ivermectin generique stromectol lopinavir ritonavir hydroxychloroquine stromectol detrol detrusitol dexantol dexone diamox diflucan dilantin dilatrend dilzem dinostral diocimex diovan hct diovan diprolene diuresal diurix dostinex doxy basan doxycline droxia dulcolax duodopa duphaston duricef duspatalin dynexan nouvelle formule ecopan efavirenz effexor xr effexor elantan elavil eldepryl elmetacin elocon elpradil eltroxine elyzol ena basan enasifar endoxan
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » İBRET TABLOLARI » Hz.HÜSEYİN (ra) En Büyük Çileyi çeken.?

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 19 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
rifat56 su an offline rifat56  
Hz.HÜSEYİN (ra) En Büyük Çileyi çeken.?

5108 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 31.05.2005
En Son On: 22.01.2023 - 00:33
Cinsiyeti: ----- 
SELAMUN ALEYKUM...!


Yer yüzünde hiç bir insan Hz.Hüseyin (r.a.) kadar çile çekmedi...!


Sonsuz Salat ve Selam Sevgililer Sevgilisine Olsun.....!
ve Onun Sahabesine Kainat Dolusunca Selam Olsun .....!


RABBİM Gökteki Yıldızlar Adedince ve Yerdeki Kumlar Taneleri Adedince RAHMET Etsin İnşaallah. AMİN.




Bu mesaj 1 kez ve en son rifat56 tarafından 12.09.2006 - 10:22 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 14.07.2006 - 20:55
Bu mesajı bildir   rifat56 üyenin diğer mesajları rifat56`in Profili rifat56 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pertev su an offline Pertev  

601 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.04.2006
En Son On: 27.01.2007 - 04:34
Cinsiyeti: Erkek 
Amin Rifat kardesim, amin.
Her 10 Muharremin sene-i devriyyesinde bir burukluk olur bende..

Ne bileyim, herkes asure sevinciyle 10 Muharremi bir kandil gibi, bir bayram gibi kutlar...Vaizler, hatibler minberlerde 10 Muharremin önemini süslü cümlelerle anlatirlar, Peygamber Efendimiz (SAS)'in bir sünnetidir derler, dogrudur. Allah razi olsun hepsinden.

Yalniz bir seyi cogu zaman unuturlar, bazilari da hatirlatmak icin herhangi bir olaymis gibi tek cümleyle gecistirirler..Iste buda beni cok üzüyor. Cünkü, bu bayram sevincine kan damlamistir...Hem öyle herhangi birinin kani da degil, Allah(cc)'in Habibi'nin Habibi, cigerparesi, öpüp koklayarak bagrina bastigi evlad-i Nebi Hz. Hüseyin Efendimiz(RA)in son damlasina kadar 10 Muharremi kan gölüne ceviren sehadetinin kanidir.

Zalim Yezid'in zalimleri, Yezid'e biat edilmesini istiyorlardi. Bunun üzerine Hazret'i ok yagmuruna tuttular. Canavar sürüsüne karsi tek basina kalan ve aslanlar gibi dövüsen Allah(cc)'in sevgilisinin, ögle günesi sicagini olanca siddeti ile O Hazret'in üzerine serpiyordu..Susuzluk son haddini bulmustu...Muharemin 10 idi, günlerden cuma idi. O Hazret'in kilicindan korkuyorlardi. O'nun yanina yaklasmaya cesaret edemiyorlardi.Karsisina cikanlari tepeliyordu...

Mücadele kizismis oldugu bir anda Cenab-i Hak'dan Hz. Hüseyin'e bir nida geldi :

"- Ey Sevgilimin Sevgilisi! Ben senden sehadet bekliyorum, sen §ecaat gösteriyorsun."

Ok atislari hizlanmisti..Bir tanesi hidayet günesinin parladigi yer olan mübarek alnina saplandi. O anda Hazret-i §ah atindan düstü.

DÜSTÜ ATINDAN HÜSEYIN SAHRA-YI KERBELA'YA,
CIBRIL GIT HABER VER SULTAN-I ENBIYAYA.

Alnindan oku cekince mübarek yüzü al kana boyandi. Kendi kendine :

"- InsaAllah bu kan ile dedeme hizmet serefini kazanirim," diyerek övünüyordu.

Mübarek vücuduna her yandan oklar saplanmisti. Münafik sürüsü birer ikiser O'nu öldürmek icin hücum ediyorlardi. Fakat o Peygamber'in öptügü gül yüzü görünce utanip geri dönüyorlardi.

Iste benim bunlar aklima gelir, 10 Muharremde cok sevdigim halde asure yiyemem..Bilemiyorum..Yapamiyorum..Gözlerime dolan yasi görenler sen §ii misin derler. Hayir kardesim, ben sii degilim..Benim mezhebim; Imam-i Azam(KS) Ebu Hanife Nu'man bin Sabit'e dayanir. Ehl-i Beyt'ten ehl-i sünnetim elhamdülillah.

Rifat kardesim!
Resulullah(SAS)'in sefaatine nail olasin ins.
gül
Ekleme Tarihi: 15.07.2006 - 06:42
Bu mesajı bildir   Pertev üyenin diğer mesajları Pertev`in Profili Pertev Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Abdulkadir056 su an offline Abdulkadir056  

74 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 18.06.2006
En Son On: 22.08.2007 - 17:03
Cinsiyeti: Erkek 
SONSUZCA MERHAMET SANA EY NEBİ, HZ.HÜSEYİN VE BÜTÜN ASHABA İNŞAALLAH.


RABBİM MERHAMET ETSİN.

ALLAH'a emanetsiniz. SELAM ve DUA ile
Ekleme Tarihi: 16.07.2006 - 12:37
Bu mesajı bildir   Abdulkadir056 üyenin diğer mesajları Abdulkadir056`in Profili Abdulkadir056 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
recepholding su an offline recepholding  

1613 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 09.07.2006
En Son On: 12.03.2007 - 12:46
Cinsiyeti: Erkek 
AMIN RIFAT ABI NE MUTLU ONLARLA YASAYANLARA NE MUTLU KALBINDE YASATANLARA...SELAM VE DUA ILE
Ekleme Tarihi: 16.07.2006 - 13:20
Bu mesajı bildir   recepholding üyenin diğer mesajları recepholding`in Profili recepholding Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
astaravista253 su an offline astaravista253  

791 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.08.2005
En Son On: 10.06.2009 - 12:40
Cinsiyeti: Erkek 
SELAMUN ALEYKUM....!


Amin rifat56 Özellikle Hz.Hüseyinin hayatını okusun Kerbela olayını bütün insanlar.

RABBİM MERHAMET ETSİN. İNŞAALLAH.

SELAM VE DUA İLE
Ekleme Tarihi: 17.07.2006 - 09:52
Bu mesajı bildir   astaravista253 üyenin diğer mesajları astaravista253`in Profili astaravista253 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
alemihuccet su an offline alemihuccet  

359 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.05.2006
En Son On: 09.01.2008 - 21:36
Cinsiyeti: ----- 
Kerbela;
anlatamam hislerimi,söyleyemem O Gül kokulu Sultan'ın(sav) gözyaşlarıyla sarıldığı torunu Hüseyin(ra)'a yapılanı...

Resulullah (s.a.a) buyurmuştur ki:

'Kim cennet gençlerinin efendisine bakmak istiyorsa, Hüseyin bin Aliye baksınA.K. c.43, s.298


Resulullah (s.a.a) bir gün İmam Hüseyinin elinden tutarak şöyle buyurdular:

Ey cemaat! Bu Hüseyin bin Alidir; Onu tanıyın; canım elinde olan Allah'a ant olsun ki Hüseyin cennettedir, Onu sevenler de cennettedir, Onu sevenleri sevenler de cennettedir.Biharul-Envar, c.43, s.262


Hüseyin bendendir, ben de Hüseyindenim. Hüseyini seveni Allah sever.A.K. s.52 ve 53.


her gün aşura,her gün kerbela..ağlar


Bu mesaj 1 kez ve en son alemihuccet tarafından 17.07.2006 - 12:21 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 17.07.2006 - 12:20
Bu mesajı bildir   alemihuccet üyenin diğer mesajları alemihuccet`in Profili alemihuccet Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pertev su an offline Pertev  

601 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.04.2006
En Son On: 27.01.2007 - 04:34
Cinsiyeti: Erkek 
Alemihüccet Kardesim.

---------gül---------
Ekleme Tarihi: 17.07.2006 - 12:29
Bu mesajı bildir   Pertev üyenin diğer mesajları Pertev`in Profili Pertev Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
alemihuccet su an offline alemihuccet  

359 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.05.2006
En Son On: 09.01.2008 - 21:36
Cinsiyeti: ----- 
...gül...
gül verenleriniz candan olsun..
Ekleme Tarihi: 17.07.2006 - 12:31
Bu mesajı bildir   alemihuccet üyenin diğer mesajları alemihuccet`in Profili alemihuccet Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
^^NuR^^ su an offline ^^NuR^^  
dinledigimde cok duygulandigim ilahi (kerbela)

639 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 27.10.2005
En Son On: 26.02.2015 - 21:00
Cinsiyeti: Bayan 
Hz. Hüseyin´in sehid edilmesiyle ilgili cok güzel bir ilahi

cok güzel cok duygulu dinlemenizi tavsiye ederim


http://rapidshare.de/files/26276341/Abdurrahman_Onul__nihat_hatipo_lu___Kerbela.mp3.html
Ekleme Tarihi: 19.07.2006 - 14:19
Bu mesajı bildir   ^^NuR^^ üyenin diğer mesajları ^^NuR^^`in Profili ^^NuR^^ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
cemcem su an offline cemcem  
....

17 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.02.2006
En Son On: 15.09.2007 - 11:45
Cinsiyeti: ----- 
4- Hz. Resul-i Ekrem (s.a.a):

“Ümmetimden benim dinime mensup olduklarını sananlar olacak ki, benim evladımın faziletlilerini, soyumun temiz ve iyilerini öldürecek, dinimi ve sünnetimi değiştirecek, geçmişteki yahudilerin Yahya ve Zekeriya’yı öldürdüğü gibi, onlar da yavrularım olan Hasan ve Hüseyin’i öldüreceklerdir. Bilin ki Allah, yahudileri lanetlediği gibi, onlara da lanetini yağdıracaktır. Kıyamet gününden önce onların (yo-lunu takip eden) nesillerine ise, Mazlum Hüseyin’in soyundan, hidayet üzere olan Mehdi’yi musallat kılarak dostlarının kılıcıyla onları cehennem ateşine atıp yakacaktır.

Allah’ın laneti, Hüseyin’in katillerine, katillerini sevenlere, onlara yardımda bulunanlara ve takiyye olmaksızın onlara lanet okumaktan çekinenlere olsun. Allah’ın salat ve rahmeti ise, şefkat ve merhametle Hüseyin’e ağlayanlara, düşmanlarına lanet okuyan, kin besleyen, kalbini onlara karşı gazap ve öfkeyle dolduranlara olsun. Bilin ki, Hüseyin’in katline razı olanlar, katillerinin (Hüseyin’i öldürdükleri suçta) ortağıdırlar. Hüseyin’in katilleri, yardımcıları, dost-ları, onların yoluna uyan takipçileri Allah’ın dininden uzaktırlar...”

17- Allame Meclisi “Bihar-ul Envar” adlı kitabında şöyle nakletmiştir:

“Hz. Resul-i Ekrem (s.a.a), kızı Hz. Fatıma’ya (s.a) oğlu Hz. Hüseyin’in (a.s) şehid edileceğini bildirince, Hz. Fatıma (s.a) şiddetle ağlar ve der ki; “Babacığım, bu ne zaman gerçekleşecek?” Hz. Resulullah (s.a.a) “Benim, senin ve Ali’nin (hayatta) olmadığı bir zamanda.” buyurur. Hz. Fatıma’nın (s.a) ağlaması şiddetlenir ve der ki; “Peki kim O’na matem tutar?” Hz. Resulullah (s.a.a) buyurur ki:

“Ya Fatıma, ümmetimin kadınları Ehl-i Beyt’imin kadınlarına ve erkekleri de Ehl-i Beyt’imin erkeklerine ağlarlar. Nesiller boyu her sene ve her asırda matem tutarlar. Kıyamet olduğunda ise sen kadınlara, ben de erkeklere şefaat ederim. Onlardan herkim Hüseyin’in (a.s) musibetlerine ağlamışsa, elinden tutar ve onu cennete götürürüz.”

Daha sonra Resulullah (s.a.a) şöyle buyurdu:

“Ya Fatıma, kıyamet günü bütün gözler ağlayacaktır; Hüseyin’in musibetlerine ağlayan göz hariç; o göz sevinçli olur ve cennet nimetleri ile müjdelenir.”
11- İmam Muhammed Bakır (a.s):

“Her kim bizi hatırladığında veya onun yanında anıldığımızda, gözlerinden sinek kanadı miktarınca bile olsa göz yaşı akarsa, Allah ona cennette bir ev bina eder ve bu göz yaşını onunla cehennem arasında hicab ve engel kılar.”
Ekleme Tarihi: 21.07.2006 - 12:54
Bu mesajı bildir   cemcem üyenin diğer mesajları cemcem`in Profili zum Anfang der Seite
solmayan-gül su an offline solmayan-gül  

96 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 19.07.2006
En Son On: 04.04.2007 - 10:50
Cinsiyeti: Bayan 
Evet ya bir de konuda KERBELA geçince. Özellikle okusun herkez Hz.Hüseyin'in hayatını evet bence bide Nihat Hatipoğlundan Peygamberimizin iki gülü olan anlatımını dinleyin dinlemeye doyamayacaksınız.




Rabbime emanet olungül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül gül Allah Razı Olsun
Ekleme Tarihi: 22.07.2006 - 13:27
Bu mesajı bildir   solmayan-gül üyenin diğer mesajları solmayan-gül`in Profili solmayan-gül Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Dildade su an offline Dildade  
Huseyn'e (r.a) Asuman Ağlar

21 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.06.2006
En Son On: 20.09.2015 - 19:39
Cinsiyeti: Erkek 
Kanla sulandı Kerbela,
Melekut kıldı vaveyla,
Alem hep figanda hala,
Hem beyan (açık) hem nihan (gizli) ağlar..

Döküldü o mazlum kanlar,
Parçalandı o pak canlar,
Feryad eder hanumanlar,
Civana (delikanlılara) huristan ağlar..

Nesl-i Resul oldu üryan (çıplak),
Ciğer yanıp oldu püryan (kebap),
Kalpler mahzun oldu giryan (ağlayan),
Buy-i Resul (Peygamberimizin ailesi) Reyhan ağlar..

Hüseyin bize ışık oldu,
Gönüller aşkıyla doldu,
Kerbela'da sönüp soldu,
O Bülbüle vildan (çocuklar) ağlar..

Hüseyin Nur-u Huda'dır (Nurullah),
Hem seyyid-üş-Şüheda'dır (Şehitlerin efendisi),
Ruhumuz O'na fedadır,
O Serdara (komutana) Kur'an ağlar...


İslami Davet
Ekleme Tarihi: 22.07.2006 - 16:07
Bu mesajı bildir   Dildade üyenin diğer mesajları Dildade`in Profili Dildade Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Altec su an offline Altec  

97 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.04.2007
En Son On: 01.06.2007 - 12:56
Cinsiyeti: ----- 
Allah razi olsun agam gül
Ekleme Tarihi: 19.04.2007 - 20:14
Bu mesajı bildir   Altec üyenin diğer mesajları Altec`in Profili zum Anfang der Seite
rifat56 su an offline rifat56  
RE: Hz.HÜSEYİN (ra) En Büyük Çileyi çeken.?

5108 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 31.05.2005
En Son On: 22.01.2023 - 00:33
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijınalı rifat56

SELAMUN ALEYKUM...!


Yer yüzünde hiç bir insan Hz.Hüseyin (r.a.) kadar çile çekmedi...!


Sonsuz Salat ve Selam Sevgililer Sevgilisine Olsun.....!
ve Onun Sahabesine Kainat Dolusunca Selam Olsun .....!


RABBİM Gökteki Yıldızlar Adedince ve Yerdeki Kumlar Taneleri Adedince RAHMET Etsin İnşaallah. AMİN.



Ekleme Tarihi: 23.11.2007 - 19:11
Bu mesajı bildir   rifat56 üyenin diğer mesajları rifat56`in Profili rifat56 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Maksat kelam olsun su an offline Maksat kelam olsun  

1463 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.03.2007
En Son On: 09.05.2011 - 11:25
Cinsiyeti: Erkek 

ve aleyküm selam kardeşim......Selam olsun kerbela şehitlerine .....Selam olsun Elhli beyte.....Selam olsun onları seven ve sevdirenlere.....


Ekleme Tarihi: 23.11.2007 - 20:24
Bu mesajı bildir   Maksat kelam olsun üyenin diğer mesajları Maksat kelam olsun`in Profili Maksat kelam olsun Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
engin25 su an offline engin25  

70 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.07.2004
En Son On: 19.07.2011 - 18:17
Cinsiyeti: Erkek 
Yaaa Rabbi...

Yezzid'i ve yandaşlarını,
Bir yudum suyu esirgeyenleri,
Hz.Muhammed'in (s.a.v.) "Ben O'ndanım, O'da benden" dediği Hz.Hüseyin'e kıyanları,
Kılıç kaldırıp indirenleri,
Buna yardım edenleri,
Bilipte matem yerine alkış tutanları,
HAZRETİ MUHAMMED MUSTAFA'YI (S.A.V.) ÜZENLERİ,

Kahr-ı perişan eyle,
Mağfiretinden mahrum eyle,
Cennetinden azad eyle,
Cehennemine duhul eyle,
SENDEN (CC), HZ.MUHAMMED'DEN (S.A.V.) VE BİZDEN UZAK EYLE...

Ekleme Tarihi: 24.11.2007 - 21:46
Bu mesajı bildir   engin25 üyenin diğer mesajları engin25`in Profili engin25 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 31.07.2020 - 00:50
Cinsiyeti: Erkek 
HZ.HÜSEYİN
” Peygamberimiz, bir gün, Mescid'inde hutbe irad ederken, Hz. Hasanla Hz. Hüseyin'in, kırmızı gömleklerini giyinmiş oldukları halde, iki tarafa baka baka kendisine doğru yavaş yavaş yürüyüp geldiklerini' görünce, hutbesini kesti. Minberden indi. Onları, Önüne oturttuktan sonra: (yüce Allah, ne kadar doğru buyurmuş!) diyerek (Mallarınız ve evladlarmız, sizin için, hiç şüphesiz, bir imtihan, bir belâ ve mihnettir...” [2] Hz.Ali derki:”Hasan göğüsten yukarı,Hüseyin göğüsden aşağısıyla Muhammede benzerdi.”
Bu gün yanan ve yakan Irak,o günde bu ciğer parçalayıcı olaya sahne olmak üzere Hz.Hüseyini mıknatıs gibi çekmekteydi.O davet edilmişti ve her şeye rağmen gidecekti.Uyarılara aldırmadan…”İbn-i Abbas, o gün akşam veya ertesi günü sabahleyin Hz. Hüseyin'in yanma tekrar gitti. «Ey Amucamın oğlu! Sen, gitmekten vaz geçip bekleyecekmisin? Sen,durmayacak, gideceksen, ben söylemeden duramayacağım: Senin bu yönelip gideceğin yerde helak olacağından, kökünün kazınacağından korkuyorum! Çünki, Iraklılar, gaddar, vefasız, sözlerinde durmaz bir kavmdır. Sakın, onlara yaklaşma. Sen, şu beldede otur.Çünki, sen, Hicaz halkının Seyyidi ve ulususun. Eğer, Iraklılar, dedikleri gibi, seni istiyorlarsa, onlara yaz: düşmanlarını (valilerini) sürüp çıkarsınlar. Sonra, yanlarına git. Eğer ille burada oturmayacak, oturmaktan kaçınacaksan, bari, Yemen diyarına git.Çünki, orada kaleler, vadiler var. Orası, enine, boyuna geniş bir topraktır.Hem, orada Babanın tarafdarları da vardır.Orada, münzevî bir hayata kavuşmuş, halktan ayrılıp bir köşeye çekilmiş de, olursun.Oradan halka yazılar yazar, dâvetcilerini her tarafa dağıtırsın.Böyle yaparsan, istediğin selâmet ve afiyetin sana vâsıl, böylelikle muradının hâsıl olacağını umarım!» dedi.
Hz. Hüseyin «Ey Amucamın oğlu! Vallahi, biliyorum ki: sen, şefkatli bir Öğütçüsün.Fakat, ne yapayım ki ben, bir kerre ayaklanmış, gitmek için de, derlenip toplanmış bulunuyorum.» dedi. İbn-i Abbas «Eğer, mutlaka gideceksen, kadınlarını ve çocuklarını yanında götürme.
Vallahi, Osman b. Affan'm kadın ve çocuklarının gözleri önünde öldürüldüğü gibi, senin de, öldürüleceğinden korkuyor ve öylece öldürülmeyeceğinden emin bulunmayorum!» dedi.
Hz. Hüseyin «Ey Amucamm oğlu! Ben, çoluk çocuklarımla birlikte gitmekten başka bir şey düşünemiyorum. Müslim b. Akil, Küfelilerin bana bey'at ve yardım hususunda birleştiklerini yazdı. Bunun üzerine, ben de, onların yanma gitmek üzre derlenip toplandım.» dedi. ' İbn-i Abbas «Onlar, seni harp için çağırıyorlardır. Gitmekte acele etme. Babanın, kardeşinin Eshabı olduklarım söyleyen o kişiler, bir sabah, başlarındaki valileri ile birlikte gelip seninle çarpışacaklardır! Sen, Mekke!den çıkacak olursan, İbn-i Ziyad, senin yola çıktığını haber alacak, sana mektup yazmış olanları ürkütüp başından dağıtacak, onlar, sana en azılı düşman kesileceklerdir! Sanıyorum ki: sen, bir sabah, kadınlarının, kızlarının arasında Osman'ın Öldürüldüğü gibi, öldürüleceksin!. înnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn.» dedi. Hz. Hüseyin «Ebül Abbas! Sen, artık iyice yaşlandın!» dedi. İbn-i Abbas «Eğer, sen, beni ziyaret etmiş olsaydın, iki elimle basma (iği) sarılır, saçını yakalardım. Seni durduracağımı bilsem, böyle yapardım!» dedi ve ağladı. Hz. Hüseyin «Vallahi, filan yerde şöyle şöyle öldürülmem için Mekke Hareminden çıkıp oraya gitmem, bana daha sevgili ve hayırlıdır!» dedi. Bunun üzerine, İbn-i Abbas, Hz. Hüseyin'in üzerine düşmekten vaz geçti. İbn-i Abbas, Hz. Hüseyin'in yanından çıkıp Abdullah b. Zübeyr'e uğradı. Ona «Ey Zübeyr'in oğlu! Hüseyin, gidiyor, gözün aydın!Hüseyin, Irak'a gidiyor, Hicazı sana boşaltıyor, bırakıyor!» dedi.”
-Hz. Hüseyin, Abdullah b. Zübeyr'e, halkın en ağır geleni idi. Çünki, halk, onu, Hüseyin'le bir tutmamakta idi. Hz. Hüseyin'in Mekke'den çıkıp gitmesi kadar onun hoşuna giden bir şey olmamıştır. İbni Abbas gibi Abdullah bin Ömer de onu uyarmıştı. Abdullah b. Ömer; Hz. Hüseyin'in Irak taraflarına doğru gitmek istediğini haber alınca, ona gönderdiği mektupta: yapmak istediği işin çok büyük olduğunu, kendisinin vurulup düşürüleceği yere götürülmek istenildiğini bildirdi: (Bana, Aişe, söyledi. O da, Resûlullâh Aleyhisselâmdan {Hüseyin, Babil toprağında öldürülecek!) buyurduğunu işitmişimdir, demişti» dedi. Hz. Hüseyin,İbn-i Ömer.in bu mektubunu okuyunca, «Ben, elbette vurulup düşeceğim yere giderim!» dedi.
Abdullah b. Ömer, Hz. Hüseyin'in Irak'a doğru gittiğini haber alınca da, gidişinin ikinci gecesinde onunla buluştu. Ona «Nereye gitmek istiyorsun?» diye sordu. Hz. Hüseyin «Irak'a!» dedi. Hz. Hüseyin'in yanında tomarlar ve mektuplar bulunuyordu. İbn-i Ömer «Sakın, onların yanına gitme!» dedi. Hz. Hüseyin «Bu, onların mektupları ve bana bey'atlarıdır.» dedi. İbn-i Ömer «Şüphe yok ki, Allah, Peygamberini, dünya ile âhiret arasında muhayyer bıraktı. O da, âhireti tercih etti. Siz de, Otodan bir parçasınızdır. Bunun için, hiç bir zaman dünyâya nail olamazsınız. Allah, sizi, ancak, sizin için en hayırlı olana çevirir. Geri dönünüz!» dedi. Hz. Hüseyin'in geri dönmeğe yanaşmadığım görünce, boynuna sarılıp onunla kucaklaştı ve vedâlaştı. Birçokları Hz.Hüseyinin Mekkeden ayrılıp kufeye gitmesine taraftar olmamış,daha şimdiden başına gelebilecekleri ifade etmişlerdir. Onca dönmesi için gönderilen mektublara aldırmayarak mukadder olan hedefe doğru yol alıyordu ve Mekke valisinin kendisine gönderilen mektubuna karşı bu sırrı kendisiyle beraber bir sır olarak mezara gideceğini bildiriyordu: ”En sonunda «Ben, bir rü'yâ gördüm. Rü'yamda Resûlullâh Aleyhisselâ-mı gördüm. Rü'yâda, ben, bir işi işlemekle emr olundum ki onu işlemek, benim için gerekleşmiş ve her şeyden önce olmuştur! Ben, emr olunduğum şeyi, işlerim!» dedi. «Nedir o rü'yâ?» diye sorulunca, «Ben, onu kimseye söylemedim. Rab-bıma kavuşuncaya kadar da, söyleyici değilim!» dedi. Gidişinin sebebini ise Kufelilere şöyle açıklıyordu:” «Ey insanlar! mazeretimi, önce, Allâh'ü teâlâ'ya, sonra da, size arz ederim. Sizin gönderdiğiniz mektuplarınız, saldığınız Elçileriniz bana gelmedikçe, ben, buraya çıkıp gelmiş, değilim.
Siz: (Yanımıza gel! Bizim uyacağımız bir îmam ve Önderimiz yok.Ola ki, Allah, senin sayende, bizjeri doğru yolda toplar!) dediniz. Eğer, siz, bu sözünüzün üzerinde duruyorsanız ve bana sağlam and ve tatmin edici sözlerinizden de, söz veriyorsanız, sizinle birlikte şehrinize gelirim. Şâyed, siz, böyle yapmazsanız ve şehre gelmemi istemiyorsanız, sizin yanınızdan ayrılır, geldiğim yere döner, giderim!» dedi. Sustular.Hz. Hüseyin'in sözlerine itiraz etmediler. Hz.Hüseyin işareti almıştı:”Taff' ve Kerbelâ'ya gelince, Hürr ve adamları, Hz. Hüseyin'in önünde durarak onu ve arkadaşlarını durdurdular. Hürr «in artık bu yere! Fırat nehri de, yakınındadır!» dedi. Hz. Hüseyin «Nedir bu yerin ismi?» diye sordu. cKerbelâ!» dediler. Hz. Hüseyin «Üzüntülü, tasalı, mihnetli ve belâlı yer! Babam, Siffın'a giderken buraya uğramıştı. Ben de, yanmda idim. Durdu ve buranın neresi olduğunu sordu, ismi, kendisine haber verilince (Onların, hayvanlarından aşağı indirilecekleri yer, işte, burasıdır! Kanlarının döküleceği yer de, işte, burasıdır!) dedi. Bunun ne demek olduğu kendisinden sorulunca da (Muhammed'in Ehli-i Beytinin yükleri, ağırlıkları işte, burada indirilecek!) demişti.» dedi.
Hz. Hüseyin, Kerbelâ'da ağırlıkların indirilmesini emr etti ve indirildi. Kerbelâ'ya. Hicretin altmış birinci yılı Muharrem ayının başında çarşamba günü gelinip konulmuştu.” Hz.Küseyinin kufe leşkerlerinin saldırısı sonucu etrafındaki çember gittikçe daralıyordu.3 yaşındaki oğlu Abdullaha atılan okla kucağında can verişine şahid oluyordu. Çocukları, kardeşleri teker teker şehid ediliyor,başları koparılıyordu.Tam bir kerb-ü belâ idi.Son olarak Abbas bin Ali kalmış ve o da şehid edilmişti. Çadırından çıkmış Fırattan su içecekti,” Eban b. Dârem oğullarından bir adam,ilk attığı ok ile onu damağından vurmuştu.Hz.Hüseyin oku çekerken de şunu demişti:” Hz. Hüseyin «Ey Allah'ım! Sen de, onu, susuz bırak!» dedi.
Neticemi:” Yemin edilerek denildiğine göre: çok geçmeden, Allah, o adamı, susuzluk hastalığına uğrattı. Kasım b. Asbağ der ki «adamı görmüştüm : Yanında, soğuk hoşaf, büyük desti ile süt ve su bulunuyor, adam : (Yazıklar olsun size! Su içiriniz bana! Susuzluk, beni öldürüyor!) diyor, kendisine, su kabı veya süt destisi veriliyor, onu içiyor, uzanıyor, biraz sonra, yine : (Yazıklar olsun size! Su içiriniz bana! Susuzluk, Öldürüyor beni!) diyordu.
Vallahi, çok geçmeden adamın karnı, deve karnının patlayıp yarıklığı gibi, patladı. Adam da, böylece öldü, gitti.» Belliki ker-bela kıyamete kadar belalı kalmaya hak etmişti.Hz.Hüseyin kardeşi oğlunun amcasının önünde korunmak üzere elini kaldırıp kolunun koparılması üzerine Hz.Hüseyin:” «Ey Allah'ım! Onlara, gökten yağmur yağdırma ve yer bereketlerinden onları mahrum et! Ey Allah'ım! Onları, bırakır, yaşatırsan, tefrikalara uğrat, onlar için türlü türlü yollar yap! Onları, birlikten mahrum et! Valilerini, kendilerinden hiç bir zaman hoşnut etme!
Çünki, onlar, yardım edeceklerini va'd ederek bizi çağırdılar. Sonra da, üzerimize yürüdüler ve bizi öldürdüler!» diyerek düa etti.” Kerbelada tam bir facia yaşanmaktaydı.Yer gök ölü püskürmekteydi. Kerbelada 72 şehid verilmiştiBunların 23-ünü Hz.Hüseyinin ev halkı oluşturuyordu. -Bir müddet, Hz. Hüseyinin cesedine yaklaşıp başını kesmeğe kimse cesaret edemedi Sinan b. Enes, Havliy b. Yezîd'e «Başoı kes onun!» dedi. Havliy, bunu yapmak isteyince, elleri titredi. Kesemedi. Sinan b. Enes «Allah, iki kolunu kırsın, ellerini ayırsın!» diyerek inip Hz. Hüseyin'in başını gövdesinden ayırdı ve Havliy b. Yezîd'e verdi. Hz. Hüseyin'in başını, Havlî'nin kardeşi Şibl b. Yezid'in kesip Havlî'ye verdiği de rivayet edilir.
-Şehid edildiği zaman, Hz. Hüseyin'in cesedinde otuz üç mızrak yarası, otuz dört kılıç yarası bulundu. -Hz. Hüseyin, Hicretin dördüncü yılında doğduğuna ve altmış birinci yılında şehid edildiğine, göre, şehid edildiği zaman, elli yedi yaşma basmıştı. Hz. Hüseyin saçları ve sakalı simsiyahdı. Ancak, sakalında bazı kıllar ağarmıştı. -Hz. Hüseyin'in; Sinan b. Enes tarafından başı, gövdesinden ayırılıncaya kadar, yanına kimse yanaşamamış, korkmuştu. Başı, gövdesinden ayjrıldıktan sonra, Bahr b. Kâ'b, donunu soyup aldı. Kendisini çırıl çıplak bıraktı. Fakat, yaptığı, onun yanına kalmadı. Elleri, sıraca hastalığına tutuldu: Kış gelince, iki elinden sarı sular akar, yaz gelince de, kurur, elleri odun gibi olurdu. Esved adında bir adam, Hz. Hüseyin'in ayak kaplarım, Nehşel b. Dârem ' oğullarından bir adam da, kılıcını aldı. İshak b. Hayat-ul Hadramî, Hz. Hüseyin'in sırtından gömleğini soydu. Kendisi de, Baras (AIaca) hastalığına tutuldu. Kays b. Eş'as ise, Hz. Hüseyin'in, deniz koyunu tiftiğinden dokunmuş kadifesini (yorganını) almıştı. - . Kays, bundan dolayı (Kadife Kays!) diye dillere düştü.
-Verilen sağlam haberlere göre: Kerbelâ cinayetine katılanlardan, hemen hemen hastalığa uğramayan kimse kalmamış, çokları da, delirmiştir. -Esed oğulları kabilesinden bir adam, Hz. Hüseyin'in kabrini kirletmişti. Onun bütün evhalkına delilik, alaca ve cüzam hastalığı geldi. Onlar, yoksulluktan da kurtulamadılar. -”Şehidlerden yetmiş ikisinin başı kesilerek Şimr b. Zilcevşen, Kays b. Eş'as, Amr b. Haccac ve Azre b. Kays ile birlikte îbn-i Ziyad'a gönderildi.

-Abdulmelik b. Mervan. Haccac b. Yûsuf e yazdığı bir yazısında : «Beni şu Ehl-i Beyt'in kanlarını dökmekten uzak tut! Çünki, Hüseyin'i öldürdükleri zaman, Allah'ın, Harp oğullarından (Ebû Süfyan Ailesinden) nıülk-ü saltanatlarını soyup aldığını gördüm!» demiştir.
”İbn-i Abbas'ın, Yezîd'e yazdığı mektubunda açıkladığına göre : Hz. Hüseyin'in, Medine'den Mekke'ye gitmesinde Yezîd'in rolü, hatta Mekke'den Küfe'ye davet edilmesinde de onun parmağı vardı! Nitekim, Medine valisine yazdığı yazısında, Hz. Hüseyinin bey'at için zorlanmasını, bey'attan kaçındığı takdirde, boynunun vurulmasını emr eden de, Yezîd idi.[3]
Evet O,H.61 yılda,aşure ve cuma günü şehid edildi.Mezarı ise:" "Hişam b. Kelbî'nin anlattığına göre mezarının yerini belirsiz kılmak amacıyla Hz. Hüseyin'in mezarına su akıtıldığı zaman o su kırk gün sonra çekilip kurudu. Beni Esed kabilesinden bir bedevi oraya gelip avuç avuç toprağı alıp koklamaya başladı. Nihayet gelip Hz. Hüseyin'in mezarı başında durdu. Düşüp ağladı ve şöyle dedi: "Anam babam sana feda olsun, ne kadar da hoş kokuyorsun, toprağın da çok hoş kokuyor." Böyle dedikten sonra da şu beyti okudu. "Mezarını düşmanından gizlemek istediler,Mezar toprağının hoş kokması, onun mezarının bulunduğu yeri gösterdi."
ALLAH (c.c) Müslümanlarin aklini basina toplamasini ve gercekleri görmesini nasip eylesin
Selam ve dua ile





Ekleme Tarihi: 24.11.2007 - 23:27
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Mona_Rose su an offline Mona_Rose  

374 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 25.11.2007
En Son On: 12.08.2009 - 03:11
Cinsiyeti: ----- 
Allah razi olsun


Bu mesaj 3 kez ve en son SuMeYRa tarafından 14.08.2009 - 00:07 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 29.06.2009 - 01:15
Bu mesajı bildir   Mona_Rose üyenin diğer mesajları Mona_Rose`in Profili Mona_Rose Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
HÜSEYNÎ KIYAMIN ZEYNEBÎ YÜZÜ

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 31.07.2020 - 00:50
Cinsiyeti: Erkek 
ŞÜKRAN TAŞDELEN
Hz. Hüseyin’in kıyamını etraflıca anlamak ve idrak edebilmek için Hz. Zeyneb’i ve onun tebliğlerini, hakikatin açığa çıkması için canhıraş mücadelesini anlatmadan geçmek, gerçeği yarı yarıya örtmek demek olur. Hz. Hüseyin neyse Hz. Zeyneb de odur. Aynı davanın duayenleri, mücahidi mücahideleri ve fedaileridir.

Hz. Zeyneb, kardeşinin sorumlu olduğu kulluk ile kendisinin de sorumlu olduğunu biliyordu. İlahi davada cinsiyet ayrımcılığı yoktur. Kadın olsun erkek olsun Rabbin mesaj ve ilkelerini yaşamak ve yaşatmakla yükümlü olduğunun bilincindeydi. Bu yüzden kardeşinden ayrılmadı. Mücadelenin her safhasında onun yanındaydı.

Çünkü onlar Peygamber ailesiydi, hikmet ve iman üzereydiler. Zillet içinde haksızlık ve adaletsizliklere sessiz kalamazlardı. Onlar peygamberin terbiyesinden geçmişlerdi. Asıl namus ve şerefi Allah’ın dinini hakkıyla yaşamakta görüyorlardı. Bu yüzden ağır bedeller ödemeyi göze alıp ümmetin yolunda sönmeyen ışıklar oldular. Her asırda yollarını kaybedenler onların nuruyla hakka yöneldiler.

Zeyneb ve Hüseyin, Allah’ın Kur’anda verdiği mesaja tabi olup, gereğini tüm hayatlarıyla yaşadılar. Hz. Zeyneb, aile bilincinin nasıl oluşturulması gerektiğinin en güzel örneği oldu. Eş ve çocuk eğitimini ihmal eden günümüz hanımlarına bir örnek, bir ekoldür O… imanlı, bilinçli bir aile kararlı ve Hakkın şahidi olarak her bedeli göze alır. Ve bakıyoruz ki, Hz. Hüseyin ve Hz. Zeyneb ailelerini bu zorlu hayata hazırlamış eğitmişlerdi. Tüm aile zalim ve kâfir düzene karşı ayaktaydı.

Kerbela’da bir kadın var ki, sorumluluğunu çok iyi kavramış. Aile üyelerinin çocuklarının, kardeşinin, kardeş çocuklarının tek tek hunharca öldürülüşüne şahit bir kadın! Böyleyken hak yoldan ayrılmayan, İslam’ın izzetini önceleyen, Müslümanlara nasıl davranmalarını anlatan ve kendisi ilk örnek olandı o…

Bugün kadınlarımız rollerini ne kadar önemsiyorlar? Dinlerinin mesajını ne kadar sahipleniyorlar? Yazık ki sosyal konulardan uzak olan, toplumu yönlendirmekten uzak olan, duruşu belli olmayan, kararını veremeyen, bilinçsiz kadınlarımız, Allah’ın bu konuda soracağı hesaba hazırlar mı? Hiç zannetmiyorum… Bugün Hz. Zeyneb’in rolünü anlayabilen ve günümüzde örnek alan kaç kadın vardır? Belki yoktur diyemeyiz, ama sayıları bir elin parmakları kadardır ne yazık ki! Günümüz kadınları arasında, İslam adına ailesi katledilmiş olsa da hala konuşmaya, haykırmaya devam edebilecek kaç kişi bulunur acaba? Yoksa psikolojileri bozulup bunalıma mı girerlerdi?

Hz. Zeyneb, babası, abisi gibi geleceğin Müslümanlarına nasıl durmaları gerektiğini gösteriyor. Çünkü taa o zamandan ümmetin gelecek kaygısını taşıyorlardı onlar. Hz. Zeynep zalim Yezid’in yüzüne haykırırken, bugün kadınlarımıza susmak layık görülmüş. Kadın sesi haramdır diye hakikatlerin anlatılmasına engel konulmuş. Oysaki Hz. Zeyneb, tesettürü çiğnenmiş, esir alınmış olduğu halde Kufe’ye götürülürken zalim sultana “hak sözü” söylemekten korkmuyordu! Tesettürü parçalanmış olsa da, başı dik, bakışları keskin, kararlı, kendisini özgür ve temiz, emin ve doğru yolda olduğunun bilinciyle dimdik duruyordu.

Çünkü O utanılacak bir şey yapmamıştı. Tesettürünü kendi atmamıştı, zalimler tarafından parçalanmıştı! O asla utanılacak ve pişmanlık duyulacak bir şey yapmamıştı. Asıl utanacak ve pişman olacaklar Peygamber ailesine kıyanlar, Müslümanlara zulüm yapanlar, dünya sevgisiyle alçalmış, saltanat heveslileridir. Rabbin emirlerini çiğneyen, Peygamberin emanetine ihanet edenler utanmalıydı. O, tüm acı ve dehşete rağmen doğru yoldan ayrılmıyor, direniyor ve haykırıyordu. Bunları yapmakla kalmıyor, merhamet ve adaletle İslam yolunun yolcularını (ehl-i Beyti) yetiştiriyordu.

Onun tesettürü iradesi dışında açılmış parçalanmıştı. Oysa bugünün Müslüman kadını kendi iradesiyle tesettürden soyunuyor! Aradaki iman farkına bakın! Nerede Peygamber ailesinin sebatı, nerede Peygambere uyduğunu iddia eden Müslümanların sebatı?

O, küfre meydan okudu.

O, Rabbin rızasına odaklandı!

O, her şeye rağmen İslam dedi.

O, İslam için ağır bedeller ödedi.

O, tüm çağlardaki mümin kadınlara örnek oldu!

O, bütün müminleri etrafında topladı. Savrulmalarını önledi.

O, Hüseyin’i kaybetti ama binlerce Hüseyin yetiştirdi!

Onlar birbirlerini tamamladılar. Zeynep, Hüseyin’in bıraktığı yerden mücadeleyi sürdürdüğünün bilincindeydi. Haykırışlarıyla, hutbeleriyle, yırtılmış hicabıyla, utanmadan, başını hep onurla dimdik tutarak, mesajın yüzyıllar boyunca canlı kalmasına vesile oldu. Olayların tüm dehşetine rağmen aklını yitirmedi, psikolojisini bozmadı! Kardeşinin öldürülüşüne, kardeşinin çocuklarının ve kendi çocuklarının katledilişine şahit olmuştu! Buna rağmen sinmedi, batıla boyun eğmedi. Diyebiliriz ki, Zeynep olmasaydı kıyam akim kalacaktı. Zeynep, kendisine taziyeye gelenlere olanları tüm çıplaklığı ve dehşetiyle anlatmış, susmamıştır. Oluşan fırsatları kaçırmadı, tebliğ etti. O toplumsal örgütlenmeyi ve bilinçlenmeyi sağlamıştır. Rolünü iyi kavramış ve gereğini fazlasıyla yerine getirmiştir. İslam uğruna hala duruşunu, safını belirlememiş olanlara örnek oldu. Hakkı batıldan ayırdı. Kimseye bir mazeret bırakmadı.

Onlar sadece kendi aileleri için mi bu çilelere zulümlere katlandılar? Elbette ki hayır! İslam ümmetinin geleceğini güvence altına alıp, tüm sapmalardan koruyacak ölçüyü koymak için mücadele ettiler. Onlar, ümmetin geleceğini ipotek altına almaya azmetmiş İslam maskeli zalimlerden nasıl korunulacağını öğrettiler. Safları ayrıştırdılar, kararsızlara karar, hedefsizlere hedef, çekingenlere cesaret aşıladılar! Hedefleri yüce, metotları yüce, sonuçları da ümmet açısından yücedir.

Zamanımız Müslüman erkek ve kadınları da Hüseyin ve Zeynep gibi birbirlerini bütünlemedikçe “ümmet” dirilemez! Zeynep gibi tüm acılara, dehşet dolu günlere rağmen ümidi kaybetmeden direnmedikçe de diriliş mümkün olamaz! Yılgınlık, isyan, boyun eğmişlik yoktur, Hüseyin ve Zeynep’in mektebinde! Eğer erkeklerimiz Hüseyin olsa yanında Zeynep’i bitecektir. Tersini de söyleyebiliriz.

Onların izinden gitme azminde olan bizler de “zillet müminlerden uzaktır”düsturuyla, zulme, haksızlığa ve adaletsizliğe, sapmışlığa, nefse uymaya set çekmeliyiz. Hüseyinvari, Zeynepvari bir bilinç ve dirilikle hayatımızı devam ettirip sonlandıralım inşallah!

Ekleme Tarihi: 29.06.2009 - 03:08
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 496 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
osmanli1 (49), TRABZONLU_TS (43), murat__ (41), remzay56 (61), Mikayil Demir (44), sadoðlu (68), yigilcali (48), müzisyennnn (46), hakankara (55), mikail06 (53), seyfullah (36), erguen (53), @hmed (49), emre-70 (34), AY-NUR (41), yagmurumm (33), ihvankudret (35), KeTeNci (38), zahid1 (49), hamdim (37), intifada (53), samsun1983 (41), veysel.hoca (48), mikail34 (54), zincefr (60), batmazhalil (36), MaziDENbiri (52), sero (58), Natuvan (40), tuana~islam (38), xturkkizx (37), seros633 (47), m_zahid (43), karanfil58 (39), halimyusufoglu (49), minam (44), HATÝCE81 (43), s.emine (43), naci edin (78), Yaseminerdem (36), fatih1981 (43), bekir tek (38), seyyidtalha (52)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.58831 saniyede açıldı