lopinavir ritonavir hydroxychloroquine ivermectine ivermektin ivermektine seretide inhaler seretide rotacaps seretide serevent serocryptin seromycin serophene seropram seroquel servambutol servanolol servicillin serviclofen servispor servitet silagra sildalis sildenafil silvitra simcora simvasine simvast sinemet cr sinemet sinequan singulair sirdalud skinoren smap sortis spersanicol spiroctan sporanox starlix stocrin strattera stromectol suhagra force suhagra sumycin super avana
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » DENEME TAHTASI » YOLCULUK NEREYE?

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  
YOLCULUK NEREYE?

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007
En Son On: 17.08.2009 - 13:01
Cinsiyeti: Bayan 
Gitmek, hayatın ta kendisidir. Katıksız..Başka hiçbir şey eklemeden gitmek demektir hayat…
Gördüğümüz o ki; herkes ve her şey geliyor ve gidiyor… Demek bir yolculuk var.
Demek her gelip giden şey bir yolcudur, insan dahi!
Madem ki insan bir yolcudur, demek ki gidilecek, varılacak bir yer var demektir…
Öyleyse “Yolculuk Nereye?”
İnsan gideceği yeri elbette merak eder ve bu soruyu hep sorar içten içe ya da alenen…
Belki de gitmeden cevaplanmayacak bir sorudur bu. Ancak gittiği zaman görecektir yolculuk nereye imiş…! Çünkü insan gideceği yeri bilmez. Bilse ona yolculuk denmez. Daha önceden görüp bildiyse o gitmenin adı “ziyaret”tir. Yolculuk; bilmediği, henüz geçmediği yoldan geçmektir. Hayatı, bu yolda tanıştığı iniş-çıkışlardan, tümseklerden, virajlardan, tünellerden ve kuyulardan seyreder. Bazen bahçelerden, patikalardan ve kumsallardan yol alır. Kimi zaman bataklıklardan geçer yollar, kimi zaman diken tarlalarından, kimi zaman gül bahçelerine konuk olur, kimi zaman üzüm bağlarına. Fakat yolcudur insan, geçer ve gider damağında kalan lezzetlerin tortularını taşıyarak ya da dikenlerin açtığı yaraları sarmaya çalışarak..
Zaman zaman mola verir bakar kendine. Yolun başındaki acemi yolcu değildir artık. Yorulsa da, bitkin düşse de hayat yolunda hep gidiş vardır geri dönüşü olmayan…
………….
İnsan, aslında hep gitmek ister.
Gitmeyi sever insan.
Sınırlı mekanların, hayallerini de sınırladığını düşünür ve gitmek ister.
Kanatlarını açabilecek kadar bir boşluk buldu mu oradan süzülür bilinmezlere ve bilmek istediklerine…
Bilmek ister insan!
Yaşamak, hissetmek ister!
Önceki “an” gitmiştir çünkü, şimdi sonraki “an”dadır. Onu yaşamak ister, aynı olamaz insan.
Beden elbisesiyle çatışsa da bu hal, hep değişmek ister…
Onu durduran korkularıdır. Bilmediğinden korkar ya insan!
Bilmediği yere giderken az ya da çok endişeler taşır yüreğinde. “Emniyet ve huzur veren”i bulamamışsa eğer, gerekli teçhizatları da noksan ise heybesinde, yolculuk bir kabustur onun için.
Bastırmaya çalıştığı korkuları zamanla ümitsizliğe dönüşür ve tek çıkış yolu artık inkardır,
gitmekten vazgeçmektir,
gideceği bir yerin olmadığını düşünmektir,
kendini kandırmaktır yani BİLE BİLE…
...........
Tuhaftır, insan gittiğini bilir, bildiği halde hep bir kalma eğilimindedir var olduğu yerde..Ve hep yanında birilerini de götürmek ister.. Belki de gideceği yere kalmak için gittiğindendir bu istidat… Belki de kalacağı yerde yalnız olmak istemediğindendir bir yol arkadaşı araması…
Oysa gidenlerin hepsi geldikleri gibi yalnız ve apansız gittiler…
Daha yapılacak çok işleri vardı…
Daha bitmemiş hesapları vardı…
Hayata geçireceği projeleri vardı…
Eşyalarını yenileyecekti daha…
Yeni taşınan komşusuna “hoş geldin”e gidecekti…
Ödemesi gereken borçları vardı belki…
Posta kutusunda daha okunmamış gazetesi vardı…
Hep yarına ertelediği arkadaş ziyareti vardı…
Belki evlendireceği evladı vardı…
Kuracağı şirketleri vardı önümüzdeki yıllarda…
Belki okullar camiler yaptıracaktı...
Daha okuyacak çook kitapları vardı…
Daha söyleyecek sözleri vardı…
Belki ocakta henüz pişmemiş yemeği vardı…
Ya da akşama yapacağı ütüleri vardı…
Kalbini kırdığı sevdiğinden dilenecek bir özrü vardı belki..
Küstüğü kardeşiyle barışacak bayram sabahı vardı daha…
Af dileyeceği günahları vardı…
Ve belki de henüz “amin” diyemediği duası vardı..
……………
İnsan gitti! Ama onların hepsi kaldı!
Hayatında yer verdiği her şeyi öylece bırakıp gitti gidenler!
Nereye mi?
“Ameller niyetlere göredir” Hadis-i Şerifi bu mevzuda çok manidardır…
İnsan nereye niyet etmişse oraya gider demektir…
Nereye gitmek istemişse oranın yolunu tutmuş demektir bir açıdan…
Herkesin yolculuğu bu sebepten farklıdır.
Kiminin yolculuğu sılayadır, sevdiklerinin yanınadır…
Kimininki refahadır, bu çile enkazını bırakıp esenlik ve huzuradır yolculuğu…
Kimi kurtuluşa gider, günah ve şer odaklarının hedefi olmaktan kurtulmaya gider…
Kimi vuslata gider. Hasretiyle biriktirdiği sevda güllerini muhatabına verebilmek için aşka gider…
Kimisi özgür ruhunu daraltan sınırlı mekandan, sonsuzluğa kanat çırpma aşkıyla özgürlüğe gider…
Kimi de…Kimisi de “miraç”a gider, o meleklerin “ar” ettiği yere, “sidre-i münteha’ya”… Ve oraya öyle layıktır ki edebinden kalkar geri döner…
O, ümmetiyle olmadan eşsiz alemlere bile arkasını dönebilendir. O’na “kimisi” denmez aslında, O “birisi”dir. Bizim, hepimizin biriciğidir O. Gözbebeğimiz, varolma sebebimiz, gözümüzün ve gönlümüzün “NUR”U Alemlere Rahmet Efendimiz “Sallallahualeyhivessellem”….
O ki; bizim gibi günah hammalı ümmetine kıyamazken, bizler gülümsememizi bile O’na borçlu olduğumuz O Sultan olmadan nereye gideceğiz…?
Yolculuk planlarımızı O’nsuz yapabilir miyiz…?
Gittiğimiz hangi yere bizi O’nsuz alırlar…?
Bu nankörlüğü nasıl yapabiliriz…?
Haydi toparlan!
Gaflete düşmüşsen şimdi kalk ve toparlan…
O’nsuz yolculuk olmaz, O’ndan başka yol arkadaşı da olmaz..
Bilesin ki “O’nun şefaati, ümmetinden büyük günahları olanlar içindir”
Şimdi sevin! Şimdi kalk!
Dök günahlarını gözyaşlarının ırmağına, alıp götürsün Rahmet rüzgarları onları yokluğa…
Toplan ve kuşan sabır ve şükür silahlarını, yol çetindir…
O’nsuz yol “yol” değildir!
O’nsuz cennet “cennet” değildir, O’nsuz sevmek bile “sevgi” değildir…
Haydi Ey Ümmet-i Muhammed!
Haydin Felaha!
Haydin Kurtuluşa!
Haydin Sevgiliye!

ZÜLEYHA BİLGİN
Ekleme Tarihi: 09.10.2007 - 16:41
Bu mesajı bildir   KaLBeNuR üyenin diğer mesajları KaLBeNuR`in Profili KaLBeNuR Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
rifat56 su an offline rifat56  

5108 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 31.05.2005
En Son On: 22.01.2023 - 00:33
Cinsiyeti: ----- 
Allah razı olsun...
Paylaşım için teşekkürler...

Haydi toparlan!
Gaflete düşmüşsen şimdi kalk ve toparlan…
O’nsuz yolculuk olmaz, O’ndan başka yol arkadaşı da olmaz..
Bilesin ki “O’nun şefaati, ümmetinden büyük günahları olanlar içindir”
Şimdi sevin! Şimdi kalk!
Dök günahlarını gözyaşlarının ırmağına, alıp götürsün Rahmet rüzgarları onları yokluğa…
Toplan ve kuşan sabır ve şükür silahlarını, yol çetindir…
O’nsuz yol “yol” değildir!
O’nsuz cennet “cennet” değildir, O’nsuz sevmek bile “sevgi” değildir…
Haydi Ey Ümmet-i Muhammed!
Haydin Felaha!
Haydin Kurtuluşa!
Haydin Sevgiliye!
Ekleme Tarihi: 09.10.2007 - 20:34
Bu mesajı bildir   rifat56 üyenin diğer mesajları rifat56`in Profili rifat56 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 793 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
osmanli1 (49), TRABZONLU_TS (43), murat__ (41), remzay56 (61), Mikayil Demir (44), sadoðlu (68), yigilcali (48), müzisyennnn (46), hakankara (55), mikail06 (53), seyfullah (36), erguen (53), @hmed (49), emre-70 (34), AY-NUR (41), yagmurumm (33), ihvankudret (35), KeTeNci (38), zahid1 (49), hamdim (37), intifada (53), samsun1983 (41), veysel.hoca (48), mikail34 (54), zincefr (60), batmazhalil (36), MaziDENbiri (52), sero (58), Natuvan (40), tuana~islam (38), xturkkizx (37), seros633 (47), m_zahid (43), karanfil58 (39), halimyusufoglu (49), minam (44), HATÝCE81 (43), s.emine (43), naci edin (78), Yaseminerdem (36), fatih1981 (43), bekir tek (38), seyyidtalha (52)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.54384 saniyede açıldı