*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » Okullardaki tarih dersleri

önceki konu sonraki konu

Bu konuda 5 mesaj mevcut

Sayfa (1): (1)

Ekleyen

Mesaj

	Dai

Okullardaki tarih dersleri

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008

En Son On: 13.09.2010 - 00:07

Cinsiyeti: Erkek

Okullardaki tarih dersleri, maalesef bir tarih çöplügünden ibarettir

ÖYLE BIR MÜFREDAT KI!

geçenlerde, arkadaslarimdan birinin onuncu sinifta okuyan oglunun tarih kitabini birkaç günlügüne ödünç aldim.
Aman yarabbi! Ders kitaplari neredeyse kirk seneden buyana hiç degismemisti,
yani bir seyler ögretmeleri gerekirken, hâlâ bir tarih çöplügü hâlinde idiler.
Hiçbir ise yaramayacak lüzumsuz bilgilerle doldurulmuslardi; kupkuru, tatsiz ve talebede merak uyandirmayacak
ve dersi asla sevdirmeyecek bir üslûpla kaleme alinmislardi.
Çok daha önemlisi, ögretilenlerin çogu ögrenciye sentez imkâni vermeyecek derecede karisik ve gereksiz idi;
hattâ yazilanlarin bazilari profesyonel tarihçilerin bile bilmelerine imkân bulunmayan,
sadece ihtisas arastirmalarinda rastlanacak ise yaramaz ayrintilardan ibaretti.
Talebeye "Hayatin boyunca hiçbir isine yaramayacak olan bu lüzumsuz bilgi kirintilarini oku, iyice ezberle.
Sinifini geçmen, kafan ancak bir çöplüge döndügü zaman mümkündür" deniyordu.

Ders kitaplarini bir grup tarih ögretmeni yaziyordu ama, hangi sinifta hangi konunun ele alinmasi gerektigine,
Milli Egitim Bakanligi karar veriyordu.
Sablonu bakanlik çiziyor, daha dogrusu bilgi çöplügünde nelerin olmasi gerektigine Ankara karar veriyor
ve yazarlara o çöplükteki materyali sayfalara serpistirmek düsüyordu.
Yani, bütün o lüzumsuz mâlumatin sorumlulugu kitabi hazirlayan hocalara degil,
onlara "Ögrencinin kafasini su saçmaliklarla dolduracaksiniz" diyen bakanliga bagli kurullara aitti.

150 SENEDIR AYNI MANTIK

Türk egitim sisteminde ögrenciye gereksiz ve ise yaramaz ne kadar mâlumat verilirse o kadar bilgili
ve hayata hazir bir nesil yetistirilecegi seklinde neredeyse 150 seneden buyana hâkim olan zihniyet hiç degismemisti.

Sözünü ettigim ders kitabinda daha sonra temas edecegim bilgi yanlislari ise tabii ki bakanliga degil, yazarlara aitti.

Ders kitaplarinin hiçbir sekilde ise yaramayacak ve talebeyi tarihten sogutacak lüzumsuz bilgilerle dolu olmasinin basta gelen sebebi,
kitaplarin yaziminda kullanilan sablonun tam 140 seneden buyana degistirilmemis olmasidir.

Sablonun sahibi tarihçi, edebiyatçi, mütercim ve devlet adami Ahmed Vefik Pasa; sablon ise Pasa'nin "Tarih-i Osmânî" ismini tasiyan,
ilk baskisi 1860'li senelerde yapilan,
1869'dan sonraki baskilarinda "Fezleke-i Tarih-i Osmânî" adini alan ve 1885'e kadar tam 15 baski yapan kitabidir.
Pasa'nin tarih metodu ve yazdiklari kendisinden sonra da aynen benimsenmis,
çizdigi çerçeve esas kabul edilmis
ve bu çerçevede neredeyse hiçbir degisiklik yapilmadan ayni sekil ve üslup içerisinde yeni eserler verilmistir.

Dolayisiyla, okullarimizda bugün okutulan tarih kitaplarinin 150 yasinda olduklarini söylemek pek de yanlis sayilmaz!
Ne Millî Egitim Bakanligimiz, ne de üniversite hocalarimiz,
19. asrin anlayisina göre yazilmis bir ders kitabinin mutlaka yenilenmesi gerektigi konusunda tek bir söz etmemis,
Ahmed Vefik Pasa'nin yazdiklarini tekrar etmekte beis görmemislerdir.
Yapilan degisiklik, sadece Pasa'nin zamanindan sonra yasananlari kitaplara yine onun üslubuyla ilâve etmekten ibarettir.

BÜTÜN BILGiLER ESKIDIR

Yeni çalismalarla varilan sonuçlar ve ortaya çikartilan yeni bilgiler, ders kitaplarinda hiçbir sekilde yeralmamistir.
Son 30 seneden buyana Osmanli Tarihi ve özellikle de Osmanli Imparatorlugu'nun kurulus dönemi hakkinda simdiye kadar bilinen ne varsa
hemen hersey degismistir ama ders kitaplari hâlâ bir buçuk asir öncesine aittir.

Kurulus dönemi, okullarda ögretilenlere bakilirsa hâlâ bir efsane bulutunun ardindadir; Osmanli Tarihi ise sadece savaslardan ibarettir.
Ögrenciye tarihin hiçbir dönemi hakkinda hayata atilmasindan sonra isine yarayacak tek bir bilgi bile verilmez,
üstelik kafalara yiginla yanlis bilgi doldurulur.

Bir örnek vereyim:
Matbaanin Türkiye'ye geç gelmesi konusunda "Istanbul'da 90 bin hattat vardi, bu hattatlar matbaanin kurulmasi hâlinde issiz kalacaklardi,
iste bu yüzden matbaayi engellediler" gibisinden bir terâne ögretilir.
Ama, Istanbul'da o tarihlerde 90 bin hattatin bulunmasini bir yana birakin, sehirdeki esnafin sayisi bile bu kadar yüksek degildir.
Matbaanin geç gelmesinin tek ve asil sebebi, okuma aliskanligimizin pek olmamasi ve kulaktan nakledilen bilgiyi tercih etmemizdir.
Ilk matbaacimiz Ibrahim Müteferrika'nin bastigi 17 çesit kitabi da bir türlü satamamasi ve terekesinden dünya kadar kitabin çikmasi,
bunun böyle oldugunu zaten gösterir.

SENTEZI ÖGRETMIYORUZ

Baska birkaç örnek daha: Fatih Sultan Mehmed zamaninda donanma Italya'ya neden seferler yapmistir?
Kanuni Sultan Süleyman'in Viyana kapilarina kadar gitmesinin sebebi nedir? O devrin Avrupa'si nasildir?
Balkan Savasi'nda ne hatalar yapilmistir ki koskoca Rumeli bir anda elimizden çikmistir?

Iste, ders kitaplarinda bütün bunlar gibi birçok konuda sebep-sonuç iliskileri ele alinmaz ve tarih sadece bir zaferler,
az da olsa yenilgiler listesi halinde tatsiz bir biçimde okutulur, durur.

Ve, netice: Okullardaki tarih derslerinde 150 seneden buyana anlatilanlarin neredeyse tamami,
ögrencinin hiçbir isine yaramayacak kirintilardan ibarettir.

Tarih, mukayeseli bir sekilde ögretilmedigi için, talebe dünyadan de maalesef bîhaberdir,
bazi ders kitaplari da maalesef fâhis hatalarla doludur.

Murat Bardakçi

Ekleme Tarihi: 04.05.2010 - 04:42

	Dai

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008

En Son On: 13.09.2010 - 00:07

Cinsiyeti: Erkek

Lise Tarih Kitaplari'nda Hz. Muhammed ve Islamiyet

Yüz adet basilan “Türk Tarihinin Ana Hatlari” adli kitap Kemalist önderlik içinde ve Atatürk’ün çevresindeki tarihçiler arasinda enine boyuna tartisildi.
Bütün bu görüsler, Kemalist önderlik içinde bir sir olarak mi kalacak yoksa topluma açiklanacak miydi?
Cumhuriyetin kusaklari kutsal kitaplarin yasalarina göre mi yoksa bilime göre mi egitilecekti?
Din, bugün oldugu gibi o zaman da egitimin konusuydu, hatta dinlerin anlatilmasina o zaman da büyük önem veriliyordu.
Ne var ki, dinleri o zaman din disi bir açidan, bilimse olarak anlatmakti esas olan.

Lise tarihi kitaplari iste bu anlayisla hazirlandi.
“Türk Tarihinin Ana Hatlari” baslikli ilk hazirlik gelistirildi, yeni baskilarda daha da olgunlastirildi.
Atatürk’ün dinler, evrenin ve insanin yaratilisi ve tek Allah fikrinin dogusu konusunda elyazilariyla ekledigi satirlar,
bütün baskilarda oldugu gibi korundu.
O bölümlere dokunabilmek o dönemde kimsenin haddi degildi.

Atatürk lise tarih kitaplarinin Islamiyet ve Hz. Muhammed ile ilgili bölümlerini gene kendi elyazilariyla yazmisti.
Tarih kitaplarinda bu bölümler aynen yayinlanmisti,
fakat cumhuriyet ideolojisinin bu radikal açiklamalarinin bizzat Atatürk’e ait oldugu kamuoyuna açiklanmamisti.
1986 yili Mart’inda Saçak dergisi, Atatürk’ün elyazilarini açikliyor, tarih sayfasini aydinlatiyordu.
Ancak Atatürk’ün el yazilari Saçak’ta yayinlanandan ibaret degildi.
Allah düsüncesinin dogusu konusundaki el yazilarini yayinlamak, 2000'e Dogru’ya nasip olacakti.
(2000'e Dogru, 22-28 Subat 1897, s. 14)

Bir Allah'in Kabulü Siyasetin Sonucudur

Atatürk “Türk Tarih Ana Hatlari’na kendi eliyle yazdigi eklerde, tek Allah düsüncesinin dogusunu sosyal ve siyasal gelismelerle açikliyordu.
Bu açiklamalar daha sonra lise tarih kitaplarinda aynen yer aldi.
Ne var ki kutsal kitaplarin ilahi yaratilis teorilerini elestiren satirlarin Atatürk’e ait oldugu bugüne kadar gizlendi
ve elyazilari da Atatürk Yüksek Kurumu arsivlerinde saklaniyor.
“Masum ve cahil insanlari, yüzlerce Allah’a taptirmak veya Allahlari muayyen gruplarda toplamak ve en nihayet,
bir Allah kabul ettirmek, siyasetin dogurdugu neticelerdir.”
Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu’nun kasalarinda gizlenen Atatürk’ün el yazilarinda,
yukaridaki cümle aynen yer aliyordu. Üstelik ve satirlar, bugün arsivlere kitlense de 1930'larin Türkiye’sinde gün isigi görmüstü.
Ayni cümle 1930 yilinda Devlet Matbaasi’nda basilan “Türk Tarihinin Ana Hatlari” adli kitabin 220-221. sayfasinda da okunuyordu.
Dahasi 1930'larda liselerde okutulan Tarih kitabinin 1. cildinin 121. sayfasinda (1932 baskisi) gene bu cümleye rastlaniyordu.
Demek ki Atatürk Allah’in dogusu konusundaki görüsünü “Türk Tarihinin Ana Hatlari” hazirlanirken, taslak çalismasina elyazisiyla eklemisti.
Bu ekleme, 1930 yilinda yalniz Kemalist seçkinler arasinda incelenmek ve elestirilmek üzere yüz adet basilan
“Türk Tarihinin Ana Hatlari’nda aynen yer almisti.
Lise Tarih kitaplari bu ön çalisma gelistirilerek hazirlanmis ve 1930'lar ve 1940'larda lise birinci sinifta okuyanlar,
Atatürk’ün Allah’in dogusuna iliskin sosyolojik belirlemesini ögrenmisler, sinav kâgitlarina yazmislar, kisacasi bu görüs yönünde egitilmislerdi.
Bugün kasalarda kilitlenen dinlerin tarihi ve sosyolojisi konusundaki Cumhuriyet ideolojisi, dün egitim sisteminin temelini olusturuyordu.
(2000'e Dogru, 22-28 Subat 1987, s. 8)

Ekleme Tarihi: 04.05.2010 - 05:30

	kolye7

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004

En Son On: 04.10.2010 - 21:47

Cinsiyeti: Erkek

Dai durmadan dinlenmeden BUZAĞI arama işlemine aynen devam ediyorsun.

Hemde Murat Bardakçının akıl dolu ve benim kabu ettiğim söylemleri peşine yine Atatürk ile ilgili hezeyanları takıp çok iğrenç bir tablo ortaya koyarak.

Geçmişte aklınca pislikler arayacağına şu soruların cevabını versene sana bugün bu lazım.

Her gün beş vakit namaz kılıp, islamın gözle görünür tüm ibadetlerini yerine getirip.

Her fırsatta gerçek olmayan ifadelerin arkasından "HAMDOLSUN" çekip.

Herşeyden evvel ABD de kurulup ve taa en baştan "Biz sizin BOPunuzada ILIMLI İSLAM projenizede tüm diğer işlerinizede zorluk çıkarmadan katkı vereceğiz diyerek kurulan ve bütün bu oluşumları BAKARA 120, AL-İ İMRAN 100, MAİDE 51, 52 ayetler apaçık ayaklar altına alıp lanetlerken yapanların müslümanlığı için size ayrı bir kitapmı indiki bu güruhu eleştirmekten köşe bucak kaçıyorsunuz.

BUDA YETMİYOR BİRDE HEDEF SAPTIRIP, ALLAHIN ADINI FATR 5 DEKİ GİBİ ASLA SÖMÜRMEYEN VE ALLAHIN RAZI OLDUĞU BİR HALDE (VAKIA 90, 91 DE OLDUĞU GİBİ) RUHUNU TESLİM EDEN VE BU VATAN İÇİN YAPTIKLARI BU ABD HİZMETKARLARIYLA ASLA VE ASLA KIYASLANAMAYACAK GÜRUHU NEDEN HİÇ KONUŞMUYORSUNUZ.
Kİ BU GÜRUH YÜZÜNDEN TÜRKİYE SİNSİ SİNSİ VE AĞIR AĞIR BİR ŞEKİLDE BİR BÖLÜNME VE SAVAŞA DOĞRU ADIM ADIM YAKLAŞTIRILMAKTA. HEMDE BUNUN HİÇ FARKINDA OLMAYAN AKP VE SIĞINDIĞI, SIRTINI YASLADIĞI, BİRLİKTE ORDUMUZU YOK ETMEYE ÇALIŞTIĞI, ŞEYTANIN AĞABABASI ABD İLE BİRLİKTE.

Sana hangi akıllı hoca böyle bir akıl verdiki bu güruh ne yaparsa yapsın bu ülkeye bir şey olmaz sen yeterki her fırsatta Atatürke söv, pislik at, hakaret et ?????

yani şu içinde bulunduğun içler acısı hali hiçmi anlayamıyorsun ???

Elbette tarihini öğreneceksin ama gerçek yönleriyle ve asla devamlı geri baka baka yürümeyeceksin. Önüne yani yaşadığın güne ve ileriye daha çok bakacaksın. Yoksa seni yolda kafası tamamıyla geri dönük görenler haklı olarak sana deli derler ve muhtemeldirki önünü görmediğin için bir yerlerde takılıp bir taraflarını sakatda edebilirsin. Hatta hayatını bile yitirebilirsn.

Bu mesaj 1 kez ve en son kolye7 tarafından 04.05.2010 - 12:23 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 04.05.2010 - 12:19

	Dai

RE:

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008

En Son On: 13.09.2010 - 00:07

Cinsiyeti: Erkek

Alıntı
Orijınalı kolye7
Her gün beş vakit namaz kılıp, islamın gözle görünür tüm ibadetlerini yerine getirip.

Her fırsatta gerçek olmayan ifadelerin arkasından "HAMDOLSUN" çekip.

Herşeyden evvel ABD de kurulup ve taa en baştan "Biz sizin BOPunuzada ILIMLI İSLAM projenizede tüm diğer işlerinizede zorluk çıkarmadan katkı vereceğiz diyerek kurulan ve bütün bu oluşumları BAKARA 120, AL-İ İMRAN 100, MAİDE 51, 52 ayetler apaçık ayaklar altına alıp lanetlerken yapanların müslümanlığı için size ayrı bir kitapmı indiki bu güruhu eleştirmekten köşe bucak kaçıyorsunuz.

BUDA YETMİYOR BİRDE HEDEF SAPTIRIP, ALLAHIN ADINI FATR 5 DEKİ GİBİ ASLA SÖMÜRMEYEN VE ALLAHIN RAZI OLDUĞU BİR HALDE (VAKIA 90, 91 DE OLDUĞU GİBİ) RUHUNU TESLİM EDEN VE BU VATAN İÇİN YAPTIKLARI BU ABD HİZMETKARLARIYLA ASLA VE ASLA KIYASLANAMAYACAK GÜRUHU NEDEN HİÇ KONUŞMUYORSUNUZ.
Kİ BU GÜRUH YÜZÜNDEN TÜRKİYE SİNSİ SİNSİ VE AĞIR AĞIR BİR ŞEKİLDE BİR BÖLÜNME VE SAVAŞA DOĞRU ADIM ADIM YAKLAŞTIRILMAKTA. HEMDE BUNUN HİÇ FARKINDA OLMAYAN AKP VE SIĞINDIĞI, SIRTINI YASLADIĞI, BİRLİKTE ORDUMUZU YOK ETMEYE ÇALIŞTIĞI, ŞEYTANIN AĞABABASI ABD İLE BİRLİKTE.

demekki yillardir savunulan ve asli asaleti belli olmayan
bu sistemde ancak bu kadar olabiliyordur

demekki güruh sistemde ancak güruh olunabiliyor

Ekleme Tarihi: 05.05.2010 - 03:20

	kolye7

RE: RE:

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004

En Son On: 04.10.2010 - 21:47

Cinsiyeti: Erkek

Alıntı
Orijınalı Dai

demekki yillardir savunulan ve asli asaleti belli olmayan
bu sistemde ancak bu kadar olabiliyordur

demekki güruh sistemde ancak güruh olunabiliyor

Ehlibeytin karşısındada bu güruh vardı. "TARİH TEKERRÜRDEN İBARETTİR"
Bugün Ehlibeyt yok ortada ama islama zulmeden EMEVİ ve ABBASİ zalimlerinin çeşitli versiyonları var.

İşte şimdi iktidardada böyle bir VERSİYON güruh var şu süreçte.

Sen adam olmazsan sistem ne yapsın.

KURAN HAÇLININ AYAKLARI ALTINDA EZİLELİM DİYEMİ İNDİ ?? YADA BU DENLİ EKSİKMİYDİ, KUSURLUMUYDU Kİ İSLAM COĞPRAFYASININ HALİ İÇLER ACISI ???

SEN ONA UYMAZSAN, SADIK KALMAZSAN, KURAN NE YAPSIN REJİM NE YAPSIN ????

NEYE LAYIKSAN ÖYLE YÖNETİLİRSİN BUYURMUYORMU ALLAH ???

Bu mesaj 1 kez ve en son kolye7 tarafından 05.05.2010 - 14:21 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 05.05.2010 - 14:19

Pozisyon düzeni - imzaları göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu sonraki konu

Kategori Seç:

Sitemizde şu an Yok üye ve 577 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_

[ Admin Moderator Vip Üye ]

Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
fatihyenturk (46), kurtalanli (46), esmabanu (48), _LaL_ (36), !MesuD! (43), refya (45), þemsinur (69), dervis-9 (49), birparcaozgurlu.. (38), nuresmin (46), ankebut-57 (37), yassokiz (40), hamiyet (49), HeDo (35), gncmostar (38), ahmett25 (43), __peri__ (35), utkucan (44), mtbc (50), vuslat21 (44), bekir bora (37), CUNDULLAH (42), Bursa1975 (49), *~Beyaz_Gul~* (50), kazimsagir (42), Allah_korusun (39), Seyfo1 (55), gönülverumeysa (38), AKCAYLI10 (52), eoguz (39), cananaa (44), hicret14 (32), kemreluk (54), yunuss (54), ethem82 (42), Muhammed Rasid (47), akifd (38), özsu (39), serdar024 (43), htly (54), seferad34 (41), osmanlý (63), prenses (55), karakiz86 (38), Kutuptaki_Karan.. (42), Ufuk.S (), Davidoksen (37), aybalam (61), burak_sevgili (30), ömer küçükali (52), seyirdefteri (47), birsenkopuz (50), erdemli (35), safsofi (59), omer_yildirim (43), dialoginternet2.. (46), ALLAH_IN_ASLANI (54), sensiz_olmuyor (38), hasret81 (43), ismailkurt (60), Selam86 (38), mesudturan (43), ENGIN00 (45), mukadder (47), levyavuz (41), cecen3603 (), hnf (36), rabia 74 (50), son-sozum (48), DünyadakiGaflet (36), cog21 (55), yavuz37 (47), tubanur (49), nicknack (46), mhyd (51), rujhat (43), davut05 (49), mercan68 (57), ERSIN SELVI (49), cengizozkulluk (), hicret61 (51), nurefsan_ (50), yilmazgovdeli (74), Mollaislam (38), ozan ataþ (36), hasim20 (40), sakird (58)

24 Saatin Aktif Konuları

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.53492 saniyede açıldı