*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SİYER-İ NEBİ » Efendiler Efendisine...

önceki konu sonraki konu

Bu konuda 11 mesaj mevcut

Sayfa (1): (1)

Ekleyen

Mesaj

	_-CANAN-_

Efendiler Efendisine...

Misafir

Kayıt Tarihi: 19.04.2024

En Son On:

Cinsiyeti: -----

Ya Rasulallah! Vakit gece yarısı...Sevenler sevenleriyle uykuda şimdi. Bazısı Rabbiyle başbaşa, ben de senle... Ama mahsunum, üzgünüm Efendim. Geceler mahsun, gündüzler mahsun, ay mahsun, güneş mahsun, ümmet mahsun...Çünkü sen yoksun!
Ya Rasulallah! Yine sana ağlıyorum bu gece, yalnız sana! Seni arıyorum Efendim baktığım heryerde...Her kapı çaldığında sen diye koşuyorum, sofraya bir tabak da senin için koyuyorum belki şereflendirirsin diye ve biliyorum ki sen geliyorsun! Heryerde sen varsın Ya Rasulallah. Gözlerimin baktığı, gözyaşımın aktığı ve ümmetin andığı heryerde sen varsın. Seni bekliyorum Ey gözümün nuru, sevdamın Mecnunu! Seni bekliyorum gecelerce belki kapı açılır gelirsin diye o gülleri bayıltan kokunla...Çünkü sen gelince bahar gelir Gülpembe...Her şarkıda seni arıyorum, sevgiliye yazılmış her şarkıyı, her şiiri, her sözü ben sana ithaf ediyorum sevgilim!
Ey sevgililer sevgilisi! Yüreğimin en derin, en gizli, en güzel yerinden çıkıp tüm bedenimi esir alan aşkın, beni yakıp kavuruyor. Gözyaşlarımla dindirmek istiyorum, olmuyor. Ey Canım Efendim! Bilmem ki bu aşkı anlatmaya kelimeler yeter mi? ASLA! Senin adın anılınca herşey anlamını yitiriyor çünkü...İsmin karşılıyor tüm güzel anlamları, ismin anlatıyor en anlatılmazları ve aşkın olduruyor en olmazları...Belki evini şereflendirdiğinde her adımına köleler azad eden Hz.Osman ra gibi, belki Uhud'ta bir okun sana doğru geldiğini görüp Allah'ı anarak seninle okun arasına giren Ebu Katade gibi, belki Taif'te o gül yüzünü, o mübarek vücudunu taşlayanlara, kendi vücudunu siper eden Hz.Zeyd ra gibi, yada sana en ufak zara gelmesin diye annen gibi üzerine titreyen ve ikinci annem dediğin Hz.Ümmü Eymen gibi olamadık ama bizde sevdik, bizde aşık olduk sana Ya Rasulallah!
Seni anınca kalbim delice çarpıyor, yüreğim sana doğru uçmak istiyor, ama olmuyor Ey Allah'ın Rasulü! Hergün ölüyorum hasretinden, yanıyorum...
Ya Rasulallah! Medine-i Münevvere sokaklarında yürüyordun. Neccaroğullarının küçük kızları seni görünce sevinçten ne yapacaklarını bilememişlerdi. "Beni seviyor musunuz?" diye sormuştun onlara. "Seni çok seviyoruz Ya Habiballah!" demişlerdi. Sen de "Allah biliyor ki ben de sizi çok seviyorum!" demiştin. Belki biz Neccaroğullarının kızları değiliz ama eminim sen bize de soruyorsun "Beni seviyor musunuz?" diyorsun. Sana sahabe edasıyla sesleniyorum; "Anam,babam,tatlı canım sana feda olsun Ya Rasulallah!Seni çok seviyorum! Seni nefsimden, üzerine güneş doğup batan herşeyden çok seviyorum,seviyoruz. Allah biliyor ki sen bizleri de çok seviyorsun! Sana Rabbimin yarattığı zerreler kadar salat-ü selam olsun.
Ey ümmetin gözbebeği, bu yılıda boşa geçirdim, yine sana gelemedim! Gelemedim senin yurduna; Medine'ye! Ey bir toz tanesine bin canım feda kutlu şehir! Rabbim sana gelmek nasip etsin inşallah.AMİN. Efendim, oraya gelen hacılardan sana selamlar yolladım, getirdiler mi? Bilsen nasıl istiyorum oraya gelmeyi, ravzana yüz sürmeyi. Orada ölerek o mübarek topraklara gömülmeyi...
Oraya gelmeliyim Ya Rasulallah! Belki Efendim bu toprağa basmıştır diyerek o toprağı öpmeli, basmaya kıyamamalıyım. O cennet kokan, gül kokan havayı çekmeliyim ciğerlerime senin ikliminden. Sonra sana, o mübarek Yeşil Kubbene gelmeliyim. Rüyamdaki gibi yine seni görür görmez olduğum yere yığılarak aşkından hıçkıra hıçkıra ağlamalıyım. Sen yine gülümsemelisin bana, her taraf yine gül kokmalı tıpkı o hayatımda görüp göreceğim en güzel, en anlamlı rüyamdaki gibi...Ama bu kez aşkımı anlatabilmeliyim sana, haykırmalıyım, ağlamalıyım...Ve öyle ağlamalıyım ki sen gittin gideli yeryüzüne inmeyen Cibril Emin inmeli göklerden.O da şahit olmalı sevdama...
Sonra bana "Gel!" demelisin! "Haydi vuslat zamanı, artık gel!" Ben orada erimeliyim, bitmeliyim...Bana elini uzattığın an, tıpkı "gel" dediğinde köklerini söküp sana doğru uçan ağaç gibi bende orada teslim edip emanetimi Azraile, uzatmalıyım o gül eline ellerimi...Öleceksem aşkından ölmeliyim!!! Kavuşmalıyım Rabbime, sana ve cennet iklimine...Kavuşmalıyım hayatlarına imrendiğim, yollarına bin canım feda ashabına, ehl-i beytine, dostlarına...
Ya Rasulallah! Bitsin artık bu hasret, al beni de yanına! Ne zaman vuslat? Yetmez mi bu dünya sürgünü? Bitmez mi bu canımı yakan hasret! Belki o gün kara yüzümü kaldırıp bakamam o meleklerin bakmaya kıyamadığı nur yüzüne, utanırım! Ama bilirimki sen hep gülümsersin bize, hep güler ve hep gülmeli o gül yüzün inşallah!!!
Ey tek teline bin canım feda Efendim! Rabbim bizi sana kavuştursun! Ey sevilenlerin en sevgilisi, Ey Rahmeten lil alemin, Ey şefi'ul müznibin, Ey Canım Efendim! Rabbim bizi sana layık bir ümmet etsin inşallah, Rabbim utandırmasın! Rabbim iki cihandada senden ayırmasın, şefaatine nail etsin!
Ey rahmeti, şevkati sonsuz Allah'ım! Onu sen sevdin diye sevdik. Onu sen sevdirdin diye sevdik. Ne olur bizi de ona sevdir ve ondan ayırma! AMİN...
"Boyansam senin nuruna, canımı versem yoluna, son nefeste imdadıma gel Rasulalllah!"

Ekleme Tarihi: 18.07.2004 - 21:38

	aczimendi

Gel Ey Efendiler Efendisi !

Misafir

Kayıt Tarihi: 19.04.2024

En Son On:

Cinsiyeti: -----

-Ey Sevgili!.. En Sevgili...-

Câhiliye Devri;ndeki karanlıkların bağrına güneş olup doğduğun gibi gel... Gel, Ey Âlemlere Rahmet Olan Resûller Resûlü!..

Günah prizmalarında kırılan îmanın zayıflayan ışığını, gurûbu olmayan İslâm Güneşiyle yeniden nurlandırmak için gel...

Gel, Ey Gül Mushaflı Sevdâmızın Sembolü!..

Küfrün katran siyahı gecelerinde yolunu şaşıran, inançsızlığın karanlık dehlizlerinde kendini kaybeden, madde ve mânâ boyutuyla hazin bir meçhûlün kucağına düşen insanlığın ufkunu aydınlatacak olan sonsuz nûrun yeniden gönül semâlarımızda tulû etmesi için gel...

Gel, Ey Kâinatın Solmayan Gülü!..

Rahmet yağmurlarından mahrum kalarak kuruyan, kıraç topraklar misâli şerha şerha yarılan ruh dünyamızı yeniden yeşertmek için gel...

Gel, Ey Sonsuz Nûr olan Gönüller Hünkârı!..

Nefsinin kölesi olmaktan yorgun düşen insanları kulluk şerefine yeniden eriştirmek; yanlış vâdilerde dolaşan aklı, îman ile aslî mecrasına yeniden döndürmek, fıtratın sesiyle aklın nûrunu yeniden imtizaç ettirmek için gel...

Gel, Ey Kutlu Emânetin Emîn Mîmarı!..

Mânâ ile maddeye yaklaşamadığından dolayı, maddenin sığ sularında boğulmaya mahkûm olan beşeriyeti, güzel ahlâkın kemâline erdirmek için gel..

Gel, Ey Varlığın En Büyük Îtibârı!..

Senin vârislerinin ikâmet ettiği yerler tenhalaştı... Binbir türlü ziynetlerle beslenmiş, haramzâde ipeklerle süslenmiş, yalan rüzgârlarına yaslanmış Ebu Cehillerin diyarı yine kalabalıktan geçilmiyor... Her geçen gün artan yalnızlığımızı ortadan kaldırmak, hicranlarımızı mutlu bir vuslata erdirmek, düşünce dünyamızı sevgi, kardeşlik, muhabbet ve hoşgörü iklimine döndürmek, nefretin, şiddetin ve zulmetin ateşini söndürmek için gel...

Gel, Ey İnsanlığın Mutluluk Bestesi!..

Kardeşlerime selâm olsun dediğin, bizlere kardeşlerin olma gibi dünyâ ve âhiretteki en büyük pâyelerden birini verdiğin 21. yüzyıldaki ümmetinin; derdine derman, kurtuluşuna ferman olmak, mazlumların âhını dindirmek için gel...

Gel, Ey Hayatın En Güzel Güftesi!..

Sensiz geçen günlerimiz hep karanlık, hep kasvet, hep huzursuzluk, hep gurbet oldu bize... Sana, senin tebliğ ettiklerine, temsil ettiklerine, telkin ettiklerine ve teşvik ettiklerine yeniden kavuşmamız, huzura, sükûna, saadete, adalete, mutluluğa gerçek mânâsıyla yeniden vâsıl olmamız, vahyin aydınlığında yeniden kendimizi bulmamız için gel...

Gel, Ey Yaratılmışların En Yücesi!..

Hâl-i pür melâlimizin; bize işâret buyurduğun sırât-ı müstakimin aydınlık ikliminden rücû etmemizin bir neticesi olduğunu biliyoruz artık... Zirâ, getirdiğin hakikâtlerden uzaklaştığımız için zelîl olduk... Sensiz geçen yıllarda öksüz kaldık, yetim kaldık... Divâneye döndük... Sensizlik harap etti bizi, Sensizlikte kaybettik kendimizi... Gündüzlerimiz şafağa hasret geceye mümâsil bir zaman oldu... Sensizlikte, gönlümüz hazin bir hicranla doldu... Sensizken bütün insanlık perişan oldu... Hicrânımızı vuslata döndürmek, kesreti vahdete erdirmek için gel...

Gel, Ey Hâtemül Enbiyâ Tâcının Sahibi!..

Cahiliyet câha erdi... Nemrutlar dünyamıza temsilciler gönderdi... Şeytan, yine nefsin önüne mükellef sofralar serdi... İnsanlar, hâkimiyeti Tâgutların eline verdi... Yalan karşısında eğilen bedenlerimiz yüzünden hakikâte doğru bakamaz olduk... Âdetlerimizi ibâdet, ibâdetlerimizi âdet hâline getirdik... Ticâreti ibâdet olarak görmedik, ibâdetlerimizi ticâret metâı yaptık... İnandığı gibi yaşamanın iddiasında bulunduk, ama ne yazık ki ifâsını yapamadık... Yaşatmak için yaşayamadık... Kardeşlerin olarak îmanlı yaşamayı, îmanı yaşatmayı hayata geçirmede hep âciz kaldık... Gel,Ey Sevgili... En Sevgili...Îmânı elinde bir kor olarak taşıyan ümmetin olarak artık çok bunaldık...

Gel, Ey Hakkın Habîbi!..

Yeniden İslâmda diriliş muştusunu bütün benliğimize duyurmak, yeniden kalbimizi, rûhumuzu ve gönlümüzü nûrânî güzelliklerle doyurmak için gel...

Gel, Ey Devâsız Dertlerin Tabîbi!..

Senin adını andığımız zaman, gönlümüze hep gül kokusu doluyor... Seninle dünyamıza sönmeyen bir güneş doğuyor... Sensizken gündüzlerimiz hep gece oluyor... Gecelerimizden hicret ediyor hilâl, yıldızlar ışık vermiyor âsumana... Zifirî bir karanlık hükmediyor, zamana ve mekâna... Bizleri Gül Devrine erdirmek, nûrunla sevindirmek ve onulmaz gönül yaralarımızın sızısını dindirmek için gel...

Gel, Ey Nebîler Nebîsi!..

Tevhid bayrağını kalbimizin hâfî tepelerindeki en yüksek burçlara çekmek; îmânın âsûde gölgesinde yer almayı en büyük nîmet bilen bu garip ümmete de; kedersiz sevinçlerden, elemsiz lezzetlerden ve sınırsız saadetlerden nûrânî güzellikler bahşetmek için gel...

Gel, Ey İlâhî Aşkın Mürebbîsi!..

Bizler kardeşlerin olabilme aşkını ve cehdini kaybettik asırlardan beri... İhtilâfın rahmet ölçüsünün, samimiyet şartına bağlı olduğunu unuttuğumuz için birbirimize düştük yıllar yılı... Bize bıraktığın emânetlerden ne hazindir ki yüz çevirdik... Kaybettiğimiz kardeşlik şuuruna yeniden ermemiz, o muhteşem güzelliklere yeniden kavuşmamız için gel...

Gel, Ey Vefânın Zirvesi!..

Biz anlatmaktan âciziz derdimizi... Her zaman olduğu gibi, yine Sen anla bizi... Senden başkası bilemez hâlimizi...

Gel, Ey Güzel ahlâkı tamamlamak için gönderilen Ahlâk Âbidesi!..

Gönül dünyamıza hükümran olan, gereksiz maksutları, beşerî mahbûbları, geçici matlupları değiştirerek, hayat gâyemizin idrâki içinde bizleri Hakka kul edip, yaptığımız yanlışlıkları bütün neticeleriyle birlikte ortadan kaldırmak için gel...

Gel, Ey Çâresizlerin Çâresi!..

Asra saadet yaşatmış, zamanı Asr-ı Saadet yapmış Kâinatın İftihar Tablosu”... Bizlere de sonsuz saadetler bahşet... Beşeriyete insanlığını kazandırmak için tebliğ ettiğin İlâhi vahyi yeniden hayatımıza hâkim kıl... Yeniden kendine gelsin nisyana terk ettiğimiz akıl... Hüzün ikliminden huzur diyârına yelken açsın, artık bu son fasıl...

Gel, Ey Kimsesizlerin Kimsesi!..

Sana muhtacız... Sana en fazla muhtacız... En fazla Sana muhtacız... Gönüllerimize taht kur... Lûtfeyleyip, kalbimizin en mûtenâ köşesine otur... Gel, Ey Sevgili, gel ne olur...

Gel, Ey Muhammed, bahardır...

Dudaklar ardında saklı

Âminlerimiz vardır!..

Hacdan döner gibi gel;

Mi’rac’dan iner gibi gel;

Bekliyoruz yıllardır...

Gel, Ey Sevgili... En Sevgili...

Şefkat ve şefaat eyleyip gel ki, Senin mübârek izinden uzaklaştığımız ve Senden uzak kaldığımız o gurbet asırlarındaki bitmeyen hüznümüz nihâyet bulsun, aldığımız nefesin yeniden bir anlamı olsun ve gönlümüz ebediyen Gül kokusuyla dolsun...

Gel, Ey Efendiler Efendisi!..

Bizlere kardeşlerin olabilme şerefini yeniden bahşet... Bizlere kul olmanın, Müslüman olmanın, insan olmanın güzelliklerini yeniden öğret...

Gel, Ey İnsanlığın Müjdecisi!..

Yardım eyle şu kimsesiz beşeriyete... Sahip ol şu mazlum ümmete... İmdat eyle bu aziz millete...

Gel, Ey Sevgililer Sevgilisi!..

Onbeş asır önce dünyaya doğduğun gibi yeniden doğ kalbimize... Yeniden hayat bahşeyle gönüllerimize... Yeniden derman ol derdimize, -lâyık olmasak da- şefâat eyle bize...

Efendimize salât ü selâm ediyor ve hatm-i kelâm olarak: -Ezel bezminde bir dinmez figândım Yâ Resûlallah, Cemâlinle ferahnâk et ki yandım Yâ Resûlallah...- diyoruz...
DR. MEHMET GÜNEŞ

Bu mesaj 2 kez ve en son aczimendi tarafından 19.07.2004 - 04:46 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 19.07.2004 - 04:39

	maasuk

ALLAH DERİM

153 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 10.06.2004

En Son On: 19.08.2009 - 15:32

Cinsiyeti: Erkek

Bacıların bacısı ...
Seni yaratana ve ümmeti olduğun PEYGAMBERİNE ŞU BEŞ PARA ETMEZ CANIM FEDA(LAYIKMIDIR BİLMEM?)OLSUN .
Yüreğine sağlık .
Gördüysen rüyanda ne olur...
şu maşuk kuldan selam ve şefaat dilendiğini ..
rüyasında,ayağını bastığı yerlerden bir iki yeri görmek istediğini söylermisin...
Dua et bacım...

Ekleme Tarihi: 19.07.2004 - 21:39

	Nazligul

RE: ALLAH DERİM

1113 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 09.05.2004

En Son On: 10.01.2009 - 17:18

Cinsiyeti: Bayan

Alıntı
Orijinali maþuk

Bacıların bacısı ...
Seni yaratana ve ümmeti olduğun PEYGAMBERİNE ŞU BEŞ PARA ETMEZ CANIM FEDA(LAYIKMIDIR BİLMEM?)OLSUN .
Yüreğine sağlık .
Gördüysen rüyanda ne olur...
şu maşuk kuldan selam ve şefaat dilendiğini ..
rüyasında,ayağını bastığı yerlerden bir iki yeri görmek istediğini söylermisin...
Dua et bacım...

Kardesime katiliyorum, canim feda olsun o Resuller Resulune...:(

"Kiz dedigin Istanbul gibi olmali, Fethi zor Fatihi tek olmali... "

Ekleme Tarihi: 19.07.2004 - 23:47

	gonca_nur

SELAMUN ALEYKÜM

Misafir

Kayıt Tarihi: 19.04.2024

En Son On: 10.01.2009 - 17:18

Cinsiyeti: -----

RABBİM ŞEFAATİNE ERMEMİZİ NASİB EDER İNŞALLAH.SELAM VE DUA İLE.

EY MUHAMMED DEKİ;DUANIZ OLMASA RABBİM SİZE NE DİYE DEĞER VERSİN.(FURKAN-77)

Ekleme Tarihi: 23.07.2004 - 22:14

	nuruhuda

83 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 07.02.2004

En Son On: 16.10.2013 - 23:18

Cinsiyeti: -----

amin ,ecmain.

Ekleme Tarihi: 24.07.2004 - 02:32

	hatice79

RE: ALLAH DERİM

147 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 07.01.2004

En Son On: 23.10.2006 - 11:41

Cinsiyeti: Bayan

hatice

Ekleme Tarihi: 26.03.2005 - 01:35

Pozisyon düzeni - imzaları gizle

Sayfa (1): (1)

önceki konu sonraki konu

Kategori Seç:

Sitemizde şu an Yok üye ve 548 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_

[ Admin Moderator Vip Üye ]

Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
ayhan demirhan (42), milli (55), Faruk85 (39), buyukdere (50), akgulhassan (56), resulkol (42), aldirma_reis (45), cengiz__11 (45), musabbinumeyr (46), _rAbia_ (35), HACIBUBA (38), ergunoynamaz (67), emisya (43), cavittacir (47), arslanmurat1 (46), Ben_Neyim (45), hatipoglu (45), PinarKecik (46), Ugur_K (44), hami_74 (37), ust_mimar (41), Muhlise (43), lifos (49), osmanli (41), @tuba@ (39), oguzada (47), tolga67 (49), zoris (45), aydinhasan (45), ilkay turan (53), Muhammedbilal (35), burhann1 (41), esmafeyzaunal (43), havzanur (36)

24 Saatin Aktif Konuları

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.57441 saniyede açıldı