stromectol chloroquine hydroxychloroquine ivermectin colchicine oxytrol pamelor pantozol parafon parexat pariet parlodel paronex paxil cr paxil penegra pentoxi pepcid pepcidine periactin persantine pharmaquine phenhydan phoslo pirocam pirosol pk merz plavix plendil pletal podomexef ponstel pradif prandin precose premarin prevacid priligy prilosec primacton primolut n primolut nor principen prinil probalan prodafem
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » DENEME TAHTASI » SEVİLENİN MUTLULUĞU SEVENİN GAYRETİYLEDİR

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
attar su an offline attar  
SEVİLENİN MUTLULUĞU SEVENİN GAYRETİYLEDİR

70 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 03.04.2008
En Son On: 31.08.2008 - 23:16
Cinsiyeti: Erkek 
gül Hz. Peygamberin (sav) eşi Hz. Aişe (ra)anlatıyor:
"Resullah'a ilk eşi Hz.Hatice (ra) için gösterdiğim kıskançlığı hiç kimse için göstermemiştim. Zira sürekli ondan söz eder ve onu konuşurdu. Yine günün birinde ondan söz açarken dedim ki:
- Ne yapacaksın kırmızı avurtlu yaşlı kadını? Allah onun yerine daha iyisini sana ihsan etmedi mi?
Buyurdu:
- Vallahi! Allah bana ondan hayırlısını vermemiştir."
İşte sevgide kıskançlık ile gayretin farkı. Aişe kıskanan; Efendimiz gayret gösteren...gül
Ekleme Tarihi: 31.07.2008 - 14:37
Bu mesajı bildir   attar üyenin diğer mesajları attar`in Profili attar Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 31.07.2020 - 00:50
Cinsiyeti: Erkek 
Allah’ı sevmemiz mahlukatsız olmamalı, mahlukatı sevmemiz Allah’sız olmamalı… (Senai Demirci)
Gayret kelimesinin bugün artık pek kullanılmayan bir anlamıdır “kıskanma, kıskançlık hâli, çekememe ve tahammülsüzlük…” Ehl–i diller, sevgi, aşk ve yakınlığın derecesini ölçer bununla.
Galip Dede Hüsn ü Aşk’ta Hüsn’e (–ki sevilendir–) İsmet adlı dadıyı layık görürken Aşk’ı (–ki sevendir–) Gayret adında bir lala elinde büyütür. Aşk, Kalb ülkesini bulmak için o yorucu serüvenine başladığında yanında daima Gayret’i bulacaktır.
Seven gayretsiz olamaz. Kıskanma ve tahammülsüzlük, gayretin eli ve ayağı; kalbi ve ruhudur çünki. Malını, canını, varını yoğunu sevgili için göz kırpmadan feda etmeyende de gayret bulunmaz. Menfi bir vasfın sevgiliye izafe edilmesine tahammül gösteren yahut sevilenin hoş görmediği bir niteliğin kendisinde bulunmasını önemsemeyen kişinin aşkı ölmüş demektir. Sevilen için gösterilen gayret, sevenin, sevgilisinin sevgisine başkasının ortak olmasına karşı çıkması demektir. Bunun iki yüzü vardır: Birinci yüzde sevilenin, başkaları tarafından sevilmesine rıza göstermemek; ikinci yüzünde de sevgilinin sevenden başkasını sevmesini çekememek yer alır. Fuzulî’nin,
“Hâb görmez çeşmimiz endîşe-i ağyârdan
Pâsbânız genc-i esrâr-ı mahabbet bekleriz.”
beytinin ilk dizesinde birinci, sonraki dizesinde de ikinci tür gayret görülür. Şair burada “Başka âşıkları sevgiliye ulaşır korkusuyla geceler boyunca gözümüze uyku girmiyor” derken sevgisine başka ortak edinmemenin; “Sevgi sırrını içeren hazinenin kapısının bekçisiyiz” derken de sevgilinin başka âşıklar edinmesinin önünü almanın gayreti içindedir. Sevgiliyi bir hazine gibi görmek ve onu paylaşma fikrine tahammülsüzlüktür ki zaten aşkı kemâl noktasına ulaştırır. Bu açıdan bakıldığında Fuzulî’nin ilk dizesindeki sırrın,
“Saçın yüzüne değse, telini kıskanırım
Birine söz söylesen dilini kıskanırım“
şeklinde başlayan şarkıda yalın şekilde ifade edildiğini görürüz. Sevgilisini göğsüne taktığı gülden, beline dolanan kemerden, hatta bedeninde gezinen kendi elinden ve nihayet âşıkın, bizzat kendi kalbinden bile kıskanması ancak bir gayretin sonucudur. Kalbinin, sevgilisine layık olmadığını düşünen ve bu yüzden onu kalbinden bile kıskanan dünyada kaç âşık yaşamıştır dersiniz?
Arap şairi de der ki:
Hiç şüphesiz ben gözlerimin sana bakmasını dahi kıskanırım. Öylesine sana doğru bakmak isteyince, gözlerimi yere çeviririm
Eğer elimden gelseydi, kıskançlığımdan dolayı tüm insanların gözünü sana karşı yumdururdum.
O ünlü şarkının,
Sakın bir söz söyleme, yüzüme bakma sakın
Yüzünü gören olur, sana göz koyan olur
beytinde de Fuzulî’nin ikinci dizesindeki düşünce yaşamaktadır. Öyle ki sevgili gizli bir hazinedir de bilinmesi âşıkı kıskandırır. Oysa aynı beyitte Fuzulî hazine (genç) ile mahabbet kelimelerini yanyana getirerek “Ben gizli bir hazine (kenz) idim, bilinmeyi sevdim.” hadis–i kudsîsini bize hatırlatmaktadır. Beşerî açıdan bakıldığında bunu “Yüzünde göz izi var / Sana kim baktı yârim” diyen gönül sahibinin arı duru aşkında buluruz. Yüzdeki bir başka gözün izini bile gören o berrak bakıştır ki gayretin, sevgilideki ismeti koruma sırrına ermiştir.
Sevginin derecesi, ancak sevenin gayret derecesi kadardır. Gayretin hedefi, sevgiliyi sevgi işinde tek tutmak, ona tek başına talip olmaktır. Üçüncü kişilerden sevgiliye yönelik olarak meydana gelecek bir kötülük, ziyan veya saygısızlık sevenin can fedası ile ödenirse işte o vakit aşka dair hakiki gayretten söz edilebilir. Yani seven, sevgiliyi tüm insanlardan korumak istediği için onun güzelliğini de tekeline alır. O aşktan payına düşen de genellikle bu gayretin derunî acılarıdır ki seveni kemâle erdirip ismet sahibi yapar. Hem öyle bir kemal ki, seven, sevgilisinin değil vuslatına, hicranına bile sevinir; çünki onun hicranı kalbinde durdukça sevgiliyi kalbinde sakladığı bir vuslatı yaşar. Hicran ateşi ki âşıkı ne kadar yakarsa o kadar da arıtır.
Gülistan’da Şirazlı Sa’dî, başından geçen bir öykü anlatır:
“Hatırımdadır ki gençliğimde bir dostum ile bir kabukta iki badem içi gibiydik. Öyle kaynaşmış ve birbirimizi sevmiştik. Umulmadık bir zamanda bir işi çıktı, sefere gitmek zorunda kaldı. Seferden döndüğü zaman başladı siteme:
– Bu kadar zaman geçti, ne bir mektup, ne bir selam yolladın. Bu kadar da vefasızlık olur mu?
Dedim:
– Ben yüzünü görmekten mahrum iken bu şerefi postacıya mı kazandıraydım!?..
ALINTI

Ekleme Tarihi: 31.07.2008 - 16:30
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 551 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
fatihyenturk (46), kurtalanli (46), esmabanu (48), _LaL_ (36), !MesuD! (43), refya (45), þemsinur (69), dervis-9 (49), birparcaozgurlu.. (38), nuresmin (46), ankebut-57 (37), yassokiz (40), hamiyet (49), HeDo (35), gncmostar (38), ahmett25 (43), __peri__ (35), utkucan (44), mtbc (50), vuslat21 (44), bekir bora (37), CUNDULLAH (42), Bursa1975 (49), *~Beyaz_Gul~* (50), kazimsagir (42), Allah_korusun (39), Seyfo1 (55), gönülverumeysa (38), AKCAYLI10 (52), eoguz (39), cananaa (44), hicret14 (32), kemreluk (54), yunuss (54), ethem82 (42), Muhammed Rasid (47), akifd (38), özsu (39), serdar024 (43), htly (54), seferad34 (41), osmanlý (63), prenses (55), karakiz86 (38), Kutuptaki_Karan.. (42), Ufuk.S (), Davidoksen (37), aybalam (61), burak_sevgili (30), ömer küçükali (52), seyirdefteri (47), birsenkopuz (50), erdemli (35), safsofi (59), omer_yildirim (43), dialoginternet2.. (46), ALLAH_IN_ASLANI (54), sensiz_olmuyor (38), hasret81 (43), ismailkurt (60), Selam86 (38), mesudturan (43), ENGIN00 (45), mukadder (47), levyavuz (41), cecen3603 (), hnf (36), rabia 74 (50), son-sozum (48), DünyadakiGaflet (36), cog21 (55), yavuz37 (47), tubanur (49), nicknack (46), mhyd (51), rujhat (43), davut05 (49), mercan68 (57), ERSIN SELVI (49), cengizozkulluk (), hicret61 (51), nurefsan_ (50), yilmazgovdeli (74), Mollaislam (38), ozan ataþ (36), hasim20 (40), sakird (58)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.53263 saniyede açıldı