*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » BAŞÖRTÜSÜ-PERUK-KAŞ ALMA MEVZUSU

önceki konu sonraki konu

Bu konuda 36 mesaj mevcut

Sayfa (1): (1)

Ekleyen

Mesaj

	ismailaktas

BAŞÖRTÜSÜ-PERUK-KAŞ ALMA MEVZUSU

76 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.08.2005

En Son On: 01.03.2007 - 22:30

Cinsiyeti: Erkek

NİSA SURESİ 118-119 AYETLERDE ALLAH BUYURDU...

Allah o şeytana lanet etti. Ve o da: "Elbette senin kullarından belirli bir pay alacağım, onları mutlaka saptıracağım, onları boş kuruntulara sokacağım, ve onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar, onlara emredeceğim de Allah'ın yaratışını değiştirecekler" dedi. Kim Allah'ı bırakıp da şeytanı dost edinirse, şüphesiz o, apaçık bir ziyana uğramış olur.

bizim müslüman genç kızlarımız da çok büyük bir hastalık olan kaş almak gerçekten o kızların kendilerine yaptığı en büyük kötülüktür.
ayettede anlaşıldığı gibi şeytan "onlara emredeceğim de Allah'ın yaratışını değiştirecekler" diyor. eee bizim müslüman kızlara baktığımızda büyük çoğunluğu kaş almakta dar kıyafetler giymekte ve dolayısıyla lanetlenmekte ve bu yüzdende kıldıkları namazları tuttukları oruçları heba etmekteler ne yazık...

Peygamber efendimiz bir hadisi şerifinde:
"kaşlarını alanlara peruk takanlara lanet ettim diyor"

yine başka bir hadisi şerifinde:
"üç çeşit insan gelecek ki bunları ben bile görmedim birisi ellerinde sığır kuyruğuna benzeyen sopalar bulunan insanlar, birisi giyinik çıplaklar, ve diğeri ise başını deve hörgüçü gibi (topuz yapanlar) işte bu üç insan "CENNETİN KOKUSUNU DAHİ ALAMAYACAK"" buyurmuşlardır...

çağımızda bir "TEKBİR GİYİM" vebası kol gezmektedir. bayanlar kendilerine dikkat etsinler. ve bu hastalığa yakalanmasınlar,
ne giyinik çıplaklar olsunlar ne kaş alsınlar ne her ne sebepten olursa olsun peruk takmasınlar ve de başörtülerini topuz yapmasınlar.

Hoşumuza gitmesede hadisler ve ayetler ışığında bu böyledir ve gerçektir.
dikkate alın okuyun ve uygulayın.

konunun tartışılmasını isterim herkesten bu konu ile ilgili araştırmalar da beklerim bunlar çok önemlikonular dikkate alın
KARDEŞLERİM

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 02:07

	yoktan

...

1227 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 25.11.2003

En Son On: 16.03.2009 - 11:55

Cinsiyeti: Erkek

Selamun aleykum kardeşim..

Daha önce bir kaç defa benzer konular sitemizde tartışılmış ve kardeşlerimiz fikirlerini beyan etmişlerdi.

Konu gerçekten çok önemli ve insanların yüreklerine kadar işlemesi gereken bir konu.

İslam'ın tesettür hakkındaki görüşleri ve bu görüşlerin bizler tarafından ne şekilde anlaşılıdığı çok önemli.

Bugün bizlerin en büyük kaybımız tesettür anlayışını bir kaç kalıba indirip bu kalıpları yaptığımızda tüm sorumluğun bittiği anlayışını benimsememizdir.

Tesettür her yönüyle özel bir kavramdır. Eğer amaç sadece teni saçları ve belli yerleri bez ile örtmek olsaydı o zaman bugün insanlarda gördüğümüz tesettür tesettür olarak adlandırılabilirdi.

Ancak tesettür çok ama çok ulvi bir derecenin ifadesidir bence.
Cennete layık bir kadın olmanın.. Cennete layık bir erkek olmanın ilk gereklerindendir tesettür.

Ama bu tesettür önce akılda başlamalı... Sonra yürek... Sonra göz... Sonra beden tesettürü benimsemeli. Eğer bunlardan biri eksik kalırsa işte o zaman tesettürden uzak bir tesettür anlayışı ortaya çıkar.

Bugün Hz Meryem gibi sükutvari bir tesettür benimsemeli kadınlarımız...

İşte o zaman birşeyler daha da güzelleşicek...

Gözler... Sözler... Eşler... Yuvalar...

Hepsi ama hepsi daha da güzelleşecek...

Rabbim emrettiği gibi korunabilen kullardan eylesin bizleri...

selam ve dua ile

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 09:49

	ismailaktas

teşekkür ettim kardeşim

76 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.08.2005

En Son On: 01.03.2007 - 22:30

Cinsiyeti: Erkek

ALLAH razı olsun

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 10:16

	gönüll

7 Mesaj

Kayıt Tarihi: 25.11.2005

En Son On: 07.10.2006 - 13:54

Cinsiyeti: -----

Bir gün Peygamber Efendimiz yanındakilere demiş ki, “Bazı kadınlar var ki ben onları görmedim. Giyiniktirler ama çıplaktırlar, günaha meylederler ve başkalarını da meylettirirler. Onların başları deve hörgücü gibidir. işte bu kadınlar. Cennetin kokusunu alamazlar.”

Bu hadisi nasıl çözebiliriz diye eskiler bayağı kafa yormuşlar. Ama bizim bu hadisi anlamamız o kadar da zor değil.

Etrafımızda birileri dolaşıyor. Elbise diye bir şeyler giymişler. Ama çıplaklıkları daha fazla. Yada giyindikleri elbiseler o kadar dar ki bedenlerini tüm hatlarıyla sergileyecek şekilde uygunsuz bir görünüm arz ediyor. Saçlarını deve hörgücü gibi dikkat çekecek kadar kocaman bir topuz halinde toplamışlar. Hatta bunların bazıları başlarını örtmüşler. Maalesef! Giyinikler ama giyim tarzlarıyla en az açık bayanlar kadar dikkat çekiyorlar.

Keşke bu hadisi duysalar ve kendilerine çekidüzen verseler. işin ucunda Cennet'ten mahrum olmak var.

Selam ve Dua ile...

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 10:38

	.~Sniper~.

Tesettür Emrinin Neresindeyiz?

1230 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 29.01.2006

En Son On: 04.04.2007 - 23:42

Cinsiyeti: -----

Geçtiğimiz günlerde gazeteleri karıştırırken bir haber dikkatimi çekti. Haberde, beş yıldızlı bir otelde tesettürlü giyim üzerine yapılan defilenin çok ses getirdiği ifâde ediliyordu. Pahalı mankenlerin makyajlı, -güya- tesettürlü(!) boy boy fotoğrafları haberi tamamlıyordu. Fotoğraflara acı acı baktım. Çünkü resimler hiçbir şekliyle İslam ölçülerine göre tesettürlü bir hanımı tarif etmiyordu. Fakat bu resimler, moda rüzgârı sayesinde tesettür ismini siper ederek nicelerini bir yaprak gibi peşinde koşturuyordu. Bu garâbet ne kadar üzücüydü. İşte bir yansıma:
Geçenlerde çocuklarımı evimin yakınındaki parkta dolaştırıyordum. Genç bir kız dikkatimi çekti. Altında oldukça dar uzun bir etek, üzerinde uzun kollu dar bir penye ve uçları ensesine sıkıca bağlanmış başörtülü genç bir kızdı bu. Gazetelerden taklit ettiği -güya- tesettürü(!) ile elinde sigarası, yanındaki şımarık gence lâubali ve gevrek kahkahalar atarak bir şeyler anlatıyordu.
Cemiyetimizde hassas ruhlu insanları üzen bu gibi hadiselere, günümüzde -maalesef- daha nicelerini eklemek mümkündür. Tesettürün bu kadar yıpratılması, dejenere edilmesi ve basitleştirilmesi ve rûhânî vasfının iptal edilmesi, belki de toplumumuza bu konuyu tam ve doğru bir şekilde anlatamayışımızın neticesidir.
Tesettür ki, "bir müslümanın, dinimizce örtülmesi gereken yerleri yine dinin belirlediği şekilde örtmesi" demektir. Ve tesettür, İslam'ın en mühim emirlerinden biridir. O, müslüman hanımın iffetini, ve daha önemlisi şahsiyet ve vakârını korumayı amaçlar. Bu sebeple bedenin tesettürünü, rûhun ve kalbin tesettüründen ayrı düşünenler çok büyük bir hatâya düşerler. Öncelikle şunu iyi bilmelidir ki:
Tesettür, Allâh'ın Emridir.
Tesettürün, Rabbimiz ve Rasûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem- katında ne kadar önemli bir emir olduğunu âyetler ve hadîs-i şerifler ışığında hatırlamanın faydalı olacağını düşünüyorum:
"Ey Ademoğulları! Size çirkin yerlerinizi örtecek bir giysi, bir de giyip süsleneceğiniz bir giysi indirdik. Takva örtüsü ise daha hayırlıdır." (el-A'raf, 26)
Bu âyet-i kerîmenin de dikkat çektiği üzere giysi, takvâ ile meczolunmalıdır.
"Mü'min kadınlara da söyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Zînet yerlerini açmasınlar. Bunlardan kendiliğinden görünen kısmı müstesnâdır. Baş örtülerini yakalarının üstüne koysunlar… Gizleyecekleri zinetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar. Ey mü'minler! Hepiniz Allâh'a tövbe edin. Böylece korktuğunuzdan emin, umduğunuza nail olasınız." (en-Nûr, 31)
Kadınların ev dışında veya yabancı erkeklerin yanında, normal ev içi elbisesinin üstüne bir dış elbise daha giymeleri gerekir. Bu husustaki âyet-i kerîmede şöyle buyurulur:
"Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına dış elbiselerinden üstlerine giymelerini söyle. Bu onların tanınıp, kendilerine sarkıntılık edilmemesi için daha uygundur. Allâh çok bağışlayıcı ve çok esirgeyicidir." (el-Ahzâb, 59)

Allâh Rasûlü'nün Îkazları
Örtünme ile ilgili bu âyetler inzâl oldukça, Allâh Rasûlü -sallallâhu aleyhi ve sellem- de en yakınlarından başlayarak bu âyetlerde kastedilen örtünmenin şeklini tarif ve tebliğ etmiş; kendi hanımlarını, kızlarını ve bütün müminlerin hanımlarını Allâh'ın murâdına uygun örtünme hususunda yetiştirmiştir. Bu hususta pek çok fiilî örnek bulunmakla beraber, biz burada birkaç tanesiyle yetinmek istiyoruz.
Hazret-i Âişe'nin rivâyetine göre, birgün Hazret-i Ebû Bekir'in kızı (Hazret-i Âişe'nin kızkardeşi) Esmâ, ince bir elbise ile Allâh Rasûlü'nün huzuruna girmişti. Rasûlullâh (s.a.s) yüzünü başka tarafa çevirdi ve şöyle buyurdu:
"-Ey Esmâ! Şüphesiz kadın erginlik çağına ulaşınca, onun şu ve şu yerlerinden başkasının görünmesi uygun değildir." Hazret-i Peygamber bunu söylerken, yüzüne ve avuçlarına işaret etmişti." (Ebu Davûd, Libâs, 31)
Temimoğulları kabilesinden birtakım kadınlar, Hazret-i Âişe'yi ziyarete gelmişlerdi. Üstlerinde ince giysiler vardı. Hazret-i Âişe, onlara ikaz mâhiyetinde şöyle dedi:
"-Eğer sizler mü'minler iseniz, bunlar inanmış hanımların giysileri değildir. Eğer mü'min değilseniz o zaman durum değişir."
Yine bir gün onun huzuruna, ince başörtülü bir gelin getirilmişti. Bunun üzerine O şöyle dedi:
"-Nûr Sûresine inanan bir kadın böyle örtünmez." (El-Kurtubî, El-Cami', XIV, 157)
* * *
Peygamberimiz, ashâb-ı kirâmdan birine Mısır'da dokunmuş keten bir kumaş vermiş ve yarısından kendine gömlek diktirmesini, diğer yarısından ise hanımının giysi yapmasını istemiştir. Ancak daha sonra şöyle buyurmuştur:
"-Hanımına git ve söyle: Altına bir gömlek diksin. Çünkü vücut şeklinin ortaya çıkmasından korkarım." (El Kurtubî, El Cami', XIV,156)
Hazret-i Peygamber, müslüman kadınların ibadetlerini îfâ ederken dikkat etmesi gereken bir hususa da: "Allâh Teâlâ ergin kadının namazını başörtüsüz kabul etmez." (İbn Mâce, Tahâre, 132; Tirmizî, Salât, 160; Ahmed b. Hanbel, IV, 151) buyurarak dikkat çekmişlerdir.
Yine ümmetinin iffet, hayâ ve namusunu korumaya yönelik, Allâh Rasûlü'nün şu hadîs-i şerifleri, bilhassa bugünler çok ikaz edicidir:
"Ümmetimin son dönemlerinde giyimli, fakat çıplak birtakım kadınlar olacaktır. Bunların başlarının üstü deve hörgücü gibi bulunacaktır. Ancak onlar cennete giremez, cennetin kokusunu bile alamazlar." (Ebu Davud Libas 125, Cennet 52)
"Bir kadın koku sürünerek dışarı çıkar ve koku ulaşsın diye bir topluluğun yanına uğrarsa, zinaya bir adım atmış olur." (Tirmizi, Edeb, 35; Nesâî, Zîne, 35)
"Kadınlardan erkeklere benzeyenlerle; erkeklerden kadınlara benzeyenler bizden değildir." (Buhârî, Libas, 61)
Âyet-i kerîmeler ve hadîs-i şerîfler, gayet açık ve net bir şekilde Müslüman kadının giyim tarzını beyân etmektedir.

Bu âyet ve hadislerin ışığı altında zihinlerimizde ve kalblerimizde tesettür şeklimizi tekrar muhasebe etmeliyiz. Biz, tesettür anlayışımız ile bu emirlerin neresinde bulunuyoruz? Acaba bilerek veya bilmeden hatâ mı işliyoruz? Rabbimizin ve Peygamber Efendimizin çizdiği sınırları zorluyor muyuz?

Tesettürde Dikkat Edilecek Hususlar
Sokaklarda bir çok müslüman hanım görüyor ve şaşırıyoruz. Bir çok giyim şeklinin sınırları zorladığına, hatta tesettür emrinin hikmetinin tam aksine, "dikkatleri üzerine çeken bir câzibe sebebi" olduğuna şâhid oluyoruz. Bu hususta yapılan yanlış uygulamaları ve hatalarımızı belli başlı maddeler hâlinde ele alarak, birbirimizi uyarmanın mühim bir vazifemiz olduğunu düşünüyorum.
1- Manto ve Pardesüler:
Şeffaf, dar, bele doğru daralan, uzun yırtmaçlı, parlak deriden imal edilmiş, çok süslü ve desenli, önü açık veya düğmelenmeyen manto veya pardesüler...
Örtünmenin amacı, vücut hatlarını belli etmemek ve cazibeyi gizlemek olduğu hâlde bu çeşit pardesü veya mantolar, bu gâyenin dışına çıkmakta ve tesettür emri ihlal edilmektedir.
2- Etek, gömlek ve tişörtler
Yukarıdaki âyet ve hadislerin zıddı şekilde "dar, içini gösteren veya vücuda yapışan" tipte etek, gömlek veya tişörtler, özellikle ışık vurunca tesettürü mânasız kılmaktadır. Böylece bütün dikkatleri üzerine toplamaktadır.
Uzun yırtmaçlı etekler, bazen diz kapağına kadar çıkabilmektedir.
Hadislerde "sadece el ve yüz açık kalabilir" buyurulmakta iken; mahremleri dışındakilerin yanında kısa kollu, hatta cezb edici dantelli elbiseler giymek, İslâm'ın rûhuna zıttır.
3- Pantolon
Son yıllarda müslüman hanımlar arasında yaygınlaşan pantolon, "erkeğe benzemek" yönüyle, Peygamber -sallallâhu aleyhi ve sellem- tarafından reddedilmiştir. Bazen yarım pardesü, bazen gömlek veya bluz altına giyilen pantolon, vücut hatlarını belli ederek ve erkek kıyâfeti olması sebebiyle tesettürün ruhunu zedelemektedir. Çocuklarımızı nasıl küçük yaşlardan itibaren namaza alıştırıyorsak, tesettür hassâsiyetine de alıştırmalıyız.
4- Başörtüsü
*Aşırı süslü, şeffaf, göz alıcı renkte ve yaldızlı başörtüsü: Örtünmenin hedefi "dikkat çekmemek" olduğu halde, bu tür başörtüler dikkatleri üzerine toplamaktadır. Şeffaf olanlar, içini göstererek hadislere açık bir muhalefet teşkil etmektedir.
*Boynu ve -baştan arkaya kayarak- saçı tam örtmeyen başörtüsü: Yalnız çene altından veya enseden bir düğüm atılınca, boyun açık kalmakta ve âyette geçen "başörtülerini yakalarının üzerine koysunlar." emri terk edilmektedir. Altına tülbent takılmayan ve sağlam bağlanmayan başörtüleri de saçın bir bölümünü açıkta bırakmakta ve Rabbimizin emri ihlâl edilmiş olmaktadır.
*Pardesü ve elbisenin içinde bırakılmak veya ense üzerinde düğümlenerek sıktırılmak suretiyle, saçın şeklini ortaya çıkaran başörtüsü: Hadislerde geçen "deve hörgücü" tabirine benzeyen bu şekiller, dikkat çekici olarak örtünmenin amacını tehlikeye düşürmektedir.

5. Çoraplar
İnce, dantelli, desenli veya şeffaf çoraplar, pardesünün altında kalan kısımları tesettür ölçüsünün dışında bırakmaktadır. Tesettür, tenin görünmemesini amaçlarken ince çorap tesettür sağlamamakta ve Rabbimizin emrine uyulmamış olunmaktadır.
6- Bazı aksesuar ve teferruat hataları
Nakışlı eşarp altı alın süsleri,
Aşırı süslü, dikkat çekici, uzun topuklu ve yüksek tabanlı ayakkabılar.
Parlak renkli gösterişli çantalar,
Tıbbî zorunluluğu olmayan süslü güneş gözlükleri,
Aşırı parfüm ve cazibeli makyaj,
Sandalet tipi dikkat çekici ayakkabılar,
Gurur ve kibre sebep olacak markalı giysiler...
* * *
Günümüz insanı bir çok dış tesirin hücumu altındadır. Medya, çevre ve nefsinin taarruzları karşısında, sağlam bir kalb yapısı bulunmayan müslümanın, inandığı değerlerinin yara alması kaçınılmazdır. Kalbde başlayan bu hastalıklar daha sonra dışına da tesir ederek "ne yapalım, zaman bunu gerektiriyor, Allah affeder" aldatmacasına insanları sığındırmakta ve İslâm'ın emirlerini ihlal ettirmektedir.
Her geçen yıl tesettür husûsunda zaafların arttığına şahit olmaktayız. Yıllar önce hiç rastlamadığımız veya bu bir tesettür şekli diyemeyeceğimiz elbiseler, şimdilerde bizlere gayet normal gelmektedir. Yarım pardesüler, ince çoraplar, boyundan bağlanmış sıkı başörtüler, önü açık pardesüler…vb. her sene yeni icatlar karşımıza çıkmaktadır. Bunlarda en büyük mes'uliyet, defileler düzenleyerek tesettür giyimine ticârî noktadan yaklaşan bazı büyük mağazalar ve bunları giyerek emsâl olan hanımlardır.
Diğer tarafta bütün bunlara bakarak, İslam'ın tesettür emrini, yalnızca şekil ve renkten ibaret olarak anlayıp uygulamak da yanlıştır. Zira İslâm genel ölçüleri belirlemekle birlikte, bunun tatbikâtını o genel ölçüleri ihmal etmemek şartıyla, iklim, kültür ve insanların tercihlerine bırakmıştır. Bu sebeple tarih boyunca değişen çeşitli makul kültürlerin ve coğrafî şartların o toplumların kıyafetlerine yansıması çok tabiîdir. Farklı model ve renkler ve soğuk-sıcak iklimlere göre muhtelif tercihler insanlar tarafından seçilebilir. Ancak, bütün bunlarda asıl olan, daha önce de belirttiğimiz gibi, Rabbimizin sınırlarının titizlikle korunmasıdır. Bu hususta, Rabbimizin hudutlarına gereken dikkat gösterildikten sonra, pek çok farklı renk ve şekilde tesettür tarzı tercih edilebilir.
Şu da unutulmamalıdır ki, insanın güzelliği dışından ziyâde, ruh güzelliği iledir. Neticede dış güzellik, birgün yok olacak; ama hayâ, imân ve takvâ güzelliği ebediyyen bizimle kalacaktır. Bu yüzden sadece dış güzelliğe ihtimam göstererek, iç güzelliğimizi ihmal etmememiz lazımdır. Evlenirken bile Rasulullah -sallallâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz, "Kadın dört şeyi için nikahlanır: Malı, güzelliği, soyu ve dini için. Sen dindar olanını tercih et..." buyurarak, bize asıl güzelliğimizin merkezini işaret etmişlerdir. Rabbimiz de yarın kıyâmette bizlere dış güzelliğimizden değil, dinimizi ne ölçüde yaşayıp yaşayamadığımız hususunda, hesaba çekecektir.
Tabii ki, temiz ve uyumlu şekilde giyinmek şiârımız olacaktır. Bu, zaten dinimizin de emridir. Ama bir Müslüman, bir çok işinde olması gerektiği gibi orta yolu kaybetmemelidir. Dinimizin emirlerini çiğnemek pahasına "gösterişli" giyinerek, dikkat çekme yanlışlığına düşmemelidir. Bizi gören insanlar, bizde İslam'ı görmeli ve takdir etmelidirler.
Kur'ân-ı Kerîm'de Allâh'ın sınırlarını koruyan, iffetine dikkat eden kadınların, âhirette daha güzeliyle mükafatlandırılacağı ifade edilmektedir. Âyetlerde mümin kadına birer nîmet ve mükafat olarak, cennette atlastan işlenmiş elbiseler, ipekler, inci, altın ve gümüş ziynetlerden bahsedilmektedir. Rabbimiz cennetteki bu nimetleri, sâliha mümin kadınlara vâat etmektedir.
Kadınlarla İlgili Birkaç Mesele
Bunların yanında aslında daha tafsîlatlı bir şekilde ele alınması gereken birkaç önemli hususa da temas etmek faydalı olacaktır:
İslam'ın rûhuna ters bazı fiiller, bizim âhiretimizi ziyana uğratmaktadır. Mesela:
* Tesettürlü bir hanımın "erkekler arasında" sekreter vb. olarak, İslam'a uygun olmayan işlerde çalışması,
* Yanında mahremi bulunmayan bir hanımın, yalnız başına uzun seyahatlere çıkması,
* Mahremi olmayan müslüman âilelerin aynı masada beraberce yemek yemeleri, aynı odada sohbet etmeleri,
* Dindar genç evlilerin, sokaklarda, ancak ev ortamında dolaşılabilecek görünümde gezmeleri,
* Tesettürlü bir hanımın toplum içinde sigara içmesi,
Rabbimiz hepimizi emrine itaat eden, üç günlük dünyanın fânî zevklerine aldanmayan, bu âlemdeki fânîlerin iltifatlarına kanmayıp, rızasını kazanan ve ebedî olarak cennet elbiseleri ile mükafatlanan kullarından eylesin.
Âmin…

Tuba Öztürk

Şebnem Kadın ve Aile Dergisi

Allah razı olsun ...

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 11:05

	.~Sniper~.

Tesettür, moda ve İslam'da kılık-kıyafet !!!

1230 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 29.01.2006

En Son On: 04.04.2007 - 23:42

Cinsiyeti: -----

İletişimin alabildiğine önem taşıdığı ve özellikle hızlı iletişimin çok yaygın olduğu çağımızda, insanlar artık hergün evlerine giren gazete, dergi, televizyon ya da radyo gibi medya araçları sayesinde ister istemez ortak bir gündem takip etmek zorunda kalıyorlar. Ortaya çıkan her bilgi ve atılan her fikir, kolayca ve kısa sürede çok geniş bir kitleye ulaşabiliyor.

Kılık-kıyafet modası da çok geniş kitlelere hitab edebilen bu iletişim araçlarıyla tüm dünyaya çok kısa sürelerde yayılabilen bir konudur. Ancak Müslüman kadının iletişim araçlarıyla kendisine ulaşan modayı farklı yönlerden değerlendirmesi ve ancak kendi uygun gördüğü kadarına rağbet etmesi uygun olur. Zira Müslüman kadın, kendi modasını kendisi tesbit etmeli, böylece de dünyayı etkisi altına alan herhangi bir akıma ya da kalıba bağlı kalarak kendini sınırlamamalıdır. Modayı, "göze estetik ve güzel gelen herşey" diye tanımlarsa, mümin kadın aklı ve estetik anlayışı ile giyim tarzını rahatlıkla kendisi ayarlayabilir.

Üstelik Müslüman kadının moda anlayışı, Kur'an-ı Kerim'in koyduğu sınırları korumak kaydıyla özgürdür. Seçilen kıyafetlerin mevsimine uygun, kendi arasında renk ahengi taşıyan şekilde olması oldukça önemli bir konudur. Sağlık koşullarının gözönünde bulundurulması da başlı başına üzerinde durulması gereken bir husustur. Bu önemli faktörlerin dışında Müslüman kadın dilediği şekilde giyinmekte özgürdür.

Tesettür, Müslüman kadını diğer kadınlardan ayıran en belirgin özelliktir. Bu yüzdendir ki, mümin kadın diğer ibadetleri gibi tesettür konusunda da büyük bir titizlik göstererek, Allah (c.c.)'ın koyduğu sınırları zevkle ve şevkle korur. Nitekim Kur'an-ı Kerim'in indirildiği ilk dönemlerde mümin kadınlar için tesettür çok önemli bir unsur olmuş, onların müşrikler ve inkarcılardan tamamıyla ayrılarak tanınmalarına vesile olmuştur. İslâm'ın onlara tanıdığı özgürlüğü vurgulamaları, dışarda eziyet görmemeleri ve iffetlerini korumaları için dış elbiselerini üstlerine almaları emredilmiştir. Ahzab Sûresi'nin 59'uncu âyetinde mümin kadınların nasıl tesettüre girecekleri ve örtünmenin sınırları Cenab-ı Allah tarafından belirtilmiştir.

"Ey peygamber eşlerine ve kadınlarına ve müminlerin kadınlarına dış elbiselerinden (cilbablarından) üstlerine giymelerini söyle: onların (özgür ve iffetli) tanınması ve eziyet görmemeleri için en uygun olan budur..." (Ahzab Sûresi, 59)

Ayet-i kerimede de açıkça ifade edildiği gibi "dış elbise" kadının evden dışarı çıkarken giydiği bir kıyafettir. Bu giyim şekli, dışarıda "özgür ve iffetli" bilinmesi, eziyet görmemesi için Allah-u Teâlâ'nın koyduğu bir tedbirdir. Bunun için tesettüre dikkat etmek ve bu konuda Cenab-ı Allah'ın koyduğu sınırları titizlikle korumak çok önemlidir. Çünkü bir ibadet ve ecir kaynağı olmanın yanısıra, Allah-u Teâlâ mümin kadınların "özgür ve iffetli" tanınmalarını, kıyafetlerine gösterdikleri titizliğe bağlamıştır. Bu şekilde mümin kadınlara karşı herkesin kalbinde doğal bir saygı oluşmaktadır. Böylece hem mümin kadın özgür ve iffetli olmanın şerefini taşır ve ecrini alır, hem de ibadetini tam olarak yerine getirmiş ve Allah-u Teâlâ tarafından konulmuş olan sınırlarla korunmuş olur.

Kur'an-ı Kerim'in bir başka ayetinde de mümin kadınlara tesettür şu şekilde açıklanmıştır:

"Mümin kadınlara da söyle: "Gözlerini (harama çevirmekten) kaçınsınlar ve ırzlarını korusunlar; süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç. Başörtülerini yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar..." (Nur Sûresi, 31)

Tesettür, mümin kadına asalet, saygı ve onur getirir. Hayatına Kur'an-ı Kerim'in koyduğu sınırlar çerçevesinde yön veren mümin kadın, elbette ki Allah'ın kendisine indirdiği dini yaşamakla yükümlüdür. Bu yüzden de Kur'an-ı Kerim'in nüzul edildiği dönemden bu yana mümin kadınlar, tesettür ibadetlerini titizlikle uygulamaktadırlar. Tesettür konusunda farklı zamanlarda ve farklı mekanlarda baskı gören müslüman kadınlar, Allah (c.c.)'ın emrettiği bu ibadetten kesinlikle taviz vermemişlerdir. İnkârcıların bütün çabaları sonuçsuz kalmış, müminleri yollarından hiçbir şekilde alıkoyamamışlardır.

Müslümanın asıl görevi; hayatı boyunca Allah'ı razı etmek ve ona yakınlaşmak için yol aramaktır. Allah (c.c.)'ın dinini tebliğ ve temsil etmek ise, bu yolların en önemlilerinden biridir. Müminler, Cenab-ı Allah'ın emrettiği ahlâkı yalnızca kendilerini korumakla kalmayıp, onu çevrelerine de tebliğ ederek yaygınlaşmasını sağlamakla yükümlüdürler. Bilindiği gibi lisan-ı hal, lisan-ı kaldan daha tesirli ve kuvvetlidir. Çevrelerindeki insanların İslâm ahlâkını anlayabilmeleri, müminlerin yaşadıkları ahlâkı yalnızca sözle değil kendi halleriyle de dışarıya yansıtması çok önemlidir. Müslüman kadına düşen görev, konuşmasından tavırlarına, şahsiyetinden dış görünüşüne kadar her yönüyle İslâm dinine, en güzel şekilde hizmet etmektir. Mümin kadın cahiliyeye, dinin güzelliğini ve güzel ahlâkı anlatırken, kendisinde de bu üstün özelliklerin bulunduğunun farkedilmesi gerekir. Bu şekilde insanların üzerinde bırakılan etki kuşkusuz büyük olacaktır.

O halde, tüm dünyaya her konuda örnek olmaya talip olmuş mümin kadın için de şık giyinmek, estetik ve uyuma dikkat etmek konusu gündeme gelmektedir. Bu yüzden kılık-kıyafet âdâbını çok teferruatlı bilmek ve uygulamak gerekir. Özellikle tebliğ sorumluluğunu üstlenmiş kişilerin bu konuda son derece titiz davranmaları gerekmektedir.

Unutulmamalıdır ki, İslâm sanat ve estetiğe de önem veren bir dindir. Kur'an-ı Kerim'de bir çok ayette cennet tasvirleri yapılırken, oradaki güzellik, sanat ve estetik çarpıcı bir biçimde vurgulanmıştır.

Tüm bunların yanısıra tesettürün tekdüze, yalnızca şekil ve renkten ibaret olarak algılanıp uygulanması da yanlıştır. Tarih boyunca, zaman ve topluma göre değişen çeşitli zevklerin, o toplumların kıyafetlerine yansıması çok doğaldır. Pek çok farklı model ve renk seneden seneye moda olabilmekte ve insanlar tarafından beğenilmektedir. Müminlerin kıyafetlerinde asıl olan ise, daha önce de belirtildiği gibi, Allah-u Teâlâ'nın sınırlarının titizlikle korunmasıdır. Bu konuda Allah (c.c.)'ın sınırlarına gereken dikkat gösterildikten sonra, pekçok farklı renk ve şekilde giyim şekli bulunabilir. Müminler, gösterdikleri güzel ahlâka karşılık cennette herşeyin en güzeline layık oldukları gibi, bu dünyada da üzerlerinde taşıdıkları iffet ve şerefle herşeyin en iyisini yapmakta asıl hak sahibi olan kimselerdir.

Kur'an-ı Kerim'de Allah (c.c.)'ın sınırlarını koruyan, iffetine dikkat eden kadınların, ahirette daha güzeliyle ödüllendireleceği ifade edilmektedir. Ayetlerde mümin kadına birer nimet ve ödül olarak cennette ağır atlastan işlenmiş elbiseler, ipekler, inci ve altın ve gümüş ziynetlerden bahsedilmektedir. Cenab,ı Allah cennetteki bu nimetleri yalnızca mümin kadına vaadetmektedir.

Cahiliye kurallarının yaşandığı bir toplumda ise bugün kadın, asıl olması gerektiğinden daha farklı bir pozisyonda karşımızdadır. Her türlü maneviyatsızlık, hissiyatsızlığın içinde kadın, topluma ayak uydurarak yoz bir ahlâk içerisine girmiştir. Her türlü iffetsizliği, açık-saçıklığı kendine kâr bilen cahiliye kadınları manen zarara uğradıkları gibi, maddî zarara da uğrarlar. Böyle bir ahlâk anlayışı içinde olan bir toplumda ise şüphesiz ki, kadın gün geçtikçe saygınlığını kaybedecektir.

Bu yüzdendir ki, Cenab-ı Allah'a bize iman nasip ettiği için çok şükretmeli, bizi hidayete erdirip İslâm ahlâkını bize yaşattığı için çokça hamd etmeliyiz.

Gülay Pınarbaşı
Kadın Aile Dergisi

Bu mesaj 1 kez ve en son SniPeR tarafından 06.03.2006 - 11:11 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 11:09

	~HiLaLaY~

2765 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.02.2006

En Son On: 04.12.2007 - 11:08

Cinsiyeti: Bayan

Allah(cc) razı olsun sizlerden, bizi bu konuda bilgilendirdiğiniz için.. Rabbim kimseyi İslamın çizdiği, o güzel, bilgili metodlardan ayırmasın, herkesi bu güzel konularda aydınlatsın inşallah..
Cenabı Hak kadına güzelliği zarifliği yabancı erkeklere karşı teşhir etsin diye vermedi. Kadının güzelliği, evine, çocuklarına aittir. Oysa çağdaş kadın evinde pasaklı, dışarıda alabildiğince süslü geziyor, nerde kaldı islamı yaşayış söylermisiniz...Zaman mı değişiyor, insan mı değişiyor, anlamadık ki.

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 11:18

	martim

Allah razı olsun

13 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.03.2006

En Son On: 07.03.2006 - 19:01

Cinsiyeti: Erkek

Öncelikle Allah razı olsun. Ben hanımların neleri yapıp neleri yapmamalarından ziyade bizleri böyle rezilliklere itmeye çalışan, teşvik eden birtakım gruplara deyinmek istiyorum.
Ayrıca devrimizde sürekli tekrar ettiğimiz bu yapılmaması gereken şeyleri çoğu kadınımızın bildiğini ama uygulamakta zorlandığını veya görmezden geldiğini düşünüyorum. Zamanımız öyle bir hale gelmiştir ki islami kesim bile ufak tefek tavizlere ve aldırmazlıklara göz yummakta hatta çoğu yanlış bildiğini bir şekilde kılıfına uydurup doğru olarak benimsemeye çalışmaktadır. Birtakım gruplar demişken; bunların kimler olduğunu hangi amaçlar doğrultusunda birtakım yılanlıklar yaptığını bilmeyen yoktur sanırım. Bizim yapmamız gereken ise bu yılanlıkların şehvetlerine kapılmamak sizlerin de dediğiniz gibi islami yaşantımızın gerektiği şekilde yaşamak yaşamaya gayret göstermek ve her zaman doğru bildiklerimizin yolunda kendimizden emin bir şekilde ilerlemek ve islam alemi için hayırlı işler yapmaktır.
Muhabbetle...

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 12:20

	zehra gündüz

Misafir

Kayıt Tarihi: 25.04.2024

En Son On: 07.03.2006 - 19:01

Cinsiyeti: -----

ALLAH RAZI OLSUN...
Gerçekten çok önemli bir konu özellikle biz bayanların son derece dikkat etmesi gereken ve hasas davranması gereken konu. buna ne kadar dikkat ede biliyoruz??? günümüzde kaş almayan temiz degil gözüyle bakılıyor ve bu fehime kulak veren bir sürü mümin kardeşlerimiz var. giyim konusu peki? moda adında bir sürü sapsatanlık.... kişi çogu kez biyerden sonra çıgrından çıka biliyor moda diye dar, kısa, parlak vs. gibi kıyafetlere veya aksesuarlara takılıp kalıyor insan, buna uymamak en güzeli ve en saglamı fakat dedigim gibi kişi kaş almıyorsa temiz degil moda uymuyorsa bakımlı degil gözüyle bakılıyor. çogu kardeşlerimiz olayı aşmış yaradanın yarattıgı simadan çok farklı bir hale gelmiş bu duru üzücü allah hidayet eylesin... saygılar..
ALLAHA EMANET OLUN

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 15:05

	abdullatif

		İman-ı Tahkiki

173 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.02.2006

En Son On: 22.01.2011 - 14:21

Cinsiyeti: Erkek

Selamun Aleyküm verahmetullahi vebereketühu !

SniPeR kardeş ALLAH RAZI OLSUN !

İnan en hassas olunması gereken konulardan biri bu !

Ama sizler gibi, tahkiki imana sahip herkes bu hassasiyeti hissediyor ELHAMDÜLİLLAH !

İmanını inkişaf ettiremeyenler(genişlendiremeyenler) ise, bu hakikatlı düsturları bildiği halde, zamanın cazibesine kapılıp yazınızda ifade edildiği gibi;

"Medya, çevre ve nefsinin taarruzları karşısında, sağlam bir kalb yapısı bulunmayan müslümanın, inandığı değerlerinin yara alması kaçınılmazdır. Kalbde başlayan bu hastalıklar daha sonra dışına da tesir ederek "ne yapalım, zaman bunu gerektiriyor, Allah affeder" aldatmacasına insanları sığındırmakta ve İslâm'ın emirlerini ihlal ettirmektedir."Hal böyleyken;

Bu asrın hastalıklarından kurtulamıyor.[Nasıl bir salgın hastalıktan kurtulmanın en müeessir çaresi önceden aşısını olmaktır."SAĞLAM BİR KALP" aşısı !]

Demek sağlam bir kalp yapısı gerekiyor !

Yani; İMAN, yani; İMAN'I kuvvetlendirmek !

ALLAH'a Emanet Olun !

Ekleme Tarihi: 06.03.2006 - 16:52

	ismailaktas

cümlenizden ALLAH razı olsun kardeşlerim

76 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.08.2005

En Son On: 01.03.2007 - 22:30

Cinsiyeti: Erkek

unutmayalımki bu dünya yatma dünyası değil hepimiz inşallah kabirde bol bol yatacağız. bu yüzdende bu tür konuları sürekli gündemde tutmak gerekir. sürekli anlatmak paylaşmak ve bu hataları işleyen mü'min bayan kardeşlerimize sürekli hatalarını söylemek gerekir.

asr suresini hepimiz iyi biliyoruzdur. bu sure bize tebliğin önemini anlatmakta yeterlidir. bu sebeple mü'min bayan kardeşlerimizde "başörtüsü, peruk, kaş almak" konularında tebliğe hız kazandırsınlar ve çevrelerinde gördüğü bütün bayanlara bunları delilleri ile anlatsınlar.

yaşayalım ve anlatalım

hepinizden ALLAH razı olsun

Ekleme Tarihi: 07.03.2006 - 00:12

	.~Sniper~.

ve aleykum selam..

1230 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 29.01.2006

En Son On: 04.04.2007 - 23:42

Cinsiyeti: -----

abdullatif abi. Allah razı olsun .. hem bize duan için hemde yorumların için. Rabbim inşallah bizleri bu yazdıklarımız gibi yaşayan kullardan olmayı nasip eder... Biz hayır istedikte O vermedimi. haşa . inşallah bunları idrak eden isteyen ve bunlara kavuşanlardan oluruz. vesselam.

Ekleme Tarihi: 07.03.2006 - 01:12

	HAKBIR

374 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.02.2006

En Son On: 17.12.2008 - 19:45

Cinsiyeti: Bayan

SELAMÜN ALEYKÜM

BENIMDE KAFAMA TAKILAN BIR KONU HAKKINDA SIZLERDEN YORUM BEKLIYORUM

konu bayanlarin pantol giymesi

dar ve ince olmamasi sartiyla giyile biliyormu

tv kanallarindaki kapali sunucular giyiniyo

sozde tesettür magazalarinda pantolon satiliyo

benim bildigim kadinlar ne sekilde olursa olsun

pantol giymez lütfen bu konuda aciklama yaparmisiniz

Ekleme Tarihi: 07.03.2006 - 10:34

	ismailaktas

ACİZANE

76 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.08.2005

En Son On: 01.03.2007 - 22:30

Cinsiyeti: Erkek

Yüce ALLAH
"Mümin kadınlara da söyle: "Gözlerini (harama çevirmekten) kaçınsınlar ve ırzlarını korusunlar; süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç. Başörtülerini yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar..." (Nur Sûresi, 31) buyurdu.

başka bir ayette ise:

"Ey peygamber eşlerine ve kadınlarına ve müminlerin kadınlarına dış elbiselerinden (cilbablarından) üstlerine giymelerini söyle: onların (özgür ve iffetli) tanınması ve eziyet görmemeleri için en uygun olan budur..." (Ahzab Sûresi, 59) buyurdu.

bir hadisi şerifte ise Peygamber efendimiz ise:

"Bir kadın koku sürünerek dışarı çıkar ve koku ulaşsın diye bir topluluğun yanına uğrarsa, zinaya bir adım atmış olur." (Tirmizi, Edeb, 35; Nesâî, Zîne, 35)

bir başka bir hadiste ise:

"Kadınlardan erkeklere benzeyenlerle; erkeklerden kadınlara benzeyenler bizden değildir." (Buhârî, Libas, 61)

başka söze ne hacet.
hem yüce ALLAh hemde RASULULLAH bize yeterince anlatmış bilmemiz gerekeni.
ama bir yorum katmak gerekirse ben sadece pantolon giyen bir kızın bir kadının bu ayet ve hadislere ters düştüğünü sölerim.

bir kadın dışarıda bırakın pantolon giymeyi eğer erkekleri cezb edecek şekilde bile giyinmişse vay haline ki cehennem ona yakındır.
hele hele tv ekranında bu şekilde giyinmişse sadece eyvah denir ona.

BİR MÜSLÜMANA İSLAMI ANLATMAK KADAR ZOR BİŞEY YOK
ALLAH BİZE ZORU BAŞARMAYI BECERTTSİN İNŞALLAH

Bu mesaj 1 kez ve en son ismailaktas tarafından 07.03.2006 - 21:30 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 07.03.2006 - 21:27

	HAKBIR

374 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.02.2006

En Son On: 17.12.2008 - 19:45

Cinsiyeti: Bayan

COK GÜZEL BIR YORUM EKLEMISSINIZ SAGOLUN YANI BENIM BILDIGIM VE UYGULADIGIM DOGRU
NEFSIMI BIR KEZ DAHA YANILTTIM

Ekleme Tarihi: 08.03.2006 - 11:54

	HoLy

4 Mesaj

Kayıt Tarihi: 14.01.2006

En Son On: 02.08.2006 - 01:21

Cinsiyeti: Erkek

paylaşım icin saol

Ekleme Tarihi: 09.03.2006 - 03:52

	didem2711

12 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 19.09.2005

En Son On: 26.10.2006 - 23:04

Cinsiyeti: Bayan

selamun aleykum..
benim cigerimi yakan bu konuyu daha once forumda konu actim ama sadece bir cevap gelmisti..tekrar gelmesinden cok memnun oldum..gordugum ve taniidigim baslarini deve horgucu gibi baglayan kardeslerime soyluyorum..hadis ve ayetleri..bu konuyu birde sohbet hocasi vardi ona sordum..birakin gencleri..tesetturden ve dinden uzaklastirmayin dedi..ayet ve hadisler oldugunu soyledigimizde genclerin boyle ozentiyle baslayacaklarini sonrada ogrendikce degiseceklerini soyledi..ne kadar dogrudur bilmiyorum..ikincisi hakbir kardesimize..ben surekli pantolon giyiyorum etege gore daha rahat ve heryerimizi kapatiyor..tabiki dar pantolon degil bol ve ustune uzun kiyafet giyiyorum..buda mi bizlere caiz degil yoksa..

Ekleme Tarihi: 09.03.2006 - 09:39

	didem2711

12 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 19.09.2005

En Son On: 26.10.2006 - 23:04

Cinsiyeti: Bayan

selamun aleykum;
pantolon nicin sadece erkek kiyafeti gibi gosteriliyor..arap yarimadasinda ve diger musluman ulkelerde erkekler uzun elbise giyiyorlar..hatta bir bolgede erkekler salvar giyiyorlar..acaba hadis baska konulardan mi bahsediyor ..erkeklere benzeme konusunda
Rabbim yar ve yardimciniz olsun..tesekkurler

Ekleme Tarihi: 09.03.2006 - 09:55

	mehrican44

SELAMUN ALEYKUM

37 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.01.2006

En Son On: 22.09.2008 - 10:56

Cinsiyeti: Bayan

allah hepinizden razi olsun. buraya yazilan tüm yazilari buyuk bir titizlikle okudum. gercekten tamamen gercege uygun ve saptirilmadan yazilmis. ustelik inanamayanlar icin delillerle beraber. yalniz benimde aklima takilan bir nokta var. tamam amenanna bizlerde biliyoruz dinimizde pantolon veya erkege benzemek yasak. fakat ne sekilde. ornegin saclari ense gorunecek sekilde bir bayanin kesmesi dogru degil. rabbim boyle insanlari lanetlemistir. sade pantolon giyinmekte tabiki dogru degil. AMA ISLAMA UYGUN BIR DURUMA GETIRILINCE NEDEN OLMASIN??? mesela bende basortulu bir bayanim ve etek altinda pantolon giyiniyorum. cunku sokaga ciktigimda cocugumla birlikte otobuse veya arabaya bindigimde etegin altinda pantolon gorunmesi daha uygun diye dusundugum icin. eski arap ulkelerinde de boyleymis. veya bizlerin buyuk anneleri hepsi etek altinda pantolona benzer esofmanlar giyiniyordu. sonucta vucut hatlari kapali ayak bileklerinden baska bir yerleride gorunmuyor. vucut hatlarinin belirgin olmasina imkan yok, zaten bol giyinen insanlardi. burda yazili olanlara karsi oldugumu umarim dusunmuyorsunuzdur. cunku bunlar zaten yuce RABBIMIN ayetleri ve peygamber efendimizin sözleri. demek istedigim bazi seyleri RABBIMIN verdigi olcuye uygun hale getiremez miyiz??? bilgilerinize...

Ekleme Tarihi: 09.03.2006 - 17:18

	HAKBIR

AHMET GÜNAY HOCAMIZA

374 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.02.2006

En Son On: 17.12.2008 - 19:45

Cinsiyeti: Bayan

MEHRICAN KARDESIM BU SORUYU BENIM CEVREMDEKI BAZI KISILERDE SORUYOR BIZDE HOCAMIZA SORALIM ETEK ALTINDAN GIYMEKTE BIR SORUN YOKTUR HERHALDE?NEDERSINIZ HOCAM

Ekleme Tarihi: 09.03.2006 - 18:31

	Selin58

39 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 03.03.2006

En Son On: 07.02.2009 - 15:05

Cinsiyeti: Bayan

Selamünaleyküm,
Mehrican kardesim cok iyi bir konuya deyindin, cünkü bunu bende cok merak ediyorum, allah razi olsun.

Ekleme Tarihi: 09.03.2006 - 19:44

	-=[ E_R ]=-

gerisi bo$ :)

892 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.06.2003

En Son On: 07.07.2007 - 16:44

Cinsiyeti: -----

Müslüman cagin gözüyle İslam'a bakmaz. İslam'in gözüyle caga bakar.

bu soz ne kadar dogru bir soz. nerde okudugumu hatirlayamiyorum, ancak cok etkilendigimi biliyorum. adi aklimda degil ama, bir filozofa sormuslar, moda nedir diye, oda eski pusku bisey diye cevap vermis. moda dedigin saniyede degisiyor.. moda diye insan kisiligini kayb etmemeli. yukarda cok guzel yazilar eklendi. hepsi de hakikatler. hadisle de kuranla da dinimizin uygun bulmadigi ve buldugu seyler yaziyor. bu cag neyi kabul ederse bizde onu kabul etmek zorunda degiliz. bizler musluman olarak heryerde kendimizi "guzelliguimizle" belli etmeliyiz, taklitimizle degil.. hevez ugruna kasimizi basimizi yolup cirkinlesmeye ne gerek var, gozumuzu basimizi boyayip af edersiniz kendimizi maymuna cevirmeye ne gerek var. gorduk hollywood yildizlarinin makyajsiz hallerini.. (Forum Anasayfa » DİĞER KONULAR » SERBEST KÜRSÜ » EVRiM) igrencti.. genc kizlar artik uyansin ve neye ozendiklerini iyice kavrasin. degmedigini anlasinlar.. yetmiyormu bize hergun abdest aldigimiz nurlu yuzlerimiz.. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bizi oyle tanimayacakmi? kendimizi ziyan etmiyelim baskalarina uyacagiz diye..

gozlugumuz islam olsun, bakislarimiz nurla dolsun gerisi bos!!

Allahin Selameti uzerimize olsun

Ekleme Tarihi: 09.03.2006 - 19:47

	murat1

bir soyleyin

253 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.07.2004

En Son On: 16.04.2012 - 19:49

Cinsiyeti: Erkek

arkadaslar ALLAH cc KABUKSUZ BIR MEYVEYI YADA SEBZEYI YARATTIMI BUNA BAKIP IBRET ALMAMIZ GEREKIR USTELIK ALLAHcc KURANI KERIMDE IMAN EDENLER ICIN YARATTIKLARIMIZDA IBRETLER VARDIR AYETI KERIME ILE BIZLERI UYARIYOR arkadaslar hepinizi kutlarim cok guzel bilgiler veriyorsunuz

Ekleme Tarihi: 09.03.2006 - 20:18

	ismailaktas

selamun aleyküm

76 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.08.2005

En Son On: 01.03.2007 - 22:30

Cinsiyeti: Erkek

arkadaşlar ilgili ayetler ve hadisler yukarıda yukarıda yazılmıştır..

pantolonun giyilmesi:
pantolonu bir pardisönüm altından giyildiğinde hadisler bu durumun uygunsuzluğunu söylemiyor.
fakat unutulmaması gereken bir konu var, o da bir kadının pantolon giyip giymemesi değil veya başörtüsünün topuz yapılıp yapılmaması da deği.. önemli olan kadının kendini çekizi göstermemesi çapkın insanlara zemin hazırlamamasıdır
eğer giydiğiniz kıyafetler sizi çekici gösteriyorsa burda bir sorun var demektir sizde takdir edersiniz. heralde...

didem kardeş;
topuz mevzusu pantolon mevzusu öyle hafife alınacak bir konu değil çünkü bunlar islamda resmen yasaklanan konular (yapanlar lanetleniyor) ilgili ayet ve hadisler yukarıda..
ve de benim gördüğüm başörtüsünü topuz yapanlar hep dindar aile çocukları islami adabla yeni tanışmış insanlar genelde tam teseddürlü oluyor... çevremizde bir araştırma yaparsak anlarız..

islamı kendi istek ve arzularımıza göre yorumlayamayız veya çağın gereksinimlerine görede yorumlayamayız.
ayetler hadisler ışığında neyin ne olduğunu zaten anlarız ve de anlatabiliriz. ne gerek var pntolon giymeye kadınlar islama uygun giyinsinler ne çıkar 60 yıllık dünya hayatı ve tabiki erkeklerde.

unutulmasınki bol giyinmek ve ya etek giymek çözüm değil önemli olan (ETKİLEYİCİ GİYİNMEMEK) "İŞTE İSLAM ADABI BUDUR"

---ACİZANE----

Ekleme Tarihi: 09.03.2006 - 22:16

	yigithan44

bir türlü anlam veremiyorum!!!

27 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.02.2006

En Son On: 09.09.2006 - 23:22

Cinsiyeti: Erkek

sevgili ismailaktas kardesim tum yazilanlar kuran isigi altinda amenna.fakat hala israrla anlamadigim veya anlatamadigim birsey var. PANTOLON, ESOFMAN, PIJAMA bunlarin hepsi ayni görevi yerine getiriyor. simdi sizin söylediginize bakarsak bayanlar etek altinda ne giysin hicbirsey mi???

Ekleme Tarihi: 10.03.2006 - 16:19

	ismailaktas

bunun cevabı zaten yukarıda verildi

76 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.08.2005

En Son On: 01.03.2007 - 22:30

Cinsiyeti: Erkek

eteğin altına giysinler (zaten giymeliler) hatta üstünede pardesü gibi bir şey giymeliler

ama unutma önemli olan etkileyici cezb edici çekici olmamaları...
bizler acizane bir şeyler anlatmaya çalışıyoruz
ama sen konuyu tefsir kitaplarından iyice bir araştır kimsenin dediği ile düşünme kendin araştır daha net anlayacaksın o zaman...

Ekleme Tarihi: 10.03.2006 - 23:52

	Mirathan

ismailaktaş, sevgili din kardeşim

2 Mesaj

Kayıt Tarihi: 11.04.2006

En Son On: 19.04.2006 - 22:08

Cinsiyeti: -----

açıkçası mesajını internette gezerken tesadufen gördum ve şaşkınlıkla okudum derhal siteye uye oldum bir cevap göndermek için.
Nisa suresi kadına yol gösteren çok önemli bir suredir. İyi okuyup kavramak gereklidir. Ama maalesef iyi okuyup kavrayamazsak İslamı tam anlamıyla uygulayamayız ve diğer dinlerden insanlar bizi alt etmek için en kolay cevaplarına baş vururlar madem islam çok iyi neden siz az gelişmişsiniz? Bakınız islamı yalnış algılayıp, uygulayan devletlere mesela İran. Konuyu şöyle bağlıyacağım sen kaşını almakla Allahın yarattığını bozuyorsan o zaman saçlarınıda kestirme, o zaman ağda vb. uygulamalarda yaptırma o zaman sakal bıyık traşıda olma orda yazan ayeti nasıl kaşa yorumladığınızı anlayammadım burdan çıkarabileceğimiz şey estetik operasyonlar olabilir. O zaman estetikmi vardı demeyin sakın ha çunku Kuran o zamana inmiş bir kitap değildir. Butun zamanlara inmiştir.
2. olarak doğrudan doğruya en doğru bozulmamış kaynak Kuran ı Kerimdir. Maalesef hadislerin bağzıları kulak dolgunluğuyla ya da benzeri hatalarla çarpıtılmıştır. Peygamber Efendimizin böyle bir hadisi olduğunu bilmiyordum gerçekten olabilir ama bu hadislerin kimi tarafından yazıldığına kaynağına iyi bakmak gerekir. Saçları topuz yapmak tahrik edici bir unsur değildir. Sıcak havada bayanların saçlarını topuz yapması gayet doğaldır Şayet erkekler ense traşını devamlı oldukları için sıcak havalarda enselerinin saçlar tarafından terlemesi ve kaşınması nedemektir bilemezler.
Butun forum ahalisine selam eder Yuce Allah'ın yanlarında olmasını temenni ederim. Hayırlı Geceler...

Ekleme Tarihi: 11.04.2006 - 00:45

	.-.MeLiKe.-.

108 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.04.2006

En Son On: 18.11.2008 - 00:25

Cinsiyeti: Bayan

Mirathan kardeşim
ayetleri yalın aklımızla açıklayamayacağımız için peygamber(s.a.v) geldi.hadisleri de açıklayamayacağımız içim alimler yetişti.
"yüz tüylerini yolana Allah ve melekleri lanet etsin" diye bir hadis mevcut.Ne kadar ağır değilmi?
Şimdi biz bu hadis sahihmi değilmi derken,bugünlerde belki de müslüman olmayan bir bilim adamı neden kaş ve yüz tüylerinin alınmamamsı gerektiğine dair bir açıklama yapar biz de ancak o zaman vay be deriz.Bu hep böyle olmamışmıdır?
Vucut hatlarnı gösteren kapalıların olacağını bile bildirmiş efendimiz
uyanmak gerek gaflet uykusundan

Bu mesaj 1 kez ve en son .-.MeLiKe.-. tarafından 11.04.2006 - 00:58 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 11.04.2006 - 00:57

	ismailaktas

acizane

76 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.08.2005

En Son On: 01.03.2007 - 22:30

Cinsiyeti: Erkek

kardeş yukarıda okuduysan kaynaklar zaten verilmiştir.
bunları buhari, tirmizi, ebu davud da bulabilrsin.
hadislerin kaynakları sağlam olduğuna göre inanmama ve nerden bileyim tarif edilmediğini deme gibi bir lüksümüz yok.
malesef. hem neden bir şeyleri uydurma ihtiyacı duyalımki bana kalsa kızlar nasıl güzel olabiliyorlarsa öle olsunlar benim nefsime cazib gelir. Ama önemli olan ALLAH'ın ne istediğidir.

hem Peygamber efendimiz bir hadisi şerifte erkeklere.
( ense kıllarınızı almayınız) diyor çünkü mecusiler ense kıllarını alıyormuş...

sakala gelince 4 mezhebe görede sakal kesmek HARAMDIR.
biraz araştır istersen bu konuları çünkü ben araştırdım ve yazdım...

Ekleme Tarihi: 11.04.2006 - 01:04

	yigithan44

ISLAMIL AKTAS

27 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.02.2006

En Son On: 09.09.2006 - 23:22

Cinsiyeti: Erkek

SAKAL KESMEK HARAM DEGILDIR.......
FAKAT SAKAL BIRAKMAK PEYGAMBER EFENDIMIZIN SÜNNETIDIR.
SÜNNETE UYMAYANLAR GÜNAHKARDIR DEMEYE HAKKIMIZ YOKTURDUR HASA..

Ekleme Tarihi: 11.04.2006 - 13:56

	.-.MeLiKe.-.

Yiğithan kardeşim..

108 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.04.2006

En Son On: 18.11.2008 - 00:25

Cinsiyeti: Bayan

İsmailaktaş kardeşimizin sakal hakkındaki yorumu büyük ihtimalle uzunluk konusundadır.
Ya sakal bırakmayacaksın yada sünnet dahilinde uzunlukta tutacaksın.
Ağzı olanın fetva verdiği şu dönemde (bknz:sakalı olmayan ben)
Rabbim ,kulaklarmızın en gerçeği duymasını,en doğruyu işlemeyi bizlere nasip etsin
güzel doğrulara değinmiş ismailaktaş kardeşim,faydalanalım inşaAllah
Konuşa konuşa değilmi?

Ekleme Tarihi: 11.04.2006 - 14:21

	Mirathan

son bir nokta

2 Mesaj

Kayıt Tarihi: 11.04.2006

En Son On: 19.04.2006 - 22:08

Cinsiyeti: -----

tamam ben iddaa etmiyorum herşeyi çok iyi biliyorum diye yalnız şöyle dusun birde. Şimdi ne diyor dinimiz eşinize guzel gozukuceksiniz, hadis ne diyor yuz kıllarını aldırmayın. Yuz kılları bayanlarda sadece kaşlardan ibaret değil kimi bayanlar vardırki hormonal veyahut genetik özelliklerinden dolayı erkekler gibi sakal bölgesinde aşırı kıllanmaya sahiptirler, e şimdi sen bu şekilde eşine nasıl guzel görunebilirsin haksızmıyım?
bir de demişsin ki "bana kalsa kızlar nasıl güzel olabiliyorlarsa öle olsunlar benim nefsime cazib gelir." bu lafı eden bir insana Allah o kızdan önce gunahı sana yazar diye dusunuyorum çunku bu lafmı şimdi benim nefsime cazip gelir sende bakma ilgilenme nefsini tut tek suç burda bayanınmı oluyor bence yalnış bir dusunce

Ekleme Tarihi: 11.04.2006 - 20:26

	.-.MeLiKe.-.

108 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.04.2006

En Son On: 18.11.2008 - 00:25

Cinsiyeti: Bayan

Şu noktada susmak gerekirdi ama ben yine de bir kaç cümle kurmak istiyorum.
Dinimizde hiç bir prüz yok kardeşim o kadar kolaylık gösterilmişki,bir hanıma sadece iki kaşının ortasında tüy çıkıyorsa,kötü bir görüntü varsa (eşine itici gözükmemesi adına) alınmasına izin verilmiş.Bu formdaki konuda zamanımızın hanımları gözönünde bulunduruluyor.

İyice araştırılmadan,ya da okumadan vay nasıl olur diye yaklaşılması ya da ben bunu kabul edemem denilmesi beni çok üzüyor.

Bunun için sorumlu hocalarımızın yardımını isteyelim,

Ya da hadisler yetemeyecekse bize bir bilim adamının yüz tüylerinin neden alınmaması gerektiğine dair çalışmalarının sonucunu bekleyelim

selam ve duam ile

Ekleme Tarihi: 11.04.2006 - 23:03

	durukaracan

1 Mesaj

Kayıt Tarihi: 17.01.2007

En Son On: 19.01.2007 - 16:40

Cinsiyeti: -----

Mirathan rumuzlu arkadaşıma katılıyorum ve bir bayan olarak bu konuya cevap verme hakkını görüyorum kendimde..Sevgili ismailaktas, ne demek kadın pantolon giyemez, kaş alamaz, erkeklerin bulunduğu yerlerde çalışamaz! Özür dileyerek söylüyorum, Siz erkekler makul bir pantolon giyen bir kadına bakınca tahrik olabilecek kadar iradesiz ve çok afedersiniz, ahlaksız olabiliyor musunuzki!? Eğer öyleyseniz diyecek hiç bir sözüm yoktur. Az önce bu siteye bilgi edinmek ve dinimizin bir takım inceliklerini öğrenmek için girmiştim ama ne yazıkki şu an çok büyük bir hayal kırıklığı yaşıyorum. Böyle bir konunun tartışılması bile kötü. Dinimizde kesinlikle mantık dışı olan ve amaçsız,katı kurallar yoktur. Kadın erkek eşitliği vardır,sevgi vardır,saygı vardır. Şu an Türkiye olarak düşünmemiz gereken çok daha ciddi konular varken böyle şeylerin tartışmaya açılması üzüyor beni.Lütfen yazdığım bu yazıyı hemen eleştirmeden önce birazcık olsun düşünün...Teşekürler

Ekleme Tarihi: 17.01.2007 - 20:16

	Üsve-i Hasene

Peruk takarak sokağa çıkmak uygun mu?

273 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.10.2006

En Son On: 04.10.2009 - 01:52

Cinsiyeti: Erkek

Hepinizden

İsmailaktas Kardesim tsk ediyorum ama şu konuya dikkat etmek lazım

Kuran-ı Kerim'in ve Hadislerin Ahkam ( Hüküm bildiren ) olanları şerhsiz okunmaz.Bu şu demektir.Ehli Sünnet alimlerinin o ayet ve hadisten ne anladıkları önemlidir.Kelamı İlahi başkadır Muradı İlahi başkadır, anlamak onlara mahsusdur.

Eğer bir ayet yada hadis hüküm bildiriyorsa her kişi kendi mezheb imamlarının o konudaki fetvasına bakmalıdır.Çünkü Mutlak Müctehidlerin aynı hadisi farklı yorumladığı da malumdur.

İnşaALLAH Ehli Sünnete göre bu başlık içinde geçen bazı konular ( topuzdan kasıt ne,pantolon,sakal gibi)hakkındaki fetvalar yazılacaktır.

Sual: Peruk takarak sokağa çıkmak uygun mu?
CEVAP:

meşakkati defetmek için vacibi terk etmek caizdir, ama günahları, özellikle büyük günahları işlemekte müsamaha yoktur. Bezzazinin ifadesine göre avret yerini örtecek bir şey bulamayan kimse , nehir kenarında da olsa istincayı terk eder. Çünkü yasak , emre tercih edilir. Kadına gusul gerekse ve erkeklerden gizlenecek bir yer bulamazsa guslü terk eder.

Demek oluyor ki , bir haramı işlememek için farz bile terk edilir. O halde sadece umulan bir maslahat için nassların haram kıldığı bir şeyin işlenmesi tecviz edilemez. Müslümanların , kadınların başlarını açabilmeleri için İslamın hükümlerini zorlayacakları yerde, kadınların İslami kiyafetler içerisinde okuyabilmelerinin çarelerini araştırıp bu yolda gayret sarfetmeleri gerekir.

Ancak, en nihayetinde okuma veya çalışma talebi tercih edilecekse , çaresiz kalınıyorsa kadını süslemeyen , cazip ve çekici kılmayan bir peruk kullanılabilir. Ancak boyunlarının yine kapalı olması lazımdır. Peruk da insan saçından yapılan peruk olmamasına dikkat edilmeli, hayvan saçından veya sentetik malzemelerden yapılmış olmasına çalışılmalıdır.

(Kadının, insan saçını, kendi saçı arasına örerek birleştirmeyip de, kendi saçına iplikle, bez şeritle bağlamasının ve hayvan kılları eklemenin haram olmadığı, (İbni Âbidin)de, (Hadika)da ve (Fetava-i kübra)da yazılıdır. İnsan ve hayvan kılından ve naylon gibi ipliklerden yapılmış olan, (Peruk) denilen takma saçları kullanmak caiz olduğu anlaşılıyor ise de, ihtiyaç ile ziyneti birbirine karıştırmamalıdır. İhtiyaç için caiz olan şeyi, süs, gösteriş için takmak caiz değildir. Erkekler arasında başını açmak zarureti olduğu zaman, kadının başını ve kendi saçlarını peruk takarak örtmesi caiz ve lazım olur. Zaruret olunca, avret yerlerini mümkün olan her şeyle örtmek gerekir. Günahı yalnız saçını vermiş olana ve bakanadır. İnsanın saçını ve herhangi bir organı satması haramdır. Peruk takarak sokağa çıkmak, zaruret olmadan caiz değildir. Çünkü, kadınların yabancılara süslenmeleri haramdır.)

Sual: Erkeğin peruk takması caiz mi?
CEVAP
Abdeste ve gusle mani olmazsa caizdir.

Selam ve Dua ile...

Bu mesaj 2 kez ve en son M.MasuM tarafından 26.01.2007 - 00:17 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 17.01.2007 - 21:14

	dilaratuba

934 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 27.08.2006

En Son On: 13.04.2009 - 18:15

Cinsiyeti: Bayan

Lütfen kardeşlerim dinimizi zorlaştırmayalım bunlardan daha önemli konular var bizler böyle yaparsak dinin emir ve yasaklarına uymayanlar ve başka dinden olanlar hepten yani baştan kaçarlar sevdirelim zorlaştırmayalım dinimizin insanlara faydalarından güzelliklerinden bahsedelim.

Peruk konusuna değinmeyeceğim ama kaş alma konusunda bir şeyler yazmak istiyorum kaş alma bırakalım dinimiz kendimizi aynada gördüğümüz zaman yada insanların dikkatini çekecek yüzünde çirkin bir yer varsa estetik amelayata bile izin veriyor hocalarımız diyor ben demiyorum .

Ekleme Tarihi: 18.01.2007 - 13:20

Pozisyon düzeni - imzaları göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu sonraki konu

Kategori Seç:

Sitemizde şu an Yok üye ve 509 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_

[ Admin Moderator Vip Üye ]

Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
osmanli1 (49), TRABZONLU_TS (43), murat__ (41), remzay56 (61), Mikayil Demir (44), sadoðlu (68), yigilcali (48), müzisyennnn (46), hakankara (55), mikail06 (53), seyfullah (36), erguen (53), @hmed (49), emre-70 (34), AY-NUR (41), yagmurumm (33), ihvankudret (35), KeTeNci (38), zahid1 (49), hamdim (37), intifada (53), samsun1983 (41), veysel.hoca (48), mikail34 (54), zincefr (60), batmazhalil (36), MaziDENbiri (52), sero (58), Natuvan (40), tuana~islam (38), xturkkizx (37), seros633 (47), m_zahid (43), karanfil58 (39), halimyusufoglu (49), minam (44), HATÝCE81 (43), s.emine (43), naci edin (78), Yaseminerdem (36), fatih1981 (43), bekir tek (38), seyyidtalha (52)

24 Saatin Aktif Konuları

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.60520 saniyede açıldı