lopinavir ritonavir kamagra ivermectine stromectol generique luvox oxytrol pamelor pantozol parafon parexat pariet parlodel paronex paxil cr paxil penegra pentoxi pepcid pepcidine periactin persantine pharmaquine phenhydan phoslo pirocam pirosol pk merz plavix plendil pletal podomexef ponstel pradif prandin precose premarin prevacid priligy prilosec primacton primolut n primolut nor principen prinil probalan prodafem
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » ÜYELER PANOSU » ÜYE HİZMETLERİ » RİYAKARLIK BU KADARMI BULAŞICI

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 11 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
ZANCAT su an offline ZANCAT  
RİYAKARLIK BU KADARMI BULAŞICI

1 Mesaj

Kayıt Tarihi: 11.08.2006
En Son On: 05.10.2006 - 18:46
Cinsiyeti: Erkek 
BEN,SEN O BİZ SİZ HEPİMİZ HİÇMİ ÖZÜ SÖZÜ DOĞRU OLANI OLDUĞU GİBİ SÖYLEYECEK YAPACAK YAPTIRACAK BİRİSİ YOK EY İNSANLAR NE OLDU BİZE NEDİR BU RİYAKARLIK
Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 02:32
Bu mesajı bildir   ZANCAT üyenin diğer mesajları ZANCAT`in Profili zum Anfang der Seite
k_ali_te su an offline k_ali_te  
RE: RİYAKARLIK BU KADARMI BULAŞICI

534 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 05.05.2006
En Son On: 27.01.2007 - 00:03
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı ZANCAT

BEN,SEN O BİZ SİZ HEPİMİZ HİÇMİ ÖZÜ SÖZÜ DOĞRU OLANI OLDUĞU GİBİ SÖYLEYECEK YAPACAK YAPTIRACAK BİRİSİ YOK EY İNSANLAR NE OLDU BİZE NEDİR BU RİYAKARLIK



Zancat kardesim önce hos geldin..
ravda nete ,ravda foruma ve ravda radyoya hoş geldin
üyeliğin hayırlı olsun...Allah yardımcın olsun
burası ravda ailesi bir nevi gönül bahçesi..
başka forumlara benzemez..

Bizler Dünyayı değiştirmeye kalkmadan önce kendimizi bir değiştirelim . işe kendimizden başlayalım..ne dersin..


daha ilk mesajında umudunu kaybetmişsin...
dur bakalım daha ne günler ne güzellikler göreceksin...

Tekrar üyeliğin hayırlı olsun. faydalı güzel paylaşımlarını yorumlarını bekliyoruz...

( Hucurat suresi ayet 12 )
12.Ey iman edenler, zandan çok kaçının; çünkü zannın bir kısmı günahtır. Tecessüs etmeyin (birbirinizin gizli yönlerini araştırmayın). Kiminiz kiminizin gıybetini yapmasın (arkasından çekiştirmesin.) Sizden biriniz, ölü kardeşinin etini yemeyi sever mi? İşte, bundan tiksindiniz. Allah'tan korkup-sakının. Şüphesiz Allah, tevbeleri kabul edendir, çok esirgeyendir.


selam ve dua ile...

Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 07:59
Bu mesajı bildir   k_ali_te üyenin diğer mesajları k_ali_te`in Profili k_ali_te Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
NurBahcesi su an offline NurBahcesi  

2687 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.08.2005
En Son On: 16.01.2010 - 22:25
Cinsiyeti: ----- 
mübarek
en tehlikeli silah
evet insanogluyuz
riyaya giriyoruz
haklisin mubarek
evet hem basit hem zor bu is

Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 08:45
Bu mesajı bildir   NurBahcesi üyenin diğer mesajları NurBahcesi`in Profili NurBahcesi Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
rifat56 su an offline rifat56  

5108 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 31.05.2005
En Son On: 21.01.2023 - 23:33
Cinsiyeti: ----- 
ZANCAT kardeşim Ravda.net sitesine HOŞGELDİNiz...
Bu sitedenmi bahsettin yoksa kendi çevrendeki insanlardan mı...?
Bu sitem nerden nasıl geldiyse bilmiyorum...
Ama bunu iyi bil ki bütün insanlar aynı karakterde aynı düşüncelerde değildir...
Pırlanta gibi olan temiz kalpli temiz yürekli doğru sözlü İçi İman dolu Merhamet dolu nice insanlar vardır...
Bazen bunu bakıpta görmek mümkün olmuyor, çoğu zaman bakar ama göremeyiz çünkü görmek istediğimiz gibi görürüz...
Önce kendimizden başlamak daha mantıklı, kendimizi düzeltip sonrada istediğimiz gibi arkadaş ve dostlarımızı seçelim...
ALLAH (c.c.) yar ve yardımcınız olsun...
Mutlu,huzurlu,sağlıklı,bereketli,sevinçli ve
Sevgi dolu günler geçirmenizi dilerim...

BU KADAR KARAMSAR OLMAYIN VE HERKEZE AYNI GÖZLE BAKMAYIN ZAMAN BU ZAMAN İYİ SEÇME ZAMANIDIR...
Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 08:47
Bu mesajı bildir   rifat56 üyenin diğer mesajları rifat56`in Profili rifat56 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
NurBahcesi su an offline NurBahcesi  

2687 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.08.2005
En Son On: 16.01.2010 - 22:25
Cinsiyeti: ----- 
Ebul-Leys Semerkandî Hazretlerinin Tenbîhül-Gâfilîn eserinin ihlâs bölümünde naklettiği bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmaktadır: İnne ahvefe mâ ehâfu aleyküm eş-şirkül-esğar. Kâlû; meş-şirkül-esğar? Kâle, er-riyâ -Allah Rasulü, Sizin hakkınızda en çok korktuğum şey, küçük şirktir deyince Sahabe Efendilerimiz Küçük şirk nedir dediler. Efendimiz deRiyâ karşılığını verdiler Bir rivayette de şirkül-esğar yerine şirkül-hafî (gizli şirkifadesi vardır. Nedir Allaha gizli gizli eş-ortak koşmak? Küçük dahi olsa gösteriş yapmaktır.. kendini hissettirme, iradî olarak kendini sergilemedir. Eğer namazda bazı duygular iradeyi aşkın gelirse ve insan bu sebeple değişik sesler çıkarırsa bu durum mazur olabilir. İşte kul, o derece yoğun his ve duyuşların içindeyken boğazı yırtılacak kadar Allah dese de mazurdur. Zira o durumdaki bir insan ne yaptığının, ne dediğinin farkında değildir. Ona yaptığını haber verseniz, Ben öyle bir şeyin farkında değilim, hatırlamıyorum diyecektir. Meselenin temeli de budur. Böyle bir durumda değilken ibadete dıştan, iradî bir şey karıştırmaya kimsenin hakkı yoktur. Zira o, kirletme, saf ve dupduru bir işi bulandırma olur. Ne kadar güzel namaz kılıyor, ya da ne kadar yardımsever bir insan desinler diye yapılan ameller kişiyi kazanma kuşağından bir anda kaybetme kuşağına itiverirler. Hayatı boyunca Allaha şirk koşmayı düşünmemiş bir insan hiç farkında olmadan riya bataklığı yüzünden amellerini bilmeden boşa çıkartabilir. Mümin bu tehlikeye karşı uyanık olmalıdır.
Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 08:55
Bu mesajı bildir   NurBahcesi üyenin diğer mesajları NurBahcesi`in Profili NurBahcesi Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YeSiLKuBBeM su an offline YeSiLKuBBeM  

7 Mesaj

Kayıt Tarihi: 07.02.2005
En Son On: 25.10.2007 - 09:24
Cinsiyeti: Bayan 
Iste o yüzden Namaz kilamiyorum baska Insanlar yaninda..

Iste o yüzden hicbir Ibadet yapamiyorum baska Insanlar yaninda..

ALLAH korusun, RIYAdan nefret ederiz..

Gösteris yapmak, ASLA..
Öyle bisey yapsam kendimden nefret ederim..

Rifat Abimin dedigi gibi, herkez ayni degil..

ALLAHtan korkanlar, O'nu sevenler gösteris diye bisey tanimazlar, hicbir konuda..

ALLAHim bugüne kadar gösteris icin bisey yaptiysak AFFET..ağlar

Selam ve DUA ile..
Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 11:03
Bu mesajı bildir   YeSiLKuBBeM üyenin diğer mesajları YeSiLKuBBeM`in Profili YeSiLKuBBeM Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Son-GüL su an offline Son-GüL  
İHLAS-RİYA

1125 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.05.2006
En Son On: 17.03.2011 - 16:54
Cinsiyeti: Bayan 
Selamün aleyküm,biraz uzun ama okumaya ve paylaşmaya değer...


İhlas, insanın yaptığı tüm amelleri (namaz kılmadan, zikir çekmeye, sadaka vermeden bir çocuğun başını okşamaya ... dek) Allah rızasını kazanmak için yapmasıdır.
Riya, yapılan bir iş, ibadet, hareketin Allah rızasını kazanmak dışında (menfaat, gösteriş... için) yapılmasıdır.
Riya, gizli şirktir, şirk ise ebedi cehennemliklerin en büyük vasfıdır. Riya, kara gecede, kara taş üzerindeki kara karıncanın ayak şamatasından daha gizli, daha zor fark edilebilen şeytani bir hastalıktır.
Bir insan düşmanını iyice tanımalı ki, ondan gelebilecek tehlikelere karşı hazır-lıklı olabilsin. Şimdi bir müslümanın en büyük düşmanı olan riyayı örneklerle açıklayalım :
Konunun özetini en kısa ve öz olarak N.F. Kısakürek bizlere bildirir: Şeriat, üç bölümdür: " ilim, amel, ihlas". Yani bir müslüman, ilk emrin gereği okuyacak, öğrenecek, sonra bu öğrendiği ile amel edecek fakat bu amelini de ihlaslı yapacak. Günümüz müslümanları daha ilk aşamada sorunlarla karşı karşıyadır. Dinini, Onun yüce kitabını, Onun Resulünün sözlerini (hadisler) okumamaktadır, bilmemektedir. Okuyup bilenler ise bildiği ile amel konusunda yavaş davranmaktadırlar. En son aşamaya gelebilen okuyup, okuduğu ile amel edebilen müminlerde bu amellerinde ihlaslı, samimi olmakta zorlanmaktadırlar. Demek ki şeriat (Yani İslam'ın kuralları: Namaz, oruç, zekat...gibi farzlar; faiz, içki, rüşvet ...gibi haramlar) üç aşamadan oluşur, dolayısıyla Rızaullah'a cennete üç aşama ile ulaşılabilir:
- Okumak. Önce Kur'an ve hadis sonra tüm müspet ilimler.
- Okunan, bilgi sahibi olunan konuyu pratiğe geçirmek, uygulamak.
- Bu uygulamayı, ihlaslı, sadece Allah rızasını kazanmak için yapmak .
İslam'ın kulaktan dolma, geleneksel olarak bilindiği günümüzde, uygulamada görülen eksiklik ve aksaklıklar bir yana, yapılan bu bilgiden uzak, eksik amellerin, ibadetlerin ne kadarı ihlas kavramının içine girebileceği, tartışmaya açık bir konudur.
İslam'ın ilk emri, ilk şartı okumak, bilmek, düşünmektir sonra bu bilinenin uygulanması safhası gelir. Bizim konumuz bilen ve uygulayan insanların dikkat etmesi gereken üçüncü aşamayı oluşturan ihlas konusudur.
Bir insan okur ve uygular, mesela namaz kılar, oruç tutar, kurban keser, Kur'an okur, ilim öğrenir... hatta dini yolunda şehit bile olur.
Sakın böyle bir insan kesinlikle cennetlik diye düşünmeyelim. Eğer bu okuyup, yaptığı işleri Allah rızası için, ihlaslı olarak yapmıyorsa, o kişi kesin ateşe atılır, cehenneme girer. İşte ispatı :
NAMAZ : "Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki onlar namazlarından gafildirler (bilinçsizce namaz kılarlar... Maun : 4-5) "
Unutmayalım ki kıldığımız namaz bizi Allah'a yaklaştırmıyor, kötülüklerden uzaklaştırmıyorsa o namazımızda bir eksiklik var demektir.
" Muhakkak ki namaz aşırı davranışlardan ve kötülüklerden insanı men eder uzaklaştırır."

ORUÇ : " Nice oruç tutanlar vardır ki, orucundan kendisine aç ve susuz kalmaktan başka bir şey yoktur. (Buhari-Müslim)"
KURBAN : " Onların ne etleri nede kanları Allah'a ulaşır. Fakat Allah'a sadece sizin takvanız ulaşır. ( Hac : 37)"
KUR'AN OKUMA: " Nice Kur'an okuyucuları vardır ki Kur'an onlara lanet eder "
MÜMİN MÜSLÜMAN OLMA : " İman ettim demeyin, müslüman oldum deyin "
"
Ey iman edenler, Allah'a ve Resuluna iman edin ve Allah'tan korkun."
"Ey iman edenler Allah'tan korkun ve ancak müslüman olarak can verin."
(Ali İmran:102)
Allah'ü Teala bizlerin dış görünüşüne, sakalımıza, sarığımıza veya başörtü-müze... değil, bizlerin kalbinde bulunan takvanın ( Allah'tan hem korkup hem de en çok O'nu sevmenin) derecesine bakar : " Allah sizin giyinişinize veya dış görünüşünüze değil, kalbimize bakar.". Tabi bu hadis, namaz kılmasam da kalbim temiz , dedem hacıydı ... diyenlere asla bir delil teşkil etmez. ( Kimse dedesinin yemesiyle doymadığı gibi onun ibadetiyle de cennete gidemez...).
Kıyamet günü cehenneme ilk girecek olanlar şehitler, alimler ve zekat verenlerdir.
Şehitler; Allah'ü Teala'nın, sana can verdim, kuvvet verdim, bunu nerede harcadın sualine, dünya şehidi şu cevabı verir: Canımı senin yoluna verdim, kanımı akıttım. Kendisine "Yalan söylüyorsun" denir. " Sen ne kadar cesur insan denilsin diye, ne kadarda kahraman biri denilsin diye savaştın ve öldün. Sana cesur, kahraman denildi de. ". Sonra onun için "cehenneme dek yüzüstü sürükleyin" denilir ve bu kişi cehenneme atılır.
... Alimler ; alim kişi ilmini Allah rızası için anlatmadığından, ne kadar da alim, nede güzel vaaz ediyor, ne çok bilgisi var denilsin diye gösteriş için ilmini anlattığından dolayı cehenneme dek yüzüstü sürüklenir ve cehenneme atılır.
Zekat ; zekat, bağış veren zenginde Allah için değil,kulların, nede cömertmiş demesi için malını dağıtmasından dolayı cehenneme dek yüzüstü sürüklenir ve cehenneme atılır.
Ne kadar alim, namazında, zikrinde, cihadında... biri olursak olalım, yaptıkla-rımızı, ihlaslı olarak yapmıyorsak, sevap yerine günah kazanırız, belki de şirke düşmüş, ebedi cehennemliklerden olmuş oluruz. " Ameller niyetlere göredir". Bizler niyetlerimizi salih, ihlaslı tutabilirsek, amelimizin karşılığında cenneti kazanabiliriz.
Tabi ki riya korkusu ile tam ihlaslı yapamıyorum diye düşünerek ibadetlerimizi terk etmek en büyük hata olur. Şeytanın istediği zaten budur. Bize bu vesveseyi (ihlasın yoksa şirke düşersin, amelini terk et), şeytanın verdiğini unutmamalıyız.
Şeytan bir vesvese ile insanı bırakmaz. İnsanın amelinden ne eksiltebilirse, sevabından ne azaltabilirse kendince onu kar sayar. Mesela, namaz kılmak isteyen bir gençle şeytan arasındaki mücadeleye bakalım :
Şeytan önce genci ibadetten uzak tutmaya çalışır. Genç kararlı ise, şeytan bu defa ibadete başlama yaşını ileri atmaya çalışır : Daha gençsin biraz gez, dolaş, hayatının tatını al sonra başlarsın der. Genç yine kanmazsa, namaz kılmaya yönelirse, şeytan bu defa: Namaz abdestini şimdi alma, ezan yeni okundu diye vesvese verir. Genç abdestini alsa bu defa , daha vaktin var sonra kılarsın otur, sohbetini... bitir diye vesvese verir. ( Şeytanın amacı, mesela ikindiyi geç kıldırtıp, sünnetini terkettirmektir, böylece genç sünnet sevabından uzak kalır, buda şeytan için bir kardır...). Eğer genç namaza başlarsa bu kere onun zihnini, unuttuğu, önemli-önemsiz şeylerle meşgul etmeye başlar, namazından gafil olmasına sebep olmaya çalışır veya namazı " tavuğun yemini toplaması gibi" acele acele kıldırtır, böylece tadil-i erkan'a uymasına engel olur... Her şeye rağmen genç namazını ihlaslı, huşu içinde kılarsa, şeytan son bir hileye başvurur. Genci etrafına baktırır ve "Benim gibi huşu içinde namaz kılan var mı ?" diye düşünmeye sevk eder, gencin kibirlenmesine sebep olur. Böylece amel yine boşa gitmiş, sevap kaybedilmiş, şeytan kazanmış olur.
Bu örnekleri genelleştirebiliriz. Kim yaptığı dini bir emri, diğer mü'minlere karşı üstünlük vesilesi yaparsa, o kişinin ameli boşa gitmiş olur. Kıyamet günü de cenneti umut ederken, cehenneme sürüklenebilir.

Bir gün Hz. Resül'ün bulunduğu bir mecliste, bir şahıs hakkında övgü ile bahsedilir. O kişi o sırada yüzünden abdest suyu damlar, elinde nalınları, alnında secde izi bulunduğu halde, uzaktan gözükür. Hz. Resul'e işte o adam denilir. Hz. Resul "Bunun yüzünde şeytani bir leke görüyorum " der. Ashab şaşırır. Adam gelir, selam verir, oturur. Hz. Resul " Sana Allah'a yemin verdiriyorum, doğru söyle, buraya gelirken bunlar arasında benden iyisi yoktur diye hatırına geldi mi? Adam "evet" der. Hz. Resul " Allah'ım bildiğim, bilmediğim hatalarımdan sana istiğfar ederim" der. Sahabi "Sizde mi korkuyorsunuz Ya Resulallah" der. Hz. Resul : "Beni hangi kuvvet emin edebilir. Halbuki insanların kalpleri Allah'u Teala'nın kabze-i kudretindedir. Onları dilediği tarafa çevirir." buyurur.
Kamil bir zat ile şeytan karşılaşır. Şeytan kamburdur. Bu zat sebebini sorar. Şeytan : " Kulun son nefesinde iman-ı kamille dünyadan ayrılmak isterim" diye yalvarması beni bu hale getirdi. Bende vay bana, ben bunu nasıl düşürüp, amelini kendisine beğendireceğim derim ve benim bu şekil çalışacağımı anlamasından korkarım... Beni bu düşünce kambur etti der.
Şehit Abdullah Azam:" Okuduğunuz kitaplar, yaptığınız nafileler sizi aldatmasın" diyor. Yani okur ama uygulamaz, uygular ama riya yaparsanız, hiç bir şey elde edemezsiniz, karda değil zararda olursunuz, demek istiyor büyük şehit.
İbn Mübarek :" Alim okumaya devam ettiği müddetçe alimdir. Ne zaman ki alim olduğunu zanneder ve ilmini artırmaktan vazgeçerse işte o zaman cahil olur" demektedir.
Hz. İsa (A.S) : " Amel için değil de, yalnız başkasına anlatmak için ilim öğrenen, nasıl alimlerden olabilir" der.
" İnsanlar hep helaktadır, alimler müstesna,
Alimler de helektadır, ilmi ile amil olanlar müstesna,
İlmi ile amil olanlarda helakta yalnız ihlas sahipleri müstesna,
İhlas sahipleri de büyük tehlikededir" buyurulur.


Gururlu helakta, gururdan kaçan ihlaslı tehlikededir. Her an gururun pençesine düşebilme tehlikesi ile karşı karşıyadır.
Bişr-i Hafi :" Nefsim konuşmamı arzu ediyor (bunun için anlatmak istemiyorum). Nefsimin bu isteğini yenebilirsem o zaman anlatırım" der.
Dünya malında kendisinden üstekilere, dini yaşayışta kendinden aşağıdakilere bakan, ziyandadır, denilir.
Bazı alimler; kendisini nifaktan uzak zannedenler, nifağa en yakın olan kimselerdir derler.
Kendisinde münafıkların listesinin bulunduğu tek sahabi olan Ebu Huzeyfe'ye bir kişi "ben nifaktan korkuyorum" der. Hz. Huzeyfe (R.A) :"Eğer münafık olsaydın, nifaktan korkmazdın. Çünkü münafık nifaktan emindir" der.
Mesele, bu soruyu kendimize sorabilmemizdir. Ben tam manasıyla iman sahibi miyim ? Unutmayalım ki emin olmak şeytandandır ve küfürdür. Hz. Ömer(R.A) bile münafıkların listesinde bulunup bulunmadığını yıllar sonra, korka korka Hz. Huzeyfe'ye sormuştur.
"Ümmetimin şirke düşmesinden korkuyorum. Gerçi onlar, puta, aya, taşa tapmazlar. Ancak amelleri ile riyakarlık yaparlar" buyuruyor Hz. Resul (İbn-i Mace)
Ebu Süleyman Darani : "Amelde takva, amelden daha zordur" der.
Ebu Derda (R.A) : İmanının selbinden korkmayanların imanı selp olur der. Yani amellerimizden şüphe etmeliyiz ama bu şüphe amelin kendisinden değil ( bu vesvesedir), amelin kabul olup olmayacağı konusunda olmalıdır. Bu da takvadır.
Şabi : Fakirin sadakaya ihtiyacından fazla, kendisinin sadaka sevabına muhtaç olduğunu bilmeyen zengin, sadakasını iptal etmiş ve ecrini kaybetmiştir demektedir. Amellerimizde bu duygu ve düşüncede olmalıyız. İhlas budur.
Unutmamamız gereken diğer bir konu da aşırı tevazununda bir riya olduğudur. "Ben cahil birisiyim, ben Allah'ın aciz bir kuluyum..." gibi müslümanda bulunması gereken vakara (kimseye kibirlenmemek , kimseyi kendine kibirlendirtmemek ) aykırı olan bu tür aşırı tevazulü cümleler riyakarlığın göstergesidirler.
İhlaslı bir insanın camide kıldığı namaz ile evde kıldığı namaz aynı olmalıdır. İki mekan arasındaki namaz kılma hızında, süresinde ... bir farklılık varsa, iki mekanda da aynı şekilde ( her ikisinde de yavaş ve ihlaslı olarak) kılmaya özen göstermelidir.
Fiillerde Riya : İlah kelimesi; kendisine ibadet edilen, kanunları kabul edilen, yardımı beklenen, rızası gözetilen anlamlarına gelir.
Müslümanın tek bir ilahı (iyilik beklediği, rızasını kazanmak istediği ...) vardır o da Allah'ü Teala'dır. Eğer kişi yaptığı bir fiil, ibadet, namaz, söz... ile müdürünün, amirinin, babasının, hocasının, eşinin... rızasını kazanmak için, ondan bir iyilik elde edebilmek için, bir amel yapıyorsa o kişi, o niyeti ile "fiili şirke ", küfüre düşebilir. Kişi, dini bir eylemi sadece Allah için yapmalı, bu yönde gayret göstermelidir. Aksi o insan için hüsran olur...
Kur'an da bir ayet-i kerime'de :" Şeytan sizi Allah'ın affı ile aldatmasın " buyuruluyor. Büyüklerimizin, küçüklere durmadan söylediği, şimdi küçüksün oruç tutma, namaz kılma... Allah görüyor, affeder... sözlerine karşı, yukarıdaki ayet bizlere bu tür sözlerin şeytandan gelebileceği yönünde uyarıda bulunmaktadır. Mü'min, ümit etmeli ama korku içinde de bulunmalıdır. Hz. Ebu Bekir (R.A)'ın buyurduğu gibi " Bir kişi cennete girecek dense o kişinin ben olduğumu umarım. Bir kişi cehenneme girecek dense, o kişinin yine ben olacağından korkarım."
Alimler: Tevhidde sadakat demek, hediye alındığı vakit vasıtaya bakılmadan nimetin Allah'tan olduğunu bilerek O'na şükretmek demektir, derler
Hz. Resul : Kalbinde hardal tanesi kadar kibir bulunan cennete giremez buyurur. Nuh(A.S) oğullarına :Sizi iki şeyden nehyederim: "Şirk ve kibir " der . (Müslim)
Süleyman Danani: "Bazı amirlerden duyduğum yanlış şeyleri düzeltmek isterdim. Beni öldürürler korkusu ile nazar ederdim. Fakat korkum ölümden değil, bu vesile ile ölüm anında bana gelecek gururdan idi." demektedir.
İnsan kendine baktıkca kibirden uzak durur:

Mitraf , kibirli birini görünce : " Evvelin nutfe, ahirin toprak. Bu iki hal arasın-da ise karnını yarsak bağırsaklarından bir sepet pislik çıkar bu kibir neden ?" diye söylenir.
Ömer b. Abdülaziz, halifeliği sırasında bir gece vakti, bitmekte olan lambanın yağını kendisi tazeler. Bunu ne o sırada hazır bulunan misafirine, nede uyumakta olan hizmetçisine yaptırır. Ömer b. Abdülaziz, misafirinin şaşırdığını görünce, giderken de Ömer'dim, gelirken de Ömer, hiç bir şey değişmedi. İnsanların hayırlısı tevazu gösterendir buyurur.
Bazıları ibadetlerini gizli yapar. Ama amellerinin çevresince bilinmesini ister ve bu ikilem arasında dönüp durular. Bazıları ise amel eder, bu amellerinin çevresince duyulmasını istemez ama herkesin kendisine hürmet göstermesini ister. Meclislerde kendilerine yer vermelerini, hizmet etmelerini... ister. Çevresinden hürmet görme-yince de çevresine kızar, darılır.
Namaz kılan kişinin aklına birden bir yerden bir şey alması gerektiği gelir. Yalnız olsa namazı bozacaktır. Ama görenlerden utanarak namaza devam eder. Eğer kıldığı farz ise edası gerekir... Yalnız kılan kişinin arkasına cemaat toplansın eğer namazı daha güzel şekilde kılmaya devam ederse, niyetine bakılır. Riya, niyetine galebe çalarsa namazı ifsad olur.
Hikaye olunur ki :
Şeytan dört kişiyi yoldan çevirmek ister. Birinci kişi ilim meclisine giderken, şeytan önüne çıkar. Şeytan onu kendi meclisine davet eder. Adam bunu kabul etmez ve şeytanla mücadeleye başlar. Bu artık o kişi için bir vazifedir. O kişi hakkında şeytan gayesine ulaşmıştır. Onu yolundan alıkoymuş, lüzumsuz şeylerle oyalamaktadır.
İkinci kişiyi biraz oyalar, fakat adam yoluna devam eder. Şeytan bir sürede olsa o kişiyi yolundan alıkoyduğu için memnundur.
Üçüncü kişi ona hiç iltifat etmez. Aynen yoluna devam eder.
Dördüncü kişi de şeytana hiç yüz vermez, yürüyüşüne hız verir, yoluna devam eder.
Şeytan bir dahaki sefere ilk üç kişiden ümitlidir. Ama sonuncu için ümidi kalmaz. Hatta hızlanmasından korkarak karşısına çıkmaz. Bizim görevimiz dördüncü adam gibi olmaktır. Namaz kılmamıza engel olmak isterse, bir an önce kılmalıdır, zekatı vermelidir... iyi niyetimizi bir an önce pratiğe geçirmelidir.
Abid biri, bir ağaca tapıldığını duyar. Allah rızası için onu kesmek için yola çıkar. Şeytan karşısına çıkar. Ona engel olmak ister. İbadetine dön, sana ne, der. Abid :
Bu da benim ibadetimdir, der. Şeytan,o ağacı kesme her gün bir altın yastığının altına bırakayım, der . Abid kişi kabul eder. Altınları bir süre alır. Fakat sonra yastığının altında altın bulamaz. Yine baltasını alır, yola çıkar. Şeytan yine karşısına çıkar, dövüşürler. Bu defa adam yenilir. Adam şaşırır, şeytan : İlk seferinde Allah rızası için buraya gelmiştin, beni de yenmiştin. Ama şimdi nefsin için geldin. Ben de seni yendim, der.
Kaynağını Allah'tan alan kuvvet asla hüsrana uğramaz. Fakat araya menfaat girerse, niyetimize göre karşılık alırız.
Unutmamalıdır ki şeytanın her seviyedeki insanlar için oyunları, tuzakları vardır. Bizler bunları öğrenip, tedbirlerini almalıyız ki bu tuzaklara düşmeyelim.




E-ÛZU B'İ-LLALAHİ-MİNE'Ş-ŞEYTÂNİRRACÎM
BİSMİLLAHİR'-RAHMANİ'R- RAHİM

http://www.islamustundur.com
Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 14:01
Bu mesajı bildir   Son-GüL üyenin diğer mesajları Son-GüL`in Profili Son-GüL Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
ecrennur su an offline ecrennur  

86 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 03.09.2006
En Son On: 22.07.2008 - 14:10
Cinsiyeti: Bayan 
musluman kardesim hayata nasil bakarsan oyle devam eder hayata iman ve ihlasla tutunursan iyi bir ilme sahip olursan bu gibi davranislarda bulunmaz insan bence o kisiler islamiyeti tam yasayamayan ve sadece kendilerini oyle gostermeye calisan cahil insanlardir kuck gormememk degil onlari aydinlatmak lazim
Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 14:10
Bu mesajı bildir   ecrennur üyenin diğer mesajları ecrennur`in Profili zum Anfang der Seite
burcunur su an offline burcunur  

635 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.09.2006
En Son On: 04.01.2015 - 14:33
Cinsiyeti: Bayan 
BENCEDE ÇOK KARAMSAR DÜŞÜNÜYORSUNUZ HER İNSAN AYNI DEĞİL AMA BUNDAN SONRA ARTIK RAVDA AİLLESİNE KATILDIN BURASI ÇOK GÜZEL BİR SİTE İNŞALLAH ARTIK DAHA İYİ DÜŞÜNÜRSÜN ALLAH HAKKINDA HAYIRLISINI NASİP ETSİN KARDEŞİM ALLAHA EMANET OL


Bu mesaj 1 kez ve en son burcunur tarafından 26.09.2006 - 14:27 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 14:24
Bu mesajı bildir   burcunur üyenin diğer mesajları burcunur`in Profili burcunur Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
recepholding su an offline recepholding  

1613 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 09.07.2006
En Son On: 12.03.2007 - 11:46
Cinsiyeti: Erkek 
GERCEKTEN OKUNMAYA DEGER SONGUL KARDES SENINKIDE NUR BAHCESI ABIM ALLAH RAZI OLSUN ALLAH HEPIMIZDEN RAZI OLSUN SELAM VE DUA ILE
Ekleme Tarihi: 26.09.2006 - 14:48
Bu mesajı bildir   recepholding üyenin diğer mesajları recepholding`in Profili recepholding Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
NurBahcesi su an offline NurBahcesi  

2687 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.08.2005
En Son On: 16.01.2010 - 22:25
Cinsiyeti: ----- 
ben riyakar degilim diyen kisi riyakarligindan süphe etmelidir o endiseyi tasimamak asil ciddiyetsizlikktir
gizli riya hayatimizin her aninda anliktir
ihlas ibadet konusma yazma oturma halden hale gecme
sahsilik
nemelazimcilik
giyinis
itibar
itibarsizlik
hal üstü hallenme
anlatma abartma
kendine pay cikarma
kiyaslama
ne dersek diyelim ...devam eder


riya gizli düsman heryerde vardir ben de yok demek yerine mümkünse var oldugunu bilmeli ve endise ile hareket etmeli -----

Ekleme Tarihi: 09.10.2006 - 18:17
Bu mesajı bildir   NurBahcesi üyenin diğer mesajları NurBahcesi`in Profili NurBahcesi Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 810 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
kaykaan (57), safak-50 (60), nazlinazende (45), sena_55 (49), NEWYORKER (50), hazan44 (39), RaMaZaN050 (34), KONVEYÖR (47), arefenur (52), mehmet4467 (42), hasret44 (39), turancihan (48), sevgikusu (37), kul_bahri (58), ser_kan (47), ssessiss (36), Seyyidmehmet (47), Ata01 (52), sempatik_cd (43), ebubekir1989 (35), M.EFE (50), sam@ (42), ozgurozakinci (47), garibcahil (46), muhacir-i muham.. (40), Osman50 (70), kanka_konya (36), hkurt (60), haliime (45), mrasitalas (40), hayýrsev.. (58), zekitatari (67), y_turan (39), doctor (41), koylu (63)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.06552 saniyede açıldı