kaletra hydroxychloroquine kamagra kamagra kaletra prograf propecia proscar protonix protopic provas comp provas maxx provas provera pyridium ranimed ranisifar rebetol red viagra regepar reglan remeron reminyl renagel renova requip resochine retin a retrovir revatio revia rheumatrex rhinocort rhinovent risperdal rivodarone robaxin rocaltrol rogaine rudopram rulid rulide salazopyrin saroten selecim septicol
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Aldanmaktan Kurtulmanın Kur'ani Çözümleri Allah'ı Zat, Sıfat ve İsimleriyle tanımak...

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 7 mesaj mevcut
Ekleyen
Mesaj
Son-GüL su an offline Son-GüL  
Aldanmaktan Kurtulmanın Kur'ani Çözümleri Allah'ı Zat, Sıfat ve İsimleriyle tanımak...

1125 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.05.2006
En Son On: 17.03.2011 - 16:54
Cinsiyeti: Bayan 
Aldanma yollarına kapılmamanın yegâne çâresi Cenab-ı Hakk’ı, Kur'an-ı Kerîm'in beyan ettiği ve Peygamber Efendimiz'in (asm.) bildirdiği gibi tanımak ve bilmektir.

İnsan, Allahü Teâlâ'nın varlığını, birliğini, kudsî sıfatlarını, esmâ-i hüsnâsını ancak Kur'ân-ı Kerîm ile öğrenebilir. Bu sayede Allah’ı vâcib (varlığının zaruri olması), ezelî, ebedî (başlangıcı ve sonu olmaması, zamanla sınırlandırılmaması), herşeye Kadir ve Alîm; mahlûkatı ise, fâni, mümkin (varolup olmaması imkan dahilinde olan), âciz olarak bilir. Hak Teâlâ'yı bütün mahlûkatın tek yaratıcısı, bütün âlemlerin yegâne Rabbi, bütün mevcudatın ortaksız hâkimi olarak tanır. O’nun bütün kemâl sıfatlara sahip ve bütün noksan sıfatlardan münezzeh olduğunu itikad eder.

Allah, en doğru ve emin olarak ancak Kur'ân-ı Azîmüşşân'dan öğrenilebilir. O’na Kur’ânın beyan ettiği gibi iman edilmezse o iman sahih olmaz, bir fayda vermez, şüphe ve vesveselere karşı dayanamaz.

Bilindiği gibi, "birşey sabit olsa levazımıyla sabit olur" mantıki hükmü vardır. Bu hükme göre meselâ, ısı ve ışık güneşin lâzımlarındandır; güneş onlarsız düşünülemez. Aynen öyle de Allah dendi mi bütün sıfât-ı zâtiye ve sübûtiyesi(1) bütün Esmâ-i Hüsnâ'sı(2) birden düşünülür; bütün kemâl sıfatlarla vasıflandırılan ve bütün noksan sıfatlardan münezzeh bir Zât-ı Mukaddes anlaşılır. O'nun sıfat ve isimlerinden birisine dahi inanılmasa Allah'a iman sahih olmaz.

İman bir bütündür; imanın altı esasından birisine dahi inanılmasa kalpte iman hâsıl olmaz. Bu kaide imanın bütün rükünleri için de geçerlidir. Bir insan, "melâikeye inanıyorum" dedi mi, Cebrail'e (as.) inanmak da onun içindedir. Sadece bu büyük meleğe inanmasa o şahsın meleklere inandığından söz edilemez. Ve yine, bir insanın kitaplara iman etmiş sayılabilmesi için bütün semavî kitaplara inanması gerekir. Kur'ân-ı Kerîm'in bir tek âyet-i kerîmesine inanılmazsa o iman sahih olmaz.

Allah'a iman da yukarıdaki esaslara göre değerlendirilir. Sonsuz kudret, sınırsız irâde, hudutsuz malikiyet, ortaksız ulûhiyet, vezirsiz saltanat, sonsuz ilim ve sonsuz büyüklük, Allahü Teâlâ'nın zâtının zaruri lâzımları olduğundan, Allah'a inanan bir insan bütün bunlara da inanmış demektir.
Buna binaen, Kur'ân-ı Kerim'de Allah’ın zât, sıfat ve esmasının nasıl tanıtıldığını ana hatlarıyla açıklamaya çalışacağız.

Cenâb-ı Hakk'ın zât, sıfat ve esmasını bildiren âyetlerden birkaçını numune olarak takdim edeceğiz. Bu mevzudaki bütün âyet-i kerîmeleri ve tefsirlerini kaydetmemiz elbette mümkün değildir. Örnek olarak bazılarını alacak ve maksada yetecek kadar izah edeceğiz.

Cenâb-ı Hak bir âyet-i kerîmede şöyle buyuruyor:

"O'nun misli gibi birşey yoktur" (Şûra, 11)


Yâni, ne zâtında, ne sıfatında, ne fiillerinde benzeri yoktur. Akla, hâtıra, hayâle ne gelirse Allah onun başkasıdır. Kâinatta gördüğümüz, görmediğimiz yaratılmış varlıkların hiçbirisine, hiçbir surette benzemez.

Allahü Teâlâ gerek zâtıyla, gerek sıfatlarıyla akla, hayâle, zihne, fikre ve tasavvura gelen ve gelmesi mümkün olan her şeye benzemekten münezzehtir. Mukaddes mahiyeti hiçbir mahiyete benzemez.

Cenâb-ı Hakk'ın vâcib, zâti ve ezelî olan varlığı mahlûkatın mümkin, hadis (sonradan varolan) ve fâni varlıkları ile hiçbir cihetle kıyas edilemez. Hak Teâlâ'nın Zâtı mahlûkatıyla mukayese edilemeyeceği gibi, sıfatları da mahlûkatın sıfatlarıyla kıyasa girmez. Zira, O’nun bütün sıfatları ezelidir, sonsuzdur. Mahlûkatın sıfatları ise kendileri gibi mahlûktur, sınırlıdır. Bu sıfatlar ne kadar büyük hayal edilirlerse edilsinler Cenâb-ı Hakk’ın sıfatları ile mukayese edilemezler; ancak O'nun sıfatlarına işaret ederler.

Hâlık-i Zülcelâl'in, hiçbir mahlûkuna benzememesi açık bir hakikattir. Malûmdur ki, her eser, bir ayna gibi kendi ustasının kemâlini, ilmini, maharetini gösterir. Ama hiçbir eser, mahiyet ve hakikat itibariyle ustasına benzemez. Meselâ, bir saat kendi ustasının hünerini gösterir ve kemâline âyine olur; ama hiçbir cihetle ustasına benzemez.

O saat, ustasının şahsiyetinden koparak hariçte kendi başına oluşmuş da değildir. Ancak ustasının irâde ve kudretiyle, ilim ve hikmetiyle vücud bulmuştur. Evet, ustanın zâtı, hakikati, sıfatları, unvanları başka, saatinki başkadır. Bir saat ne kadar büyük olursa olsun, saat olma mahiyeti değişmez. Yine, ustasının tasarrufu, irâdesi, tedbiri altındadır. O'nun koyduğu kanunların mahkûmudur ve ustasıyla hiçbir cihetle kıyasa giremez.

İşte bu kâinat da gayet hassas ve ince ölçülerle çalışan bir saat gibidir. Allahü Teâlâ'nın yaratmasıyla yokluktan kurtulup varlık sahasına çıkmıştır. O'nun tasarruf ve idaresi altındadır. O Hâlik-ı Zülcelâl, kâinata ve ondaki canlı cansız hiçbir şeye, hiçbir cihetle benzemez. Evvel ve Âhir, Zahir ve Bâtın olan Allah, ilmiyle, irâde ve kudretiyle mahlukatına son derecede yakındır. Mahlukat ise O'na benzemekten ve O’nu hakkıyla tanımaktan son derecede uzaktır; O'nun zâtından ve kudsî mahiyetinden ayrılarak hariçte meydana gelmiş değildir. Ancak O'nun irâde ve kudretiyle yoktan yaratılıp varlık sahasına çıkartılmışlardır.

Allah’ın zât, sıfat, mahiyet ve hakikati, mahlukatın zât, sıfat, mahiyet ve hakikatine benzemekten münezzehtir.

"Evet, bir Zât ki, O'na yıldızların icadı zerreler kadar kolay gele... ve en büyük şey en küçük şey gibi kudretine musahhar ola... hiçbir şey hiçbir şeye, hiçbir fiil, hiçbir fiile mani olmaya... ve hadsiz efrad, bir ferd gibi nazarında hazır ola... ve bütün sesleri birden işite... ve umumun hadsiz hacetini birden yapabile... ve kâinatın mevcudatındaki bütün intizamat ve mizanların şehadetiyle hiçbir şey, hiçbir hal, dâire-i meşiet ve irâdesinden hariç olmaya... ve hiçbir mekânda olmadığı halde, her bir yerde ve her bir mekânda kudretiyle, ilmiyle hazır ola... ve herşey O'ndan nihayet derecede uzak olduğu halde, O ise herşeye nihayet derecede yakın olabilen bir Zât-ı Hayy-ı Kayyûm-u Zülcelâl'in elbette hiçbir cihetle misli, naziri, şeriki, veziri, zıddı, niddi olamaz; ve olması muhaldir." (3)

İlâh, bütün noksan sıfatlardan münezzeh ve bütün kemâl sıfatlara sahip bir Zât-ı Vâcib demektir. Birden fazla ilâh farzedildiği takdirde her birinin “vücudu vâcib, kudreti sonsuz, ilmi muhit, irâdesi nafiz...” olması lâzım gelir. Bu ise mümkün değildir. Çünkü faraza, iki ilâh bulunsa, her ikisinin de kudretinin sonsuz olması gerekecektir. Bu ise bir tezattır. Öte yandan her ikisinin de iradelerinin sınırsız olması icap eder. Birisi hayat vermek isterken, diğeri öldürmek isteyecek yahut biri bir yaratmak isterken, diğeri yaratmamak isteyecektir. Birisi güneşin şarktan doğmasını isterken, diğeri garbdan doğmasını irâde edecektir. Misâller çoğaltılabilir. Her iki ilâhın da irâde ettiği şeylerin tahakkuk etmesi lâzım geldiğinden bir şeyin aynı anda hem yaratılması, hem yaratılmaması safsatası ortaya çıkar. Bu ise sonsuz tezatları ve muhalleri içine alır.

"Eğer gökte ve yerde Allah’tan başka tanrılar olsaydı, ikisinde de düzen kalmazdı. Arş’ın Rabbi olan Allah, onların yakıştırdığı şeylerden uzaktır.” (Enbiyâ: 22)

Madem kâinat var ve bu kâinat içinde atomlardan sistemlere, çekirdeklerden ağaçlara, sinek kanadından semavat kandillerine kadar herşeye hükmeden, hassas, mükemmel, şaşmaz bir düzen var. Öyle ise bu âlemin sahibi ve maliki birdir. Şirk sadece bir vehimdir, hariçte yeri yoktur.

Diğer taraftan, bu âlemin birden fazla ilâhın işbirliğiyle yaratılması ve idare edilmesi de muhaldir. Çünkü işbirliği herhangi bir işi tarafların müstakil olarak yapamamasının neticesidir. Bu ise iki ilâhın da âciz ve birbirine muhtaç olması ve birbirilerinin tesiri altında kalması demektir. Böyle bir durumda, her iki ilâhın ulûhiyetleri, hâkimiyetleri, amiriyetleri, irâde, ilim ve kudretleri kayıtlı olmuş olur. Dolayısıyla bunların her ikisi de ilâh olamazlar. Bir şeyin hem sınırsız, hem kayıtlı; hem sonsuz, hem sınırlı olması muhaldir.

Mevhum ilâhlardan birinin diğerinin emir ve irâdesine tâbi olması da düşünülemez. Çünkü tâbi olan, ilâh olamaz.

***

Ekleme Tarihi: 08.06.2007 - 19:11
Bu mesajı bildir   Son-GüL üyenin diğer mesajları Son-GüL`in Profili Son-GüL Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Forum Düzeni - imzaları göster
önceki konu   sonraki konu

Mesajlar Ekleyen Tarih
 Aldanmaktan Kurtulmanın Kur'ani Çözümleri Allah'ı Zat, Sıfat ve İsimleriyle tanımak...
Son-GüL 08.06.2007 - 19:11
 Aldanmaktan Kurtulmanın Kur'ani Çözümleri Allah'ı Zat, Sıfat ve İsimleriyle tanımak...
Son-GüL 08.06.2007 - 19:13
 Aldanmaktan Kurtulmanın Kur'ani Çözümleri Allah'ı Zat, Sıfat ve İsimleriyle tanımak...
Son-GüL 08.06.2007 - 19:14
 Aldanmaktan Kurtulmanın Kur'ani Çözümleri Allah'ı Zat, Sıfat ve İsimleriyle tanımak...
Son-GüL 08.06.2007 - 19:18
 Aldanmaktan Kurtulmanın Kur'ani Çözümleri Allah'ı Zat, Sıfat ve İsimleriyle tanımak...
Son-GüL 08.06.2007 - 19:18
 Aldanmaktan Kurtulmanın Kur'ani Çözümleri Allah'ı Zat, Sıfat ve İsimleriyle tanımak...
Ônder23 08.06.2007 - 19:25
 Aldanmaktan Kurtulmanın Kur'ani Çözümleri Allah'ı Zat, Sıfat ve İsimleriyle tanımak...
rifat56 09.06.2007 - 19:36

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1536 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
kaykaan (57), safak-50 (60), nazlinazende (45), sena_55 (49), NEWYORKER (50), hazan44 (39), RaMaZaN050 (34), KONVEYÖR (47), arefenur (52), mehmet4467 (42), hasret44 (39), turancihan (48), sevgikusu (37), kul_bahri (58), ser_kan (47), ssessiss (36), Seyyidmehmet (47), Ata01 (52), sempatik_cd (43), ebubekir1989 (35), M.EFE (50), sam@ (42), ozgurozakinci (47), garibcahil (46), muhacir-i muham.. (40), Osman50 (70), kanka_konya (36), hkurt (60), haliime (45), mrasitalas (40), hayýrsev.. (58), zekitatari (67), y_turan (39), doctor (41), koylu (63)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.18043 saniyede açıldı