|
 |
 |
|
Toplam Forum: 69
*** Toplam Konu: 30100
*** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
Gönderen |
|
|
AZİZ MAHMUD HÜDAYİ HAZRETLERİ |
|
|
1613 Mesaj -
|
|
|
AZÝZ MAHMUD HÜDAYÝ HAZRETLERÝ
Sivrihisar o yýllarýn kültür merkezlerinden biridir. Yeni nesiller saðlam bir tedrisattan geçirilir. Ancak içlerinden
biri dikkat çeker. Bu çocuk okuduðunu hafýzasýna nakþeder ve akýllara durgunluk veren bir seziþ kabiliyeti vardýr.
Hocalarý Oðlum Mahmud! derler, Senin önün açýk, hiç buralarda durma, doðru Ýstanbula!
Mahmud çeker çarýðýný, Dersaadete koþar. Zamanýn gözde medreselerinden Ayasofya;nýn kapýsýný çalar.
Osmanlýda istidadý olanlarýn önü açýktýr. Nitekim Ýmparatorluðun âlimleri bu pýrlantayý keþfeder, hususi bir
eðitimden geçirirler. Hele müderris Nasýrzade hususi bir ihtimam gösterir ona.
Genç Mahmud, Edirnede, Þamda, Kahirede kalýr, çok alim tanýr. Eþi zor bulunan sohbetlere katýlýr. Nitekim
Ferhadiye Medresesine müderris atanýr. Derken genç yaþta kadý olur Bursaya.
GARÝP DAVA
Üftade Hazretlerinin dergâhýna devam eden bir garip vardýr. Bunu öyle bir Haremeyn hasreti sarar ki
sormayýn. Ýþini gücü býrakýr, hacý uðurlar, hacý karþýlar. Onlara sarýlýr, koklar, ayaklarýnýn tozuna sürer yüzünü. Bir
tek hurmayý, bir yudum zemzemi saklar yýllarca. Söz Mükerrem Mekke ya da Münevver Medineden açýlmaya
görsün, aha þuracýðýný bir ýlýklýk basar, gözleri dolar.
Ama paranýn gözü körolsun. Meret bir türlü denkleþmez ki. Ýþte o yýl da hacýlar denklerini hazýrlar, yola
çýkarlar. Garibin hayvaný yoktur, uzun süre peþlerinden koþar, ancak ilk molada böyle olamayacaðýný anlar,
döner geri. Yemeyi içmeyi unutur, uykuyu daðýtýr. O Hicaz sevdasý ile yanýp tutuþadursun arefe gelir çatar.
Milletin bayram neþesiyle saða sola koþturduklarý demlerde iyiden iyiye mahzunlaþýr.
OLUR MU OLUR
Üftade Hazretleri onu bir kuytuda hýçkýrýrken görür. Sen Eskici Mehmed Dedeyi bul der, selâmýmý söyle,
seni hacca götürsün!
Garip adam Öyle þey olur mu? demez. Eðer Üftade Hazretleri diyorsa olur, mutlaka olur. Zerre kadar
acabasý yoktur. Sevinçle Mehmed Dedeyi bulur. Büyük veli, garip aþýðýn elinden tutar ve göz açýp kapayýncaya
kadar Arafata uçarlar.
Orada hemþehrilerini bulurlar. Birlikte konaklar, birlikte otururlar. Hatta emanet alýr, emanet býrakýrlar. Sonra
geldikleri gibi dönerler geri. Karýsý adama inanmaz. O, üç günün hesabýný sorar. Hatta iþi büyütür, kadýya çýkar.
Bu yalancýyla yaþamak istemiyorum! der. Yok efendim hacca gitmiþ de, tavaf etmiþ de, zemzem içmiþ de... Bir
sürü maval iþte
Kadý Mahmud önce adamcaðýzý, sonra Eskici Mehmed Dedeyi dinler. Ýkisi de üç aþaðý, beþ yukarý ayný þeyleri
söylerler. Bir anda þeytaný iklim iklim dolaþtýran Allah, sevdiklerini de gezdirmeye kaadirdir!
TEKKEYE GELEN KADI
Nihayet Bursalý hacýlar döner, hadiseyi doðrularlar. Kadý Mahmud bir hoþ olur. Makam, mertebe gülünç gelir
gözüne. O saatte gemileri yakar, niyetlenir derviþliðe. Önce Eskici Mehmed Dedenin kapýsýný çalar. Ama
mübarek senin nasibin bizden deðil! der, Üftade hazretlerine gitsen gerek!
Kadý Mahmud adamlarýna tiz atým hazýrlansýn! der, kurulur eyere. Üftade Hazretlerinin dergâhýna yaklaþtýðý
sýrada atýnýn ayaklarý kayalara saplanýr. Gelgelelim, henüz yaþadýklarýný muhakeme edecek halde deðildir. Atý
býrakýr, yürür kapýya. Karþýsýna ilk çýkana Ben! der, Bursa kadýsýyým. Geldiðimi söyleyin, Þeyh Üftadeyi
göreceðim! Kapýdaki yaþlý derviþ önce acý acý güler, sonra Üftade benim evladým! der, Ama bu kapý yokluk
kapýsýdýr, eðer malýný, mülkünü, itibarýný, rütbeni silemeyeceksen var git iþine. Kadý Mahmut mahçup ve
piþmandýr. Üftade Hazretleri kadife gibi yumuþak bir sesle devam eder: Bak yavrum bu yol çilelidir, görmüyor
musun atýn bile döndü geriye!
ZOR ÝMTÝHAN
Bunlar ne mânâlý sözler, bu ne içe iþleyici sestir. Ýþte o an tevhid denizine yelken açar, sýyrýlýr yalan dünyanýn
girdaplarýndan. Bu huzur hiç bitmese der. Ama þimdi çetin imtihanlar bekler onu.
Koca Kadý, denilen herþeyi yapar, mesela sýrmalý kaftanýyla mahalle mahalle dolaþýr ciðer satar. Peþinde
yalýnayak veledler, arsýz kediler.
Alay edenler, fýkýr fýkýr gülenler. Eski memurlarý deli mi ne? derler. Ama o direndikçe üstüne yürür, nefsinin
burnunu sürter yerlere.
Ýþte helâlarý temizlediði günlerden birinde avluyu bir davul sesi doldurur, sonra tellâlýn gür sesi duyulur.
Bursaya atanan yeni kadýyý ilan ederler. Bir þaþaa, bir depdebe, bir gulgule...
Alçak nefis diklenmek ister. Sen sürün bakalým der, Elin oðlu býraktýðýn makama oturdu bile! Ama o
vesvelere güler geçer, Boþversene! der, Sen buna lâyýksýn. Hatta buna bile lâyýk deðilsin ama...
Ýþte, tam o an ufuklar görünür, gökler duvak duvak açýlýr. Kalbine anlatýlmaz bir huzur ve sürur dolar. Üftade
hazretleri develer yükü kitabýn veremeyeceðini bir bakýþýyla talebesinin kalbine nakþeder. Artýk bulutlarýn üstünü,
yerin altýný görür, zikreden zerreleri iþitir. Ýþte bu yüzden çimlere basamaz, çiçekleri koparamaz.
Ve Sivrihisarlý Kadý Mahmud, Aziz Mahmud Hüdayi olur. Aziz Mahmud Hüdayi hazretleri, hocasýna çok hizmet
eder, ömrünün son demlerinde yanýnda olur, duasýný alýr. Üftade Hazretleri öylesine hoþnut olurlar ki
anlatýlamaz. Hatta açar ellerini Allah ne muradýn varsa versin der, Padiþahlar ardýnca yürüsün e mi?
Hocamýn duasý yerine gelsin
Bir gün Sultan Ahmed Han yolda Hüdayi Hazretlerine rastlar, derhal atýndan inip eyeri gösterir. Efendim
buyurmaz mýsýnýz? Talebeleri Hüdayi Hazretleri gibi mütevazý bir velinin bu teklifi reddedeceðini sanýr. Ancak
Hudayi Hazretleri hayvana biner, Koca Padiþahý ardýndan yürütür. Ama birkaç adým ya gider, ya gitmez iner.
Bunu sýrf hocamýn duasý yerine gelsin diye yaptým der, Yoksa Padiþahýmýn atýna binmek ne haddime!
Hüdayi Hazretleri hocasýnýn vefatý üzerine Hoca Saadettinin tavsiyelerine uyar, ÝstanbuLa yerleþir. Küçük
Ayasofya tekkesinde talebe okutur. Sonra Fatih Medreselerinde fýkh, hadis, tefsir dersleri verir. Ama onun
gönlünde sevenleri ile baþbaþa olacaðý bir tekke yatar. Üsküdarda bir arazi alýr ve gönlüne göre bir dergâh
kurar. Ýstanbullular akýn akýn sohbetine koþar, himmetine kavuþurlar. Gel zaman, git zaman namý ötelere yayýlýr.
Tam dört sultan (III. Murat, III. Mehmed, II. Osman ve IV. Murat Han) eþiðine gelir, diz çökerler yanýbaþýna.
Mübarek, o güçlü feraseti ile onlara gölge olur. Kâh tedbir gösterir, kâh hedef çizer. Ferhat Paþa ile birlikte Ýran
seferine katýlýr, askeri zafere inandýrýr.
Gün gelir Hüdayi dergâhý Hakk aþýklarýna yetmez olur. Mübarek derslerini Sultanahmed Camiine taþýr. Ancak
koca cami dahi dar gelir. I. Ahmed Han bir gece çok sýkýnýlýdýr. Ruyasýnda Avusturya kralý ile güreþir, lâkin sýrt
üstü yere düþer. Görünüþte kabus gibi bir þeydir. Büyük bir telâþla rüyasýný yazar ve Hüdayi dergahýna yollar.
Ancak Aziz Mahmud Hazretleri ulaðý kapýda karþýlar pusulayý okumadan cevabi mektubu sýkýþtýrýr eline. Onun
tabirine göre toprak kuvvet demektir. Sýrtýnýn yere deðmesi arkalarýnda ki himmete iþarettir. Hulasa zafer
bizimdir. Nitekim zaman büyük veliyi haklý çýkarýr. Osmanlý muzaffer olur.
ALTIN MI ÝSTÝYORSUN, AL!
Aziz Mahmud Hazretlerine haným olmak kolay deðildir. Zira mübarek elindekini avucundakini daðýtýr ve fukara
gibi yaþar. Kadýncaðýz hamiledir ama karnýný bile doyuramaz. Ev rutubetli ve soðuktur, dahasý ne yemek yaðý
vardýr, ne kandilin yaðý. Bir gün kadýnýn gýrtlaðýna gelir. Yetti gayri! der, sen tut Bursa Kadýlýðý gibi bir makamý
býrak, malýný mülkünü ona, buna daðýt. Sonra köleler gibi sürün. Bebeðimizi saracak çaputumuz bile yok.
Yaptýðýn iþ mi yani? Aziz Mahmud Hüdayi sesini çýkarmaz, sadece mânâlý mânâlý güler. Ýþte tam o sýra kapý
çalýnýr. Sarayaðalarý altýn dolu torbalarý eþiðe býrakýrlar. Sultanýmýz Efendimiz, ellerinizden öpüyorlar derler,
Hadiseler aynen tabirinizdeki gibi geliþti. Lütfen, bunlarý kabul edin, sevindirin bizi! Hanýmý mahçup ve
piþmandýr. Eh, o altýnlar da geldiði gibi gider tabii, anýnda bulur yerini. Üsküdar garibi bol semttir, fukara bol bol
sebeblenir.
DALGALAR KUBBE KUBBE
Sultanahmet Camiinin açýlacaðý gün cuma hutbesini okuma þerefi Aziz Mahmut Hüdayi Hazretlerine verilir.
Ancak o gün deniz kabýna sýðmaz, rüzgar kamçý kamçý dolanýr. Dalgalar kubbe kubbe gelir, sahili döverler. Sular
zeminde patlarlar gülle gibi. Ama Hüdayi Hazretleri fýrtýnaya aldýrmaz, Sarayburnuna doðru açýlýrlar. Teknenin
geçtiði yerde derya sütliman olur. Talebeleri ardýsýra ilerler, adeta tünelden geçerler.
Ýþte bu ehline aþikar yol zaman zaman sandalcýlar tarafýndan kullanýlýr. Hoþ, Üsküdarlý kayýkçýlarýn tamamý ona
intisaplýdýr. Netameli havalarda Ya Rabbi þeyhimin hatýrýna der, sýðýnýrlar Hüdayi yoluna. Sözkonusu geçit
daima sakin, daima emindir.
ÝÞTE KERAMET
Hüdayi Hazretleri bir gün saraydadýr. Feyzli bir sohbetin ardýndan namaz vakti girer. Mübarek taze bir abdest
almaya niyetlenirler. Sultan Ahmet koþar ibrik getirir. Þehzadeler seccadeleri sererler. Valide Sultan kafes
arkasýnda peþkir hazýrlar. Kadýncaðýz kalbinden Ah der, Ah mübareðin bir kerametini göreydim. Aziz Mahmud
Hüdayi Hazretlerine malum olur. Hayret! buyururlar, Bazýlarý hâlâ keramet görmek istiyor. Koca Halife-i rûy-i
zemin bizim gibi bir garibe ibrik tutsunlar, muhterem anneleri peþkir hazýrlasýnlar. Bundan âlâ keramet mi olur.
ÖLECEKLERÝNÝ BÝLSÝNLER
Birgün padiþah, Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinden dua ister. Mübarek ellerini açar Ya Rabbi bizi sevenler,
denizde boðulmasýnlar, yaþlýlýklarýnda muhtaç olmasýnlar, imanlarýný kurtararak ölsünler ve öleceklerini bilsinler!
diye dua eder.
Ahmed Han, ömrünün son günlerinde meçhul kimselere selam vermeye baþlar. Neler oluyor? diye
soranlara, Hayret! der, Görmüyor musunuz? Sahabenin büyükleri ve Hülefa-i Raþidin yanýmýzdalar. Bana
hazýrlan diyorlar. Yarýn Efendimize gidecekmiþiz.
Mübârek nice hazýrlanýr, onu bilemiyoruz. Ama bildiðimiz o ki ertesi gün kavuþur özlediklerine.
Aziz Mahmud Hüdayi hazretleri Üsküdar'da kendi adýný taþýyan dergâhýn bahçesinde medfundur.SELAM VE DUA ILE
|
Gönderen: 04.09.2006 - 21:48 |
|
|
|
2683 Mesaj -
|
|
|
Ey Rabbim þahid ol!
Ben bu mubareði çok seviyorum...
O'nun þefaatine nail buyur...
|
Gönderen: 04.09.2006 - 21:51 |
|
|
|
206 Mesaj -
|
|
|
Selamun Aleyküm. recepholding kardeþim Allah sizden razý olsun bizi bir nebze de ola o iklimlere götürdünüz. Rabbim onlarýn himmetini üzerimizden eksik etmesin. Bizleri de salihler zümresine dahil eylesin inþaallah...Amin.
|
Gönderen: 04.09.2006 - 22:01 |
|
|
aziz mahmut hüdayi hz DUASI |
|
|
35 Mesaj -
|
|
|
KIYAMETE KADAR TARÝKATIMIZA ÝNTÝSAB EDENLER,ÖMÜRLERÝNDE BÝR KERE TÜRBEMÝZÝN ÖNÜNDE GECTÝGÝNDE FATÝHA OKUYANLAR BÝZÝMDÝR BÝZE MENSUB OLANLAR DENÝZDE BOGULMASINLAR AHÝR HAYATINDA FAKÝRLÝK GÖRMESÝNLER
ÖLECEKLERÝNÝ BÝLSÝNLER
VE
HABER
VERSÝNLER
yarab üstadýmýzý bana dünya yüzüyle görmeyi nasib eyle
onun þefatine nail buyur
amin
|
Gönderen: 04.09.2006 - 22:03 |
|
|
|
104 Mesaj -
|
|
|
Aziz Mahmud hz.nin halini sanki cok güzel ifade eden birkac kelam;
kimi dosta varýr
dosta bend olur
kimi nefse uyar
kahr olur gider
kimi tevbe eder
asfiya olur
kimi inad eder
eskiya gider
kimi gülistanda gonca gül olur
kimi gonca güle har olur gider
kimi ahmed seni uzaktan tanýr
kimi yaklasýrda kör olur gider
(alýntýdýr)
Rabbim ne güzel gönüller vardý bir zamanlar sana asýk sana kul
neden simdileri azaldýlar yada bizim kör gözlerimizmi farkedemiyor onlarý
farkedebilmemizi nasip eyle bizlerede ya Rabb onlarýn hallerinden feyzlenebilmeyi nasip eyle bizlere (amin)

Mesaj 1 kez düzenlendi. En son sahra_yagmur tarafından, 04.09.2006 - 23:07 tarihinde.
|
Gönderen: 04.09.2006 - 23:06 |
|
|
|
1543 Mesaj -
|
|
|
Alıntı Orijýnalý sahra_yagmur
simdileri azaldýlar yada bizim kör gözlerimizmi farkedemiyor onlarý
farkedebilmemizi nasip eyle bizlerede ya Rabb onlarýn hallerinden feyzlenebilmeyi nasip eyle bizlere (amin)
|
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...
Recep kardeþim ALLAH c.c. razý olsun. Gene sýralamýþýn güzel paylaþýmlarý ruhumuzu okþuyorsun. Sahra kardeþim ALLAH c.c. dostlarý her devirde vardýr ama onlar kendilerini saklarlar ona ancak gönül gözüyle bakmak lazým gelir. Bizim gibi nefsleri her tarafýný kuþatmýþ garipler nasýl görebilir o mübarekleri. ALLAH-U TEALA bizi nef-i emmarenin þerrinden korusun ve terbiye etmeyi nasip etsin. Kalp gözümüzün deryaya açýlmasýný nasip etsin Ýnþallah...
|
Gönderen: 05.09.2006 - 20:38 |
|
|
|
1613 Mesaj -
|
|
|
allah cumlemýzden razý olsun býrlýk beraberlýk bozulmasýn ýnsaallah selam ve dua ýle
|
Gönderen: 05.09.2006 - 21:40 |
|
|
|
791 Mesaj -
|
|
|

|
Gönderen: 06.09.2006 - 15:29 |
|
|
|
155 Mesaj -
|
|
|
ALLAH RAZI OLSUN RECEPHOLDÝNG ABÝ BÝLGÝLERÝNÝ BÝZLE PAYLAÞTIÐIN ÝÇÝN ALLAH RAZI OLSUN
Mesaj 2 kez düzenlendi. En son PRENSES_0656 tarafından, 06.09.2006 - 15:46 tarihinde.
|
Gönderen: 06.09.2006 - 15:38 |
|
|
Şu an Yok üye ve 697 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 12:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.
[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye] |
|
 |
|
Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve
afiyet dolu ömür dileriz:
ahmetbelgi (45), g.safis (44), Fadime64 (42), can69 (50), fashionista (38), samyeli_8_2 (43), Junge Muslima (39), ehlibeytasigi (34), asivemavi (45), avelbek (69), nurhayat80 (45), esra-i kübra (33), OperatingSySTeM (45), mcJustice (38), eylul37 (34), MIRALAY HAMZA (47), emrahak (37), m_kara (47), speark (37), muhammedali (40), fbayram (48), lacivert_23 (38), musLima-66 (34), yakuphan (54), gufran (47), Bahtiyor (45), yukselyakar (57), muhtesim (46), ARAN (41), yasin022 (43) |
|
|
|
 |
|