dexamethasone ivermektine generique plaquenil stromectol hydroxychloroquine luvox lyrica marvelon maxalt medrol active mefe basan mefenacide mefenamin meladinine mellaril mellerettes melleril mentax mestinon metaglip metfin metoject metrizol micardis hct micardis micardisplus microgynon micronase micronovum microzide minac 50 minipress minocin miranova mobic mobicox moduretic motilium motrin munobal myambutol myconormin myfortic mysoline naltrexin naprolag
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » *** NAMAZ PLATFORMU *** » İbadet lisanı Arabidir

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 4 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
yoksun su an offline yoksun  
İbadet lisanı Arabidir

66 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.06.2005
En Son On: 06.07.2010 - 23:27
Cinsiyeti: Erkek 
Diyanetin hazırladığı Kur'an-ı kerim mealinin önsözünde diyor ki:
(Kur'an-ı kerim, yalnız Türkçeye değil, hiçbir dile hakkıyla çevrilemez. Eski tefsirlerin ışığı altında verilen manalara da tercüme değil, meal demek uygundur. Kur'anın yalnız manasını ifade eden sözleri, Kur'an hükmünde tutmak, namazda okumak caiz olmaz. Hiçbir tercüme, aslının yerini tutamaz.)

İbni Hacer-i Mekki hazretleri buyuruyor ki:
(Kur'an-ı kerimi Arabiden başka harf ile yazmak ve başka dile tercüme edip, Kur'an-ı kerim yerine bunu okumak, sözbirliği ile haramdır. Arabiden başka harf ile yazmak ve böyle yazılmış Kur'anı okumak haramdır. Kur'an-ı kerimi Arabi harflerle, okunduğu gibi yazmak sureti ile değiştirmek bile, sözbirliği ile haramdır.) [Fetava-i fıkhiyye s.37]

Sual: Allah yerine tanrı demenin caiz olmadığını bildirdiniz. 1940dan 1950 yılına kadar müezzinlik yaptım. "Allahü ekber" yerine "Tanrı uludur" dedim. Ezanı da, kameti de hep Türkçe okudum. Namazımı da âyetlerin tercümesi ile kılıyorum. Dinimizde zorluk yoktur. Tanrı kimseye gücünün yetmediğini yüklemez. Bırakın her toplum, kendi dili ile ibadetini yapsın! Kimseyi zorla Arap yapamayız. İslamiyet’in şartı temizlik ve güzel ahlaktır, dil değildir. Hangi dille ibadet edersen et hiç sakıncası olmaz. Öyle değil mi?
CEVAP
Hayır öyle değildir. Namazda sureler ve dualar Arapça okununca sadece iftitah tekbiri (Allahü ekber) yerine (Tanrı uludur) dense veya başka bir şey söylense namazın yine sahih ve kabul olmayacağı bütün fıkıh kitaplarında yazılıdır. Mesela Redd-ül muhtarda açıkça yazılıdır. Hatta selamdan önce okunan duaları bile Arabi okumak şarttır. Kur'an-ı kerimde ve hadis-i şerifte olmayan duaları okumak bile namazı bozar. Arabiden başka herhangi bir dil ile namaz kılmanın sahih olmadığını bütün âlimler ittifakla bildirmişlerdir. (Hindiyye)

Biz, başka milletlerin milli marşlarını tercüme ederek söylesek, onlar da bizim istiklal marşımızın tercümesini söyleseler uygun görülmez. Her devletin kanununda bildirilen esaslara uymak gerektiği gibi, Allahü teâlâ da bize namazı nasıl kılmamızı emrediyorsa öyle kılmamız gerekir. Dinimizde kolaylık vardır. Fakat kolayına geldiği gibi dini değiştirmek yoktur.

Mesela sizin isminiz İsmet, günahsızlık, temizlik demektir. Bir kimse sizi, Arapça olan İsmet kelimesiyle değil de tercümesi olan temizlik kelimesi ile çağırsa, İsmet Bey yerine, Temizlik Bey dese ne dersiniz? Bir ismin bile tercümesini söylemek çok tuhaf olurken namazdaki sureleri Türkçe olarak okumak nasıl caiz olur?

Dinde, sizin veya bizim fikrimize itibar edilmez. Muteber din kitapları ne yazıyorsa ona bakılır. Allahü teâlânın emri olduğu için ibadet lisanı Arabidir. Dinin sahibi nasıl istemişse öyle yapılır. Başka türlü istemek dine aykırı olur. Kur'an-ı kerimin tercümesini Kur'an hükmünde tutmak ve namazda okumak asla caiz değildir. Allahü teâlâ, Kur'an-ı kerimde, (Benim kitabım Arabidir, Kur'anı Arabi lisan ile indirdim) buyuruyor. O halde Allahü teâlânın melek ile indirdiği kelimelerin, harflerin ve manaların toplamı Kur'andır. Kur'an-ı kerim Arabiye bile çevrilse, yine Kur'an olmaz. Kur'anın açıklaması olur. Manası bozulmadan da, bir harfi bile değişince, Kur'an olmaz.

Fetava-i fıkhiyye’de buyuruluyor ki:
(Kur'an-ı kerimi başka dile tercüme edip, Kur'an-ı kerim yerine bunu okumak ve Kur'an-ı kerimi Arabi harflerle, okunduğu gibi yazmak suretiyle değiştirmek bile sözbirliği ile haramdır. Kur'an-ı kerimi böyle yazarken ve başka dile tercüme ederken, Allah kelamının icazı bozulmakta, nazm-i ilahi değişmektedir. Bunun gibi sebeplerle de Kur'an-ı kerimin tercümesi namazda okunamaz.)

Namaz haricinde her milletin kendi diliyle dua etmesi caizdir. Vaaz ve nasihati kendi lisanıyla yapması gerekir. Din için yapılacak diğer bütün hizmetler de böyledir.

Diyanet işlerinin kararı
Diyanet işleri Başkanlığı Din işleri Yüksek Kurulu’nun 4.12.1997 gün ve 103 sayılı kararı da özetle şöyle:
(Kur’andan kolayınıza geleni okuyun) âyetinde olduğu gibi, Peygamber efendimiz de namaz kılmayı tarif ederken, (Kur’andan hafızandakilerden kolayına geleni oku) buyurmuştur. Bu itibarla namazda Kur’an-ı kerim okumak; kitap, sünnet ve icma ile sabit bir farzdır. Kur’an, sadece mana olarak değil, Resulullahın kalbine elfazı [sözleri] ile indirilmiştir. Bu elfazdan başka lafızlarla ifade edilen mana Kur’an değildir. Çünkü, indirildiği elfazın dışında, hatta Arapça bile olsa, başka sözlerle ifade edilen mana, Kur’an değildir. Kur’an kavramında sadece mana değil, bir rüknü olarak onun elfazı da vardır. Bunun için tercümesine Kur’an denilemeyeceği ve Kur’an hükmünde olmadığı konusunda İslam âlimleri görüş birliği içindedir.

1926’da Göztepe camii imamı Cemal Efendi’nin Cuma namazında Kur’an-ı kerimin tercümesini okuması üzerine, İstanbul müftülüğü, Diyanet işleri reisi Rıfat Börekçi’nin de imzası bulunan Müşavere heyeti kararında denmiştir ki:
“Namazda Kur’an okumak, icma ile farz ve Kur’anın herhangi bir tercümesini Kur’an yerine koymak asla caiz değildir. Bu husus İslam âlimlerinin icmaı ile sabittir. Bu bakımdan Cemal Efendi’nin vazifeden alınmasına zaruret hasıl olmuştur.”

kaynak http://www.hakyolundayiz.com
Ekleme Tarihi: 03.07.2007 - 14:32
Bu mesajı bildir   yoksun üyenin diğer mesajları yoksun`in Profili yoksun Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
SuMeYRa su an offline SuMeYRa  

1576 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 14.11.2004
En Son On: 11.11.2012 - 22:24
Cinsiyeti: Bayan 
.."Dinimizde kolaylık vardır. Fakat kolayına geldiği gibi dini değiştirmek yoktur..."

Amenna...

Diyanet isleri cok güzel bir aciklama yapmis.
Bir zamanlar ezani türkce okumak zorunlugu cigrini acanlar, simdiye kadar ola gelen türkce tercümeyle namaz kilanlarin veballerinide omuzlarina sirtlamis oldular. Isteyene günah, isteyene sevap..

Mevla hak yolu üzerinden ayirmasin bizleri... InsaAllah tercümeyle ibadet eden insanimiz yoktur, varsada mevlam suurlandirsin.

Faydali konu icin tesekkür ediyorum yoksun..

güzel katilimlarinin devamini arzu ederiz.

Selam ve Dua ile
Ekleme Tarihi: 03.07.2007 - 18:41
Bu mesajı bildir   SuMeYRa üyenin diğer mesajları SuMeYRa`in Profili SuMeYRa Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
yoksun su an offline yoksun  
Türkçe Kur'an sözü yanlıştır

66 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.06.2005
En Son On: 06.07.2010 - 23:27
Cinsiyeti: Erkek 
Sevgili kardeslerim konuyla alakadar olarak..okumanizi rica ederim

Sual: Bir yazar, (Türkçe Kur'an olur, Kur'anın tercümesi ile namaz kılınır) lafını ortaya attı. Halkın sosyete hocası dediği bu yazar, ne yapmak istiyor, maksadı ne?
CEVAP
Maksadını bilemeyiz ancak bu tür teşebbüsler dinimizi içten yıkmaktır. Bunun yapmak istediğini, diğer reformcular defalarca yapmaya teşebbüs etmiştir. Mesela, bir zamanlar bazı profesörler, dinimizde yapılacak yenilikleri bir rapor halinde hazırlamışlardı. Rapor, özetle şöyle idi:

(Din de, diğer sosyal teşekküller gibi, hayatın akıntısına uymalıdır! Din, eski şekillere bağlı kalamaz. Türk demokrasisinde, din de, muhtaç olduğu gelişmeyi göstermelidir! Camilerimiz kullanılır hâle getirilmeli, sıralar, elbise askıları konmalı, içeriye ayakkabı ile girilmelidir! İbadet lisanı Türkçe olmalı, âyetler ve hutbeler Türkçe okunmalıdır!)

Ezanı yabancı dil ile okumak, namazı yabancı dil ile kılmak caiz değildir. Orucu, Ramazan ayında tutmak Allah’ın emri olduğu gibi, namazda kıraati Arapça okumak da Allah’ın emridir. Kur'an-ı kerimin tercümesini, Kur'an hükmünde tutmanın ve namazda okumanın asla caiz olmadığını bütün İslam âlimleri bildirmektedir. Kur'an-ı kerim Arapça olarak indirilmiştir. (Yusuf 2)

Allahü teâlâ, (Benim kitabım Arapçadır) buyuruyor. O halde, Allahü teâlânın melek ile indirdiği kelimelerin, harflerin ve anlamların toplamı Kur'andır. Başka dile, hatta Arapçaya çevrilirse, yine Kur'an olmaz.

Büyük İslam âlimi İbni Hacer-i Mekki hazretleri buyurdu ki:
(Kur'an-ı kerimi Arapçadan başka harf ile yazmak ve Kur'an-ı kerim yerine tercümesini okumak haramdır. Kur'an-ı kerimi tercüme etmek başka, yapılan tercümeyi Kur'an yerine koymak başkadır. Selman-ı Farisi, Fatiha'yı Farisi harflerle yazmadı. Tercümesini de yazmadı. Fatiha'nın Farisi tefsirini yazdı. Arapçadan başka harf ile yazmak ve böyle yazılmış olanı okumak haramdır. Kur'anı Arapça harflerle, okunduğu gibi yazmak bile haramdır.) [Fetava-i fıkhıyye s.37]

Ünlü fıkıh âlimi İbni Âbidin hazretleri, (Hutbeyi de Arapçadan başka dil ile okumak, tahrimen mekruhtur) buyurdu. Hindistan âlimlerinden Muhammed Viltori de, (Hutbelerin bir kısmını bile Arapçadan başka dil ile okumak bid'attir) buyurdu. [El-edille]

Eshab-ı kiram ve sonra gelen âlimler, bid'at işlememek için, Asya ve Afrika'da, hutbeleri hep Arapça okudu. Halbuki, dinleyenler Arapça bilmiyordu. Bunun için, Osmanlı âlimleri, 600 yıl, hutbelerin, kabul olmayacağını bildikleri için, Türkçe okunmasına izin vermediler.

(Namazda okunanı anlamak gerekir) demek, ibadetin ne olduğunu bilmemek demektir. Çünkü, namazı, insanın kendisi tertip etmemiştir. Namazın ve bütün ibadetlerin nasıl yapılacağını, yaparken neler okunacağını Allahü teâlâ Peygamberine bildirmiştir. Peygamber efendimiz de, bunları, öğrendiği gibi eshabına bildirmiş ve kendi de yapmıştır. Allahü teâlâ, namazda (Kur'andan kolayınıza geleni okuyun) buyurmuştur. (Müzzemmil 20)

Âlimlerimiz, eshab-ı kiramdan görüp işiterek, namazın nasıl kılınacağını öğrenmişler ve (Namazda okunacak Kur'anın, Allah kelamı olması gerekir, vazife, ancak böylece yapılmış olur) buyurmuşlardır. (F. Fıkhıyye)

Diyanet işleri Başkanlığı Din işleri Yüksek Kurulu'nun 4.12.1997 gün ve 103 sayılı kararı da özetle şöyle:
(Kur'andan kolayınıza geleni okuyun) âyetinde olduğu gibi, Peygamber efendimiz de namaz kılmayı tarif ederken, (Kur'andan hafızandakilerden kolayına geleni oku) buyurmuştur. Bu itibarla namazda Kur'an-ı kerim okumak; kitap, sünnet ve icma ile sabit bir farzdır. Kur'an, sadece mana olarak değil, Resulullahın kalbine elfazı [sözleri] ile indirilmiştir. Bu elfazdan başka lafızlarla ifade edilen mana Kur'an değildir. Çünkü, indirildiği elfazın dışında, hatta Arapça bile olsa, başka sözlerle ifade edilen mana, Kur'an değildir. Kur'an kavramında sadece mana değil, bir rüknü olarak onun elfazı da vardır. Bunun için tercümesine Kur'an denilemeyeceği ve Kur'an hükmünde olmadığı konusunda İslam âlimleri görüş birliği içindedir.

1926'da Göztepe Camii imamı Cemal Efendi'nin Cuma namazında Kur'an-ı kerimin tercümesini okuması üzerine, İstanbul müftülüğü, Diyanet işleri reisi Rıfat Börekçi'nin de imzası bulunan Müşavere heyeti kararında denmiştir ki:

“Namazda Kur'an okumak, icma ile farz ve Kur'anın herhangi bir tercümesini Kur'an yerine koymak asla caiz değildir. Bu husus İslam âlimlerinin icmaı ile sabittir. Bu bakımdan Cemal Efendi'nin vazifeden alınmasına zaruret hasıl olmuştur.”
kaynaga ulasmak icin tiklayiniz
selam ve dua ile
Ekleme Tarihi: 29.07.2007 - 04:26
Bu mesajı bildir   yoksun üyenin diğer mesajları yoksun`in Profili yoksun Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
abdullatif su an offline abdullatif  
Yoksun

173 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.02.2006
En Son On: 22.01.2011 - 13:21
Cinsiyeti: Erkek 
Allah razı olsun
Ekleme Tarihi: 31.07.2007 - 14:11
Bu mesajı bildir   abdullatif üyenin diğer mesajları abdullatif`in Profili abdullatif Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1427 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
kaykaan (57), safak-50 (60), nazlinazende (45), sena_55 (49), NEWYORKER (50), hazan44 (39), RaMaZaN050 (34), KONVEYÖR (47), arefenur (52), mehmet4467 (42), hasret44 (39), turancihan (48), sevgikusu (37), kul_bahri (58), ser_kan (47), ssessiss (36), Seyyidmehmet (47), Ata01 (52), sempatik_cd (43), ebubekir1989 (35), M.EFE (50), sam@ (42), ozgurozakinci (47), garibcahil (46), muhacir-i muham.. (40), Osman50 (70), kanka_konya (36), hkurt (60), haliime (45), mrasitalas (40), hayýrsev.. (58), zekitatari (67), y_turan (39), doctor (41), koylu (63)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.04919 saniyede açıldı