmek; usanmak þöyle dursun, belki ciddî bir iþtiyak ve hoþ bir zevki tahrike sebeb olur.
ÝKÝNCÝ ÝKAZ: Ey þikem-perver (þikayetçi) nefsim! Acaba hergün hergün ekmek yersin, su içersin, havayý teneffüs edersin; sana onlar usanç veriyor mu? Mâdem vermiyor; çünki ihtiyaç tekerrür ettiðinden (tekrarlandýðýndan), usanç deðil belki telezzüz ediyorsun (haz alýyorsun). Öyle ise: hâne-i cismimde senin arkadaþlarýn olan kalbimin gýdasý, ruhumun âb-ý hayâtý (hayat suyu) ve lâtife-i Rabbâniyemin (dini duygularýmýn) havâ-yý nesimini cezb ve celbeden (çeken) namaz dahi, seni usandýrmamak gerektir. Evet nihayetsiz teessürat ve elemlere maruz ve mübtelâ ve nihayetsiz telezzüzata ve emellere meftun (tutkun) ve pürsevda (sevdalý bir kalbin kut ve kuvveti; herþeye kadir bir Rahîm-i Kerîm'in kapýsýný niyaz ile çalmakla elde edilebilir. Evet þu fâni dünyada Kemâl-i sür'atle vaveylâ-yý firaký (ayrýlýk çýðlýðý koparan giden ekser mevcûdâtla alâkadar bir ruhun âb-ý hayâtý ise; herþeye bedel bir Mâbûd-u Bâki'nin (kalýcý bir mabudun) , bir Mahbûb-u Sermedî'nin çeþme-i rahmetine namaz ile teveccüh etmekle içilebilir. Evet fýtraten ebediyeti isteyen ve ebed için halkolunan ve ezelî ve ebedî bir Zâtýn âyinesi olan ve nihayetsiz derecede nazik ve letafetli bulunan zîþuur (bilinçli) bir sýrr-ý insanî, zînur (nurlu) bir lâtife-i Rabbâniye; þu kasavetli, ezici ve sýkýntýlý, geçici ve zulümatlý ve boðucu olan ahvâl-i dünyeviye (dünya halleri)içinde, elbette teneffüse pek çok muhtaçtýr ve ancak namazýn penceresiyle nefes alabilir.
ÜÇÜNCÜ ÝKAZ: Ey sabýrsýz nefsim! Acaba geçmiþ günlerdeki ibâdet külfetini ve namazýn meþakkatini ve musibet zahmetini, bugün düþünüp muzdarib olmak, hem gelecek günlerdeki ibâdet vazifesini ve namaz hizmetini ve musibet elemini, bugün tasavvur edip sabýrsýzlýk göstermek hiç kâr-ý akýl mýdýr? Þu sabýrsýzlýkta misâlin þöyle bir sersem kumandana benzer ki: Düþmanýn sað cenah kuvveti onun saðýndaki kuvvetine iltihak etmiþ ve ona taze bir kuvvet olduðu halde; o tutar mühim bir kuvvetini sað cenâha gönderir, merkezi zayýflaþtýrýr. Hem sol cenahta düþmanýn askeri yok iken ve daha gelmeden, büyük bir kuvvet gönderir, «Ateþ et!» emrini verir. Merkezi bütün bütün kuvvetten düþürtür. Düþman iþi anlar, merkeze hücum eder; tar ü mar eder. Evet buna benzersin. Çünki:
Geçmiþ günlerin zahmeti, bugün rahmete kalbolmuþ; elemi gitmiþ, lezzeti kalmýþ. Külfeti, kerâmete iltihak ve meþakkati, sevaba inkýlab etmiþ. Öyle ise ondan usanç almak deðil, belki yeni bir þevk, taze bir zevk ve devama ciddî bir gayret almak lâzýmgelir. Gelecek günler ise mâdem gelmemiþler. Þimdiden düþünüp usanmak ve fütur getirmek; aynen o günlerde açlýðý ve susuzluðu ile bugün düþünüp baðýrýp çaðýrmak gibi bir divâneliktir. Mâdem hakikat böyledir. Âkýl isen, ibâdet cihetinde yalnýz bugünü düþün ve onun bir saatini, ücreti pek büyük, külfeti pek az, hoþ ve güzel ve ulvî bir hizmete sarfediyorum, de. O vakit senin acý bir füturun, tatlý bir gayrete inkýlâb eder.
Ýþte ey sabýrsýz nefsim! Sen üç sabýr ile mükellefsin. Birisi: Tâat üstünde sabýrdýr. Birisi: Mâsiyetten sabýrdýr. Diðeri: Musibete karþý sabýrdýr. Aklýn varsa, þu üçüncü ikazdaki temsilde görünen hakikatý rehber tut. Merdâne «Ya Sabur » de, üç sabrý omuzuna al. Cenâb-ý Hakk'ýn sana verdiði sabýr kuvvetini eðer yanlýþ yolda daðýtmazsan, her meþakkate ve her musîbete kâfi gelebilir ve o kuvvetle dayan."
21.sözden iktibas edilmiþtir.
|
Gönderen: 13.09.2005 - 09:10 |
|
|
|
397 Mesaj -
|
|
|
:( 
|
Gönderen: 13.09.2005 - 09:56 |
|
|
 |
|
Namaz |
|
|
326 Mesaj -
|
|
|
Haþir meydanýnýn Mutlak Hakimi Allahu Teala bizlere namazlarýmýzý seve seve ve huþu ile kýlmayý nasip etsin.
Günahlarla kararan kalplerimizi tevbe istiðfar ile paklayarak namaz hususundaki isteksizliðimizi gidersin.

|
Gönderen: 13.09.2005 - 11:32 |
|
|
Şu an Yok üye ve 864 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 12:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.
[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye] |
|
 |
|
Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve
afiyet dolu ömür dileriz:
Sümbül85 (40), mashadow (48), nalanbgl20 (38), gullere_vurgun (36), kirikkalp (50), ~YaZGuLu~ (38), mehmet erenkaya (54), erdomehmet (67), comerf (56), tunahangülü (36), SAMETbrhn (42), ekrem22 (43), ztan (50), alexis (57), **IKLIMANUR** (), yampes (36), Gullere vurgun (36), Tan (45), production75 (50), ilimsel (38), deryaduman (55), dogan_oktay (46), modabas (48), almuallim (48), M-67 (53), yatalan (47), cancer (48), Aytac (57), kýz&yacu.. (57), ilhancakir (46) |
|
|
|
 |
|