ivermektin stromectol ivermektine kamagra ivermektin prograf propecia proscar protonix protopic provas comp provas maxx provas provera pyridium ranimed ranisifar rebetol red viagra regepar reglan remeron reminyl renagel renova requip resochine retin a retrovir revatio revia rheumatrex rhinocort rhinovent risperdal rivodarone robaxin rocaltrol rogaine rudopram rulid rulide salazopyrin saroten selecim septicol
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » Peygamberimiz eger yasasaydi!?

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
endulus su an offline endulus  
Peygamberimiz eger yasasaydi!?

611 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 22.05.2003
En Son On: 08.01.2011 - 22:52
Cinsiyeti: Erkek 
Peygamberimiz eğer yaşasaydı!?

Sık karşılaştığımız sorunsallı imgeler: "Eğer yaşasaydı!?", "eğer ölmeseydi!?", "eğer bunları görseydi!?" türünden sorularla sık karşılaşıyor.

Bireyler, topluluklar yaptıklarına meşruiyet kazandırmak için sık sık bu tür yollara başvuruyorlar. Tuhafsanacak durumlardan biridir bu. Özellikle Müslüman olanlar veya öyle görünenler sapmalarını meşru göstermek için bu tür tevillere başvuruyorlar.

Özellikle İslâmî bilinçten uzak olanlar kendi hayat çizgilerini doğru göstermek ve kendilerini haklı çıkarmak için uydurma hadislere başvururlar. Aslında bunlar sonradan uydurma ve yakıştırmadır. Peygamberimiz diyesiymiş ki: "Zaman sana uymazsa sen zamana uy" Bu sık karşılaşılan bir durum. Şimdi buradan yola çıkarak durumun vehametinin nerden nereye kadar gittiğini görmek için biraz duraksayalım. Bunu söyleyenlere, özellikle cahil olanlara dudak bükeriz, öğütte bulunuruz, yeri geldiğinde tersleriz bile. Bir daha böyle bir yakıştırmada bulunmasın diye.

Gazetelerde Milli Eğitim Bakanı Sayın Hüseyin Çelik'e atfen söylenen bir cümle okudum. Doğrusu ürperdim. "Peygamberimiz eğer bugün yaşasaydı mersedese binerdi." diyesiymiş. Bu beni daha çok ürpertti. Beklenmedik bir durum.

Peygamberimiz kendi çağında yaşamış, döneminde olanın bitenin içinde bulunmuş biri. Peygamberimizi bugünün şartlı dilek kipi içinde düşünmek ne kadar yakışık alır ve ne kadar doğru olur.

Velev ki böyle olduğunu düşünelim:

Tevafuken iki gün önce Sahihi Buhari'yi okuduğumda, hadislere baktığımda beni çarpan ve dehşete düşüren şeyin böyle olmadığını gösteriyor. Ebu Zer nakl ediyor: "Ben Resulullah ile beraber idim. Resulullah Uhud dağını görünce Uhud dağı benim için altına tahvil edip de o altından benim indimde üç günden ziyade bir dinarın durduğuna muhabbet etmem. Bir dinara muhabbet ederim ki, o dinarı ben borç için hazırladım" buyurduktan sonra dedi ki: "Malı çok olanlar sevabı az olanlardır. Ancak malını sağa sola ve hayra sarfeden kimsenin sevabı çok olur. Fakat onlar da gayet azdır." Bana hitaben Resulullah: "Bulunduğun mekânda yani olduğun yerde dur!" dedi ve ileri gitti. Pek uzak değildi O sırada ben bir seda işittim. Resulullah gelmek murad etti. Sonra Resulullah: "Ben sana gelinceye kadar bulunduğun yerde dur" deyişini tezekkür ettim. Vakta ki Resulullah geldi, ben: "Ya Resulullah benim işittiğim seda nedir?" dedim. Benim bu sualim üzerine "İşittin mi?" Dedi. "Evet işittim." Resulullah, Cebrail bana geldi ve dedi ki "Senin ümmetinden bir kimse Allah'a bir şeyi şerik etmeden vefat ederse, cennete dahil olur." Ben de o "Şu veya bu günahı işlerse cennete girer mi?" dedim. Cebrail "Evet girer" dedi.*

Bir diğer Anekdot: Mesnevi'de geçer. Peygamberimiz bir gün hasta olan bir köleyi ziyarete gider. Kölenin sahibi zengin mi zengin. Peygamberimizin evine yöneldiğini görünce heyecanlanır, sevinir. Efendimizi kapıda karşılar. Efendimizi kölesini ziyarete geldiğini söyleyince adamın suratı asılır. Kölenin sahibi varlık içinde yüzüyor. Köle ise çöplük içinde perişan bir haldedir. Bunun üzerine: Altın çöplükte de değerini kaybetmez." buyurur Efendimiz. Sanki efendimiz değerler buralarda gizlidir anlamında bir sezişte bulunur.

Her eşya kendi kuralını beraberinde getiriyor. Bir de her oluşu kendi dönemiyle karşılaştırmada bulunmak daha yerinde olur.

İnsanların zihinlerini bulandırmaya hakkımız yok. Peygamberimiz yaşadığı zamanı yaşamış, olmuş bitmiştir. O dönemi koşullarında tartışıp konuşmak gerekiyor. Bu ve benzer sorular başka soruları da getiriyor. O zaman şu soruyu da biz soralım? Peygamberimiz bugün yaşasaydı ABD'ye köle olmayı emir buyurur muydu? Müslümanları vurdurmak için tezkere çıkarttır mıydı? Oportünist davranır mıydı? Peygamberimizi bugün kiri içinde düşünmek ne kadar doğru olur. İlk yazılı anayasayı yazdıran ve İslâm devleti ve medeniyetinin temellerini ve kurumlarını oluşturan Efendimiz ideallerinden vaz geçer miydi? Peygamberimizin kendisi bir idealdir.

Mersedes sahipleri bulundukları konumlarını düşünsünler ve onun hesabını yapsınlar bana ne? Ne diye Peygamber Efendimiz ile ilgili deve ve mersedes karşılatırmasında bulunuluyor ki?



* Sahihi Buhari, Hazırlayan: Konyalı Mehmed Vehbi Efendi, 3. Cilt, s. 5, Doğan Güneş yayınları, 1981 İstanbul

Not: Günümüz okuru hadisi dilinden dolayı anmada zorlanabilir. Onlar için günümüz ifadesiyle özetleyeyim. Ebu Zer anlatıyor. Ben Resulullah ile beraberdim. Resulullah Uhud dağını görünce Uhud dağı benim için altına dönüşse benim yanımda üç günden fazla durmasına izin vermem, gönül vermem. Sadece bir dinarını yanımda tutarım kı bir başkasına borç verebileyim. Malı çok olanların sevabı az olur. Mallarını sağa sola verenler ve hayır işleyenlerın sevabı çok olur, ancak bunlar da sayıca çok azdırlar.

Sanırım gerisi anlaşılabilir.

Ali Haydar Haksal/Milligazete


Bu mesaj 1 kez ve en son endulus tarafından 31.07.2003 - 20:02 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 31.07.2003 - 20:01
Bu mesajı bildir   endulus üyenin diğer mesajları endulus`in Profili endulus Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 532 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
osmanli1 (49), TRABZONLU_TS (43), murat__ (41), remzay56 (61), Mikayil Demir (44), sadoðlu (68), yigilcali (48), müzisyennnn (46), hakankara (55), mikail06 (53), seyfullah (36), erguen (53), @hmed (49), emre-70 (34), AY-NUR (41), yagmurumm (33), ihvankudret (35), KeTeNci (38), zahid1 (49), hamdim (37), intifada (53), samsun1983 (41), veysel.hoca (48), mikail34 (54), zincefr (60), batmazhalil (36), MaziDENbiri (52), sero (58), Natuvan (40), tuana~islam (38), xturkkizx (37), seros633 (47), m_zahid (43), karanfil58 (39), halimyusufoglu (49), minam (44), HATÝCE81 (43), s.emine (43), naci edin (78), Yaseminerdem (36), fatih1981 (43), bekir tek (38), seyyidtalha (52)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.53850 saniyede açıldı