|
|
 |
|
|
|
| Toplam Forum: 69
*** Toplam Konu: 30100
*** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
|
|
| Gönderen |
|
|
|
|
575 Mesaj - 
|
|
|
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz Mescid–i Aksa'da yapacaklarýný yapýp, göreceklerini gördükten sonra, göklere çýkmak için "Miraç" merdiveni yada asansörü kuruldu.
Bu durumu Ebû Saîd el–Hudrî Radýyallahu Anh Resûlullah'tan þöyle haber veriyor:
–Beytülmakdis'te olanlarý bitirdiðim zaman, Miraç getirildi. Ben ondan daha güzel bir þey görmemiþtim. Ölüleriniz can çekiþme anýnda gözlerini ona diker. Arkadaþým beni ona bindirerek, öyle bir kapýya yükseltti ki, o kapýya 'koruyucu melekler kapýsý' denilir."
Bu kapýya þu âyet–i kerîme iþaret etmektedir:
"Onlarý, taþlanmýþ, kovulmuþ her þeytandan koruduk." 1)
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem anlatýyor:
Böylece Cebrail ile dünya semasýnýn kapýsýna kadar geldik. Cebrail kapýnýn açýlmasýný istedi:
–Gelen kim? denildi.
–Cibril! dedi.
–Beraberindeki kim? denildi.
–Muhammed! dedi.
–Ona Miraç daveti gönderildi mi? denildi.
–Evet, dedi.
–Öyleyse hoþ gelmiþ! Bu geliþ, ne hoþ geliþtir! denildi. Ýçeri girince görevli bir melekle karþýlaþtýk. Bu görevli meleðin ismi, Ýsmail'dir. Emrinde yetmiþ bin melek olup, her bir meleðin emrinde de yüzer bin melek bulunmaktadýr.
* * *
Mi’rac’ý anlatan Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem hadisenin burasýnda þu âyet–i kerîmeyi okur:
"...Rabbinin ordularýný, kendisinden baþkasý bilmez..."2)
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem sözlerini þöyle sürdürür:
–Derken karþýmda bir adam gördüm ki, ilk yaratýlýþýndan hiçbir þey kaybetmemiþ. Ýnsanlarýn ruhlarý da ona arz ediliyor ve þöyle diyor:
–Müminin ruhu hoþtur, güzel kokuludur. Bunun kitabýný, iyilerinkilerin yanýna koyun. Kâfirin ruhu ise, kötüdür, kötü kokuludur. Bunun kitabýný da kötülerinkilerin yanýna koyun.
–Ey Cebrail, bu kimdir? dedim.
Cebrail:
–Bu babanýz Âdem'dir! Ona selâm ver, dedi. Ben de selâm verdim. Selâmýma mukabele etti. Sonra bana:
–Salih evlat hoþ gelmiþ, salih peygamber hoþ gelmiþ!(3) dedi.
Sonra bir topluluk gördüm, dudaklarý deve kulaðý gibiydi. Onlarýn baþýna bir kýsým memurlar görevlendirilmiþti. Bu memurlar, onlarýn önce dudaklarýný kesiyor, sonra da aðýzlarýna ateþ taþlarýný koyuyorlardý. Aðýzlarýna konan bu taþlar makatlarýndan çýkýyordu.
–Ey Cebrail, bunlar kimdir? dedim.
Cebrail:
–Bunlar dünyada yetimlerin mallarýný yiyenler ve yetimlere haksýzlýk edenlerdir, dedi. Sonra baktým, bir topluluk daha var, onlarýn da derilerini kesip aðýzlarýna koyuyorlar. Sonra onlara "Dünyada yediðiniz gibi yiyin!" deniyordu.
–Ey Cebrail, bunlar kimdir?
Cebrail:
–Bunlar dünyada koðuculuk yapan, fitne çýkaranlardýr. Bunlar insanlarýn etlerini yiyen, insanlara söven, ýrzlarýna ve namuslarýna saldýranlardýr, dedi. Sonra baktým, birtakým insanlar vardý ki, önlerine bir sofra kurulmuþ ve en güzel yiyecek ve etlerle donatýlmýþtý. Etraflarýnda da leþten, kokuþmuþ etlerden yiyecekler var. Bu insanlar, bu güzel yiyecekleri yemiyorlar da o leþleri, pis kokulu yiyecekleri yiyorlardý.
–Ey Cebrail, bunlar kimdir?
–Bunlar zina yapanlar, dünyada Allah'ýn helâl kýldýðýný býrakýp, harama yönelenlerdir.
Sonra baktým, bir topluluk daha var ki, karýnlarý þiþmanca. Bunlar Firavun ve ailesinin yolu üzere duruyorlardý. Firavun ve ailesi her ateþe atýldýðýnda onlarýn bulunduðu güzergâhtan gidip geliyorlardý. Firavun ve ailesi oradan geçerken, karýnlarý þiþkin bu insanlar yerlerinden havaya fýrlýyorlar. Firavun ve ailesi de bu karýnlarý þiþmiþ insanlarýn üzerelerine basarak geçip gidiyorlar.
–Ey Cebrail, bunlar kimdir? dedim.
Cebrail:
–Bunlar dünyada faiz yiyenlerdir, dedi.
Sonra gördüm ki, bazý kadýnlar göðüslerinden, bazý kadýnlar da baþ aþaðý ayaklarýndan kancalara asýlmýþlar.
–Ey Cebrail, bunlar kimdir? dedim.
Cebrail:
–Bunlar dünyada zina eden ve çocuklarýný öldüren kadýnlardýr, dedi.
* * *
Sonra Cebrail ile birlikte daha fazla yükseldik ve ikinci kat semaya geldik. Cebrail kapýyý çaldý. Birinci kat semadaki konuþmalar tekrar edildi.
Orada iki teyze oðluyla, Yahya ve Ýsa ile karþýlaþtýk. Giyim, kuþam ve suretleri birbirlerine benziyordu.
Cebrail:
–Bunlar Yahya ve Ýsa'dýr, onlara selâm ver, dedi. Ben de selâm verdim. Onlar da selâmýma mukabelede bulunduktan sonra:
–Hoþ geldin salih kardeþ, hoþ geldin salih peygamber! dediler.
* * *
Sonra Cebrail ile üçüncü kat semaya çýktýk. Kapýyý çaldý, diðer katlarda geçen konuþmalar geçti.
Üçüncü kat semâda Yusuf ile karþýlaþtýk. Ümmetinden kendisine tâbi olanlarla birlikte bulunuyordu. Yüzü, ayýn on dördündeki dolunay gibiydi.
Cebrail:
–Bu Yusuf'tur. Ona selâm ver, dedi. Ben de selâm verdim. Selâmýma mukabele etti.
* * *
Sonra Cebrail ile dördüncü kat semâya çýktýk. Cebrail kapýyý çaldý, diðer katlarda yapýlan konuþmalar yapýldý.
Kapý açýldý. Ýçeri girdiðimizde, Ýdris ile karþýlaþtýk.
Cebrail:
–Bu Ýdris'tir, ona selâm ver, dedi. Ben de selâm verdim. O da selâmýma mukabele etti. Sonra bana:
–Salih kardeþ hoþ geldin, salih peygamber hoþ geldin! dedi. Rabbimiz Ýdris Aleyhisselâm için þöyle buyurmuþtur:
"Onu üstün bir makama yücelttik."4)
* * *
Sonra Cebrail ile beþinci kat semânýn kapýsýna geldik. Cebrail kapýyý çaldý, kapý açýldý ve içeri girdik.
Orada Harun Aleyhisselâm ile karþýlaþtýk.
Cebrail Aleyhisselâm:
–Bu, Harun‘dur. Ona selâm ver, dedi. Ben selâm verdim. O da selamýma mukabelede bulundu ve:
–Salih kardeþ hoþ geldin, salih peygamber hoþ geldin! dedi. Harun'un etrafýnda ümmetinden kendisine tâbi olan insanlar vardý.
* * *
Sonra Cebrail ile altýncý kat semâya yükseldik. O, kapýyý çaldý ve kapý açýldý.
Burada Musa ile karþýlaþtýk.
Cebrail:
–Bu Musa'dýr. Ona selâm ver, dedi. Ben selam verdim, o da selâmýma mukabelede bulundu ve:
–Salih kardeþ hoþ geldin, salih peygamber hoþ geldin! dedi
Musa çok kýllý idi. Üzerinde iki gömlek olsa, kýllarý onlardan dýþarý çýkardý.
* * *
Sonra Cebrail ile yedinci kat semâya yükseldik. O, kapýyý çaldý ve kapý açýldý.
Ýçeri girince, Ýbrahim ile karþýlaþtýk.
Cebrail:
–Bu, atan Ýbrahim'dir. Ona se-lâm ver! dedi. Ben selâm verdim. O da selâmýma mukabele etti.
Sonra:
–Salih oðlum hoþ geldin, salih peygamber hoþ geldin! dedi.
Ýbrahim sýrtýný Beyt–i Ma'mur'a dayamýþtý. Orada bana:
–Ýþte senin yerin ve ümmetinin yeri burasýdýr, denildi."
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem konuþmasýnýn bu noktasýnda þu âyet–i kerimeyi okur:
"Ýnsanlarýn Ýbrahim'e en yakýn olaný, ona uyanlar, þu peygamber ve ona iman edenlerdir. Allah müminlerin dostudur."5)
* * *
Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem anlatmaya devam eder:
–Sonra Beyt–i Ma'mur'a girdim ve içinde namaz kýldým. Beyt–i Ma'mur'a her gün yetmiþ bin melek girer, bu melekler kýyamet gününe kadar geri dönmezler.
Sonra baktým, bir aðaç var ki, bir yapraðý bu ümmeti örter. Bu aðacýn kökünden bir kaynak çýkýyor ve iki kola ayrýlýyordu:
–Ey Cebrail, bu nedir? dedim.
Cebrail:
–Bu, rahmet nehridir. Þu da Allah'ýn sana verdiði Kevser'dir, dedi. Bunun üzerine rahmet nehrinde yýkandým, geçmiþ ve gelecek günahlarým baðýþlandý. Bundan sonra Kevser'in akýþ istikametini takip ederek cennete girdim. Cennette gördüðüm þeyleri anlatmamýn imkâný yok; orada hiçbir gözün görmediði, hiçbir kulaðýn iþitmediði, hiçbir insanýn kalbine gelmediði þeyler gördüm.
Sonra Sidretü'l–müntehâ'ya çýkarýldým. Sidre aðacýnýn meyveleri Yemen'in Hecer testileri gibi iri idi. Yapraklarý da fil kulaklarý gibiydi.
Cebrail Aleyhisselâm bana:
–Ýþte bu Sidretü'l–müntehâ'dýr! dedi.
* * *
Görülecekler görülmüþ, müþahedeler yapýlmýþ ve nihayet zaman ve mekânýn bittiði bir noktaya gelinmiþti. Bu varýlan nokta, Sidretü'l–müntehâ idi. Buradan sonrasý hakkýnda hiçbir yaratýlmýþýn ne bir bilgisi, ne de oradan öteye gitme gücü vardý. Buraya kadar Resû-lullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e eþlik eden Cebrail Aleyhisselam bu son noktada durur.
–Buradan öteye gitmeye ne iznim var, ne de buna gücüm yeter, der.
* * *
Rivayet edildiðine göre; son sýnýr noktasýna nurdan bir Refref gelir. Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bu noktadan sonra Refref ile yolculuðuna devam eder. Nurdan yetmiþ bin perde vardýr, bu perdelerin hepsinden geçilir. Burada ki perdeden kasýt, hiç þüphesiz bizim bildiðimiz perdeler deðildir. Çünkü Sidretü'l–müntehâ'dan sonrasýna akýl ve mantýk dayanmaz. Orada olanlarý insanýn cüz'i aklý kavrayamaz. Bu yüzden ne anlatýlmýþsa, ona o þekilde inanmak gerekir. Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Miraç gecesi sayýlamayacak kadar çok âyetler ilâhî belgeler ve mucizeler gördü. Ýbn Abbas'tan gelen bir rivayette Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem þöyle buyurdu:
–Öyle bir makama çýktým ki, orada kalemlerin gýcýrtýlarýný duyuyordum.(6)
Kâinatýn Efendisi öyle bir makama, bir seviyeye çýkarýlmýþtý ki, kâinatýn mukadderatýnýn nasýl cereyan ettiðine vakýf oluyordu.
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Miraç'ý anlatmaya devam ediyor:
–Sonra öyle bir yerde durdum ki, tarifi olmayan bir ilâhî perde ile karþýlaþtým. O anda bir ses duydum:
–Orayý geç!
Bu ses üzerine ilâhî perdeyi geçtiðimi gördüm. Sonra yine bir ses duydum:
–Yaklaþ!
Bu sesi belki bin defa duydum. Her duyuþta biraz daha ilerledim ve her seferinde bir makamý geçip, bir baþka makama vardým:
–Yâ Muhammed! diye bir nida iþittim. Bana bir dehþet, bir ürperti geldi, aklým baþýmdan gitti. Bulunduðum yerden düþeceðimi hissettim. Þimdiye kadar tatmadýðým lezzetleri orada tattým. Birden bana evvel ve âhir ilmi keþfolundu. Korkudan tutulmuþ olan dilim açýldý. Ardýndan beni saran korku sevince, gönül rahatlýðýna dönüþtü. O korkudan kurtulunca, bana hamd ve sena etmem için emir verildi."7)
"Bütün dualar, senâlar, malî, bedenî ibadetler, iyilikler ve ihsanlar hep Allah içindir. Allah'tan baþkasýna ibadet yapýlmaz..." (Et–tehýyyâ–tu lillâhi ve's–salavâtu ve't–tayyibât...)
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz bu senâyý, övgüyü yapýnca, Allah Celle Celâluhu:
"Ey mertebesi yüce olan Peygamberim! Allah'ýn rahmeti ve bereketi ile selâm ve selameti sana olsun!"
(Esselâmü aleyke eyyühe'n–nebiyyü ve rahmetullâhi ve berakâtühü buyurur. Efendimiz Sal–lallahu Aleyhi ve Sellem de cevaben þöyle buyurur:
"Selâm ve selâmet bize ve Allah'ýn iyi kullarýnýn üzerine olsun."
(Esselâmü aleynâ ve alâ iba–dillâhis–sâlihîn)
Bu þekildeki hitabý iþiten melekût âlemi, tek lisanla nidâ ederler:
"Ben þahadet ederim ki, Allah'tan baþka mâbud yoktur. Yine þahadet ederim ki, Muhammed Allah'ýn kulu ve resûlüdür."8)
(Eþhedü en lâ ilâhe ilallah ve eþhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlühü
Ýlâhî huzurda Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem büyük nimetlere erer. Ýlme'l–yakin, ayne'l–yakîn olur. Bilme inancý, görme inancýna dönüþür. Bakara sûresinin son iki âyeti bu makamda Resûlullah'a verilir.
"Peygamber, Rabbi tarafýndan kendisine indirilene iman etti, müminler de (iman ettiler). Her biri Allah'a, meleklerine, kitaplarýna, peygamberlerine iman ettiler. Allah'ýn peygamberlerinden hiçbirisi arasýnda ayýrým yapmayýz. 'Ýþittik, itaat ettik. Ey Rabbimiz! Affýna sýðýndýk. Dönüþ sanadýr.' dediler.
Allah her þahsý, ancak gücünün yettiði ölçüde mükellef kýlar. Herkesin kazandýðý (hayýr) kendine, yapacaðý (þer) de kendinedir.
Rabbimiz!
'Unutursak veya hataya düþersek, bizi sorumlu tutma.
Ey Rabbimiz!
Bizden öncekilere yüklediðin gibi bize de aðýr bir yük yükleme.
Ey Rabbimiz!
Bize gücümüzün yetmediði iþler de yükleme.
Bizi affet.
Bizi baðýþla.
Bize acý.
Sen bizim Mevlâ'mýzsýn. Kâfirler topluluðuna karþý bize yardým et."9)
* * *
Resûlullah bu büyük ilâhî rahmete mazhar olur. Beþ vakit namaz da bu makamda farz kýlýnýr. Bu ilâhî makamda yaþananlarýn þeklini ve boyutunu anlamanýn imkâný yoktur. Bunu kelimelerle ifade etmek de mümkün deðildir. Bütün denizlere oranla bir damla su misâli bu hadiseyi anlatmaya çalýþtýk. Her þeyin en doðrusunu Allah Celle Celâluhu bilir.
* * *
Vakit dolmuþ ve geri dönülecektir. Yolculuðun geri kalanýný tekrar Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den dinleyelim:
–Sonra bana, her günde elli vakit olmak üzere namaz farz kýlýndý. Huzurdan geri döndüm. Dönüþte Musa ile karþýlaþtým. Musa:
–Ne ile emrolundun? dedi.
–Gece ve gündüzde elli vakit namazla, dedim.
–Ümmetin her gün elli vakit namaza güç yetiremez. Vallahi ben, senden önce insanlarý tecrübe ettim. Benî Ýsrail'e muamelelerin en þiddetlisini uyguladým, buna muvaffak olamadým. Sen çabuk Rabbine dön, bu konuda ümmetin için hafifletme talep et, dedi. Ben de hemen döndüm, ümmetim için hafifletme istedim, Rabbim benden on vakit namaz indirdi. Musa'ya tekrar uðradým.
Musa:
–Ne ile emredildin? dedi.
–Benden on vakit namazý kaldýrdý, dedim.
Musa:
–Rabbine dön. Ümmetin için bunu biraz daha azaltmasýný iste, dedi. Ben döndüm. Rabbim benden on vakit daha kaldýrdý. Dönüþte yine Musa ile karþýlaþtým. Ayný þeyi söyledi. Ben, beþ vakitle emrolununcaya kadar bu þekilde Musa ile Rabbim arasýnda gidip gelmeye devam ettim. Bu sonuncu defa da Musa ile karþýlaþtým.
Musa:
–Ne ile emredildin? dedi.
–Her gün beþ vakit namazla, dedim.
Musa:
–Senin ümmetin her gün beþ vakit namaza da güç getiremez. Rabbine dön, biraz daha hafifletmesini talep et, dedi.
–Rabbimden çok istedim. Artýk utanýyorum, daha fazla hafifletmesini isteyemem. Ben beþ vakte razýyým. Allah'ýn emrine teslim oluyorum, dedim.
Bu noktada açýklanmasý gereken husus þudur: Anlatýmda geçen "Musa ile Rabbim arasýnda gidip geldim" sözünü mâna olarak bir mekandan diðer mekan arasý gidip gelmeye ya da temsilde hata olmaz, Cumhurbaþkaný ile baþbakan arasýnda gidip gelmeye benzetirsek hataya düþeriz. Allahu a'lem burada, Musa Aleyhisselâm'ýn uyarýsý ile Rabbine dönmesi, yukarýda geçen, "Beyt–i Ma'mur'a girdim ve içinde namaz kýldým." sözünde anlatýlan þeydir. Beyt–i Ma'mur'a gidip orada Rabbinden niyazda bulunmasýdýr. Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Musa'yý geçer geçmez bir münâdi (Allah adýna) nidâ etti:
"Farzýný kesinleþtirdim, kullarýmdan da hafiflettim!"
* * *
Bir baþka rivayette þu ifade de vardýr.
"Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, beþ vakit namazla gönderilince, Musa kendisine:
–Rabbine dön. Daha fazla azaltmasýný talep et. Çünkü Benî Ýsrail'e iki vakit namaz farz etmiþti, onlar bunu kýlmadýlar, dedi. Bunun üzerine Aziz ve Celil olan Rabbime tekrar dönüp daha fazla hafifletmesini istedim. Allah Teâlâ bana þöyle buyurdu:
"Gökleri ve yeri yarattýðým zaman ben sana ve ümmetine elli vakit namaz yazdým. Öyleyse elli olan beþtir. Sen ve ümmetin bunlarý kýlýn." Böylece anladým ki, bu beþ vakit namaz Rabbim Teâlâ'dan kesin bir emirdir. Hemen Musa'ya döndüm. O yine "Dön." dedi. Fakat ben, artýk geri dönmedim."10)
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in Miraç'da geçmiþ peygamberlerle konuþtuðu konulardan biri de kýyametin mahiyeti ve onun ne zaman kopacaðý idi.
* * *
Rivayet olunmuþtur ki:
"Miraç gecesinde Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Ýbrahim, Musa ve Ýsa ile karþýlaþtýðýnda onlardan kýyamet hakkýnda bilgi istedi. Kýyameti aralarýnda müzakere ettiler. Önce Ýbrahim Aleyhisselâm baþladý ve ona kýyamet hakkýnda sorular sordular. Onun kýyamet hakkýnda herhangi bir bilgisi yoktu. Sonra Musa Aleyhisselâm'a sordular. Kýyamet hakkýnda onun da bir bilgisi yoktu. Söz Ýsa Aleyhisselâm'a geldi. O:
–Kýyametin kopmasýna yakýn þeyler (alâmetler) hakkýnda bana bilgi verildi. Ama kýyametin kopma vaktini Allah'tan baþka hiç kimse bilemez, dedi. Sonra kýyametin alâmetlerinden biri olarak, Deccal'in çýkmasýný anlattý. Þunlarý söyledi:
–Sonra ben inip onu öldüreceðim ve bundan sonra halk yurtlarýna geri dönecek. Bu defa onlarýn karþýsýna Ye'cüc ve Me'cüc çýkacak ve her tepeden hýzla hücum edecekler. Onlar giderken rastladýklarý her suyu içip tüketecekler ve uðrayacaklarý her þeyi bozup alt üst edecekler. Bunun üzerine halk feryat ederek, Allah'tan yardým dileyecek. Ben de Ye'cüc ve Me'cüc'ü öldürmesi için Allah'a dua edeceðim. Allah da bir su gönderecek ve o su, onlarý sürükleyip denize atacaktýr. Daha sonra daðlar ufaltýlýp daðýtýlacak ve yer, derinin yarýlýp geniþletilmesi gibi yayýlýp geniþletilecek. Ýþte bu hâdise meydana geldiðinde, insanlara yakýnlýðý itibariyle kýyametin, ev halkýnýn doðumu ile aniden ne zaman karþýlaþacaklarýný bilmedikleri hamile kadýnýn doðurma süresi gibi olacaðý bana bildirildi."
Râvi þöyle demiþtir:
"Bunun tasdiki, Allah'ýn Kitabý'nda da vardýr:
"Nihayet, Ye'cüc ile Me'cüc (sedleri) açýldýðý ve onlar her tepeden akýn ettikleri zaman."11)
Dipnotlar:
1–Hicr sûresi, 17
2–Müddesir sûresi, 31
3–Buhârî, Salat 1, Enbiya 5, 22, 41, Menakýbü'l–Ensar, 42; Müslim, Ýman 263, 264
4–Meryem sûresi, 57
5–Al–i Ýmran sûresi, 68
6–Buhari, Salât 1, Hac 76, Enbiya 5; Müslim, Ýman 259, 263, Tevhid 37; Ahmed b. Hanbel, V, 143
7–Altýparmak" Muhammed b. Muhammed, s. 450
8–Elmalýlý M. Hamdi Yazýr, "Hak Dini Kur'an Dili", Sadeleþtiren: Ýsmail Karaçam ve diðerleri, Azim Daðýtým, Ýstanbul, c.7, s.304
9– Bakara sûresi, 285–286
10– Nesâî, Salât 1 (1, 223–224)
11– Enbiya sûresi, 96; Prof. Dr. Ýbrahim Canan, "Kütüb–i Sitte Muhtasarý Tercüme ve Þerhi", Feza Gazetecilik, Ýstanbul, c.17, s.573, Hadis no: 1245, 4081, 7232
|
| Gönderen: 08.08.2007 - 21:43 |
|
|
|
|
1576 Mesaj - 
|
|
|
50'den Bes'e...
Heyhat... Bunu bile yerine getirememekteyiz...
:( 
...
Mevla yüregimizi, ruhumuzu miraca ulasanlardan eylesin...
|
| Gönderen: 09.08.2007 - 00:27 |
|
|
|
|
| 1576 Mesaj -
|
|
|
|
| Gönderen: 10.08.2007 - 18:43 |
|
|
|
|
139 Mesaj - 
|
|
|
  
|
| Gönderen: 10.08.2007 - 19:29 |
|
|
|
 |
|
Allah Razı Olsun |
|
|
28 Mesaj - 
|
|
|
Kardeþ Allah razý olsun 
|
| Gönderen: 15.08.2007 - 15:33 |
|
|
|
Şu an Yok üye ve 3443 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 12:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.
[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye] |
|
 |
|
Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve
afiyet dolu ömür dileriz:
AHDE_VEFA (53), BiLALGÖKDAG (41), sarmasik (43), hulyam (47), abazli (43), bedrunisa (38), ERDOGAN-58 (56), babasultan1 (65), dilek ünver (50), cedrus43 (51), kocak06 (66), adibelli (46), enas (38), davud (40), sevde54 (46), hasbihal_81 (44), muhammedyldz (39), mogly (39), 06kocak (66), Aygul (52), MARAS46 (49), münevver14 (34), anlamsýz (46), zisan42 (52), e_ergener (40), Caglar22 (55), TokatliÖmerFaru.. (39), muratbozkurt (50), En_uzak_YILDIZ (43), ilyash (43), murat0720 (47), imam_elfetih (46), babireyan (49), tuncay61 (56), mikail77 (48), sonermercan (44), taadilierkan (38), By_BuccaneeR (37), Anny (49), xxbaharxx (51), metehan_2 (49), salih1986 (39), maraslican24 (45), merkandr (48), alpmehmet (50), berguvan (44), BET0N (49), metinsýc.. (54), yildirimweb (56), mahfa (58), yasarali (58), palandoken2004 (62), Ayse_52 (39), ayasofya57 (37), omersisman (61), zeki61 (36), mavi_gozyasi (45), yaþar ayy.. (20), TrStar (39), y_emre (37), sevgice (47), kardeslercam (48), xyarslan (60), kamer54 (45), sedrettin akan (49), sekerkiz66 (39), hasso3 (44), seyid (52) |
|
|
|
|
|
|
